'Cumhuriyet 23 Şubat Jürklerle Süngu Süngüye No. 110 Nakili: A. DAVER Çanakkalede J> İki casus kadın f "lauuare "">>»....•• .,..,.\f..^...... nasıl öldürüldü? Alman kadmlarının kafası balta ile kesildi Doktorlar, hastane çadırlannda sağlam delikanlılardan kolsuz ve bacaksız insanlar yaratıyorkrdı'; Almanyada casusluk ettikleri için Hayatı ve yaptıklari Yazan : Jan Lui Bleryo 11 ] ....%?....... uapıcısı Hugo Yunkers .ta .......»' ) RADYO ÇBU aksamki program j VlYANA: 17,25 çocuklara mahsus piyes 18,15 konuşma: Vatan nedir? 18,35 koro konseri 20,35 keman konseri . 21.15 küçük bir sevişme: 4 perdelik piyes 23,05 haberler 23,15 kış sporları haberleri 24.05 haberler 24,25 halk havalan . 1,15 keman ve şarkı konseri. iki Alman kadınının balta ile bas laıri kesilmek suretile öldürüldük • lerini ve Lehli olan bir erkekle diğer kadının da müebbed küreğe mahkum edildiklerkıi yazmıstık. Asil Alman ailelerine mensub olan bu iki kadından biri dul Anita •* v foo Falkenhayındır. Anita Uenumî Harbdeki meshur General Falken* •; haynin oğlunun bosanmıs kansıdır. Çok güzel bir kadra olan Anita binbaşı kocasından ayrıldıktan sonra, Almanyada mevki «ahibi olan fon Berg ismiade bîrine varmıs, fakat bu adam, Anita, casuslukla itham edilir edilmez onu bosamıstif. öteki idam edilen de, evlenme • miş Renate fon Matzern isminde bir Alman kızıdır. Jorj fon Soznovski Çanakkalede Türk süngüleri karşısında can veren binlerce Fransız ile evlenmemis lren von Yena ia • mindeki kız, ecr.ebi olduklan için askeri şitndi bu mezarlıkta ve şa abidenin altında yatıyorlar küreğe mahkum edilmislerdic vetli delikanlılardan kolsuz ve baYaralı gencler yığını etrafında Anita ile Renatenin idamları pek bir med gibi yükseliyordu. Ve bun caksız insanlar yapmağa uğraşı feci olmustur. tki kadın, Hitlerin yorlardı. Yaşatıcı fen, zayıf silâhlar, o haziran gününün uğursuz kendilerini affedeceğicıi zannederek larını öldürücü fenne karşı tecrüfecrinde kurban giden 1200 kişi ümid içinde beklemisler, fakat Hit j be ediyordu; fakat yalnız sakat nin ancak küçük bir kısmıydı. Daler kadmları ölüm cezasmdan af • j lar ve maluller yetiştirebiliyordu. ha ötelerde başka sıhhiyeciler, yüzfetmemiş olduğu için bir labah sa { Ierine maskeler takmıçlar çün • Sıhhiye çavuşlanndan biri an fak sökerken bulunduklan hapisanenin avlusunda kafaları kesilmiskü güneşin ve sineklerin yardı Iatıyordu: tir. Kafalarının kesileceği kendile > mile cesedler hemen tefessüh etBizim mülâzimin ölüsünü bu rine bildirildiği » m a n kadmlar, hiç meğe başlamıştı artık kımılda luncıya kadar canım çıktı. Cese birsey söylememisler, mütemadiyen mıyanlan büyük bir hendeğe atı di simsiyah olmuştu. Olmeden evağlamıslardır. Evvelâ idam edilen yorlardı. Daha evvelce atılmış o vel bir dakika kadar aklı başına gel Anita fon Falkenhayin kendini kaylanlann üstüne düşen cesedlerin betmisti. Cellâd muavinleri Ar.itayı miş, emirber neferinin kendisini sağır gürültüsü, öte tarafta can bir ölü gibi idam kütüğüoe yatıröldü zannile getrilerini çıkarmağa çekişenlerin gittikçe hafifliyen hımışlardır. Cellâd, bir balta darbe çalıştığını görmüştü. Herif, zabitisile o güzel bası koparmıştır. Ar rıltısına ve insanlar tarafından nin ölmediğini görünce bir elinde kendilerine çekilen kan ziyafeti çıkardığı getri olduğu