B" zamanlar. 'yâni alâkayla em haberlerini diülediğim dem dü dyosunun türkçe. el dikkat et miştim.. Bu radyonun sağlam $iveli ve dürüst ahenkli konu Şucusü, o(Japon) (o kelimesini (Capon) diye telâffuz ediyord. ye İğ şekli tam mfnasiyle Evet, bizde (4) harfi, (4 sesi yoktur. Mutlak ve kat'i olarak yok Bu seş 'türkçeye, Birme: ii farsça ve İransızcadan attan evvelki ve sonraki satıh farsça ve fransıztadan “bu iki yabancı vasi dilimize ML te mabz Dilimize bir şahsiyet ve ad sliyet ölçüsile Mniğimiz. zaman (dJ) sesini, sarışın civciv ler arasında simsiyah bir harga verleri ikliminde, vaşıyabilen (J) sesi. hele İransızcadan dilimize ve olduğu şekil. lerle hiç de tutmamışt Halk(Reji)ye (Reci) yandan) ya (can- darma), (Japon)a (Capon) der ürk 2 müessesenin ismini bu türlü telâffuz, Türk bançeresinin kendi öz dehâsın ML göslerdiği alâka- . sosyolocya. Mimi Pen çalışı ze aid olmıyan ve li geleeiylek Pa simsiyah bir karga yavrusü gibi dolaşan bu sesi geldiği yere iade idi ve eve süte trzarida daki yabancılığıni şuurlaştırmak, dil dâvamızın, y ya hududsuz ileriye, ya hududsuz geriye doğru yalpalıyan kıvamsızlığı içinde başlı- başına bir ölçü zevki doğürabilir. Bir müşahede daha : Bir gün, fransizca (İmaj) mecmuasını Ka- dıköy vapurunda (İmac) dize satan Yüzden dilinin bökukü ile alay hançereyi elde bir bilmeksizin en ş , yatla - limeleri ezip kırarak, milli hançereye 'uy- durarak lisana mal k, -o kelimeleri sadece. türkçeleştirmiye, aksi alna azanmıya yol açar. imeti kavrama- doğru telâffuz şekil- lerile aley al olsa olsa cahillik ve ah- nl olu az) ları, lie ede “J) sesi olduğunu, ya- ME kelimeleri ezip kırarak değiştirmek salâhiyetiein de kimsede Ni ri id- iaya kadar varıyor. Evvelâ türkçede (4) sesi yok; saf ve milli - hançeremizde bu sese ait hiç bir iz, hiçbir ZEY Pr Rİ e KSak hek , GENÇUN; halkın buuları pancor, bon- yapmış, gerisini de hiç ağzına e olduğunu bir an evvel be- lirtmiştin İransızca kelimelere gelince, (Reci ar li zinciri göstermiye yeter ki, milli hançeremizde (J; sesine tahanmül yok; ancak bu sesin (O) sesile çehre değiş- a Liselerimi UNDZIN DİRİ tirmesinden sonra Türk tabii- yeline girmesi cevaz vardir. Hal böyle olunca, İransız- cdâyı ana dili gibi konuşan ürk münevverinin, hem de e bir münevverin,(Re- j) ye (;Reci), Jandarma) 2 çamdan) (Japon) a (Capon) demesi, zengin ve cömerd bir rl dilini yaf eri diline nası, onuh “ değil, üstün ilmi sie Öylü bir ilim ki, laz bir hummasına ghdır dehâsı zayıf milletlerde, herşey zaafdadır. Gİ abık bir lise talebesinin not defterinden: Memleketimizde münevvör sayılanların ek- Ke yim tahsilini bitirmemiş kim. eler teşkil eder. Bunların hepsi, bir liseye rTamış, “Ora ie ya mezun olmuş, yahut Pi iy bırakmış şahıslardır. . Demek ki, lise dediğimiz tahsil ocağında bütün mü- nevverleri içine alan ve bütün hayatı iba- eden bir mân rx. mühim bir mâna belirten bu tahsil pop bizde her- “Kesin dışından gördüğü gibi ayni ciddiyet ve olgunluk ifadesini billürlaştırıyor mu ? Evet, onların bazıları, içinde kiymetli ida- reci ye öğreticilerin bulunduğu birer bilgi ve terbiye yataşı... Hattâ bu idareci ŞE e ve oğreticiler içinde her: bakından tebcile lâyık olanlarını da tanıyoruz. Fakat .... Fakat dedikten &onr: hiçbir tarafında bir eşi bulunamıyacak menfi örnekler barindığım gösterecektir. Hoca... Yaradılışta, bill, ahlâkta, terbiyede, dava ve mefkürede verici cihaz. . Halbuki bunlar arasında, bu kıym. kımından tek talebeler içinde de ayni kıymetlerden tek * zerre Ik imkanını kaybetmiş olanlar ir. Herkes talebelik çağında, miskin ve gün- delik hayatına ait hatıralar tutarken, ben, bu ukâla başlangıçtan mektebimi- zin ve mekteblerin (kulis) hayatina ait gü- gününe notlar tutmağa karar. verdim Be notlar içinde klan k umumi sia banın kısımları şunlar 1 — Menfi ia öğretmen nasıl * bir tiptir. Kinleyiz İŞ ğre iğ Ür em 3 — Mekteb idareleri. : 4 — Talebe de umumi psikolacya.. tamamiyle“ hissi ve 5 — Talebenin gözünde zafer ve muvaf- eek | ölçüleri. 6 — ei talebe yaşayışı. , Kmeriğda cinsiyet, piş NN ıhtır 8 — Muhteşem SEsesi... kumar, kopya ve #Htimas mües- 9 — Sinema... 10 — Aile've muk.ddesat bağı. iy mefküre (aşıları talebenin vaziyeti, di 3 * Numaraladığımız bu onbir kısım, ayrı Ayrı, fakat başlıbaşına bir bütün olarak o kadar kesif ve derin bir davâ manzarası gösterir en tam ve başka başka örnekleri iyle yazılır» eferrüa' karşısında edeceğim ki, teşhir etmek kli örnek ni seri halinde bulun an (BüyükDoğu) ya teslim edil- dikten sonra onlarca yepyeni bir tasnife göre yala alaşihiliğim bu notları US mekten geri kalamıyorüm Pi Bu davâyı tamamiyle yaşanmış ve -ba- şınızdan geçmiş bir asliyet, samimiyet ve halisiyet üslübü içinde verebilirseniz Türk irfanına en büyük teşhis ve müşahede hiz- metini görmüş olursunuz. İnşaallah... Doğan N. Altuncuoğlu