<1 Mayıs 1935 i (Baş tarafı birinci sahifede) N Bütçe encümeni tarafından hazır- teiy, y e, aridatımızda görülen inkişaf, dev- lerinin istilzam eylediği ararlar, genişlik ve kolaylıkla kar- Yabilecek derecededir. feyizli neticeleri her şeyden ev- * Türk milletinin her sahadaki fa- ve fedakârlığile, hükümeti ida- #denlerin basiret ve kiyasetine med- Yün bulunmaktayız. > muvaffakıyetlerinden dolayı Saydam hükümetini ve onun sini iyi idare eden Maliye Ve- Ni tebrike lâyık görürüz. Hükümetin bu muvaffakıyetlerin- ag aman dileyerek müttefikan ka- *ylediğimiz bu tâyihayı huzuru- “İ ka Aârzedilmek üzere, yüksek Baş- İ Bliğa sunuyoruz.» İ İçe encürseni esbabı mücibe Mazbatasını dikkate şayan olan ki- Bnularını da aynen bildiriyorum: iğ Döviz vaziyeti ya labatada döviz vaziyetinin ayrı yg sk mevzuu olarak ele alındığı dildikten sonra: #Tedkiklerimizin neticesini tam ola” İçi Umur heyete arzetmiş olmak "gi bu hususta da hülâsa olarak şu- İ | ede etmeliyiz: Döviz vaziyeti, Cata yuüteallik satışlarımızın ha- etli olduğu devirlerde salâh kesbet- “ olmasına mukabil, içinde bulun- müz bu mevsimlerde vaziyet da- yaygı Ktadır. Verilen izahata göre, bu Yetin terzim ve ıslahı için hükü- te © alırmması derpiş edilen tedbir- a hülg bir an evvel mevkii tatbike ko- İ |, masını temenniye şayan görmek- Viz» Anıt Kabir için 250 bin lira tahsisat kondu Yeni yıl bütçe projesinin encümen- i Ki 2akerezi sırasında, hükümet, ii Me emet hizmetlerine - sarfedilmek ii Me projeye 3,110,625 liralık tahsi- Vİ & ilâvesini teklif etmiştir. yese encümeni mazbatasının bu ğ sa dair olan kısmı şöyledir; ğ *Hükümet, tevdi ettiği lâyiha ile z Li tn âzenei umumiyeye dahil dairele- bi 1980 mali yılı masrafları için 261 ie bira tahsisat istemiştir, Lâyk Ge Meclise tevdii ile Bütçe encü- hinde müzakeresi sırasında Ebe #ilmiz Atatürk için yapılacak anıt İ | “İn istimlâk ve proje masrafları İç.“ 250 bin, Büyük Millet Meclisine, | “© yapılacak Meclis binası ve Sair Magellan için daha 513 bin 860, ye- Mi üiş teşkil edilen iki Vekâlet teşki- Sİ 4, dan dolayı 886,287, Halkevleri İ vw. Btenen tahsisata ilâveten 261 bin » adli tebliğat için posta ve tek idaresi tarafından yapılacak teş- N vardım olâtak 250 bin, Müli dayatan Vekâleti Deniz kısmı için a & 100 bin ve bunlardan başka da- Ne devlet hizmetlerinin ifasına e. dilmek üzere, 849 bin küsur ki, il ln Mal a Wrann tahsisata Yaşez ve miktarın fevkalâde mas- ye meyanına alınmak üzere Milli Vekâleti masraf bütçesinin © e, Sayılı kanun mucibince, la- | ra asraflar faslındaki 17 yağ X- h tenzili suretile karşılanması ' tçe istenmiştir.» Dairelere ayırılan tahsisat il NG, mikdarı ni tada, hükümetin bu teklifi- eriş, 2<ümence kabul edilerek, daire- tip İma bütçelerinin yeniden ter- Büy unduğu ve umumi masraf yekü- İ Shan 261,064,192 lira olarak kabul Yu, Bi Kaydedilmektedir. Bu yekü- Yy irelere Sureti tevzil ve her da- Bye rilen tahsisatı bildiriyorum: eti, Milet