23 Mayıs 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

23 Mayıs 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bahife 10 Ispanya sefirine göre harb ihtimalleri azaldı (Baş tarafı 1 inci sahifede) — General Franco'nun eski umum ajanı Atina sefirliğine tayin edildiğin. ân B. Palonsla önümüzdeki cuma günü Yunaniştana gidecektir Ayni günün akşamı yeni sefirin Ankaraya hareket etmesi muhtemeldir, İspanyanın yeni Türkiye elçisi dün kendisile görüşen gazetecilere şunları söylemiştir: ” — Türkiye ile İspanya eski dost. turlar. Bu tarihi dostluk münasebet- Size şunu söylemek isterim ki, İş- panya Türkiye gibi sulh içinde mem- Ieketi refah ve imara kavuşturmak emeâlindedir. Avrupada vaziyet eskisi. ne nazran sakin görünüyor ve şu si ralarda umumi harp uzaklaşmış gibi. * dir, Variyet daha iyicedir. Fakat fle- risi için ne söylenebilir? Hiç şüphesis şimdiden birşey kestirilemez. Ankaraya gittikten sorra Türkiye « İspanya ticari münasebatı hakkında da temaslar yapacağım. İki memleke- tin ticari münasebatı da eskidir ve va- kıt vakıt inkişaf etmiştir. Yeniden esas- lı bir münasebet tesisi için herhalde bir ticaret anlaşması yapmak lâzımdır.» Cenevrede görüşmeler oluyor (Baş tarafı 1 inci sahifede) «Cumartesi günü Lord Halifaks ile Fransız nazırları arasında Pariste yâ pılan görüşmede bir uzlaşma şekli bu- Tunmuştur. Cenevrede bu şekil görü. şülmüş ve gerek lord Halifaks, gerek B. Maiski bunu hükümetlerine bildir- meğe karar vermişlerdir. Londra ve Moskovadan hemen talimat gelmesi ümid edilmiyor. Müzskereye İngiliz Hariciye Nazırının avdetinden ve İn- giliz Kabinesinin çarşamba günkü toplantısından sonra Londrada devam edilecektir.» İngiliz murahhas heyeti mahafili pek yakında bir anlaşma olacağı ka- uhatindedir. Siyasi görüşmeler Cenevre 22 — Burada mühim siya» si görüşmleer oluyor. Fransız Harici- ye Nazırı bu sabah Sovyet delegesi B. Maiski, müteakiben İngiliz Hariciye Nazırı ile görüşmüştür. Öğle vakti Milletler Cemiyeti umumi kâtibi B. Avenol tarafından İngiliz, Fransız ve İsveç Hariciye Nazırlarile B. Maiski şerefine bir ziyafet verilmiş. tir. Görüşmelere büyük ehemmiyet ve- Hiiyor. Bu hafta zarfında bir anlaş- ma olması bekleniyor. Cenevredeki muhabirler nikbin görünüyorlar Paris 22 — Büyük gazetelerin Ce- Kanserle mücadele Enstitü konseyinin son top- lantısında bir rapor okundu İstanbul 22 (A.A.) — Kanser ens- Gtüsü konseyinin son toplantısında okunup enstitünün bir senelik faali- yetinden bahseden teknik organizas- yon raporundan, memleketin her ta- rafından gelen biyopsi adedinin ve gönderilen istatistik fişlerinin gün- Örn güne arttığı görülmektedir. Kan- $er'e mücadelede esas, memleketin kanser vaziyetini vazih istatistikler le tesbit etmek olduğundan, istatis- ik tanziminin daha muntazam bir şekle sokulması için icap eden proje. nin hazırlanmasile komile meşgul olacaktır, Enstitü geçen sene zarfın- da sekiz kadar ilmi mesat neşretmiş- tir. Komite raporunda komitenin bir #enalik faaliyeti hülâsa edilmiş ve konseyin verdiği direktiflerin eldeki vesait dairesinde, tamamile yerlerine Yeni setir B. Dorign ve refikası Diğer taraftan verilen malümata göre İspanya hükümeti