halde, öte kasından sıra Renateye gelmis, genc kız evvelâ büyük bir metanet gösne, ölü bayramma hücum eden kini çıkarmağa cesaret edemiyerek termis, kimsenin yardıraı olmadan arsız ve yapışkan sineklerin git apışıp kalmıştı. Fakat biraz son avluya çıkmıs, idam yerine doğru tikçe artan vızıltısına kanşıp gi ra, herşeyin bittiğini, mülâzimin yiirümüs, fakat taze kanlarla bu • diyordu. kımıldamadığım anhyarak işini bilaşmış kütüğü ve siyah bir Örtünün tirmeğe karar vermişti. Emirber altında Anitamn sıcak ve hâlâ titreyen bassız vücudünü görünce ferkendi kendine düşünüyordu: Getİlk balta inmiş, alayımız ekin riler güzel ve yepyeni idi. Hem yada ve yanındaki adamlara hü • gibi biçilmişti. 21 haziran taarru cuma başlatnıstir. Bunun üzerine sonra, zabiti, eskiyince bunları zundan birkaç gün sonra, 1 76 ncr bileklerine kelepçe takılarak arkakendisine vadetmemiş midi? On sına bağlanmıştır ve yürüyemez bir alay bölük bölük birinci hattan i ları cesedin üstünde bırakıp ta göz hale gelen genc kız, cellâd mua • nerken ona baktım. Kıt'alann bagöre çürümelerine meydan ver vinleri tarafımdan kucaklanarak şında zabit yoktu. küçükzabitler, mek yazık olurdu. Yazık olurdu kütüğe götürülmüs, başı, felâket ölen zabitlerin yerine takımlara ama getriler onun da işir.e yara arkadasının henüz dümanı tüten sıkumanda ediyorlardı. Ne feci ve madı. Çünkü bir saat sonra, ok *ak kanlarıaın Ssfüne yatırilmıstır. hazin bir martzaftî idî," buF O gii kalı bir Türk tenceresi bu neferi Bir balta darbesi onun da başım zel alay «riyip gitmrçti. Harif ya 6c yeni gefcrile*ilebei'aber' temizteopartnısttr. O, ülküsünden dönmeden çalıştı, Öldürme san'atinin bütün inceliklerini haiz posta tayyareleri yapmağa muvaffak oldu Hugo Yunkerse raslamak fırsa tını hiç bulmus değilim. Esasen. öyle zannediyorum ki tayyareciliğe aid her haagi bir merasimden uzak dururdu. Böyle yerlere o, kendisini tenuil ettirir ve Dessaudeki fabrikasında, arastırmalarına devam et • meği tercih ederdi. Reklâmdan son derece nefret eder ve resmkıin çekilmetine de hususî bir lutuf ola rak izm verirdi. Baskalarımn ve bilhassa dairoa çekistiği meslekdaslarmm sevgi duygularını kale bile almazdı. Bu bil • gili yaban ayısını ehlilestirmis ol makla, anoak Karbden sonraki, müttefikler arası kontrol komis • yonu üvünebilir. Komisyon heyeti vazifesini görmek ve gizlenmis as« kerî teçhizatı meydana çıkarmak maksadile Dessaue gittikçe, mu • tantan bir tarzda karsılanırdi. O raya varır varmaz, nefis bir yeşil Şartröz likörilp açılan istihasına I mükellef bw ziyafet arzedilirdi. Böylece karınları doyan kontrol raemurları ısrara cesaret edemez ler ve hatta a^astırmalara girismezlerdi bile. Tok ve müsterih dönüp giderlerdi. Ev sahibi, kendisine tatbikı akıldan dahi geçmiyen Ver say muahedesi ahkâmından pervası olmaksızm mesaisine durmadaa ı devam edebilen çok kuraaz bir a ! damdı. BERLİN: 19,10 kıs sporları haberleri 19,25 konser 20,05 ulusal neşriyat 20,45 gunun akisleri 21,05 haberler . 21,15 Breslav dan nakil 23,05 haberler 23.25 Frankfurddan nakil BELGRAD: 17.05 gramofon 18,05 dans havalan 19,50 gramof&n . 20,05 gnmofon 20,20 haberler 20,35 uluslann zamanı . 21,05 konser: Hendelin eserleri 22,15 hr.lk şarkılan 23,20 haberler 23,35 halk sarkıları 24,05 gramofonla dans hava. ları. BUDAPEŞTE: 18,05 cazband takımı . 