Sahife 9 H — Gözsüzlerin konserinde Hamdi Nüzhet ÇANÇAR — Dün akşam gözsüz yavruların Yetdikleri konserde bulundum. Ş yalan söyliyeyim, şimdiye dar mektebin verdiği bir kaç Men hiç birisine gitmiye hmtüi unsurlarından — oldum iya mahrum yaşayan bu yav- N manzarası bütün sinirlerimi ib edeceğini düşünüyordum, aklarım varmıyordu. D'-în akşam hem gittiğime piş- Tanım, hem de şimdiye kadar Ütmediğime... Gittiğzime pişma- :;rıılmılduğum başıma — geldi, I trinde en ince birer san'at *i ile hayatlarının biricik te- lilerini bize israf eden bu Ytuların manzarası beni altüst *itiz Şimdiye kadar gitmediğime anım, çünkü hem memle- yaratılmış olan hakiki bir ğ'uudcn haberdar olmak fırsatını qlüne kadar kaçırdım, hem de güzel musiki parçalarını din- xa'tk zevkinden mahrum kaldım. Onlar, belki üstümüzde bı- Tıktıkları bu çifte tesirden ha- B*"İz, kendi eksikliklerinin te- Blisini bu ilâhi nağmelerde bi tak bütün sinirlerile, hatta k:m mevcudiyetlerile çalarken bir taraftan bu müzik par: ile mestoluyor, bir taraf- İNU, düşünüyordum. EuAc.!“ ne hissediyorlardı? İlerinde inliyen alet hakkında: düşünceleri ne idi?. karanlık hfY_lll.ınndıı dünyayı nasıl, ne BÜ tasevyur ediyorlardı? Hat k kendilerini, kendi mavcudiyet- Tini nasıl tahayyül ediyorlardı?., Buhitleri hakkındaki, hatta bü- n kâinat hakkındaki telakkileri Msıldı? Çok maruf bir Fransız ürinin dediği gibi sadece bir Nlberini bir delğcik — görebik Sek uğruna bu günkü bedbaht 'et edememiştim. Hayatta en| * saksilüen eli ailin # Konsere iştirak ed. gençlerden biri talilerini kabule hazırmıydilar?. Bitmez tükenmez sualterin bu- nalticı ve boğucu tesiri altında ihtiyarsız gözlerimi - kapamışım. Şimdi her şey karanlıktı, ben de görmüyordum. Bir an... Pek kısa| bir an zannettim ki ben de göz- süzüm... Renkler hayalimden si- lindi, ziyayı unuttum, dünya gö- zümden kayboldu, bütün şekiller, güzel, çirkin bütün simalar ha- yal oldu, her tarafıma koyu, elle tutulur koyu bir karanlık çöktü. Şimdi yalnız yokluklardan akar gibi bir nağme tufanı kulakla- rumdan giriyor, Allahın bana ver- diği biricik teseslli halinde içi- me doluyordu. Müzik susmuştur. Gözlerimi açtım, Salonu dolduran alkıştufa- marasında herkesin — yüzünde, mahzun bir takdir vardı. Oh dedim, bana bir an sü- ren gözsüzlüğüm içindeki büyük teselliyi bu yavrulara bütün ha- yatları için vermiş olan nurlu kafalardan Allah razı olsun!. Hamdi Nüzhet Çançar Bucada müessif bir vak'a Nahiye müdürü B.Şem'i Akay tecavüze uğradı i kadar genç, Sabriyi karakol- _ğîî'! akşam Buca nahiyesinde eç İf bir vak'a olmuştur. Buca v..“_':inîeî birh çoğu, bir araya rak bir kısmı içkili ol Nn halde Buca parti başkar in, Hüsameddin — Balkanlının gitmişler: z igün Cumhuriyet bayra- Yal l;ulbu neş'e isteriz, bize da- lun, l.,%"h evin önünde bağırmış- eh? Parti başkanının evde mdöldığım anlıyan g:nçler,' nerek belediye ve parti TTeğ, Kit binasına doğru - git- “’eıı',. Aşlamışlar, o sırada yol Şgm.ide Nahiye müdürü B. A"')'ı tesadüf — etmişler ANADOLU Gü"lük siyasal — gazete H ve T Taygğ'dar Rüşdü ÖKTEM T ,::"iyn ve yazı işleri müdü- di Nüzhet ÇANÇAR İDAREHANESİ ir Üi c inci Beyler sokağı Vaj ,.",'"* Partisi binası içinde . 