hükümetimize mü. racaat ederek bir ticaret anlaşması ak. dini teklif etmiştir. Sefirin Ankarada yapacağı temaslardan sonra vaziyetin inkişaf edeceği bildirilmektedir, çok mühim nevreye gönderdikleri muhabirler Ce- nevre görüşmeleri hakkında umumi- yet itibarile nikbin görünüyorlar, Petit Parislen gazetesinde Bourgu- es yaziyor: Maiski, Sovyetlerin bir ihtilâf he- linde üç taraflı tam bir müzahereti başka her türlü formüle tercih etme- leri sebebini açık surette Halifaksa anlatmıştır. Üç büyük devletin delege heyetleri neticeden nikbinditler, Fil hakika üç memleket barış cephesinin azami derecede takviyesi lüzumunu anlamaktadırlar. Le Jour gazetesinde Pobers yazıyor: “Umumi intiba şudur; ta olan görüşmelerin süratle netice- lenmesini pek ziyade temenniye şa- yan kılmaktadır. Ordre gazetesinde Pertinax yazı- yor: Daladier cumartesi günü İngiliz - Sovyet müzakerelerinin ilerlemesini temin için mühim bir gayret sarfet- miştir. Kabinedeki birçok arkadaşla. rı gibi uzun zamandanberi bu lüzu- ma kani bulunan Halifax'ın nihayet şefini iknan muvaffak olacağı ümid olunuyor. Zaman vardır fakat çabuk hareket etmek icüâbeylemektedir. Dan. zig hadiseleri bizi endişeye düşürü- yor. Çünkü kasıtlı bir sistem dahilin. dedir. Sofya üniversitesinin ellinci yılı Sonfya 22 — Sofya üniversitesinin ellinci yıldönümü şenliklerine dün, kralın üniversite salonunda çok alk kışlanan bir nutku ile başlanmıştır. Merasimde kraliçe, hükümet azası, kordiplomatik, profesörler, üniversi- teyi temsil eden 50 mümessil hazır bulunmuşlardır. Kraldan sonra Ma- arif Nazırı da bir nutuk irad etmiş- tir, Yugoslavyada feyezan Belgrad 22 (A.A.) — Moravya eya- letinde kâin Bellapalanka şehrinde sel gibi yağan yağmurlardan 45 ey harap olmuştur. 18 kişi ölmüştür. tib edilen kanser haftasınm muvaf- fakıyetle Obaşarıldığı görülmüştür. Raporlardan sonra eylülde Amerika- da toplanacak olan enternasyonal kanser kongresine iştirak görüşük müş, bu mesele ile diğer idari mese- leler komiteye havale edilmiştir, Suçlu cürmünü itiraf ile cinayetin sebebini anlattı Kasımpaşada Kâzım adında birin! bıçakla tehlikeli surette yaralayan Cevdet dün adliyeye teslim edilmiş- tir, Cevdet Sultanahmed birinci sulh cesa mahkemesinde yapılan sorgu sunda cürmünü itiraf ederek: —- Kâmm evvelce birkaç defa ka- rım Hayriyeye taarruza kalkışmış ve bu yüzden mahkemeye düşmüştük. Bu defa ben yumurta vesaire almak üzere Yalovaya gitmiştim. Oradan dönüp Kasımpaşadaki evimin önüne geldiğim zaman içeride karımın ba- Bırdığını duydum ve derhal eve gir- dim. Kâzım odada zorla karım Hay- riyeye taarruz etmek istiyordu. Bu çirkin vaziyet karşısında - kendimi kaybettim. O sırada yerde bir kama buldum ve Kâzımın üzerine atıldım. Bundan sonra ne yaptığımı bilmiyo. rum, Demiştir. Mahkeme Cevdetin tev- kifine karar vererek Tevkifhaneye göndermiştir. Piyasamızda canlılık artıyor Son günlerde piyasamızda görülen canlılık artmaktadır, Büyük devlet- ler muhtelif ticaret ta- leplerini fazlalaştırmışlardır. Alman ya, İtalya, İngiltere ve Amerika bun- ların başında gelmektedir. Almanlarla İngilizler piyasadan tiftik ve yapağı çekmektedirler. İtal- yanlar da daha ziyade