19,30 salon orkestrası 21.05 operef «Kornsvilın çanlam 23,15"haberler 23,35 cazb:nd takımı 24,15 Çingene orkestrası. PRAG: . fitıgo Yunkers leri bir sistem haline gelmistir. Kendi icadı olan fazla inik kaaadlar için, daha önceden oluklu saç kullanmıstır. Fransada bu usul taklid edilmek istenildiği zaman hayli müskülât çekiimistfr. Yunkers bu müskülleri bertaraf etmesini bili yordu. 17,45 genclerin zamanı. 18,10 şarkı konseri . 18,40 gramofon 19,10 aimanca neşriyat 20 aimanca habsrler 20,20 Prfisburgdan nakil 21,35 Bründen nakil23,20 gramofon . 23,35 Ostraudan nakil. VARSOVA: 17,35 piyes 18,05 orkestra ve solistlerin konseri . 19,20 piyano konseri ?0,05 konserin devamı 20,25 şarkı konseri 20.35 viyolonsel konseri . 21,05 kamaval neşriyatı 21.50 haberler 22,05 konusma . 23.20 dans havalan 24,40 gıamofon 1,05 dans havaları. Biçilen alayın hali rahlann çoğu, "Misıra ve Cezayi lemîşti. re gittiler. Alaym akşam yokla Ölülere biie rahat yok! masında 1200 kişi «mevcud!» diye bağırmadı. Bunların arasında Mestur yoldan deniz kenarına kim bilir, esirler nekadar az, ölü doğru inerken, bir dönemeçte birler nekadar çoktu. denbire feci bir manzara karşısında kalıp durduk. Sıcak, boğucu bir Küçük mülâzim Pivret, emir sıcak vardı. Ağır bir mermi, bir ber neferile beraber, orada, yu karıda kalmıştı. 2 nci taburun bü hendeğin önüne vurarak koca man bir çukur açmış, oraya gö tün zabitleri ya ölü, ya kayıp idi. mülü Fransız askerlerinin enka Bölüklere, hayır bölük parçaları zını darmadağın etmiş, ölülerin na çavuşlar kumanda ediyorlar karmakanşık bir surette tıkıldık di. Dehşetten yılmış insanların ları kum ve toprak hapisanesinin meş'um geçidi... Güneşten kav dehşet saçıcı esrannı meydana çırulmuş yanakları kumlar çökert karmıştı. Vücud parçaları üstün mişti. Çökük gözlerin içinde göz de kurdlar, sinekler kaynaşıyor bebekleri, size tanîmadan bakı du. Etrafa yayılan koku rnüthiş yorlardı. Hepimizde Dantenin Ceti. Kurtlu peynirden, süprüntülü hennemi dairelerinden geçen a ğe atılmış konserve tenekelerin damlann ümidsiz ve bitik hali deki mütefessih etten çıkan ağır vardı. En ziyade harab olan 2 nci kokular, bunun yanında lâvanta taburdu. Türk makinelitürekleri, Kİbi kahrdı. Sayısız bir sinek or bu taburun zabitan ve efradm dusu, kara bulut gibi inip kalkı yor ve vızıltıları insanı sersem e dan birçoğunu fundalıkların üs diyordu. tüne sermişti. 200 kişiden fazla mevcudla hücuma kalkan bölük Burunlarımızı tıkayarak çabu lerde 30 kişi kalmıştı. Hâlâ kanacak buradan geçtik. Yüzümüze yan boşluklar elle tutulacak gibi gözümüze siırtünerek geçen sinek idi. Ölümden artakalanlar, hailesürüleri, sanki kendilerini rahat Ii gözlerle birbirlerine bakıyorlar, sız ettiğimize kızmışlar gibi daha mestur yoldan çıkar çıkmaz, ya şiddetle vızlıyarak: ğan kurşunlara rağmen, güneşe, « Henüz dolaşan ve yaşıyan o güzel manzaralı koya ve ölüm insanlar, çabuk olun, biran evvel den koruyabildikleri hayata gü lüyorlardı. Seddilbahir kalesinin ölün de sizin kımıldamadan ya harabelerine arkasmı vermiş olan tan cesedlerinizin üstüne kona sahra hastanesinin çadırları için hm, kanınızı emelim ve sıcak güde kafa taslan deliniyor, iki gün neşin altında etlerinizin üstüne de kangren olmuş azalar kesili yumurtlıyahm; diyor gibi