14 Kasım 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2

- "'"İ.İ Alaylara torenle bayrak verilecek 'l'orene Örgeneral Izzeddin Ça- lışlar başkanlık edecek İzmir müstahkem mevki ko- — Mmütanlığı emrindeki alay ara bü- — yük törenle alay bayrakları ve- — gilec-ktr. Bu törenlere yarından itibaren başlaüğcâaktir. ü Bayrak, Bir milletin en mu- küddes varlığıdır. Bayraksız mil- — ket oamaz. En ipüdat kavim- lerde bile bayrak yerine kam dan, üzerindeki ay yıldızı gök- — lerden alınan Türk bayrağı, bis — zilm mümus, şeref, — haysiyet ve büür milli gurur ve varlığımız- — dir. Evelce alay sancak arı ©ân işaretler vardır. Rengi kan- dı, Bunların üzerlerinde Arabça bazı yazılar yazılı İslâmiyet devrine sancak mefbumu, şimdıki milliyet dev- rinde tamamen değişmiş, başka bir mabiyet almıştır. Alaylarımızın bayrakları vardı. Fakat -bu bayrakların alaylara büy.k törenle verilmesi lâzımdır. İzmir ve civarında, . Müstahr kem Mevki Komütanlığı emrn- deki alayların -bayrakları alay- lara verilirken büyük tören - ya- pılması kararlaştırılın ştır. Bu törenlere Orgeneral İzzed: din Çalışlar başkanlık edecektir. Bayanların ıigırısı Londrada çıkan Sunday Dis- püç gâzetesinde şu şayanı hay- ret haberi okuduk; ““Nevyorkta kibar kadınlar si- — güraya çok düşkündü le ; fakat — her sigarayı sevmezler. Onların — eğ z'yade sevdikleri siğara, elbi- selerinin rengine uygun duman — veren sigaralardır.. “Ne âlâ işl Fakat bizimkiler düymasın, çönkü bizde henüz dümani ” Yenkli — tüten — sigara yöktur! Mesul kim? Stökhölmde bir hava kazası — Olmuştur. Kazada ölüm yoktur, — fakat üç yaralı vardır. Bunlar: — dan birisi, Stokholm Meteoro- Toji idaresi aleyhine " zarar - ve — Ziyan davası açmıştır. Bu davacıya — göre,eğer Mets-oroloji bültenine inanmamış ölsaydr ıu gelmiyecekti! — J Sivrisinekleri Pr. "i olmıyan veyahut parası — pek çok olan bir doktor, Ame- rikalı Leon Dikent sivrisinekler üzerinde — derin (?21) — tetkıkâtta bulunmuş ve nihayet, sivrisinek- — lerin dans ile meşgul mahlüklar “Olduüğunu tesbit -etmiştir. Vah zavallı doktor vah.. Sw- risinekler dans etmiyen mah- lüklar olsaydı, dünyatı yıkı- “ bırdı? Harold Loide dair Harold Loid, Amerikanın bu maruf güldürücüsü — malümdur; — kocaman gözlüklerile her yerde en kolay farkedilen bir sinema yıldızıdır. İşte-bu - Harold Lod, son-çevirdiği “Bayan profesör, dikkat!, filminden sonra stüdyo- dan çıkarkön artık sahneden vazgeçliğini — söylemiştir. Maa- mafih, bir çoklarına göre, bu keyf yet tahâkkuk etmiyecektir. Süküt ve gevezelik müsabakası Cenubi - Amerikada Baynes- Ayreste çok garib bir müsabaka açılmıştır. Gevezelik ve süküt müsabaksıl! ü Bu müsabakaya zevc ve zevce olarak iştirak şarttır. Çünkü ka- dın mütemadiyen söyliyecek ve erkek de hiç bir şey söylemiye- cektir. Bu vaziyete hangi çifr daha faztü' tahamdiil “ederse; birincilik o çifte verilecektir. Müsabakaya 86 karı koca işti« rak etmştir. Bu müsabakanın neticesi merakla beklenmekt:dir. Hindli ermiş adaml Hihdistanda