çavdar, keten- tohumu, yulaf ve yumurta alıyorlar. Gerek Almanya ve gerek İtalya bıra- lık arpaya da la müşteridirler, Eksperler kurumu umumi heyeti toplandı Yeminli eksperler kurumu dün öğ- leden evvel ticaret odasında senelik umumi heyet içtimaım yapmıştır. Toplantıda yeni idare heyeti seçil miştir, Denizyolları umum müdürü Ankaraya gitti Birkaç gün evvel Arikaradan şeh- rimize gelen limanlar umum müdü- rü B. Raufi Manyas ve muavini B, Hâmid Saraçoğlu tekrar Ankaraya gitmişlerdir, Umum müdür İle mua- vini Denizbankın lâğvile 1 haziran- da faaliyete geçecek olan yeni liman- lar umum müdürlüğü teşkilâtı ve hazırlanan kadrolar üzerinde Vekâ- letle temaslarda bulunacaklardır. B. Raul ve B. Hâmid bir iki gün sonra şehrimize döneceklerdir, Eğlentiden dönerken kavga Kasımpaşada oturan Salih ile kar- deşi Hasan dün beraberce bir eğlenti yapmışlar ve bu eğlentiye Halil is- minde bir çalgıcıyı da davet etmiş- lerdir. Eğlenti bir hayli sürmüş, fa- kat sonunda para meselesinden çal- gıcı İle aralarında ihtilâf çıkmış ve çalgıcının iddiasına göre, iki kardeş tarafından yaralanmıştır. Polis, bu iddia üzerine mahkemeye vermiştir. Demirci ve dökmeciler için Haliçte bir saha aranacak Şehircilik mütehassısı B, Prost şeh- rin nâzım plânını hazırlarken mes- ken ve ticaret mıntakalarını ayrı ayrı tesbit etmişti. Bu arada Halicin her iki tarafı da sanayi muıntakası olarak tayin edilmişti. Şehrimizdeki dökmecilerle demir- cilerin işleri bakımından gürültü çi karmağa müsaid olduğunu gören Belediye bunları bir araya toplama» ğa karar vermiştir. Belediye imar müdürlüğü B. Prostun plânını göre Haliç sahillerinde beş yüz dükkân alabilecek bir saha aramağa başla- mıştır. Şehrin demirci ve dökmecile- ri bu sahada foplanacaklardır. iki tarafı Kaplan şilebi yüzdürüldü Geçen kış Ereğli limandaki şid. detli fırtınada karaya oturan dokuz şilepten şimdiye kadar ancak yedisi kurtarılabilmişti, Dört aylık bir gayretten sonra Kap- lan şilebi de Geyve tahlisiye gemisi tarafmdan yüzdürülmüştür. Galata vapurunun kurtarılması için çalış“ malara devam edilmektedir. Yüzdü- rülen vapurlar tamir edildikten son- TÖAa esaslı bir muayeneden geçirilecek, çürük şileplerin sefer yapmalarına müsaade edilmiyecektir. MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIÂLİ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur. umumi sadrazam paşaya bildirilmek 'Tefrika No. 36 Sulh ve itilâf cemiyetleri tesisi teşebbüsü - Bulgar meşrutiyet klüplerile temaslar 4 — Adam Mickiewicz hakkında İs- tanbul heyeti merkeziyesi ve Hüseyin Cahid beye yazılarak şairin oturmuş olduğu evin kapısına merasim İle türkçe bir plâk koyduruldu. 5 — Lehistana hoca göndermek me. $ihat makamına aid bir iş olmasile merkezi umümi bu mesele İle uğraş- mak istemedi. 6 — Halifeye takdim etmek istediği albüm için İstanbula giderken Gaşto- İa meclisi mebusan reisi Ahmed Riza beye hitaben bir mektup verildi. 7 — Ahmed Riza beyin iş'arı üzeri- ne Rusyanın Fransadan yapacağı İs- tikraz işine dil ve kalem dokundurul- mamak muvafık görüldü. 