idiler. yor. Doktorlar, o sağlam ve kuvıar) tki kadının kafası balta ile ke • silmesine, bunların kursuna dizil memelerine sebeb, kursuna dizil • menin serefli bir ölüm olusudur. Diğer easuslar da, Alman olmadıkları için öldürülmemislerdir. Saznovski Umumî Harb esna • sında Avusturya erkânıharbiyetin de binbafi olarak bulunmuş, harb • den sonra aslecı Lehli olduğu halde memleketine dönmiyerek Berlinde oturmağı tercih edeceğini »öyliyerek Berlinde yerlesmistir. Eski asker gayet yakısıklı bir adam olduğvndan kendisini herkese sevdirmisti. Bilhasıa bol bol para harcaması sevimliliğini arttırıyor • du. Bu fekilde yavaş yavas fabri • katör von Bergin karısı Anita ile tanışmıstır. S^Enovski bu kadınla sıki fıkı ahbab olduktan sonra onun vasıtasile Renate ile treni tanımiftır. Bu iki genc kız Raysver Alman kuv • vetleri erkânıharbiyesinin gizli îs • ler kısmında daktiloydular. Soz novski bunlara da tesir ederek kendisini sevdirmis ve bol bol verdiği paraların tesirile daktilo kız lar, yazdıkları yazılana birer kopyesini kendisine getirmeğe başlaınıslardı. Bu esnada kızlardan tren, Soz • novskinin kendisine verdiği para » lardan gayet sık bir kürklü manto yaptırmıştır. Annesi mantoyu gö • rünce parayı nereden bulduğunu sormuş, İren de bir müddettenberi aylığının arttrılmış olduğunu ve bu parayı ayhğından biriktirdiğini söylemistir. Bunun üzerine annesi ertesi günü daire sefine giderek bundan dolayı teşekkür etmis. Şef böyle birseyden haberi olmadığı için vaziyetten süphelenmis, kızı »ıkıstırdığı zaman bütün hakikati öğ • renmiştir. Ve bu mühim casusluk vak'ası da buradan meydaaa çık mıştır. Müebbed küreğe mahkum olan Soznovskinin son zamanlarda Lehistanda yakalanmıs olan diğer bir Alman casusile mübadele edilmesi muhtemeldir. Hatta bu hususta mutabık bile kalınmıştır. Fakat Soznovski bunu reddetmiş ve hapis olur olmaz kocası tarafından bo şanan Anita ile evlenmesine mü • saade edilmediği ve tamamen kabahatsiz olan Anita serbest bıra • kılmadığı takdirde kendi kendisini öldüreceğini söyletnistir. Buna rağmen Lehîstan ve Almanya hü kumetleri arasında bir casus mü» badelesi yapılması çok fhtimal dahilindedir. Kendisini geçmek ancak sürat hususunda mümkün olmustur. Bu nunla beraber onun vücude getir Az bir zaman sonra, bir hava diği modeller çok kıymetlidir ve nakliyat sirketi kurdu. Müttefik ayni zamanda Yunkers havacılığın lerkı, üzerlerine almış bulunduk • terakkisine pek çok hizmet etmis ları mes'uliyetler dolayısile, havatir. Bahusus ki, o, gayretlerini sa • cılık san'atinin imkânsız değilse bidece tayyare inşasına hasretnıiş le, çok müskül olmasi lâzım geldi ı değildir. On bes yıl süren anuda • ği öyle bir zasıanda, Yunkers böyne bir çalışmadan sonra yarattığı le bir sirketi kurmak suretile işçi ağır yağlı motör, simdiye kadar yalerini muhafaza ve tesisatını kul • pılmıs olanların her halde en iyi • lanmak yolunu bulmuş oldu. aidir. 