ermişler çoktur; bunlara inananlar ve bunları yeryüzünda,, ikun cennette şatanlar ise pek çoktur! LDöhdra- ya bugünlerde Handlü ermi;ler den Ovami Akraâmanzi - adında biristi gelmiştir. Bu adamın ida- resi altında tam S00 Mmabed ve manaslır vardır. ve - ilk uçan; yani tayyareye ilk defa binen Hindli evliyadır! Hindli evliya, İngilteredede namüs ve fazilet olmadığına inaamış bir adamdır. İng liz eri ıslıh edemediği için çok me yustur. Fakat geçen ğün bir dükkândan halis - İngiliz çeliği bir ustura almış ve bir sterin vermiş dükkândan' çıkıp — git- Miştir. Dükkân sahibi paranın kusu- rünü - tezgüâhdarlardan birisi le Hindliye-a kasından yetiştirmiş ve bunun üzerine Hindli de İn- gilterede namuslu insanlar ök duğuna inanm ştır. Üç gündenberi muvaffakıyetle devam eden TAYYARE Sinemasının Şayanı Hayret Proğramı Türkıi “HACI MURAD 57775 İVAN MOUSSOUKİN tarafından temsli edilmiş bir sanat harikâsı. - Meşhur Şeyh Şamil vak'asına sebebiyet veren hadise.. - Çifte Kumrular HANRI - GARAT - LİLİAN HARVEY tarafından temsil edilen BÜYÜK KOMEDİ - EGE MANEVRALARI Lumhıırıyel Bayramında Anka- “ gada yapılan büyük Resmi Geçid Filimcilik T. A. Şirketinin kopyası PARAMOUNT JOURNAL Çvf!e Kamrutar: V1 ,55 — 15,45 — 19,55 de sanslar Hai Muürat ddi Li İ : 13,20 — 17,30 — 21,20 de Dün geceki müthiş yğmıırlar Izmır dün gene gol haı nı ald| Bazı ıslahat yapılıyor. — Şehir ııhbet Belediye, her sene , tekerrür eden bu hale nihayet vermelidir. Dün gece şehrimize ve ci- vara bu yıl içinde görülmemiş derecede şiddetli ve sürekli yağ- mur düşmüştür. Saat yirmi dörtte başlıyan yağmur, gök gürü tüsile karışık olarak şiddetim artırmış, fırtına da çıktığı için birçok evlerin ki- “temitleri uçmuş, taraçaların İâ- marinaları kopmuş, bazı evlerin bahçe duvarları yıkilmışt r. Bir kaç yere yıldırım düşmüşse de nülusça zarar olmamıştır. Sababın — ikisine doğra - yağ- mur, bardaktan boşanırcasına yağmağa başlamış, — Göztepe, Sahane, Karataş, Bahribaba, Odünpazarı, Gümrükönü su ak tiında kalmıştır. Bılhassa Kara- taş tramvay caddesi, yukarı ma- halle'erden gelen sel sularmın aşağı indirdiği molozlarla bir anda kapâanmış, lâğim - bacaları da tıkandığı için Bu cadde bir göl halini almştır. Ssat 2,30 dan sonra yağmur yavaşlamıştır. Karalaşta Şehid Nusret soka- ğoında oturan Binbaşı B. Sabri- £in evinin bir duvarı, odalardan birinin içine yıkılmıştır. Ev hal- kından bir kısmı daima bu oda- da yatıyordu. Evelki gece misa- firler de geldiği için geç vakte k dar olurulmuş ve ev halkı bir tesadüf eseri olarak başka bir odada yatmıştır. Eğer, her .eeı olâuğıı ııbı evelki gece de bu UmŞ o ayîv düvar, '!