AKŞAMDAN AKŞAMA | Türkiyenin takib ettiği siyaset Başvekil dünkü nutkiyle, bu karma karışık dünya ortasında Türkiyenin vazih siyasetini anlatir Aralarında boğuşan devletlerin her biriyle dostça münasebelimiz vardır. Almanlarla da öyle, Lehlilerle de öyle. Daima temasta bulunduğumuz şimal komşumuz Sovyetlerle aramızdan $u sınmıyor, yine de sızmıyacak. Men- faat birliğimiz olan Fransız ve İngi- Mzerle herkesin bildiği müzakerele- rimiz devam etmekte... Doktor Refik Saydamm en fazla tevakkuf ettiği cihetler sulh içinde yaşamak istiyen bir milletin normal hayatına taallâk eden meselelerdir. günkü temkinli, hüsnü niyetli ve her. kesle hoş geçinir siyasetinde devam edecektir. Yapacak birşey kalıyor: Emniyet ve siikün içinde her günkü işlerimiz... Lİ Mizah ta silâh altında! Biri ne yaparsa öteki de geri kal- mıyor!... Mareşal Göringin son nutkunda mizahi cümleler olduğunu yazmıştık. Meselâ diyordu ki: — İngilizler, son Fransız neferi kalıncaya kadar harp etmeğe karar vermiş bulunuyorlar! Karşı taraf da derhal bir mizah cephesi açıverdi. Hem de resmi ia- denin ciddi cümleleri arkasında gül müyor gibi duran, fakat bıyıkaltından gülen bir yeni çeşit İngiliz humour'u... Birkaç cümlesini birlikte okuyalım: «Amsterdama gelen haberlere gö- re mareşal Göring'in nutku Alman milleti üzerinde müsait bir tesir hu- sule getirmemiştir. Mareşal Alman- yanın servetlerini saydıktan sonra halkı bazı takyidata davet elmiştir ki, bu da memleketin servetleri hak- kındaki sözlerinde ikna kuvveti . bi rakmamıştır. Mareşalın vetrolden, madenlerden ve gıda maddeleri ara- sında mühim bir mevkii olan yağ- dan bahsetmemesi nazarı dikkati celbetmiştir. E£ meselesinde de dinle- yicileri teselli etmek üzere yaplığı bazı lâtifeler fena bir tesir brakmış. er. Mareşalın dün akşamki nutkun. danberi halkın zihninde iktwadi ab- Iuka korkusu artmıştır.» Demiyorlar mıydı: — Bu harp milletlerin bütün merv- Cudiyle harbetmesidir; «top yekün harps dır; iki tarafın İnsan, malzeme, iktisad, maden, ilh, tekmil kuvvetleri çarpışacak. Desenize ki bu meyanda mizah da seferber edildi, silâh altına alındı!... Hepsi çarpışıyor; sıska, mütebes- sim, mütereddid, adalesiz, fakat şim- şek bakışlı mizaheık da bu arada... Amma bakiki Merih ilâhi nerede”... Şöyle esaslı bir meydan savaşında Ağır sikletlerin muharebe ettiği yok... Cidden orijinal! Kâğıd, kâğıd, yine kâğıd! Eski cihangirlere sormuşlar: — Harp neyle yapılır? Biri: — Para, para, .. < demi b para, yine para kon, — Cüret, cüret, yine cüret! - ce vabını vermiş. Her hâlde şimdi ölçü değişti: — Havadisler nasıl bay Amca?.., B.A, — Mühimi,. ŞEHİR HABERLERİ Sergi binası Imar müdürlüğü avan projeyi hazırlıyor Maliyeden Belediyeye devrine ka- rar verilen, eski Taksim kışlası arsa- sında yapılacak büyük serği binası- nın avan projesi Belediye imar mü- dürlüğü tarafından hazırianmakta- dır. Yapılan tetkiklere göre yeni ser- gl binasının uzunluğu 160 metre ola- caktır. Binanın iki büyük kapısından biri Taksim bahçesi cihetinde, diğeri Ayazpaşa ile Taksim bahçesi arasın- daki Mete caddesi üzerinde buluna- caktır. Sergi binasının tramvay caddesi üzerindeki cephesinde taras