Meclisi 4,431,860, Riya- üimhur 420360, Divanımuhase 147.580, Başvekâlet 1,300,600; R. 355,000 statistil A AAA 1 1939 bütçe projesi pazartes ; Mecliste görüşülmeğe başlanacak a rem U, M. 242,000, Devlet Meteoroloji İş. U. M. 660,800, Diyanet işleri R. 625 bin 540, Maliye Vekâleti 22,299,266, Dü- yunuumumiye 49,739599, Tapu ve Kadastro U. M. 1,757,000, Gümrük ve İnhisarlar V. 5,515,000, Dahiliye Ve- kâleti 5,201,000, Matbuat U. M. 188 bin, Emniyet işleri U. M. 7,400,000, Jandarma Genel K. 11,013,000, Hari- ciye Vekâleti 3,561,000, Sıhhat ve İçti- mai Muavenet Vekâleti 8, 471,000, Ad- liye Vekâleti 10,005,270, Maarif Vekâ- leti 16,164,400, Nafia Vekâleti 8 mil- yon 143,510, İktisad Vekâleti 1 milyon 206.072, Münakalât Vekâleti 1 mil yon 481,135, Ticaret Vekâleti 1 mij- yon 667,800, Ziraat Vekâleti 7 milyon 330,000, M. M. V. (Kara kısmı 68 mil- yon 667,000, M. M. V. (Hava kısmı) 8,302,000, M,M. V. (Deniz kısmı 6,984,000, Askeri Fabrikalar U.M. | 6,284,000, *Harita Umum M. 892,000. Tira. Yeni bütçe projesinin varidat kıs- muna gelince; Bütçe encümeni, uzun tedkik ve tahlillerden sonra 1939 mali yılı varidalını, hükümetin tahminin- den 110 bin Jira fazlasile 261 miyon 110 bin lira olarak tahmin etmiştir. Bu yekün, umumi masraf yekânu ile karşılaştırıldığı takdirde, 1939 ma- MW yık bütçe projesinin varidalının masraftan 45 bin lira kadar fazlasile tahmin edildiği görülür. Dünyada denk bütçe tanzimine muvaffak olan milletlerin sayısı par- makla sayılacak kadar az olduğu bir devirde, Türkiye Cümhüriyeti hükü- metinin velev ki cüzi bile olsa, vari- datı masrafından fazla bir bütçe ha- zırlamağa muvaffak olması, ayrıca şükrana şayan bir hâdise olarak te- lâkki edilmeğe elbetteki sezadır. Bütçe encümeni hükümetten mühim temennilerde bulunuyor Bütçe encümeni, yeni bütçenin mü- zakeresi sırasında mevzuubahis olan meselelerden bir kısmı hakkında hü- kümetten temennilerde bulunmağı kararlaştırmıştır. Bütçe encümeninin her sene serdettiği temennileri naza- rı dikkate almak, Cümhuriyet hükü- metinin bir garı haline geldiğinden, bu temennilerin de, yakında tahak- kuk sahasına çıkanlacağına şüphe cdilemez. Tapu muamelâlının Adliye Vekâle- tine bağlanması, merkez dairelerde demirbaş eşyalarda israfın önüne ge- çilmesi için tedbirler alınması bu te- menniler arasındadır, Yabancı memleketlere gönderilen talebeler Bu arada yabancı memleketlere gönderilen talebeleri alâkadar eden bir temennide bulunmaktadır. Ay- nen bildiriyorumü: «Staj için ecnebi memleketlere gön- derileceklere verilecek ücretin ne ola- caği hakkında sabit bir esas mevcnd olmayıp tatbikatta birçok daireler kendi memurları arasından gönder- mekte oldukları bu stajiyerlere veril- mekte devam edilen maaşlarından İ başka, ücret namı altında da ayrıca bir para vermekte ve verilen bu para- nın miktarı da dairelere göre değiş- mektedir. Diğer taraftan, staj için kimlerin gönderileceği hakkında dahi müşterek bir esas mevcud olmadığı gibi, stajın ne kadar müddet devam edeceği de belli değildir. Staj için kim- lerin, ne gibi şartlarla gönderilebile- ceğini tesbit eder şeklde müştererk esaslar kabulü ve bu gibilerin gittik- leri yerlerde daimi bir kontrol ve mü- rakabeye tâbi tutulmaları i günü | “Yürümek, inşa etmek...,, (Baş tarajı i inci sahijede) ran hakkına hürmet ve milletlerin ha- yatile istiklâl hakkını oyıkmamak» mânasını anliyorüz. Şimdiye kadar cümhuriyet hükümeti, uzak yakın bü- tün komşuları, müttefikleri ve dost- ları ile münasebetlerinde bu umdeye riayet etti. Şimdiden sonra da edeceği gibi. Bay Mussolininin, Avrupa sulbünü bozmakta fayda görmeyişi bizim de görüşlerimize ve duyuşlarımıza uygun bir düşünüştür. Bundan dolayı pek mesuduz. Ancak muhterem Başvekilin Almanya ile ittifakı göklere çıkarır ken bazı İtalyan gazetelerinin Türk - İngiliz anlaşması etrafında Jâyıksız sesler çıkarmaları bize pek tuhaf gel- di. Takdir edersiniz; gülünç dememek içindir ki, burada tuhaf kelimesini kullandık. Bay Mussolini, demokrat devletle- rin bir takım büyük imparatorlukları nasıl kurdukları dünyaca mâlüm Ol duğunu haykıra haykıra söylüyor, Biz yalnız şunu işaret edelim ki, bugün- kü totaliter devletlerin -$imdi kur- mak istedikleri bakanlıkları, ne su- relle yükseltmek arzusunda bulun- dukları da bizim meçhulümüz değil dir! Nutukta alkışlıyarak okuduğumuz satırlara raslamışızdır; bu alkışladığı- miz satırlarda azim ve imanın kuvve tinden bahsediliyor, Biz bu dili pek iyi anlarız. Pek iyi anlarız; zira bugünkü kavi ve şerefli Türk varlığını ancak o azim ve imana börçlu bulunuyoruz. Kemalist rejim ise büyük seciyemize geniş bir irfan ilâvd etmiştir. Hülâsa şudur Ki; bay Mussolininin nutkunu okumak bizim için pek fay- dalı oldu. Çünkü ohu okumakla ihti- yar ettiğimiz açık ve namuslu hareke- tin ne kadar yerinde ve zamanında olduğunu bir kere daha gördük. Kendi hak ve İstiklâli davasında fevkalâde hassas olan Türkiye, diğer milletlerin de meşru milli idealleri bu- lunabileceğini pek kolay anlar. O se- bepledir ki, İtalyan dostlarımız da da- bil olduğu halde bütün komşularımız. Ja geniş bir zekâ ufku fakat sarsılmaz hak ve düslurlarını. dayalı bir siyaset bini her zaman kendimize umde eğinmişizdir. Dün sa- dakatle takip ettiğimiz bu düstura bu- gün de gönlümüzle bağlıyız. Ve dile- ğimiz yarın da öyle olmamızdır. Sözlerime nihayet vermeden evvel bay Mussplininin Kelimelerini tekrar- hyacağım: Çünkü kendi şlar ve kara- rımızı ifade için de bu kelimeler gâyet uygundur: «Yürümek, inşa etmek ve icap eder- se çarpışmak...