1923 te, Yunkers Luftverker şirVestf^len geraisinin de istirak ketine rekbet etmek için tesis ediettiği, Alman Bahrimuhit seyrise • len Döyçer Aero Loyid ile kendi afain sirketinin kullandığı motörler rasıoda yaman bir mücadele bas • hep bu cinstendir. Bizim ayni sis • ladı. Bunlardan her biri, ayni rnaktem motörlerimiz henüz hududla • satla kurulmuş iki sirketin birden rımızdan öteye bir seyahat yapmak yasamalan mümkün olamıyacagi • tesebbüsünde bulunmadıklari nal • tîi bîTmekte idî. Lâkin aralanndaki de, Yunkers davayı halletmıstir. fiddetli rekabetten ba»ka, bis'de Yunker*, hükumetin, kesdi işlemuayyen bir fîkri yürütmek, halk rine kansmasmı istemezdi. Hatta arasmda yaymak maksadını güdüyorlardı ve çok defa, Yunkers şir • bu yüzden tevkif ve terassud altı • na alındı. O, Luft Hansa sirketinin ketinin reklâm mahiyetindeki ori müteahhidlerinden bulunduğu ci jinal bfr tayyaresinin, Döyçer Aero hetle, vaziyet vahim neticeler do • Loyidm propaganda dairesi tara ğurabilhdi. Yunkers hiçbir feda • fından sena edildiği ve bazan da kârlığa yanasmadı ve onun fabri • buna aid bir tayyarenin öbür şir kası gene ayni istihsal kudretile ket tarafından medholunduğu gö • çalısmakta devam etri. rülüyordu. Kendi aralarında mücadele eden sirketler, ticarî havacılık lehinde yapılacak her türlü propaganda • nın, evvel emir de buna, ondan sonra da baki kalacak sirkete faydası olacağmı bilmiyor değillerdi. Az bir zaman sonra ne Döyçer Aero Loyid kaldı, ne de Yunkers Luftverker.. Bunlardan ne kalmıssa, bir istihaie ve tekâmül geçirerek, o tarihtenberi Alman ticaret hava hatlanna hâkim olan tek sirketi, Döyçe Luft • Hansayı vücude ge • tirdi. Yunkers bundan hiçbir zarar görmedi ve bunu da kendi öz de • ğerine borçlu kaldı. Gerçekten, yavas y&vaş, Luft Hansanın elindek'i bütün hava filosu, onun madeciî ve üç motörlü makinelerile teçhiz olundu. Yunkers, madeni tayyarelerin inşası hususunda pek büyük himmetler göstermistir. Onun inşaat usul Yunkers birkaç saat îçerîsinde ve öldürme san'atinin bütün ince • lik ve hususiyetlerini cami, bomba atacak aletleri, mitralyözleri ve sairesile kuvvetli birer askerî tayyareye kalbi mümkün olabilen posta tayyareleri yapmağa muvaffak ol • muştu. Ve bu tayyarelerin, yabancı memleketlerde, sıkılmadan tec rübelerini yaptırıyordu. Muahede • lerin haricinde bulucımaktan asla pervası yoktu. Yunkers yetmis altı yasmda öl • dü ve işlerini oğluna devretti. Kendisine karşı teveccüh besliyenler pek nadirdi; lâkin herkes onun gayretine, i* kudretine ve muvaf • fakiyetlerine hayı.andı. TULUZ: 20,20 opera musikisi . 20.35 şarkıtar 20,50 keman konseri 21,05 operet şarkıları 21,50 agızdan ufleme aletler orkestrasınm konseri 22,20 düetolar • 22,35 halk musikisi 23,05 Fraskita operetlnden parçalar . 24,05 h:lk musikisi nin devamı 24.20 Viyana orkestrası 24,35 raustki 1,20 havaiyen gıtaıe 1.35 sarkılar 1,55 Rus korcsu 2,10 radyo sahneleri . 2,20 askeri bando. Nöbetçi eczaneler Bu akşam nöbetçi olan eczaneler şunlardlr: Şinasi (Büyükada), Yusuf (H«y beli), Bensason (Yemis), Üfeeyd (Cağaloğlu), Snkı ( U l e l i ) , H. Hü»mı (Küçükpazar), Asaf (Şehzadebaşl), Nuri (Aksaray), Rldvan (Samatya), Hamdi (Şehremini), Arif (Karagüm rük). Hilâl (Bakirköy), Emilyadi (Fener), Halk (Hasköy), Merkez (Ka slmpa?a), Receb (Bcşiktaş). Kapliçi (Galata), İtimad (Bostanbaşl). Kin yoli (Tepebaşl), Tarlabaşl (Taksim), Maçka (Maçka). Faik İskender (Mo da), Mahmud (Altlyol), Selimiyc (Usküdar). Yurddaşların yardımr isteniyor c Yeni eserler Yeni Adam Çocukları Esirgeme kurumu Şehremini merkezinden • Şehremini nahiyesinin Cumhuriyet Halk Fırkası binasında çalısmakta olan Ço cuk Esirgeme kurumunun şehrimlzln çocuklannı