ıykuüı lunanların üzerine yıkılacak ve bir facia olacaktı. Kemer deresi, yamaçlardan inen bol yağmur sularite bes. lenmiş, müdhiş br uğ ltu çıka- rarak akmağa başlamıştır. İzmir- liler, bu derönin sebebiy | ver: d ği facayı henüz ünutmamış: lardir. Bir yıl yine böyle müdh ş bir yağmürden sonra dere suliri taşmış, 110 kşi böğülmüştü. Dere kenarındak- maballelerde oluran evler hakı, sabaha ka- dar uyumumış, mühtemel bir tehlikeden kurtulmak — çin evle- rinden kaçmak düşüncesile ayak ta bekleşmişlerdir. Odünpazarında” bir kaç dük- kânın içine sulâar grmişse de zarar yapmamıştır. ÖL | #HHLK FIKRALARI nı Yağımur durunca belediye te- mizlik amelesi derhal scferber edi miş, kamyonlarla şehrin su basan semtlerine tevği - edilerek tıkanan Tâğım bacalarımı temiz> lem şler, sulürr denize akıtmış- lardır. Bahrıbaba parkı önündeki lâğm, tramvay caddesihin . iki yerinden patlamıştır. Belediye rgeisi B. doktor Beh- cet Uz telefonla lâzim gelen emirleri vermiş, sabahleyin er- kenden lâğımlar tamir edilmiştir. Yukarı mahallelerden — yağmur sularının indirdiği molozlar top- lattırılmış ve kamyonlarla taşın- mış, öğleye doğru ana cadde- lerde hiç moloz kalmamıştır. İkide birde şehre fazlaca yağ- mur düşünce denizden aşağı semtler su altında kalmakta, bazı lâğımlar pat amıkta, müh- teviyatı caddelere yayılmaktadır. Güneş çıkınca bu pislikler kur rüyarak tenelfüs tarikile toz ha- linde şebir halkının ciğerlerine girmekte, bazı hastalıklara sebe- biyet vermektedir. Hemen her stae sık sık görülen bu ha'e be- vediye, artik bir mhayet vermes hidir. Yağmurlardan sötra pat- İyan ve muhteviyalını şehrin caddelerine dözen lağımlar ma- iâmdur. Şiddetlice yağmurdan sonra su altında kalan münhat yerler de bellidir. Bü vaziyete karşı deihal tedbir alınmalı, bu lâ- Şımlar gen şlet İmelidir. — Karataşta Aras sokağının or- tasından geçen İâğımın — cvelce Büyük bir bacısı vardi. Yukâ- mdün gelen yağmar - suları, bü Bacadan lâğıma gitmekte, de- nize dökülmekte idi ve o vakit- ler Karataş “tramvay caddesi Hher yağmurdan sonra - şimdiki gibi göl halini almamakta idi. Son defa Aras sokağında yeni lâğım yapıldı ve kaldirim tamir edildi. Aras sotağının” ortağın- daki büyük lâğim b-cası yetine küçük bir baca yapıldı. O vas kittenberi yağmur sulan - baca- aın — küçüklüğü yüzünden - bu vokuşun merdivenleri üzerinden tramvay caddesine inmekte, mo- lozları da be âber ind rmektedir. Belediye fen heyeti, bu ka- darcık bir şeyi, zamanında uiçiıı i Muğla hapis- hanesinde Muğladan yazılıyor: Muğla hapishanesi müdürlü- güne tayin edilen ve işe baş- hyân İzmir hapishanesi müdürü B. Hidayet Savcı epey zaman- danberi metruk —halde — durân etüvü İşletmiş, mahkümların bü: tün eşya ve e biselerini bu ma- kineden geçterek umumi bir temizlik yapımştır. Çalışan mahkümların ökmek- leri kesilmekte ve bundan devlet büdcesi faydalanmaktadır. Muğla hapishanesinde iş hacmi geniş- lelilecektir. Nafıa ve belediye işlerinde yevmiye 18 kuruştan çalışan mahkümların gündeliklerinin ar- tırılması için teşebbüslerde bu- lunulmuştur. Yeni müdür, mab- kümların — sıhhi — vaziyetlerile ehemmiyetle alâkadar olmakta, bilhassa temizlik işlerine çok ehemmiyet vermektedir. Bütün mahkümlara müsavat üzere muamele yapılmaktadır. Vilâyet Umumi Sıhhat Meclisi Vilâyet Umuümi — hıfzıssıhha meclsi dün Shhat ve İçtimai Muavenet müdür üğü binasında Sıhhat