« Evet biz de tıpkı böy- Je düşünüyoruz. Hakkımızı, varlığımı- zı müdafaa eimek ve ileri bir mede- niyet şuuru içinde sulhü korumak için hakikate doğru yürüyeceğiz ve in- şa edeceğiz. İcap ederse çarpışmağı dahi unutmıyarak!... Farıl Ahmed Aykaç rm verilen İzahata göre, şimdiye kadar bu validelere 50 şer lira ödenmekte iken tahsişat noksanından dolayı bu mik- tarın 30 liraya indirildiği ve bundan başka ancak 1933 yılı sonuna kadar tesbit edilenlere tediyat yapılabildiği anlaşılmıştır. Bu tahsisatı ihtiyaca kâfi bir deceye (o çıkaramadık. Bu münasebetle mevzu, encümende uzun müzakereyi mucib olmuştur, Hem bu şekilde, hem de yol mükel- Jefiyeti kanunu ile tesis edilen yardım ve himayenir iyi neticeleri müşahede edilmektedir. Gerek nüfus artımı, ge- rekse çok çocuklu vatandaşların ma- işet ve İdarelerini temin bakımından, memleket dahilinde bu gibilere diğer yatandaşlardan farklı bir muamele yapılması, zaruri bulunmaktadır. Bu bapta bu gibilerin vergilerinden tenzi- dahi temin edilmemiş olduğundan, orada kaldık. |lât yapılması, çok çocuklu memurların ları müddetçe, ya Maarif Vekâletinin talebe müfettişleri veya sefarethane- lerimiz vasıtasile bir kontrole tâbi tu- tulmaları için hükümetçe icab eden tedbirlerin alınmasını faydalı bul maktayız.» j Çok çocuklu ailelere yardım için bekâr yaşayanlardan vergi alınacak Sıhhiye Vekâleti bütçesine, çok ço- cuklu ailelere yardım olmak üzere (75,000 Tira tahsisat konulmuştur. Bu para mevcud kanuna göre, 6 veya da- hâ ziyade berhayat çocuğu olan vali- tevzi edili ir . maaşlarına ilâveten tahsisat verilme- si, bu masrafları karşılıyabilmek için de bekâr yaşıyanlardan vergi alınma- sı gibi bazı tedbirler hatıra gelmiştir. Encümenimizce, hükümet tarafından bu mevzu ele alınarak iüzum ve ihti- yaçları karşılayıcı bir tedbir düşünül. mesi ve bu hususta icab eden kanun Jâyihasının Meclise sevki arzu edil miştir, Avusturyadan 100 bin Yahudi hicret etti Viyana 16 (A.A.) — Anchllus'dan- beri hicret eden yahudile tarı Sahife 13 İngiliz gazeteleri Türk - İngiliz anlaşmasını hararetle alkışlıyorlar (Baş torafı 1 inci sahifede) bahri, sanayi ve mali devletin yardı- mını temin edecektir. Bir tecavüz vu- kuunda arazi Üzerinde ideolojik ve sair ihtirasları olmıyan bu devlet Türkiyeye manevi ve maddi yardım bahşedecektir, Son on sene zarfında yenileştirilen ve canlandınlan müte- kabil menfaatler ve dostluklar akde- dilen paktin sağlamlığını zamindir- ler.» Bundan sonra Times gazetesi pak- tan yalnız sulhün idamesi için Akde- nizde mühim bir âmil teşkil etmekle kalmıyacağını, Balkanlarda da emni- yetin tesisine hizmet edeceğini kay- dediyor. Türkiye ile Balkan devletle- ri arasındaki münasebetlerin gayet dostane olduğunu, bahusus Türk - Yunan dostluğunun bir ittifak dere- cesine kadar ilerlemiş bulunduğunu, Bulgaristanın Balkan paktına girme- Miş olmasına rağmen Son senelerde 'Türk'- Bulgar münasebetlerinin iyi- İeştiğini ve Bulgaristanın da Balkan Balkan paktına alınması için Türkiye tarafından gayretler sarfedildiğini yazıyor, Times, Türkiyenin Saadabad paktı dolayıslle Asyada kazandığı mevkii İleri sürdükten sonra Arap âlemin- deki Türk mevkiinin gittikçe yüksel- diğini, Suriyedeki Türk nüfuzunun arttığını kaydediyor ve diyor ki: «Yakın zamanda Hatayın Türkiye ile birleşmesi emin olarak tahmin olunabilir. Bu iş de bittikten sonra Türkiye ile Fransa arasında Londra ile Ankara arasında akdedilen pakta benzer bir anlaşma imzalanmasına engel olan son maniada orladan kalkmış olacaktır.» Times bundan sonra Sovyet Rusya- dan bahsediyor ve Türk - İngiliz sn- laşmasının Lonöra - Moskova müza- kerelerini tesri edeceğini ve şayed Rusya şarki Avrupada bir harp zuhur ettiği takdirde yalnız kalmaktan kor- kuyörsa Türk - İngiliz anlaşmasının bu Rus endişesini ortadan kaldıraca- ğın yazıyor. Times nihayet Almanyanın Türk - İngiliz anlaşmasını bir düşmanlık telâkki için ortada hiç bir sebeb mev- cut olmadığını, şayed cenubu şarki Avrupadaki Alman siyaseti her zâ- man teyid edildiği gibi sulhperver ise böyle bir düşünceye düşülemiyeceğini, 'Türk - İngiliz anlaşmasının Alman- yayı iktisadi bir çenber içine almadı” ğını, Türklerin, Türkiye ve Almanya nefine olarak Almanlarla olan ticari münasebellerine devam edeceklerini, Türkiye ile İngillerenin sulhü idame ettirmek maksadile diğer devletlerle mukaveleler akdında serbes olmala- rının bu gibi endişeleri bertaraf et- meğe kâfi geleceğini yazıyor. İtalyan gazeteleri ne diyorlar? Roma 16 — İtalyan gazeteleri yaz- dıkları makalelerde demokrasilerin çenberleme siyasetinden vaz geçmele- rini tavsiye ediyorlar. Messajero di- yor ki: «Mükemmel anlaşma imkân- ları vardır. Avrupa ve Avrupa harici meselelerin tekrar tedkikine başlan- mıştır, Bu meseleler barış yolu ile de olsa, hal tarzı bulacaktır.» Yunanistanda memnuniyet Atina 16 — Gazeteler Türk - İn- giliz müşterek deklârasyonu hakkın- da bir çok tefsirler ve telgraf haber- leri ve ayni zamanda Reisicümhur İsmet nönünün ve İngiltere ile anlaş- mayı müzakere eden Türk Nazırları- nın fotoğraflarını neşretmektedirler, Elefteron Vima gazetesi yazıyor: «İngiliz - Türk müşterek deklâras- yonu barışın milletler istiklâlinin tak- viyesine müesir bir hizmettir, Bu ba- kımdan gayretlerini barışın tarsini yolunda sarfeden bütün dünya mil- letlerinin bu deklârasyonu geniş ne- fes ve sevinçle karşılamış olmaları pek tabiidir.» Proya gazetesi yazıyor: «Türk - İngiliz müşterek deklâras- yonu doğu Akdenizinde barışın tar- sini için fevkalâde ehemmiyetli .bir hadisedir. Yunan efkârı umumiyesi İngiliz « Türk anlaşmasını barışın muhafazası hakkındaki umumi gay- rete kıymetli bir yardım olarak mem- muniyetle Karşılamaktadır.» «Türk - İngiliz anlaşması hiç ktm senin &leyhine: müteveccih değildir, Anlaşma münhasıran beynelmilel ba- rışın muhafazasını istihdef eylemek- tedir.» Diğer gazeteler bunlara benzer tef- sirler neşretmektedir. Amerika gazeteleri anlaşma- nın ehemmiyetini tebarüz ettiriyorlar Vaşington 16 (A.A) — Anadolw ajansının hususi muhabiri bildiriyor: Amerikada neşredilen (İstanbul telgrafları anlaşmanm ehemmiyetini tebarüz ettirmektedir. Şimdi bu hu- susta bir başiâkale neşreden Asso- ciated Baltimores, bunun Münihten- beri İngilterenin en mühim muvaf- fakıyeti ve mihivörin ittisamı