olacak, ve bu tarasın altında maliyeye ait olmak üzere dükkânlar bulunacak- tır. Tarasın yerinde de birbirinden ayrı olmak şartile üçer salon bulu- nacaktır. Bu salonlar, resim, hey- keltraşi gibi sanat eserlerinin neşri- ne yarayacaktır. Deniz üzerinde kalan zavallılar Yahudi mülteci dolu iki vapura yardım edildi Almanya ve Çekoslorakyadan kaç- mış 1200 museviyi hâmil bulunan Pa- nama bandıralı Noemi Julia vapuru. nun ihrakiye almak için geçen gün Karadeniz Kreğlisine geldiği ve yol- cuların iaşe levazımından tamamen mahrum oldukları İstanbul vilâyeti- ne bildirilmiştir. B. Lütfi Kırdar key- fiyetten haberdar olur olmaz İstanbul Timanına gelen bu zavallılara icab eden yardımda bulunulmasını emret- miş ve Kızılay cemiyetine de ayrıca malümat verdirmiştir. Bu alâka sayesinde limanımıza ge- Jen Noemi Julia vapuru yolcularına *yiyecek ve içecek verilmiştir. İstanbul valisinin bu insani alâkası ve Kınlayın yardımda gösterdiği is- tical zavallı mültecilerin minnet ve şükranını velbetmiştir. Diğer taraftan geçen hafta Akde- nizden Karadenize geçen ve Zongul- daktan kömür alan 380 museviyi ha- mil Patria vapuru da dün İstanbula gelmiştir. Vapurun süvarisi yolcula- rın aç ve himayeye muhtaç bulun- duklarını bildirmiştir. Yolculara süt, ekmek, zeytin, üzüm, incir, yumurta verdirilmiştir, Yolcular gösterilen uluvvücenaptan minnettar olduklarını alâkadarlara söylemişlerdir. Vapur dün gece Akdenize hareket i etmiştir. AŞ — Kâğıd, kâğıd, yine kâğıd... İngilizler bomba yerine küğd atı- yor; damlara - küğıddan bomba işle. mez! diye - kitapları yığıyorlar; mesaj kâğıdları gidip geldi, hâlâ da gidip gelmekte... Paralar kâğıd... Gazeteler kâğıd sıkıntısından ufaldıkça ufaldı... 1989 harbinin lâakal başlangıcını tarih muhakkak ki «küğtd harbi» diye (VA - Nü) Haklı şikâyetler Otobüslerden çektiklerimiz On beş dakikada Emin- önünden Galataya! Pazar gecesi saa, 22 de Sirkeciden bir kaç arkadaş Maçka - Bâyani ara- sında 'şliyen 3013 numaralı otobüse bindik. OOtobüsümüz bir müddet Rıminönünde müşteri bekledikten #on- ra hareket etti Köprüyü dönerken Şirketi Hayriye vapurlarından birinin geldiğini gören şolör tekrar durdu. Tam 8 dakika vapurun boşalmasını bekledik. Kismetimize az müşteri çıktı. Birkaç kişilik boş yerle hareket eitik, Bu s- rada Sarayburnundan Kadıköy va- Duru gözüktü. Yine yâvaşladık ve Ka- dıköy İskelesine bu VApurun gelmesi- ni ve boşalmasını bekledik, Tam yükü ve hatgh bir iki de forlasını alarak ha- roket ettik. Bu suretle 5 dakikada yaya olarak geçilen Köprüyü tam 15 dakikada katedebildik Şotöre yaptığımız şikâyetlere aldıği- maz cevap şu oldu: Bayım, merak etmeyin, sizi #ramraydan evvei Beyoğluna çikara- cağım. İnsaf edin de biraz para kaza- malım. Bu İntizamsızlığa ve balkın hakla- rına bu kadar riayetsizliğe müsaade edilmemesi hakkında alâkadar ma- kamlardan bir kors daha rica ederiz. Tercan Sarhoş : aklı Bir otomobilin ön fenerlerini kırdılar Beşiktaşta Abbnsağada oturan Ni- yazi ve Hüseyin isimlerinde iki arkas daş evvelki gece sarhoş olarak Aka» retler caddesinden ilerlemekteler iken yoldan geçen şoför Abidinin idaresin- deki otomobili durdurmuşlar ve ara- banın ön fener camlarına tekme vur- mak suretile kırmışlardır. Bu sırada Niyazi de ayağından yaralanmıştır. Vakaya polis el koymuş, Niyazi te- davi altına alınmakla beraber, ayrıca hakkında kanuni takibata girişilmiş- tir. Limanımıza gelecek vapurlar Bazı İtalyan vapurlarının lmanı- mıza yapacakları seferlere alt tarifo- yi evvelce yazmıştık, Dün şehrimiz- deki alâkadarlara bu tarifelerin kıs- men değiştiği hakkında habet gel- miştir, Buna göre, İtalyan bandıralı Capo Arma vapuru yarın Umanımı. za gelecektir. İtalyan vapurlarının o muntaza- man seferlere devam edeceği söylen- “mektedir. Amerikan bandıralı Ceotts- burg vapuru da cuma sabahı lima- nımıza gelecektir. Danimarka bandı- ralı Gudrun Maerski vapurunun da Pirede aklarma yaparak limanımıza uğrayacağı anlaşılmıştır. İmroz, Ayvalık, İzmir seferleri tekrar başlıyor Hükümet, dün alâkadarlara gön derdiği bir emir İle bir haftadanberi yapılamayan İmroz, Ayvalık, ve İz. mir seferlerini yeniden İhdas etmiş. tir. İzmire, yalnız şileplerimiz işliye. cektir. Mersin ve Antalya seferleri için verilmiş bir karar yoktur. Bay Amcaya göre!... — Yirmi beş sene evvelki kadar mi? B, A. — Daha mühimi... , Eminönü - Eyüp Sur üzerinden .. köprüler yapılacak * Belediye Eminönü ile Eyüp arasın- daki yolu açmak üzere Eminönü ve Civarında başlanan istimlâk muame- lesine devam edecektir. İmar müdür- lüğü, bu yolun istikametini çizmek üzere tetkikler yapıyor. Ancak gerek Eminönü - Eyüp, gerek şebrin sur haricine çıkacak diğer caddeler üz€- rinde tarihi surlar vardır. > Bu surların bir kısmı tarili bakı- mından kıymetli, bir kısmı da hiçbir kıymet ifade etmiyecek mahiyette. dir. Bunlar, yollar açılırken yıktırı- lacaktır. Surların şehre açılan 14 kapısı vardır, Aynca 96 kule mevcuttur. Yeni açılacak yolların istikameti, bu sur kapılarından bir kısmı nın önüne tesadüf ederse, tarihi ba- kımdan muhafazası elzem kışımlar- da surların üzerinden köprüler ya- pılacaktır. Bu viyadükler sur haricine çıka- cak yol Ile şehir içindeki yolu birleş- tirecektir, İki tramvay çarpıştı Üç kişi ehemmiyetli surette yaralandı Dün öğleden sonra Bomonti tram- vay istasyonunda İki tramvayın çar- pışması ve üç kişinin tehlikeli surette yaralanmasile neticelenen bir hâdise olmustur, Vaka şöyle cereyan etmiş- tir: Vatman Ferhadın idaresindeki 291 numaralı tramvay arabası, Maçka - Beyazıt seferini yapmak üzere Şişli deposundan çıkmış ve Harbiyeye doğ- ru yola koyulmuştur, Bu tramvayın arkasında da vat- man Hüseyinin idaresindeki 151 nu- maralı Şişli - Tünel arabası bulun- maktadır, Vatman Ferhadın :dare- sindeki tramvay, Bomonti istasyonu- na kadar gelmiş, burada istasyon vap- mıştır. Fakat arkadan gelen vatman Hüseyinin idaresindeki römorklu Şiş- NM - Tünel arabası Maçka - Beyazıt tramvayı arkasından yetişmiş ve her nedense vatman arabayı durdurmuğa muvaffak olamıyarak bütün aizile vatman Ferhadın tramvayına bindir- miştir, Bu âni ve süratli bindiriş neticesin- de tramvay arabası hasara uğradığı gibi, vatman Ferhad muhtelif yerle- rinden ağır, yolculardan Yusuf İle Hayriye de ehemmiyetli surette vara- lanmışlardır. Vakayı müteakip derhal zabıta işe el koymuş, yaralılar bir otomobille Et- fal hastanesine nakledilmişlerdir. Vatman Hüseyin sorguya çekilmiş olup tramvay arabası da muayene edilmek üzere depoya alınmıştır. Tah- kikat devam etmektedir. — On altı sene evvelki kadar mi?... B. A. — Daha mühim!., Bugünkü vaziyete göre ticaret münasebetleri Beynelmilel vaziyetteki Otehavvül, normal ticaret münasebetlerini ve beynelmilel ticaret yollarını kısmen veya tamamen değiştirmiş bulunu- yor. Bügünkü vaziyetten evvel, kle ring, takas usullerile, kredi ile ticaret yapmak mümkündü. Şimdi deniz yol larında harp tehlikesi yüzünden risk artınış, sigorta tarifeleri de yük- selmiştir. Bu vaziyet karşısında, her tarafta tüccar, fevkalâde zamanlarda ve harp esnasında olduğu gibi, peşin para ile satış yapmak usullerini ter- cih etmektedir. Bütün siparişlerde alıcı İle satıcı riski birbirlerine kabul ettirmek için pazarlık yapmakta. dırlar. Beynelmilel | vaziyet, beynelmilel ticaret münasebetlerine ne gibi şekil- ler verdi? Henüz kati olarak bir şey söylemek mümkün değildir. Çünkü beynelmilel ticaret münasebetleri, bugünkü vaziyete intibak edememiş- itr. Henüz intikal devresindeyiz. Pek tabüdir ki, bügünkü şeraite göre de, yeni ticaret yolları yeni yeni transit münasebetleri teessüs edecektir. Mil. letler arasında harp olduğu zaman, İ beynelmilel ticaretin felce uğradığı İ ve piyasaların ortadan kalktığı vaki | değildir. Harp zamanlarında, piyasa» lar ve bu piyasaları yaşatan ticarei- haneler, fabrikalar da, harp vaziye- tine göre yeni bir şekle girer. Beynelmilel vaziyetin, Türkiyenin dış ticaretine zarar vereceğini tahmin etmek yanlıştır. Daha şimdiden bita- raf memleketlerin vapurları, İzmir İ limanı ile daha sıkı seferler yapmak için ihracat tacirlerimizle anlaşmalar yapmıştır. İthalât eşyasına gelince, yeni şe raite göre Almanyadan, Baltık mem- leketlerinden ithalât yapmak müm- kün değildir. Fakat buradan aldığı muz malları, pek tabii olarak, yeni ti- İ caret münasebetleri sayesinde, başka memeiketlerden tedarik edeceğiz. Bol mikdarda gıda maddeleri yetiş- tiren ve çeşitli ziraat yapan bir mem- Jeketin ticareti de durgun olamaz. Buna emin olmalıyız. Hükümetimizin , de pek isabetli olarak tavsiye ettiği gibi, bizim yapacağımız şey, zirai ve sınai istihsali arttırmak için elden geldiği kadar çalışmaktır. Hatlâ bu- bun için, iş kanununda tahdid edilen iş saallerinin haricinde bile bütün kudretimizle istihsali arttırmak... Hüseyin Avni m Gümrükteki Alman malları 31 ağustosta müddeti biten Türk - Alman ticaret anlaşması mucibince memlekete gelip de gümriiklerde kalmış olan bir kısım malların ito. line müsaade edilmediği malümdur. Bununla alâkadar tüccarların Mer- kez bankasına yapmış oldukları mt- racaat üzerine gümrük ve İnhisarlar Vekâleti, 31 ağustos akşamına kadar bedelleri yatırılmış malların ithaline izin vermiş ve bu müsaadeyi dün gümrükler başmüdürlüğüne bildir. miştir, Beyannameleri verilmemiş ve be- delleri yatırılmadığı halde gümrükle- re gelmiş olan Alman mallarının it hali hakkında henüz bir emir getne- miştir. — Ne kadar?.. B. A, — Gazetelerimize 9 Eylül gü- nü İzmir kurtuluşunu, 11 Eylül günü Bursa kurtuluşunu unulduracak ka- dari...