ve İ M. mülürü Dr.B Cewvdet — Saracoğlunun — reisliği altında — toplanmış, — vilâyetim mumf sıhhat işler — üzerinde müzâkerede bulunulmuş, bazı kararlar alınmıştır. Vilâyet U. Meclisi Vilâyet Umumi Meclisi 17 İkincikânunda — toplanacak, yeni y Büdeesini hazırlamaz için çalışmığa başlıyacaktır. düşünmemiş, oradaki lâğım ba- casın geniş mikyasta yaptırma- mamıştır. Şehrin bazı semtlerini sü al- tinda birakan sebepler, şüphesz ki, böyle ulak tefek şeylerdir. Karstaş tramvay caddesini su baskınindan kurtarmak için alı- nacak bu tedbir, diğer yerlere de teşmilced lirsegü ünç olmak- tan kultuülurüz. Dün gece; (İzmiri su bastı) diye Ankarada duyulan haberler üzerine herkes: — Dehiz kenanadâ kurulan İzmir şebrini hiç su basar mı? Diye alây etmişler. Basar m, basmaz mı? Gelsinler de gör- sünler. Bektaşinin iki kuruşu ve hoca Ramazanlardan bir gün.. Bek- taşınin biri, kazalardan birine gitm $, kahvo kahve, mağaza ma- ğaza dolaşmış. Vaktile Bektaşi- ler arasında muayyen selâmlar ve işaretler varmış. Bektaşiler bu parola ile yekdiğerini tanır- larmış. Bektaşi, bütün bir gün dolaştıktan sonra kendi meslek ve mezhebinden kimseyi bula- mıyarak yola çıkmış.. Cebnde de ancak iki küruş varmış. Ka- sabadan çıkatken, büyük bir çı- narın kovuğu içinde eskic.lik yâ- pan birine rast gelip parola ile selâm vermiş. O da ayni şekilb- de mukabele - edince bir hayli sevinmiş. Bektaşi: $ — Yahu erenler -demiş: ka- sabay! dolaş'ım, bizden kimseyi bulamadım. Gideceğim yer uzak. Cebimde de ancak iki kürüş vâr. Eğer çekmecende, kuşağında gebinde biraz dünyalık varsa ver de gideyim. Eskici: — Vallahi -demiş: Erenler bir param bile yok. Dükkânı yeni açtım, sende mademki iki kuruş var, benim ihtiyacım daha fazla, © parayı bana ver. Bektaşi de, kendi tarikâtleri adetince çıkarıp iki kuruşu ona kveıııiı ve yola düşmüş.. - Bir müddet gittikten sonra, hocahın birile karşılaşmış, selâm ve hoş beş esnasında hoca sormuş: — Oruçlusun galiba? — Oruçluyum etenler, oruçlu. Ben döğdüm doğalı — oruçlu- yumdur. Bektaşi bu cevâptan sonra biraz durmuş: — Hocam -demiş- iki kuruşun yars ödünç ver, sevaba girersin gene verir m, Hoca duraklamış. -Reddede- miyerek iki kuruşu vermiş. Bek- taşi parayı alınca; — Eyvallah hoca -demiş- ben seni belki göremem, yolun uğ- rarsa, kasaba kenarında çınar içinde bir eskici vardır, ona oğra da iki kuruşu ondan all... Fıkracı Tütü Jyarak, çiliçiyi çulıştırarak ve bir. ta. taftan kuvvetli kredilere, diğor taralk — taa da ahcı amücskeselere dayanarak iş görenlerdir. Hakikatte, bunların #çifiçi, kelimesi ve Türk çil kat'iyen — münasebetleri — yoktur sık tesadüf ettiğimiz yüksek — fistte ve külliyetli parti sstışları, hep bune ların malları üzerinde geçer. —Ancak vadan sönrüdir ki, - bizim aml tütün. cünda mahsulüne sıra golir. Hem de öyle gelir ki:- Evelki gün do yazdığımız veçhile, ayni ne» faşetfeki Tmahsal, — sözde — çiftçidem yüz kuruşa alınmışsa, diğer çiftçidem muhakkak — 7080 kuruğa alınmaştir. (Bu hutusta diğer