26 Eylül 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

26 Evlul Cumhuriym TELGRAF HABERLERI • Gfinfln M e s e l e s i ] Yıldızda Parlamentolaı konferansı açılırken amidin yurduna giriyoruz. Daha ilk kapıda beyaz eldivenli Türk polislerinin selâmı, haricî âlemin son işaretleri gibi uçuşarak arkada kaldı. Ha • mide yarasır bir istibdatla toprağı yeşilliğine gömmüs sırtlarm, tari • he açılmıs oyuklan andıran derelerin lâbirentinde kokmus bir mazi bütün esrarile, bütün esatirî aca • ipliğüe buğulanıyor. Bu ılık sonbahar gününde; küf, pas, zincir, kan ve gözyaşından mayalanmıs istib. dat katnburunu çiğniyerek Abdül • hamidin mazlüm bir millet bahtına tüy diker gibi yükselttiği binaya çikıyoruz. Genzimizde kızıl hatı • ralann yanıklığı, dimağımızda dünle bugünün şimşeklenisi var. Parlımanterizmin tarihçcıit Yugoslavya Kralının Sofya seyahati Buîgar Başvekili bu ziyaretin aradaki kardeşliği arttıracağını, fakat kimsenin aleyhine müteveccih olmadığım söylüyor Sofya 2 5 (A.A.) Başvekil M. |¥orgiyef, Bulgar telgraf ajansımn bir muhanririne Yugoslavya Kral ve Kra • liçesinin yakında Sofyaya yapacaklan siyaret hakkında beyanatta bulunarak bt aym 2 3 ünde Bulgar payitahtına gelecek olan komşu hükümdarlann bütün Bulgaristan tarafmdan büyük bir meserret ve sevgi hislerile karşılanacağını «öylemiştir. Bulgar Bafvekili iki komşu millet arannda roevcut olan kan rabi • ta'anndan bahsettikten sonra bu iki milletm tam bir uzlaşma halinde yasamalan ve kültür sahasında birbirierine yardımda bulunmalan ve bu suretle umumî sulha hâdim olmalan mümkiin ve lâzım olduğunu beyan etmiştir. ' M. Yorgiyef, ahiren bu yolda elde edilmiş olan terakkilerin Bulgarlarla Yugoslavlar arasmda pek ziyade süretle yeni bir takım müna»ebetler teessüs etmekte olduğunu göstermekte bulun • duğunu ve bu münasebelterin alelâde Eyi komşuluk munasebetlerinden ibaret olmayıp kardeşlik münasebetleri olduğunu söylemiş ve sözüne devamla de • mişb'r kî: hine mütevecoih bir tehdit teşkfl etmediği gibi, tcimseyi endişeye düşürmssine de mahal yoktur.» bulgaristanla Yugoslavya arasmda muallâk bir takım meseleler mevcut nlduğuna ve Bulgar Kral ve Kraliçesinin Belgradı ziyaretleri sırasında iki merakketm mes'ul zimamdarlan arasmda cereyan etmis olan itimat esasına müstenît mülâkatlara telmih eden M. Yorgiyef, şimdi bu görüşmelere daha mü • sait bir hava içinde devam edilebfleceğini ve bunlann neticesinde Bulgar, Yugoti&v mukarenetinin daha ziyade sağIamlaşaceğını ütnit etmekte bulundu • ğunu beyandan sonra demiştir ki: c Zira iki memleketin münasebetlerinde husule gelmiş olan tebeddül bir Slav romantisminin ifadesi olmayıp harbin ve kinin ne demek olduğunu ve şiırdi sulhe dostüuğun kıymetini bilen iki milletin iyiden iyiye düsündükten sonra vücude getirmiş olduklan bir eserdir.» M. Yorgiyef, netice olarak bu ese rin kuvvet bulacağmı, daha ziyade inkiraf edeceğini, çünkü bir takım siyasî spekülâsyonlara değil, mütekabil iti mada, hukuk müsavatma ve Bulgarlarla Yugoslavlar arasuıdaki kan karabe • tine istmat etmekte bulunduğunu s ö y lemişthr. Harpsonu cereyanları ı AOAOGLU Büyük Savas sonunda parhmanteriz»ne karşı çıkan aıehtarlık, muhtelif