esirgemek Istiyen kişilerden yerinde bir dileği vardır. Yurdumuzun yangın harabes! ve unutulmuş bh köşesi olan parçasında ku . rumumuz lâzım geldiği kadar canla basla uğraşmakta ise de yoksul ve kimseslz; yavnıların sayımı büyüklerin sayımını aşmaktadır. Bu vaziyet karşısında muhlti. LUİ BLERYO mMn yardımı muhitimizl korumuyor. Iş[*] Lui Bleryo Manşt 1909 da tik defa ge te slzlerden yiyecek, giyecek ve mekteb çen meşhur Franstz tayyarectsidir. Şimdi levazımı, yeni doğan çocuklara ve anneta.yya.Te fabrikatörü ve beynelmilel maruf lerine yarayabllecek her hangi bir yar bir simadır. Bu makalesinin Ttirkiyede dımda bulunmak istiyenler yukarıda yabasım hakkı yalnız «Cumhuriyetı, e azılı adrese malumat verilirse kendi adiddir. reslerinden aldınlabileceği saygıları mızla yayım yapılır. Nesime kadına çarptı ViYANA. ASK BELDESi MAGDA SCHNEİDER «Yeni Adam»m son çıkan 60 ıncı sa yısmda çok canh makale ve yazılar toplannjıştır. Terbiyeci Ismail Hakkı Baltacıoğlunun «hakikat yok mudur?» ve «toplu tedris» yazılan, Heldersten tercüme «1936 da Hava harbb. genclık anketine gelen cevablar siyarf acunda olanlar, kısa tetkik ve tenkidler. bunlardan başka hikâyeler ve «Amok» romanı, birçok ka. rikatürler mecmuanın dolgun münderi. catmdan bazılarını teşlıil ediyor. yonal sosyalistlerin memleket isle • rinde çok merhametsiz ve hassas olduklarını göstermistir. 194 numaralı soför Raufun oto » mobili dün Hazaren caddesinde Nesime kadına çarparak ayaklacından yaralamıstır. Şoför tutulmu;tur. Esirgeme Dernegi baıosu Türk Kadınlan Esirgeme Derneği şubatın 28 inci persembe günü aksam Ayaspasada Park oteli sa locılannda senelik balosunu vere cektir. Bu baloya istirak edecek olan lann çok eğlenceli bir gece geçi recekleri hem de hayırlı bir ise yardım etmis olacakları süphesizdir. Biletler Park otelinde satılır Yemekli bir kisi için 3 lira. Yemeksiz bir kisi için 2 lira. Hilâliahmerin teşekkürü Hilâliahmer cemiyeti İstanbul mer kezinden: İlk raekteblerdeki yoksul çocuklar İaşeslne sarfedilmek üzere (Sent Benolt) Iisasl heyeti id3re ve talebesi namına merkezimize verilen ianenin müfredatı aşağıda yazalıdır. Rendilerine teşekkur ederiz 265 20 2 150 465 430 610 410 430 420 350 YAKINDA LAUREL ve HARDY Çöl arkadaşları Filminde görmeğe hazırlanınız. 12 nci sınıf talebesi 1 1 » » 10 9 8 7 6 3 2 1 Yekun KORKUNÇ '• Frcnkenstein „ ın fevkinde Esrar... Heyecan... Korku .. Muarnma H! B Ü R İ S KARLOFF ve CHARLES LAUGTON mütbiş bir film EV! Alman casus kadmlarm böyle feci bir fekilde ve sulh zamanında idamı, tngiltere efkân umumiye sinde fena bir tesir bırakmıştır. İngüizler, Umumî Harb içicıde bile hiçbir kadın casus, idam etmedik • lerini söyliyerek Almanlann, sulh zamaaında casusluk yapan kadın • lann kafasını balta ile koparmalaBu hâdise bütün Berlin muhitinde büyük bir tesir yapmıs ve nas • ' rını hoş görmemişlerdir. > '» , » > .> > » > » > > » > > > • c Askerlik işleri Şehid yetımleri çagırılıyor t 500 4250 İdare heyeti tarafından Emlnönü Askerlik şubesi reisliğinden: Şubemizde kayidli gerek maas almakta ve gerekse on senelik maaşını almış olan şehid yetimlerinin 14, 3, 935 persembe gunü akşamma kadar her gün resmi sened nüfus hüviyet varakalarile şubeye mü racaatleri, miiracaat etmiyenlerin 935 senesi ikramiyesi verilmiyeceğl ilân o lunur.