27 Ocak 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

27 Ocak 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kânunusani 1939 AKŞAM BARSEL ON Avrupanın en güzel şehri, Akdenizin en güzel limanı Barselonda modern binaların yanında eski müesseseler de pek çoktur Barselon etrafında şiddetli muha- Tebeler devam ediyor. Şehrin bugün Yarın Franko kuvvetlerinin eline düş- mesi muhtemeldir. Bu vaziyet herke- #in gözünü bu şehre çekmiştir. Barselon Avrupanın en güzel,en Mamur şehirlerinden biridir. Barse- onun şimali garbisinde yükselen Ti. bidabo tepelerine çıkan ve oradan #ehri seyreden bir kimse, meşhur İs- Panyol.edibi Covvantes tarafından Asırlarca evvel söylenmiş olan (En sito yen - belleza unica — Vaziyet ve gü- zellik itibarile emsalsiz) sözünün bu- gün de fazlasile yerinde olduğuna der- bal kanaat getirir. Çünkü Katalon- Yanın merkezi o tepelerin hemen ete- ğinde sıcak bir yeşilliğe ve daha türlü türlü renklere bürünerek meydana gel- miş harikulâde bir tabi! eserdir, Barselon şehri Kaledral'ın hâkim Olduğu eski şehirle limandan itibaren Yelpaze şeklinde içerilere doğru uza- Dan yeni şehir denilen iki kısma ay- Tılır. Bina kütlelerini kateden ve hur- Ma ağaçlarile müzeyyen olan geniş €öddeler uzaktan birer beyaz nokta Gibi yeşillikler arasından sivrilen say- Yiyelere kadar uzanıp gider. Bu sayfi- Yelerin bahçelerini dolduran tropik ağaçlar emsaline nadiren tesadüf edi- İen yeşillikler pek güzeldir. Katalonya zenginlerinin büyük şatoları ve koyu bir yeşilik-içinde pırıldayan parklar, ümümi manzâarrın teşkil ettiği sen- Toniye başka bir çeşni verirler. Şehirden uzaklarda. şi tarafından fabrikalar vardır. Bunların bacalarından çıkan dumanlar ve da- hillerindeki faaliyetten doğan gürül tü şehrin ahengini bozamaz. Bozsa bile Barselonun yükselmesine ve inki. Şafına hizmet eden ve şehrin muaz- Züm ve kayıdsız, şartsız bir hayat sür- Mesinin membalarını yaratan bu sa- dalar memnuniyetle dinlenir. Akdeni- 2in şehir kıyılarını okşıyan mavi sü- ları tâ Balear adaları tepelerinin yük- seldiği uzaklıklara kadar uzanıp gi- der, Barselonun şimal tarafları dağlık- İiw Burada gözler Pirene dağlarının daima karla örtülü olan tepelerine, Pransa hududunun başladığı nokta- Mara kadar bütün sahayı kavrar. Barselon şehri, vaziyeti ve âhalisi- Min çalışması sayesinde İspanyanın bir milyondan fazla nüfusa malik, en Mühim bir sanayi ve ticaret merkezi halini almıştır. Barselon hem İspan- Yanın ve hem Akdenizin en mühim Mmanlartından biridir. Burada pamuk fabrikaları, makine ve elektrik sana- Yü, kimya sanayii, mühim bir mevki irat e ankalar, büyük ve kü- $ük ticarethanelerle denizden yapılan *$ya nakliyatı şehrin başlıca faaliyet Barselondan bir görünüş sinal ve iktisadi inkişafı şehirde hüm- | malı bir faaliyet yaratırken böyle bir vaziyete düşen diğer büyük şehirlere | wd olarak Barselon kültürel âdetle- rini ve teammüllerini yalnız muhafa- za etmekle kalmamış, ayni zamanda onların inkişafma da imkân vermiş- tir, Onun için Barselon'un en asri tarz- | da Inşa edilmiş olan büyük satış ma- | gazalarının yanında romantik, gotik | ve Renaissance mimari tarzlarında € ki bina abidelerine ras gelirsiniz. Zen-| gin, muhteşem