mulutlerde muhtelif sebeplerden doğmuş VP muhtelif sekillerde cereyan ediyor. Almanyada Vaymar kanunu e • fasisi fazla ilmî, fazla derindL Hürriyete ahfkın olnuyan bir muhitin bu kadar u>ce ve zarif bir aleti muvaffakiyetle kullanabileceği (* evvelden şüpheli idi. Sonra Almanlar, mağlubiyetin ve gaJiplerin amansızhğı neticesi olarak kelimenin bütün manasile bir yığm müt hiş harabilerin alhnda kaldılar. Kendilrrinden taımmat ve tanv'rat adfle abr.an tahammülsuz meblâğlar, parantn dü^mesi, iflâslar, issizlik, başlan dön • ckürdü. AHMET NAL1NA MIHINA Harp Akademisinde 1 bile kalmamıstır. Binaenaleyh bugün mevcut olan meclisin vakti bittikten sonra artık intihabat filân yapbrmıyacağım.» Bu suretle gerek Almanyada ve getek ttalyada parlımanterizmin iflâsı umumî bir hercümercinin mahsulü olmuştur. Buralarda parumanterizm yerine şahsî hükumetler kaim olmuşlardır. ' « Bu mönasebetlerin esası, mutekabn hörmet, itimat ve »ulh içinde ça« Iışmak arzusudur. îşte bu sebepten dolayı bu münasebetler hiç kimse aley • nmtmmni1 Maarif Vekîü I değîşiyor mu? Oktruva mukabili yüzde 10 lar £eynelâbidin Beyin istifa 1933 senesi hasılatı, 51? belediyeye dağıtıldı edeceği söyleniyor Ankara 25 (Hutori) Maarif Velrili Zeynelâbidin Beyin sihhî sebeplerden dolayı istifa edeceği hakkında bir kaç gSndenberi şayialar deveran et mektedir. Bu şayialara nazaran Ziraat Bankası Umum müdürii Kemal Zabn Bey münhal bulıman Konya meb'us • luğuna seçilecek, müteakıben Maarif Vekâletine getirilecektir. Bu müna»e • betle diğer bazı isimlerden de bahse • rfilmektedir. Maamafih alâkadar me hafiide bu hususa dair malumat mevçut değildir. Celâl Bey Izmire gitti Ankara 25 (Hıuusi) İktısat Vekü Celâl Bey bugün öğle trenile tz • mır «eyahatine çıkh. Oradan sonra malum olduğu veçhile seyahatine de yam edecektir. : Emlâk Bankası umum mUdürlUgü , Ankara 25 (Hususî) Emlâk ve Eytam Bankası Umum müdürlüğüne Nlerkez Bankası sube müdürlermden Cevdet Beyin tayini ihtimalinden bah • sedilmektedir. Dahiliye Vekili Istanbula geliyor Ankara 2 5 (Husosî) Dabüıye Vekili Şukrü Kaya Beyin Parlamento lar konferansmda bulunmak üzere yann akşam tstanbula hareketi muhte meldir. Vekâlet emrine alındı Ankara 25 (Hususî) tzmir Posta ve Telgraf Başmüdürü Enver Bey hasıl olan Iüzum üzerine Vekâlet emrine phndı. Ziraat Vekili Ankarada Ankara 25 (Hususî) Ziraat Ve • fcili Muhlis Bey bugün şehrimize avdet etti. tstasyonda Vekâlet erkâm tara • fsndan karşüandı. Nurullah Esat Beyin Rusyada tetkikleri Moskova 25 (A.A.) Nurullah Esat Beyle Safa Bey dün Leningrattan hareket etmislerdir. tstasyonda Türkiye büyük elçisi Vasıf Beyle Türk sanayi heyeti azası, Hariciye Komiserliği şark işleri birinci dairesi müdürü M. Miller, Türk sto roitürüstü müdürü M. Zolotared ve diğer zevat bulunuyorlaırdı. Mujjlada Belediye intihabatı ' Mugla 2 5 (A.A.) Viiâyet dahilindeki bütün belediyelerde intihap hazırlığı bitmiş ve intihabın bir gfinde bitirilmesi için tedbirler a * Jınmıştır. Fakat parhmanterizm aleyhtariığı Fransa ve tngiltere gibi parlımanterizmin klâs'k beşiği olan ve ayni zamanda da ötekilere nisbeten daha sakin, daha ahenktar ve müreffeh muhitlerde de müşahede edilmektedir. Vakıâ tngilterede bu aleyhtarlık her türlü e • hemmiyet ve kıymetten ari gayet mahdut bir tarzda cereyan etmekte ve uIspartaküslerin zuhuru, mukabil hamum tngiliz kütleleri için bir istihza ve reketi, bu umumî çöküntüye bir de aeğlenee mevzuu olmaktan ileri gide narşi ve hercümercinin getirdiği yei« Koruyu dolanan yollar, mavi atmiyor. Fakat Fransadaki aleyhtarlık ve füturu ilâve etti. Ias yeldirmeli bir çerkes halayığa epeyce ilerlemis ve oldukça kuvvet sarılmış golf elbiseli kollara nekaOtedenberi rmparatorluk idaresinin kesbeylemiştir. Orada aleyhtarlı^ın badar benziyor? Yesil saçaklı sıra nizam ve intizamma alıskm, idare e • şında Action Francaisin etrafrnda topçamlar sanki, nebatlasmıs Okyanus dildiği ve sürii halinde gayet kuvvetli lanmış kraliyet taraftarlan bulunuyorkabarcıklan ve yere akıverecek • olan ve fakat kendi basına kaldığı za • lar. Sonra Almanyada ve ttalyada olduIermis gibi bükülü duruyorlar. man dümenini kaybeden, gideceği yoğu gibi sabık muharipler teşkilatlannlu tayinden âciz bulunan Alman kütleGözler • ne fena sürükleniş! • dan bir kısım; daha sonra Tardieu gibi leri bütün bütün şasırdılar. ts basına geasağıdaki durgun sularda çıplak otedenberi «kuvvetli hükumet» taraf • len sosyalistler derde çaresaz olama • kadın omuzlan, kıyıda sadece mutan olan cumhuriyetçi muhafazakârlar. dılar. Harîce karşı biçare, dahilde herazzam bir burundan ibaret o canlı Son sene Fransada bomba gibi patlıvan cümercî, fırkalarm yekdiğerine karşı cesedi anyor. Kâbus kasırgası içinStaviski rezaleti birdenbire bütün bu mücadeleleri, açlık, utırap, Alman kütde vahime hortlamaktadır: Eğer muhtehf kanalları birleştirdi ve Paris le) erinde eski idare usulüne karsı bir toprak ve su, üzerine dökülenleri ahalisi ayaklanarak hükumet ve parlı • Yıldızdaki kıtaattan başka tstantahassür uyandırdığı gibi, bütün derthemen hazmetmeğe alısmamis olbulda bulunan Hassa ordusundan mana pek ağır dakikalar yaşattırdı. yalnız birinci piyade alayının birinsaydı Boğaz yıllarca kıpkızıl a • lerinin kaynağtnı da bu usulün izale • Bu münsebetle kurulan ve hâlâ da sinde görmek gibi bir kabüiyet husule ci taburu, birinci Pilevne nişancı takar ve Yıldız mahşere kadar kan devam eden anket parlımanter hakikaburu, Beyazıttaki ttfaiye taburu, getirdi. ve kemik yığmı kalırdı... ten pek çok çirkm hâdiseleri ve vak'asüvari Ertuğrul ve birinci Mızraklı Işte, Vaymar kanunu esasisine ve parOtomobi' son virajı dönerek dur. lan meydana koydu. Anlaşıldı ki bazı alaylan, Taksim kışlasındaki Nü lımanterizm usulüne karşı Almanyada du. Asağının ıstırabmı yukarının mune topçu taburu ve bahriye si sabık nazvlar, birçok meb'uslar, büyük husule geleo cereyanın sebepleri. lâhendaz taburu cuma selâmlıklaferahlığı dağıttı. idare memurlan bu rezaiette alâkadarıııırmBnın nna iştirak ed'erlerdi ama, Sultan Alman milleti gözlerini gene «kahmışlar. Ayni zamanda Fransantn adlî Tabiat, büyük denizler gibi, pisHamit nefsi nefisi hümayunlarını, raman» lara çevirdi. öted/nberi an'ave idarî teskilâtında da birçok noksanlik ve kir tutmuyor. Yıllarca di • ancak ve ancak saray civanndaki nesinde müsahhas bir «Fredrik» in çı lar olduğu tezahur etti. kine bir çukur, bir esfelissafilin bikışlalarda yatan alaylara emniyet e> kacağını teşıyan ve Nitsçhenm «Süper linen Yıldız, göklere yakın irtifa Bu hâdiseler tabiatile parhmanterizm derdL O, okumuş yazmış, münevvelr Mens» hulyalarile meşbu olan Alman varlığını ufunetinin inkılâp selile orduya «fiişman olduğu için Harbialeyhtarlannm iddialarmı takviyeden ruhu müsahhas aramağa koyuldu. Haye mektebini sevmezdi, Eckâniharyıkanısmdan aldı. Biz onu eski bir hâli kalmadı. Bilhassa Tardieu hak kavayi nesimide bu gibi arayiflar ohmca, biye mektebini hiç sevmezdu 1313 halı gibi tersine çevirip silkeledik • zanır gibi oluyordu. Bu zat ta öteden onu tatmin edecek «kahramanlar» da Yunan harbini, çoğu mektep gör ten sonra tekrar yerine diktik. beri neşrettiği makale ve risalelerde zuhur etmekte gecikmezler. Hitler de memiş, alaydan yetişme ihtiyar paMüstebidin, içiade etek öptürdüğü Fransıt parlunanmın fazla salâhiyetleri şalarla başarmak istemiş, fakat ilk zuhur etti! Merasim köşkü, millî benliğin önüolduğunu, icraî kuvvetin esir olduğunu, nudut muharebelerinde ordunun peAnkara 25 (Hususî) 1931 seneItalyada ise vaziyet biraz başkadır. parlıman ise muhtelif fırkalardan te • rişan halinden korkarak o zamanm ne diz çökerek ihtida etti. Ruhu gisinde oktrova mukabili olarak güm ttalyanlar harpten galip çıkmiflardı. şekkül ederek fırka entrikalanna, fır genç ve Almanyada tahsille<ini ikbi yüzü de yıkanmış, içini, dısını rük resmuıe iiâve edilen yüzde onlar ka ihtiraslanna tâbi bulunduğunu ve Fakat amisyonlan tatmin edilmemi?ti. mal etmiş erkâniharplerini Tesal değiştirmis; göğsündeki sıra bay3 milyon 6 5 4 bin 613 liraya baliğ olbundan dolayı nmuma ait işlerin doğru yaya göndermek mecburiyetinde raklardan madalyalarile, o da mil Siperden avdet eden eski Combattante kalmıştı. muştur. Bu para gürarük idaresince dürüst gitmediğni ileri «ürerek Fran muharipler ftalyayı bir şan ve şeref let gibi gazi, o da Millet Meclisi Dahiliye Vekâletine verilmiştir. Bu paHarp Akademisinin kıymetli kusız kanunu esasisinin tadüini, kuvvetli halesile muhat görmek yerine anarti ikadar bizim, kenditnizin olmus!... mandanı Fuat Paşanın anlattığı gibi lanm 3 milyon 561 bin 804 lirası 518 ve parhmana hâkim olacak bir icraî çinde çöken, meyus bir vatan halinde flk celsenin açılısına on dakika Padişah, Golç Paşanın Erkânihar belediyeye nüfuslanna göre dağıtılmışkuvvetm vücut bulmasma imkân verebuldular! Rus mkılâbı en kuvvetli mavar. Kızıl sultanın yuvasıtıda de biye mektebi talebesine tatbikat . hr. Istanbul Belediyesine 671,871, Ankesini ttalyada bulmustu. Harp esna • cek tadilât yapılmasını talep ediyordu. yaptırmasına bile müsaade etmezd'L mokrasinin Milletler Kurultayı kara Belediyesine 71,791 lira isabet sında mühhnmat yapmakla meşgul o* Hakikatte Tardieu kommünizm ve sosÇünkü ona, bütün bu tatbikatlarda toplanıyor. Türk inkılâplannın bu yalist cereyanlanndan tevahhuş eden etmiştir. lan fabrikalar bd kere kapannnslardi. mefruz düşmanın Yıldız sarayında yeni tniracim nekadar alıskın bir Yüz binlerce amele issiz kalmıştı. Ko • ve bu cereyanları Almanyada ve îtalbulunduğu kabul edilerek ona göre setaretle kutluluyoruz! Cihan ta • yadaki gibi durduracak bir kuvvetm munizm cereyanma kapdan bu issiz, aç meseleler halledildiği jurnal edil rihinin yarısını dolduran memle vücut bnbnannı arzu eden yuksek burmişti. ve serseri lriitleler ötedeberide fflî te • ketlerin hürriyetini; senelerce, jırvazi smıfmm tercümanı efkân idi. Ocavüzlere basladılar, Fabrikalan elle • Bu jurnalları verenler pek te yaLondra 25 (A.A.) Atesİ büs • müstehase kolleksiyonlan gibi, için. lan söylememişlerdi. Çünkü, içle bütün boğmak için, Vreksham marine alarak kendi hesaplarma çalıstırma nun yanıbaşında bulunan Action Frande hapseden bu binada 22 milletin caise ise doğru dan doğruya tnntJıuriyet rinde Büyük Gazi Mustafa Kemal den ocağının, tonlarla kum ve çi ğa basladılar. KÖylerde ve şehirlerde hürriyet ve demokraai haklannı ve aırkadaşlarının bulunduğu bu aleyhtan ve kraliyet taraftandn. mento ile sunsıkı kapatılması artık umumî bir hercSmerci yol aldı. Parlı • görüseceğiz. genç erkâniharpler için en büyük bitmiş gibtdir. ölenlerin hüviyeti tesman ve parlımanın is basma getirdiği Fakat Fransa ne ttalyaya ve ne de düşman, en evvel kafası ezilmesi bit edilmeğe başlanmış kajnplann iManzara, mazinîn sıkletini çek • devlet adamlan bu felâketli vaziyet?e Almanyaya benzer. Orada halk hürri • lâzım gelen duşman, içindeki pa simleri ilân olunmustur. Yangın yemiicadele etmek, asayisi iade eylemek dişahla beraber Yıldız sarayı idi. rkıde ocaktan hâlâ gazler fışkırdığı mis olanlara belki bir hayal sahnesî yete alıskm olduğu gibi itidalmi de görünmüstür. Fakat Kâzım Paşakudretini gösteremediler. Tatbikatta mefruz düşman Yıldız îçin, tütün içmek yasaktır. Meydana muhafaza etmeği biliyor. Bu halk, Stanın bize yannın muhtefem mazi • olmasa dahi yüreklerdeki hakikî düş • çıkarılan cesetlerle beraber ölenletste o zaman Musolini ileri altıldı. viski rezaletinin bile maydana çıkabilman o idi. 1908 de meşrutiyetin isini anlatan sesi tnedeniyet sicille rin sayısı 264 olarak kat'î surette Bu zat eskiden sosyalistti ve bu saha • mesi, ve kendisine bir temizlik mücas lânı, 1909 da Hareket ocdusunun tstesbit edilmiştir. rıne, ulastiğımız merhaleleri per • da oldukça kuvvetli bir faaliyet gösterdelesi yapmak imkânını veren amilin tanbula gelerek Sultan Hamidi çin'iyordu. Kendi kendimizin olmak mifti. Harp esnasmda meşhur şair Da gene parlunanterizm usulünün temin et haletmesi ve nihayet 1922 de padive bizim Yıldızda bunu merasim l'ği hürriyetier olduğunu pekâlâ mudşahlığın ilgası, 1924 te hilâfetin kal. Varsova 25 (A.A.) Gordon Be köşkü kadar cisimlesmiş duymak!.. nonçiyo fle birleşerek ttalyanın ttb'faki rikti. Hangi devlette, hangi idare usu dırılması suretile bu müthiş düş net kupasına iştirak etmek üzere, Müsellesten aynlarak Itilâf nimersfle Hissin tarifi hâdisenin seyrinden man mağlup ve imha edildı. Golç evvelisi gün havalanmıs olan 16 balünde »niistimal o'unuyor? Elverir ki bu beraber Almanyaya karsı muharebeye çok güç!.. Paşanın senelerce evvel peygam londan, bir Çekoslovakyah ayni girismesimn başlıca amOlerindendi. Fa turistimalleri meydana koymak ve amilberce söylediği bir söz de tahakkuk akşa, Litvanya toprağmda «Kibari» Eğer Abdülhamidin de bir ruhu kat verilmif olan vaitlere rağmen yeni lerini cezaiandırmak îmkânı o'sım. Bietti. Alman kumandacıı, Türk mil de, iki Alman balonu da Estonyada varsa mutlaka tnezarmda ters dönmüttefikler, ttalyanm arzularmı ve naenaleyh Fransız halkı yapılan pro leti başında bu padişah ve hanedayere inmişlerdir. Milliyetleri meo müşlür! Musolininin hulyalannı tahakkuk ettirpagandalardan fazla müteesir olmadu m, bu saray bulundukça imkânı yok hul iki balon dün, öğleyin, Sovyet FERİDUN OSMAN medfler. Italyaya AlmanAvusturya tni Kendisini pek çabuk topladı. Memleket kurtulamaz. Milletin içinden büyük Letonya hududu üzeırinde uçarken bir adam çıkacsa ancak o zaman raslanndan ne müstemleke ve ne de çe pek çok sevilen sabık Cumhurreisi görülmüştür. Bir Belçika balonu, Adrîyatik verildi. Bu kere şair Da • îhtiyar Dumergin riyaseti altmda bü kurtulabilir, demişti. dün ikindiyin Vitebskin 20 km. şarkında ve milliyeti meçhul bir diğeri nonçiyo kendi basma ve eski muharip* Padişahın ve Yıldızın çok korkyfik fırka liderlerinden mürekkep möde Leningrat civarmda, Gdovda, katukları ve hiç sevmedikleri ErkâniIerle birlikte Korfo Szerine ahlarak bu !î bir hükumet teşekkül etti ve bu hüraya inmiştir. harbiye mektebi, Gcîç Paşanın bekadayı işgal etti. Musolini ise bütün bu kfimet bir taraftan temizlik ameliyesfle (Baftnakaleden mabait) ; muvaffakiyetsizlikleri parlamentonun ve meşgulken d ğer taraftan da ta 1875 led'iği büyük adamm himmetile daha büyük ve daha mütekâmil bir tnsan bile dilile temayuz eder olunca o zamanki devlet adamlarmm üzerine senesinde kurulmuş olan Fransız teş şekilde Kara ve Deniz Harp AkadeAnkara 25 (A.A.) Matbuat U bir milletin varhğmda dilin ne büyük atarak gene sabık muharipler'n başmda küâtı esasiyesile adlî ve idarî usulle • mileri halinde, Yıldız sarayınm ormum müdürlüğüne vekâlet ve mübir mevki tutacağinı izah fktıza etmez. Roma üzerine o meşhur yürüyüşS yaptasında, en büyük düşmanının bağrmde zamanuı icap ettirdiği ıslahatı esseseler mümessillerin<!en mürek • Her millet bu merhaleden geçmis ve tı. Hükumet mukavemet göstermeden rında karargâh kurmuştur. kep olarak teşekkül eden radyo ko>apmak için mütehassıslardan yapılmış kendi dilini öz mah olarak tesbit eyleteslim oldu. Par'amento kendisini al • heyetler vasıtasile tetkikatta bulunmakmîsyonu bugün üçüncü içtimaını akBu Yıldız sarayınm bakikaten çok mistir. Millî camiayı devlet mertebe tetmis, 26 eylul dil bayramı günü kışladı. Fakat Musolini «benim sizin garip tecellisi var. tadır. sine yükselten amillerin içinde nvU ditatbik edilecek program, hakkında alkışlarınıza ihtiyacım yok!» diye parBu suretle Fransada her türlü faşist görüsülerek Cumhuriyet Halk Fır • lin yeri hiç şüphesiz en üstündür. Her lamentoyu kovdu. Fakat o zaman parkası, Halkevi ve komisyon tarafıntehlikesi bertaraf ediidi ve parlımantehareket ve her hakîkat ancak onunla Iıman usulünü kaldırmadı. Yanlız bu dan hazırlanan programlarm tev • ifade olunabilir de onun için. usule başka bir istikamet verdi ve bu ıızm eski tekâmül yolunda devam et • hidi ve Ankaraya nakli kararlaştırılmektedir. Büyük Türk budunu kendi millî dihususta meşhur Fransız sosyalistlerin dı. Dil bayramından sonra yani 27 Iine tekrar sahip olmakla bütünleşe ttalya ile Almanyaya gelince unutden Jidin «Temsil mesleği» fucrini eylulden itibaren yapılacak radyo cekt'r. Bakılsa budun ve bütün kelimemam&lıdır ki oralarda dahi parlrmantetatbika koyuldu ve yeni parlımanı senLise ve ortamekteplerde sınıf ikneşriyatı için de yeni pcogram tes leri arasmda bile kuvvetli bir a'âka belizm yerine geçmis olan faşist usulü bitine başlandı. Büyük komisyonun dikalar mümessillerinden teşkil etti. mal imtihanlan dün bitmiştir. Ne . : yalnuc şahular ve kuvvetle kaimdir. faaliyetini takip etmek üzere talim daheten pöze çarpar. Millî dil b r'iği tice bugün talebelere bildirilecektir. Fakat Muso'inin'n par'ıroentarbm bizi kendi varl'ğımızda en olgun bir ve terbiye azasmdan Kâzım Nami, Şahıslar ise fani; cebir ve kuvvete ge hakkmdaki düşunceleri o zamandanbebütünlüğe götürmekte olan harekettir. Nafıa Vekâleti muhabere ve müraünce bunlar da uzun müddet güvenilir ri tahavvSle nğramıştır. Artık narhmanı sile mütehassısı Nejat, Posta ve Telruahlar değfldir. Binaenaleyh oralarda YUNUS NADl tamamen zait ve zararlı addediyor, bu graf umum müdürlüğü radyo mü dahi beşeriyetin binlerce seneler düşühımısa ait son nutkunda diyordu ki: hendisi Mazhar, Bürhan Asaf ve nerek, özenerek, uğraşarak bulmuş ol«Parlunanlar, murakabe içîn kurulur. Sadri Etem Beylecden mürekkep bir duğu ve diğerlerine nisbeten en mü icra komitesi seçilerek yarın saat Halbuki ben murakabe taraftan deği • kemmel olan tarzı hükumet, yani parh11 de birlesilmek üzere toplantıya lim ve zaten memlekerte tek fa?wt farmanterizm elbette avdet edecektir. nihayet verildL kası olduğundan murakabe için sebep en, askerleri çok severim. O» nun içindir ki Harp Akade. misinin güzide kunaandanj, kalem ve kılıç kullanmakta üstat Fuat Paşa Hz. nin davetlerine ic*bet ederek dün sevinçle Yıldıza koştum ve günümün bir iki saatini Kara ve Deniz Harp Akademilerile Yüksek Levazım mektebini bitire» gençlere diploma tevzii meraaiminde hazw bulunan güzide askerlerle beraber geçirdim. Daha dün, bu sütunlarda Yıldıa sa<aymm garip tecellisinden bah setmiş, Parlamentolar konferansı • nın, parlamentodan nefret eden millet meclisinden korkan bir müstebidin sarayında toplanması kaderin bir cilvesi olduğunu yazmıştım. Tesadüfün bir cilvesi olarak bugün de mevzuum gene Yıldız sarayının garip talibine temas ediyor. Yıldız sarayı ve içinde oturan mü*tebit padişahlar, Vahidettin ha inini unutmıyalım, o da öyle idi • parlamento düşmanı olduklan gibi ordunun da düşmanı idiler. Gerçi Sultan Hamidin zamanında da kocaman bir Osmanlı ordusu, bir değil, müteaddit Harbiye mektebî ve bir de Erkâniharbiye mektebi vardı ama Padişahın, Yıldız sara yını muhafaza eden ve hemen hepsi alaylı zabitan ve kumandanlann elinde bulunan ikinci fırka ile Ar navut ve Aarap zuhaf alaylarından başka kıtaata itimad'ı yoktu. Vrekshamda 264 maden amelesi öldü Balon müsabakası Millî kültüre dönüş hareketi: Dil bayramı Radyo konferansının kararları Imtihan neticeleri bugün aniaşılacak r K. Budun yapısının Harcı dildir Osmaniıca sa'tanatın Ditiydi, öz türkçe Cumhuriyet n d lidîr.