12 Kasım 1943 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 2

SE EEE SELEN KENDİ MİZANIMIZ : 3 Kendimizi, kalın hatlarla, hem Batı ve hem Doğuda çerçe- veledikten sonra, şimdi ikisinde birden hulâsalandıracak ve tek terkip hükmüne irca edecek olursak görürüz ki, bir zamanlar saf ve büyük tefekkürde bir türlü birinci olamadan yalnız maddi iş ve ha- rekette reisliğini temsil ettiğimiz Doğu, nihayet nefsimizde ve (Röne- sans — Yeniden doğuş) unu idrâk eden Balı karşısında iflâsa sürük- lenmiştir. N Batının bizi iflâs ettiren tek müessiri, maddeye hâkim bir ni- zam ve usul kafasile, bu kafanın doğurduğu müsbet bilgiler manzu- mesinden ibarettir; ve bu teşhis mutlaktır. Bir zamanlar Batı ülkelerine birer (eyalet) gözile bakan ka- raların ve, denizlerin hâkimi Türk, özeldenberi saf ve büyük tefekkür kafaları yetiştirememek nasibi yüzünden, ne Doğuyu, ne de Batıyı muhasebe edebilirken, Batının birdenbire fışkırimıya başladığı müs- bet bilgiler mucizesi karşısında küçük dilini yuttü;ve o yutuş, bu yu- tuş; beyni, ruhu, kolları ve dili bağlı, bugüne kadar geldi. Kaderin ve için için pişen hâdiselerin - Süleymaniye camiine bitişik bir kerpiç ev gibi - Kanuni Sultan Süleymana bitişlirdiği Sarı Selim'den Üçüncü Selim'e kadar, kendimizi, kendimize ve davamıza imanımızı, vecdimizi, aşkımızı, zaman ve mekâna tahakküm kudre. limizi, kısaca ruhumuzu ve ahlâkımızı kaybetmeğe başladığımız de. vir. sınırlaşıyor © Ondan sonra, bizi dışardan toslyan Batı umacısile, içerden 7667 Çüzçevedön. ber e açılsın! cemiyetin en bitkin zama: YAZ RÜYASI Giddn bir şey vardı ee büyük ig edrim ol bulacaktır er an, has siyah saçlarında elim. amak ah ne güzel» dediğin takdis ettirecek kadar azametli olunca, şerden Ölümde li ME ğu ve hastalığın nasıl sağlık getirdiği anlaşılır, - lm. söz a ya Val z F dilim. di ” y “* y 2 M k aldatırdı bizi sevgilim! Büyük ferdi zuhurdan bir lâhza evvel, sanki semavi bir emirla avi gök aldatı, li Şimdi soğuk, (yağmur ve azgın | o zaman baş örnek halinde fırtına, Hoş masallar mevsimi yazla bera. ber Avutah her şeyin gitmiş olduğuna anfi haykırıyor: «İşte kader!» İyi ki gafil esmer! Kğ ellerimi bir mangalda Gördüğüm yaz rüyası yine aydın. ık, |, ii mia, sanki yeşil bir dalda e senin o tatlı, ılık Yil Biedağmiş meğer ölüm, ayr lık! benüz kaya; evvel hiç bir ölçü keke edem EZ, rap. idrake başlamıştır. FERDİ ZUHURA DAİR ü döv, yağ çıksın; Samiye, baskı altına al, büyük ferdi zu. Muhakkak ki bir Gönye EN ferdi zuhurun en diri anı, o nadır. İsgi|; | ç < da n, çekişen bir cemiyet .ğeç ölmiyecekse, mutlaka rahminden 'Büyük ferdi zuhurdan veli iyilik, onu hazırlıyan hak ve hakikate ait tek kelimeyi dinletmenin imkânı Gop düymaz) dır. tün bir memleket, "ide vi bırakılmış ve birbirine girmiş bir ilk e sılfına benzeyince mm sınıf kapısı açılır; ve... yük ferdi bb alel sükütun bir kat altında, ka. iü eni bir kat üstünde, henüz çatlamamış tohumun ta merkezinde; aya çarpmamış dalganın tek damlasındadır; ve onu daha Amma, deli inle Zoya tüterken, geleceği rak, bilinecek birisi varsa yalnız o, ferdi zuhurun mübeyşir idir. Herkesin belleskle badi, Esik gelir, tartaklıyan ruh zelzelesi, kolkola üzerimize çullanıp apışmamızı aleni . ve resmi bir ifade haline. getiriyor. (Tanzimat) ; ötedenberi eksiğimiz olan saf ve büyük tefekkür adamları, yerine, sığ ve basit politika kuklalarının, Batıyı, radyodan duyduğu sesleri taklit eden bir (Eskimo) kadrosunda anlamıya dav- ranıp, yuhu ve maddesi felçli Türk'e, deri üstü bir töpü pilânında kurtuluş aramaları hengâmesi... Meşrutiyet; artık içimize, elinde bir de (Hasta adam!) kır. (Düyunu Umumiye) leri, (Kapitülâsyon) ları, (Banker) leri, mektepleri ve kavaslarile giren Avrupalı karşısında duyduğumuz, fakat bir türlü ferdi ve. içtimai illetlerine ulaştıramadığımız akılsız bir hıncın, intikamını basit idare şekillerinde aramasından ibaret cüce bir aksülâmel Cümhuriyet ise, tek cümle halinde şol çığırın ismidir ki, artık Türk'ü mekân pilânında da tasfiyeye gelen Batı dünyasına karşı bu millet, binlerce yıllık bir tarihin asil vârisi sıfatile. şahlanmış, tam o anda milli kahramanını başında bulmuş, sadece mekân pilânında kurtuluşunu idrâk etmiş; amma zaman pilânında, garbin daha ma- haretli, fakatdaima satıh üstü kopyacılığından başka bir oluşa şahit olamamış maddesini Batının pençesinden kurtarabilmesine karşılık, ruhunu topyekün, muhasebesiz ve mürakabesiz kopyacılık ukdesine teslim etmiş, büyük hamlesinin sanat ve ideolocyasından öksüz yaşa- mış, böylece zaman. pilânını, asırlardır kizişan bir ruh. iflâsının 'en şiddetli sağanağı altında, her zamankinden daha boş ve daha ha. i BÜYÜK DOĞU bacı; ecip Fazıl KISAKÜREK MEKTUP Aklında iyi tut, 414 numaram Şimdilik Kurşunlu'da rüçin MY doğdu. nsanlardan ziyâde feinalığı m Bulutlarla çok iyi anlaşıyoruz Bulutlarla, konuşmadan dost olduk kalmaz; insan Bulutlarla komşu yaşıyoruz. Burada, şaşarsın karı, Hayat telâkkisi'çok Gani “Bulutlara hasret, şu bu, (Ahı - Vah) lâftır yl Şiddet kabili aftır. | Göz yaşı zaaftır karım, Lâkin kalbim, bu baş belâm, Bu en büyük düşmanım, Bulutların bu çılgın âşıkı Sebebi aş olacak vesselâm Haydi, Oradaki ia , Burdaki bulutlardan selâm! ! mutlak ola- Şevket Hıfzı RADO Faik BAYSAL 175 Kl