sütünlarımızda çok gayanı dikkat malümat - vardır.) Tek- Tar ödelim: Adamına göre fiaıl Bu Ahval kârşısında, kumpanya- Tara karçı sitemde bulünmak — hatif» mhızdan geçmez. Ancak şu da bir ha. kikattir. ki, bötdü bu güyri — tabit tütün ekim ve dikimi, kumpmyalara istinaden — vükubuluyor.. Nitekim ba tipler; bir kaç sene içinde büyük mükyasta kürlar temini sutetile vete vet sahibi. olmaktadırlar, Tüzkiyede prenaib, her vatanda. gh azami derecelerde ve ne kadar mümkünse ©o kadar kazaumasıdır. Çünkü kuvvetli kazaaçlardan elbette ki memlekete düşecek büyük —hise ler de vardır. Fakat bu keraaç, asıl “giftçiyi, kendi toprağı üstünde çalış. tırmak süretile -gerek muyazaalı, ge. Tekse muüvazaasız. mabdad çahıslarda kalırsa, elbette ki buna göz yumula.» maz, Bugün hükümetçe, partice, mik letçe' üstünde durulan en mühim bir mesele, ber çiltçinin kendisine kifayet edecek dercerde toprağa — ve bir çıft hayvana ashib olmasıdır. Yani çiliçinin kazanması ve ka. zanabilecek — vaziyette bulunmatdır. Haibuki — tütün — istihsnlinde kasanç, âdilâne ve umumi bir şekil araetmi» yör. Asıl çif çinin, yani toprak, çift, çobuk ve emek sahibi çiftçinin ka- zancı me kadar azsa diğerlerinin ka. zancı © nisbette büyüktür. “Şu şerait altında yapılması iktiza eden çey, bizim fikrimizce, tütün çif tçisini tesbit ve tahdid etmek, muyazaaları ottadan kaldırmak, tütün rençberliği. ni bir meslek haline getirerek asıl büyük kütleyi kazandırmaktır. Ve bu yepılırken, faaliyet sabası genişliyocak olan çiftçiyi, kredi va avana hunu: sunda da takryiye etmek — gerektir. Hatta bir tütüncüler banka ve borsa| v1 teşkil ederek bütün muameleleri burada teksif eylemek çok yerinde olur. Ancak bu süretledir ki alıcı ile müstahsil arasındaki münasbet düze lir, makul, meşru, hilosiz ve katıkaıa geklini alır,, Sermaye ile iş görealer sahalarda pok âlü çalışa. Bilirler.. Yoken sermaye küvveti ile tötüncülük sahbamını rasgele doldurub binnetice piyasalar açılınca tek taraflı bir menfaat vistemi ile çalışmak, he adalete yâkışır, ne de bunun uzayıb gitmesine karşı susulabilir.. İzmir Türkküşünda Bu yıl çok verimli geçecek İzmit Türkkuşunda yakında derslere — başlanacaktır. Açılan kayıt muamelesi üzerine Türkkü- şuna kız ve erkek liseleri tale- besinden üye yazılanlar pek çoktur. Türkkuşunun bu ders yı- Eom çok verimli olacağı anlar şılmaktadır. Evelce de yazdığımız gibi A ve B broveleri dersleri bu yıl İzmir Türkkuşunda göse terilecek, üyler C- ve tekâmül broveeri derslerini takib için * İnönü kampına gideceklerdir, Milif bir müessesemiz ha- riçte de takdir edildi. On ikinci Enternasyonel Seli* nik fusrinda” Sev yüksek ve en — — müm'az alâkı ile karşılanan (ÇAPA MARKA PİRİNÇ UNU vesaire çocuk gıdaları) f.bııh' sıntn (Grand pri or Konkur) mür kâfatire taltif ve takdir ee Idiği- ni İktisat Vekâleti f brikayı tebr tık etmek süretile resmen bil rilmiştir. tının içyüzü î Tarla kimin; kim çai lışır, küm kazanır? —Başı 1 inci sahifede — da tütün işinden yüksük — kazançlar d