8 — Lehistana şehbender gönderil- memesi için izhar olunan arzu hak- kında da Ahmed Riza beye malümat verilmekle iktifa edildi. Lehlilerin bu Vatan cemiyetile mef- kezi umuminin münasebeti de bu rad- dede kaldı, Cemiyet ve (itilâfı anasır) siyaseti — Meşrutiyetin ilânından sonra güâyri müslim unsurlar arasında bir amele hareketi başlamıştı. Grevler ilân ediliyordu. Selânikte intişar eden ve bir Musevi tarafından çıkarılan Progrös de Salo- | nigue gazetesi sosyalistlerin mürevvici efkârı olmağa başlıyarak 21 kânunu- sani 324 - 3 şubat 1909 - tarihinde (Va- tanın selâmeti, ahalinin istikbali için) diye İttihad ve Terakki cemiyetine amelenin ve müstahdeminin hallerini terfih lüzumunu gösteren uzun ve açık bir mektup neşreylemişti. Bu gibi neşriyat ve metalip hakkın- da İttihad ve Terakki gazetesinde re- sen ve cevaben birçok makaleler ya- zılmışta. Cemiyetler kanunu memleket dahi- linde içtimai ve siyasi teşekkütlere bir rabıta verecekti. Kanunun dördüncü maddesine iti- Taz edilmek üzere Manastırdan bir müracaat vaki olmuş ve merkezi tümü» mice buna böyle bir itiraza iştirak edi- lemiyeceği cevabı verilmişti. Selânikte gene bu maksadla muh- telif unsurlardan mürekkep bir heyet teşekkül ederek merkezi umumi dahi iştirnke davet edilmiş ise de meclisi mebusanın ekseriyeti İttihad ve Te. râkki fırkasından bulunmasına meb- ni merkezi umuminin böyle bir heye- te iştirak eylemesi kabil olamıyacağı cevabı verildi. İttihad ve Terakki cemiyetinin esas maksadı Osmanlı unsurları arasında muhadenet ve uhüvveti teyid ettirmek olduğu için bu maksada hizmet eyle» mek üzere merkezi ümümice (Sulh ve itilâf cemiyetleri) tesisine lüzum gö- rülüyordu. Bu işe Selânikte (Heyeti siyasiye) memur edildi. Manastır ve Üsküp he- yeti merkeziyelerine de yazıldı, Heye- ti siyasiye Selânikleki muhtelif un- surlara mensup klüplere dâyetname- Jer yazdı. Her klüpten gelen ikişer mu- rTahhas ile teşkil edilen heyet birçok defalar içtima etti. Bu hüsnüniyet sonra bütün Balkan- Jardaki unsurlar arasında ve daha ile- riye giderek Balkan hükümetileri ara- sında umümi bir itilâf akdile uğraşa- cak bir komisyon dahi tevlid etti, Fakat ne bu heyetten, ne bu komis- yondan beklenilen neticeler elde edile» medi. İçtimalar gevşetile, gevgetile heyetler de kendi kendilerine dağıldı- Jar. Merkezi umumiye merbut (Heyeti siyasiye) Bulgar meşrutiyet klüpleri- le temasta bulunuyordu. Bunlarla ce- reyan eden müzakereler esnasında kendilerinden memür tayin edilmemiş olmasından dolayı Bulgarların münfa. #1 oldukları anlaşıldığından bu cihet merkezi umumice İstanbula yazıldı, İlk fırsatta bu noktanın nazarı dikka, te alınacağına dair cevap dahi geldiy. se de icraat Bulgarlardan nahiye mü. düriyeti gibi küçük memuriyetlere bir. kaç kişinin tayinine inhisar etti. Bulgar (Demokrat) partisi relslerin- den Sandanski birçok talebleri havi birkaç mektup göndermişti. Merkezi üzere bunları Ahmed Riza beye gön- derdi. Meşrutiyetten evvel olduğu gibi son- ra dahi Makedonya siyasetinde virho- vist ve santralist ihtilâfi en mühim bir âmil olmuştur. Santralist veya demokratlar öteden beri İttihad ve Terakki cemiyeti ile müştereken hareket ettiklerinden dai- ma cemiyetin yardımına mazhar olü- yorlardı. Ancak çoğu cemiyetin teş- Viki ve yardımı ile açılmış olan Bul. gar mekteplerine tayin edilen