2'7__"— ANADOLU 16 - Posta kutasu: 405 t aylığı 800, s 0 karuştur Bi Tüleketler j y için —senelik Sereti 27 liredir dan almak istemişler ve ayni dileği Nahiye müdürüne tekrarlamışlardır. B. Şem'i: — Evlâdlarım. Biz davul bula- madık, siz bulunuz, ı ne kadarsa verelim. D Demiş, fakat gençler arasında bulunan Sabri isminde biri ileri gitmiş, bağırarak: — Bize davul bulmağa mec- bursunuz. Başka bir söz dinle- meyiz. Demiş, az sonra da nahiye mü- dürünün üzerine hücum ve tecavüzde bulunmuştur. Devriye dolaşan jandarmalar bu vak'ayı görünce Sabriyi yakalıyarak ka- rakola götürmüşler, fakat elli kadar genç, bu defa karakola giderek — arkadaşlarını — istemiş- lerdir. - Buca jandarma - karako- lunda bir onbaşı ve üç jandar- ma vardı. Karakolun önüne fazla halk toplanınca İzmirden Jandarma istenmiş ve bir müfreze daha Bucaya yetişmiş, halkı dağıtmış- tır. Vak'a faillerinden daha beş kişi nezaret altına alınmıştır. Tahkikata devam ediliyor. Nahiye müdürünün çirkin ve yersiz bir şekilde tecavüze uğ- raması Bucada teessür uyandır- mıştır. Adliyede tayin İşten — elçektirilerek — tevkif edilen şehrimiz Sulh hukuk mah- kemesi zabıt kâtiplerinden Fah- rinin yerine, icra kâtiplerinden Bay Mustafa Kemal Erdem tayin edilmiştir. ANADOLU Radikal Sosyalistler kongresinde Fransa Harbiye Nazırı mü- him bir nutuk verdi Lil, 29 (Radyo) — Radikal ve Radikal Sosyalist kongreleri devam etmektedir. Bir beyet sabık dahiliye na- zırı B. Salengronun mezarına bir çelenk koymuştur. Kongrede birçok hatipler söz almışlardır. Radikal ve Radikal Sosyalist partileri reisi ve harbiye nazırı B.kDılıdiye bir nutuk irad ede- rek: — Halk, Radikal partisinin sulh davetini kabul etmiş ve bunun için bizim lehimize rey vermiştir. Partimiz için bir inhizam ta- savvur ve temenni edilmişti. Fakat bunların zan ve tahminleri boşuna çıkmıştır. 40 mevki kay- betmiş olmakla beraber beri taraftan da 250,000 rey daha kazanmış bulunuyoruz. Japonya, Çinle anlaşmağı rünüş Sosyalistt — ve komünistlerin son intihaptaki usulleri — bizce kabili kabul değildir. Partimiz, halk cephesini kırmak — mesuli- 'etini üzerine alamaz. Bununla aber, icabında serbestii hare- kâtımızı istirdâda hazırız. Cihanı tehdid eden vaziyete rağmen, bütün Fransızların hü- kümete yardımı lâzımdır. Bun- lar, parti meseleleri değil, vatan meseleleridir. Fransa istiklâlini, serbestisini ve müstemlekelerle muvasalasını muhafaza ve mü- dafaaya mecburdur. 30 İlkxeşrin dedi in haline! Dostluğun tabii neticesi Romanya Başvekilinin zi- yaretinin akisleri Bükreş, 29 (Radyo) — Bütün ——— — '|Fransa, istiklâlini, serbestisini, müstemlekelerle muvasa-| Romanya gazeteleri Bay Tata- Şj, laşını muhafaza ve müdafaa etmek mecburiyetindedir, Vay zayıf olan milletler reskonun Ankara bahsetmektedirler. Resmi Vitorül gazetesi: *Türk zimamdarınının ve bü- BT seyahatinden erenin Yakın Şark faaliyeti Bir Fransız gazetesi, İngilterenin Tür- kiyeyi elde etmeğe rüyor ve kıymetimizi tebarüz