caddelerin eski kemer. | lerle dolambaçlı ve dar eski sokakla. | ra bağlandığını, en asri ve süratli nak,| Niye vasıtaları, yeraltı trenleri, mü- kemmel tramvayları arasında Kata- lonya köylerinin Tartana denilen iki tekerlekli arabalarının geçtiğini gö- rürsünüz. Barselon'un en modern SÜS | ve zinetleri o memleketin en tipik kıya-| fetlerile birleşir, asirdide İspanyol meyhanelerinin yanı başlarında en lüks otel binaları yükselir. Barselon- da en iptidai eğlence yerleri de, en in- ce teferrüatına varıncaya kadar asri olan barlar ve kabareler de bulunur ve gariptir, bu müesseseler biribirleri. ne katiyen rekabet etmâzler, sanki gizli bir kuvvet onları biribirine bağlı tutar, Şehrin bir tarafında eski âdet- lere göre bir boğa dövüşü seyredilir. ken, diğer tarafında binlerce halk bir futbol maçını seyretmekten zevk du- yar. Sokaklarda halk Sardana denilen eski bir bosk dansile neşe içinde dö- nüp dururken meşhur Liceo tiyatro. sunda bir opera galası verilir, Bütün bu tezadları her sahada ye- nen bir kuvvet vardır ki o da hiç bir zaman sarsılmadan ve bütün şehri kavrıyan Katalonyalının mili hissi- dir. Bu his gayri şuuri bir halde köy- Yüde mevcud olduğu kadar ticaret ve sanayi erbabının, sanatkârın ve filo- sofun ve bilhassa Katalon milletinin siyasi telâkkisinde de hâkim mevkide. dir. Katalonlar iktisadi hedefler tayinin. | dene kadar cömerd iseler siyasi he- defler tayininde o nisbette hasistirler, Bu hasisliğin o cömerdliği tehlikeye Sokmasına o kadar ehemmiyet veril- mez. Barse'on sanaylinin mahreci bü- tün İspanyadır. Böyle olduğu halde Katalonya Fransaya İltihaka iki defa- teşebbüs etmiştir. Böyle bir halin Bar- selonu mahvedeceğini Katalonlar pek #lâ biliyorlar, fakat buna rağmen bu emelden vaz geçmemişlerdir. Merkezi Barselon olan Katalonya, İspanya 1479 senesinde istiklâlini al dı alalıdanberi datma İspanyadan ay- rılmağa çalışmıştır. Fakat İspanya devleti bu istiklâl hareketlerini ber za. man bastırmağa muvaffak olmuştur. Katalonyalılar, 1934 senesinde istik- lâllerini almak için son bir teşebbüs yaptılar. Bugünkü Katalonya hükü- metinin reisi olan bay Companys is- tiklâleilerin üzerine yürüyen İspanyol askerlerinin karşısında mukavemet gösteremiyerek bir lAğımi kanalına giz- lendi ve oradan kaçmağa mecbur ol- du. Gene istiklâleilerden olan büğün- kü cümhurreisi Azana ise bir Kastil- yalı çavuş tarafından yakalandı. İzmir (Akşam) — İzmir Halkevi musiki komilesi, Halkevinde sık sık konserler tertip etmektedir. Halk, bu kanserlere büyük alâka gösteriyor. Mu- $iki kolunda iki orkestra vücuda getirilmiştir. Bunlardan biri cihanın maruf yanii ecri UStAĞIATININ en güç €serlerinden bile muvaffakiyetli Koriserler ver- mekte, diğeri de klâsik musikimiz ve halk şarkıları Üzerinde çi lışmaktadır. Yükârıdaki resimde klâsik musikimiz ve halk şarkıları üzerinde çal GEÇMİŞ ZAMANLAR: Akabe ve Turisina işi 18927 senesi iptidalarında Mısır Hi- divi Tevfik paşa vefat etmişti. Vera- set fermanı mucibince yerine oğlu Abbas Hilmi paşanın tayini hakkında padişahın göndereceği memurin fer- manına doğrudan doğruya o vakitki hükümetimize ald olan Turisina ya- rımadasının Mısır ve İngiliz aakeri te- rafından işgalile idaresinin kâmilen Hidiviyete terkedildiğine dair bir fık- ra derci için İngiliz komiseri Bör Bv- lin Berin (1) Abbas paşayı sultan Ab- dülhamide müracaatla istidada bulun- mağa ve büyük devletlerin de bu bap- ta tavassutlarını ricaya sevkeylemiş- ti. Fakat ayni zamanda Mısır komise- rimiz Gazi Ahmed Muhtar paşanın | gönderdiği telgrafname üzerine (Mu- veylah) ve (Diba) mevkilerile (Aka- be kasabasının Hicaz vilâyetine aidi- yetleri sebebile bu vilâyet tarafından gönderilecek memurlara teslimi padi- şahın emrile Hidive tebliğ olunmuş- tu. Abbas Hilmi paşa mutavaatkârane telâkki! ettiği bu iradeye cevaben be- yan olunan iki mevki elli senedenberi Bidiviyete bırakılmış olduğu halde mahaza «Zatı kudsiyeti semati hilâfet- penahiye ubudiyet ve sadakat mak- gadile» tayin edilecek memurlara tes- Mm olacağını ve Akabeye gelince bu mevkiin topografi vaziyeti fktizasınca ne tarafa ald olduğunu tayin için Mi- sira verilmiş olan fermanlarda göste” rilen hududların tedkikine ihtiyaç o)- duğunu bildirdi. Misirdan bu cevâp gelince Abdül hamid bana Turisina hakkında Evlin Berin'in faaliyetine müteallik Fransa elçisinin malümatını ve mütaldasını sormaklığımı emretmekle gidip Fran- sa sefiri Kanbon ile konuştum, Elçi Sualime cevaben «Evet! İngilizlerin Bahriahmer sahilinde Muveylah ve Dı. ba gibi bazı mevkilerin terki ile ona mukabil Türisina nim ceziresinin ida- resini kâmilen Hidiviyete bavale ettir. mek istediklerini Paristen bana da yö- sıyorlar ve mütalâamı sual ediyorlar. Benim fikrimce Akabe körfezinin şark sahilindeki Akabe kasabasının lâfzen Misıra ve hakikat halde İngiltereye bırakılması hakkınızda son derecede vehameti ve mazarratı mucip olur. Çünkü herhangi bir sebeple bir ara- hık Süveyş kanalı kapanacak olursa Hicaz ile ve Bahriahmer sahillerinde. ki memleketlerinizle muhaberatınızi ve münakalelerinizi ancak Filistin yo- Jile Akabe kasabasından temin edebi- Mirsiniz. Halbuki Akabe başkları- nın elinde bulunacak olursa artık &i- zin için o taraflarla muvasala imkânı kâlmâz. Hem de Akabe körfezi İngiliz. erin eline geçince Filistine doğru ken- dilerine güzel bir yol açmağı da te- min ederler, Herhalde Turisina nim ceziresinin İdaresi Hidiviyete bırakılmak icap eder, se, şimdi saydığım mahzurlar dolayı- sile, Akabe kasabası körfezin nihal mın- takasile beraber mutlaka sizde ve doğ- rTudan doğruya idareniz altında kal. malıdır. Zira Akabe körfezin şark sa- hilinde nihai mıntakadadır. Bu mın- taka elinizde bulunmazsa karşı taraf. ta garp sehilinde İngilizler askeri bir mıntaka tesis ettirirler. Akabe kasaba- gının ehemmiyetini izale ederler. Bu sebepler dolayısile Muveylah ve Dıba- yı hemen işgal ediniz. Akabeye doğru kâri bir kuvvet sevkedip orasını da gafleten ele geçiriniz. Diğer taraftan Mehmed Ali paşaya ve haleflerine ve. rilen fermanları İstanbula bir iki Mı- sırlı memür celb ile tetkik ettirip Turisina yarımadası hududunu haki. kati üzere tayin ediniz. Şu kadar ki bu münakaşalara İngilizleri karıştır. mayınız. Karıştıracak olursaniz onla» rın Mısırda nevima malikiyet hakla- rını tanımış olursunz. Bu işler neti. celenmeden Hidivin memurin ferma- nını da göndermeyiniz» dedi, Ondan sonra