men&- decek en mühüin (tedbir olduğunu ve İngilterenin kendinin ve yeni mütte. fiklerinin vaziyellerini çok takviye ettiğini ve anlaşma Türkiyenin © ka- dar değilse de İngilterenin muhtaç olduğu muaveneti temin ettiğini, ha- ritanın Atatürk ve İsmet İnönü mem- leketinin ehemmiyetini gösterdiğini, "Türkiyenin büyük kudreti askeriyesi sayesinde İngiltere Mısır, Filistin ve Suriyeyi muhafaza edebileceğini, an- Yaşma İtalyanın Akdenizdeki mesnet- lerinden mütevellit tehlikeyi mühim mikyasta azalttığı gibi Bulgaristan ve Yugoslavyanın vaziyetlerine de te- sir ve İngilterenin Rusya ile anlaşma- sını teshil edeceğini, bunun yanımda Romanya - İngiltere anlaşmasının teferruat kabilinden kaldığını yazıyor. Waşington Ster ise yine anlaşma- nın ehemmiyetini kayıd ve Türkiye- nin rolü harp halinde hesab edilmi- yecek kadar mühim olduğunu izah . etmektedir. Polonya matbuatının memnuniyeti Varşova 16'CA'A.) — Anadolu ajan- sının hususi muhabiri bildiriyor: Bütün gazeteler Başvekilimiz Dr. Refik Saydamın Türk - İngiliz anlaş- ması hakkındaki nutkunu naklet- mekte ve bu nutkun B, M, Meclisinde müttefikan tasvib edildiğini memnu- niyetle kaydetmektedir. Kurjer Czerwâany gazetesi, ittifakın Almanya için mühim bir mağlübiyet * teşkil ettiğini" söylemektedir. Zira Boğazlar son derece mühimdir. Türk - İngiliz ittifakının Balkanlarda da mühim tesiri olacak, Bulgaristan mibvere girmekten vazgeçirecek, Yu- nanistan ve Yugoslavya kuvvetlene- necek demektir, Warzawski Narodny gazetesi, itilâ- fın müşterek emniyet zincirinde ehem- miyetli bir halka, Almanya ve İtalya- nın cenubu şarki Avrupadaki istilâ- larına mühim mania teşkil edeceğini, Almanyaya Asya yolunu kapadığını, on iki adalar için ehemmiyetli oldu- gunu, İngiliz - Sovyet müzakerelerini teshil edeceğini, 'Tuna yolu ile inecek Alman emellerine ve mutearrıza kar- $: durmak siyasetine esaslı mesnet teşkil eylediğni yazmaktadır, Japonya ne diyor? Tokyo 16 (A.A) —«D.N. Bp Res-. mi Japon mahdfilleri İngiliz - Türk anlaşmasının akdini İngilterenin İtak ya ve Almanya aleyhine müteveccih çenberleme siyasetine bir delil ola- rak telâkki etmektedirler Bununla beraber, Nişinişi, Tokyo, Asahi Şimbun gazeteleri İngiliz siya- setinin ancak muvakkat bir muvaf- fakıyeti olarak akdettikleri bu an- laşmanın tesir ve akislerine Jüzu- mundan fazla kıymet verilmemesini tavsiye ediyorlar. Tokyo Osahi Şimbon, Sovyetlerie iş birliği yapmak için İngiltere tarafın- dan sarfedilen gayretlere karşı Japon- yanın alâkasiz kalamıyacağı hakkın- da Hariciye Nazırı Aritanın yaptığı beyanatı tekrar etmekte, zira böyle bir iş beraberliğinin Uzak doğuya te- sirden hâli kalmıyacağını bildirmek- tedir. ” DAŞ Mısır kredi fonsiye keşidesi Kahire 16 (A.A.) — Yüzde 3 faizli ve ikramiyeli Mısır Kredi fonsiye tah- yillerinin dünkü çekilişinde: 1903 se- nesi tahvillerinden 661,054 numara 50 bin, 1911 senesi tahvillerinden 257,730 numara 50 bin irank ikramiye kazan-