Tahakkuk eden bugünkü feci |" vaziyete nazaran zayıf olan mil- letlerin vay haline!, Demiştir. Bugün Bay Delbos bir nutuk irad edecektir. Bu nutuk Fran- | —— sanın harici vaziyetine aid ola- caktır. Bay Şotan da yarın nut- kunu söyliyecektir. kabul ediyor Şapeyde yarım milyom halk, gıdasız bir halde duruyor, tahribat büyüktü Şanghay, 29 (Radyo') — Ja- pon komutanı; Çin tarafından bir teklif vakubulduğu takdirde Japonyanın sulh için müzakera- ta girişilmesini kabul edeceğini ve başka bir devletin müdaha- lesine rıza göstermiyeceğini bil- dirmiştir. Şanghay, 29 (Radyo) — Şa- peyin tahribi tahakkuk etmiştir. 500,000 kişiden fazla Çinli mes- kensiz ve yiyeceksiz. kalmıştır. Havas Ajansına göre, Japon lar, Çin hatlarını dağıtarak Su- çeuyuda geçmişlerdir. — Çinliler 'Tay gölüne doğru çekilmektedir. Maamafih mukavemete de çalış- maktadırlar. Japon filosu Çumenpu adası« n abluka etmiştir. Tokyo, 29 (A-A.) — Domei Ajansı bildiriyor: Kore ordusu umumi karargâ- hının neşrettiği bir tebliğe göre, 40 kadar Sovyet askeri hududu aşarak Tumen nehri uzunluğunda 1 9 3 7 i Cumartes üneş 9,26- 4,54 ğle — 4,51 12,20|| Yatan — 136 20,1: lkindi SAB 16,17)| |Hensak 8,55 340 Mançukulu devriyelere ateş aç. mışlardır. Devriyeler müstevlileri geri püskürtmiye muvaffak ol- muşlardır. Şanghay, 29 (A.A.) —Sentral Neva Çin Ajansının bildirdiğine göre, Japon tayyareleri Amoyun üzerine 48 bomba atmışlardır, Amoy Nankin ile Şanghay ara- sında mühim bir şehirdir. Bom- bardıman neticesinde sivil aha- (“ Röpubligue, - Paris), şark- ta İngiltere serlevhası altında yaz-| dığı bir makalede, İngilterenin Yakın Şarktaki faaliyetinden ve memleketimizin Yakın Şarkta haiz bulunduğu fevkalâde kıy- met ve ehemmiyetten bahseder- ken diyor ki: *Herhalde — ihtiyar Büyük Britanya imparatorluğu, Musso- lininin genç imperyalizminin tehdidi altında bulunduğu zamandadır ve lâzımgelen ihtiyat? tedbirlere baş vurmaktadır. İngilizlerin Nil vadilerindeki vaziyeti hiç te zan- naldiği qekilı::y o?mığığıng:n nun bu tedbirleri mecburiyetinde olduğu aşikârdır. Evvelâ Nil vadilerindeki İngi- lizler sayı bakımından çok az- dırlar; İtalyanların sayısına nis- dngiltere Kralı $. çalıştığını ileri sü- ettiriyor M, Altıncı forj değildirler. Saniyen, uzun zaman gdevam eden tahakkümlerinin ve boyundurukları altında tutmuş oldukları milletin, tabii bir şey olan infialinin yüküne tahammül mecburiyetindedirler ve burar larda haiz bulundukları menafi ehemmiyetsizdir. En nihayet, Fransızların elinde bulunan yerlerde bir esas teşkil eden ve İtalyanlarca da taklid edilmekte olan kültürel nüfuz meselesini ihmal etmişlerdir. , İngiltere, Mısırda yalnız as- keri bir mevkiec maliktir. Bu mevkii muhafaza etmek güçtür ye daima murakabe altında bu- lundurulması lâzımdır. İngiltere, sanksiyonlar mese- lesinde İtalyanın gösterdiği şid» detten mütehayyir olmuştur. İn- gilterenin bu sahada uğraşmakta liden 40 kişi ir. beten hatta üçte bir dereceşinde Song 70 nuncu sahifede $r ğaa ufuklarında uçuş ve paraşütle atlama Ürkkuşu uçmanlarından bir grup.. merasimirde bulunan İzmir