mua. * limlerden bir kısmının maaşları, tah“ sisatları henüz mahalli hükümetleri. ne gönderilmemiş olmasına mukabil virhovistlere Bulgaristandan pek çok para geldiği haber alınmıştı. Bu sebep« le naçar kalan demokrat daskalların da 0 tarafa teveccüh etmeleri pek muh- temel görüldüğü için Dahiliye ve Ma- liye Nazırlarının bu noktaya nazari dikkatleri celbolundu. Dahiliye Nazı- ri bu sene için bin üç yüz lira tahsiş olunduğunu bildirdi. Zaten daha ev- velce bu parti reislerinden bazılarına cemiyetin yardımile orman, kaplıca gk bi şeyler icax edilmiş, bu parti men- suplarından on polis memurile iki tah sildar yazılmasına da delâlet edilmişti, Bu suretle Bulge demokrat - san- tralist partisinin kuvveti manen ve maddeten takviye edilmişti ve Make- donyanın Bulgaristana ilhakı emelini takipten vaz geçmiyeceği anlaşılari virhovistlere karşı bir tevâzün hasıl olmasına gayret edilmekte idi. Rumların vaziyeti gittikçe ver; görülüyordu. Hele Dramadaki metrepolidinin hali tahammül ön cesini aşmakta idi. Merkezi umumi bir taraftan Selânik valisi nezdinde, diğer taraftan İstanbulca teşebbüsler- de bulunmaktan hali kalmıyordu. Ni- hayet metrepolit azledildi de Dramâ ve havalisinde biraz sükün hasıl olas bildi. Yunanlıların memleket dahilines* silâh ithal etmekte ve Rumları tahrik eylemekle oldukları merkezi umumi- den mektuplarla birkaç defa Ahmed Riza beye bildirilmiş ve müfettişi umu mi vekiline de malümat verilmişti. Ahmed Riza bey işi sadrazama söyle diğini ve: — Bu sırada Girid meselesi vardır. Bizi ihtilâl ile korkutmak istiyorlar, Ehemmiyeti yoktur. Cevabını aldığını yazdı. Yunan konsoloshaneleri komite yas tağı haline girmişti. Buralarının ta- rassud altında bulundurulması icap ediyordu. Rumların çokça bulunduk- ları vilâyetlerde bu işe münasip «kar- deşlerin» memur edilmesi rumca bi- lenlerin tefehhüslerde (o bulunarak alacakları malümatı heyeti merkezi- yelere iblâğ eylemeleri bu vilâyetlerin heyeti merkeziyelerine bildirildi. Gi- rid meselesi yüzünden Rumların bü- yük bir ihtilâl çıkarmaları melhuz bulunuyordu. İhtilâl mürettip ve Amik Terinin derhal idam: suretile şiddet gösterilmek cizem bulunduğundan bahisle idarei örfiye ilânı emrinin cel- bi merkezi umumice müfettişi umumi lik vekâletine yazıldı. Müfettişi umu- milikçe de sadaret makamından (icap eyleyince hemen idarei örfiye ilânı ve divanı örfi azalarının şimdiden inti. hap ve tayini emri) alındı. Bu haberin şuyuu Rumların vazi- yetini değiştirdi. Heyeti siyasiyeye Rumlarla meskün köylere türkçe - rumca bir beyanna- me kaleme aldırıldı; Selânik, Manas- tır, Yanya vilâyetlerindeki köylere heyetler gönderilerek bu beyanname- ler tevzi ettirildi. Bunun da Rum ef- kârını yalıştırıcı tesizleri görüldü Girid hakkında ccnebi devletlere bir beyanname gönderilmesi merkezi umumice tensip edildi. Ancak bunun muhtelif unsurlar mümessilleri tara» fından imzalanması maksada daha iyi hizmet edeceği düşünüldü. İşin «sulh ve itilâf komisyonunda; müzakere 6 dilmesi heyeti siyasiyeye havale edik di. Beyanname tanzim olundu. Ancak Rum klübü mümessilleri; — Bu mesele hükümete ve meclisi mebusana aittir, ği (Arkası var),

Bu sayıdan diğer sayfalar: