/ — Tarihi dalkavukluk örnekleri — Yunca yürüyorlardı Yan. Sen canları birleştiren bir ruhsun; Vicdanını sende görür bu cemiyet. O bir necat teknesidir, sen Nuh'sun! Sen olmasan öksüz kahr bu millet!.. Talât Paşa hakkında — Ziya GOKALP larına yaklaşan şu haberi bir edebi- yat mk eki edene; na devam ettiler. — Mebus olmuşsün, teb. rik ederim! Edebiyat sen- den kurtuldu demektir; undan sönrasıni Meclis — Faz yi et mebus çeksin. züdi eri; var mı Gülümsediler ve yolları- ç Babandır ! Babanzâde İsmail Hakkı. ya ait pek maruf bir nük adı 2 e Kurtuluş Meclis çeksin zl Ahmet çıktı Haşim, ği acaba biliyor musu ez N Si 2 di görü ör- B* gün bir Ke B* gün Salih Zeki Ak. N dr b Vo gölri Eski Osmanlı — (Meclisi vatanının o kurtuluşun. ile Ahmet Haşim © nin içine bakarak tane ta- (o Mebusan)ında yoklama ya: i in Kai meleği bu Kadıköyünde bir cadde bo. (o ne mırıldandı: pılırken, Babanzâdeye bir urtuluşun ne çapta u- oyun olsun di & an, bu kurtuluşa her. ği ye m ör neler borçlu bulun- duğundan vesaire, vesaire, bahsediliyordu. Bu beylik kelimeler o kadar sik ve çok söyleniyordu ki, kur- tuluş, kurtarıcı, büyük-kur- tarıcı, küçük hâlâskâr, or- tanca kurtuluş, ebedi ne- cat kelimelerinden başka hiç bir şey işitilmiyordu Nihayet dayanamıyan Sa. lih Zell Aktay, kendisine düşündüğü sorulur sorulmaz cevabı ya- Pıştırdı: — Kurtulmuş veya kur- tulmamış, fakat her halde kurtuluş”ve kurtarıcılar ke- limelerinden kurtu tuluş edebiyatından ne gün kurtulacağız! Böyle olsalar, kendilerine, olduklarından daha uzak olmazlardı. cı, ismi şöyle okuyor ; —Yabanzâde İsmeli Hakkı! nzâde yerinden “he. men fırlayıp haykırıyor : — Babandır, baban 1! ——— Anayasa Feridun Fazıl Tülbentçiden aynn: ene evvel, bu hafta, 20 Kânunusâni 1921 de, Teşkilâtı ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittirr. (Baştarafı 13 de) değil de, maalesef, malümunu bilmek gerek- tir. Evet, bu memleketin idaresi, nasıldı ? ü Hariciye Vekili Necmeddin Sa- dak, 10 "Nisen 947 tarihli akşam Misi cevabini veriyor : “Tek-parti dediğimiz Halk Partisi, yir- , mi dört yıl memleketi idare etti sanıyoruz. Ne münasebet, Halk Partisi şöyle etti, böyle eyledi, şunu yaptı, bunu başaramadı, diye konuşuyoruz. Kuru iftira ? Partisi, diye bir zümre vardı. Fa- a i kat, hiç birşeye karışmazdı. Çünkü, ismi var, Atatü cismi yoktu. türk ne dilerse, İsmet İnönü ne m o olur li de işlere karı- eli! yi ü. ismi var, cismi yoktu. . Halk Partisine samimi olarak bağlı belki bin kişi yoktu ecep alin dan fer rde miMiyet hak- kında söylediği nutka bakınız, bir de geçen yıla kadar ayni Parti tükâmbterinik güttük- ki, başka partiler iş başına gelip gitmiş!,, Bu idarenin neticesini de, 11 Mayıs 1947 tarihli Akşam gazetesinde şöylece ikrar edi- “Gördüğümüz şudur : İdeal ve kültür Milli ideal bakımından şaşkın ve â eski softa vaa- zina, yahut milli kan hülyasına sarılıyor abahat kimde ? n Yirmi yıllık kültür, terbiye, propagan- da, daha doğrusu maarif sistemimizde çok geri kalmışız !,, O halde, amm ne olmuştu? Yeminli mebusların Türkiye Büyük Millet Meclisinde- ki vazifeleri neydi ? Türkiye halkı, bu idareyi beğenmiyordu. Bugün, kendilerinin de beğenmedikleri ida- reyi!.. Türkiye halkı, Anadoluda kendi dev- letini eme sani öşpde söz, yazı kömek ti varken vazoluna! idar tiyordu. He iel böyle e lie komünistler isteme Çünkü onlar, Halk Fırkası devrinde TA yerleşmişler, ma- arif sistemimize nüfuz etmişler, bizi “çok ge- ri, bırakmağa muvaffak olmuşlardı. Maarif , sisteminde çok geri kalan bir milletin dahili, ok harici ve iktisadi ri ise, şüphesiz ki, “çı geri,, kalmış, demekti Halk, bu geriliğin önüne geçmek için, Türkiyeyi bir komünist tehlikesinden kurtar- mak, mahvolmaktan ku urtu Imak içifi, sesini çikerriağa başladı. Çünkü : Bu büyük milli iankebia doğurduğu bü- yük cesarettir ki, halk cephesi teşkil eden Muhalefet Fırkasını sarsamamış, ne Şeyh Saidin oğlu ve ne “2 numaralı, bir Sarı Efe sürülmek ve ne de dahilde cezalandırılmak hüsranına maruz bırakılamıyacakları anlaşıl- mıştır, zahir! #t* Mesele, budur : rkiye halkının ve Halk Fırkası söz” sahiplerinin beğenmedikleri bu idarenin me- hiyeti neydi ? Niçin, bugünkü muhalefeti do- ğurmuştu ? evzuumuz, şahıslar değil, işler, neti- celer ve asrın devlet ve hukuk fikrine uyma- yan düşüncelerle hareketlerin al rini or- taya la başka birşey de Evet, “Anadoluda ie ie niçin eke du ve imi yıllık muhasebe ! Habil Âdem Pelister