Rusya elçisi Nildof da benimle görüşüp Petersburgtan aldığı talimat mucibince Kanbonun mütalâ- alarını teyid etti, Sultan Abdülhamid Kanmonun mü- talâalarını doğru ve devletimizin men. | İaatine muvafık buldu. Mucibince Hi- dive kati tebligat icra olundu. İngi- lizler Akabeden vazgeçtiler. Fakat ER lin Berin Turisinanın Misıra devrini ve b melenin devletlerin kefale- ti altında icra dive istedi. Fran- | save Rusya elçileri Kahire den bu ha- Türkiyenin eczayı mütemmimesinden bir vilâyettir. Bu vilâyet hududunun tashihi muamelesine ecnebi devletle- rin karıştırılması caiz olamaz. Padi- şahın hukukuna dokunur. Hidivin bu baptaki istiğasının reddi lâzım gelir. Padişaha hemen arzediniz.» dediler. Bu tebligata göre Sultan Abdülhami- din Mısıra çektirdiği telgrafa karşı Ev- Mn Berin diyecek söz bulamadı. Yel- nız Abbas paşanın memurin fermanı- nın okunmasını tehir ettirdi; ve sAka- be kasabası Hicaz vilâyetine mülhak olmak üzere Turisina yarımadasının idaresi tarafınza havale olunmuştur» meslinde ayrıwa bir ferman gönderi Hp devletler mümessillerinin Obuz runda okutturulmasını Hidive İstida ettirdi. Bu müracaalı Fransa ve Rusya eiçi- lerine bildirdiğimde he s dem ki Turisina ida nelerdenberi Babığlinin m sile Mısır memurlarına geçmi: be körfezi hariçte k, sinin devrile emari bir mahzur İngüterenin israrı ile öyle b ittihaz kılındığı mânası için Akabe kasabasi! dahil olarak Turist » emri i padişahın karihasından Hidiv valesi mukarrerdir. Memurin fe okutturulmüalıdır. Abbas Hilmi 7 nın teşekkür için İstanbula geldi devir muamelesi ifa kılınacaktır» me- alinde Mısıra tebligat icrasını tavsiye eylerdiler. Abdülhamid elçilerin bu re- yini kabul etti ve ona göre sadrazam tarafından Mısıra tahrirat gönderil. mekle Abbas Hilmi paşanın memurin fermanı okundu ve Akabe hâdisesi de bu suretle zararsızca tesviye olundu. Salih Münir Çorlu Mütekaid büyük elçi (1) Muahharan Lord Kromer almıştı Amerika kulak kabartıyor (Baş tarafı 6 nci sahifede) Bunlar arasında en mühimmi, mer» kezi Şikagoda, başlıca şubesi de Va- şingtonda bulunan «Plânlaşma ve hükümet idaresine ald meselelerin milletler arası tasfiye yeri, denilen bir teşekkiildür. Bunun vazifesi, plân- Jaşma ve zaman tasarrufu yolunda muhtelif memleketlerin yaptığı tec rübeleri gözden geçirmek, malümat toplamak, bu mâlümatı elinden ge çirerek yaymaktır. Bu arada memleketimiz büyük bir alâka ile göz önünde tutulmuştur. Şikago müessesesi, Sir Henry Buru; bury adında berrak görüşlü bir fi Uz mütehassısını memleketimize gün- dermiş, plânlaşma tecrübeli: ve neticeleri hakkında malümat topl mıştır. Yeni plânlaşma inkişafları bakı- mından dünyanın nabzını elinden bı rakmiyan bu müessese 'çöklanberi merakımı uyandırmışt. Gelir gelmez kendilerile temasa. geçmek ih duydum, fakat zamiinla bu kadı raşan müessesenin, sıraya konulmuş işleri haricindeki işlere verecek zamani bol değil... Nihayet müessesenin rei- sini ikircikânumun on yedisi için Va- gngtonda sıkıştırdım. Ayın on allısı- ni da teşekkülün Vaşington şubesin- de geçireceğim. On yedisinde .de Yeis- 6 görüşeceğim. Bu tertib sayesinde kinci ellerden öğrenebileceğimi ref- se sormamak, zamanımı İsrafa uğ mamak ciheti ustaca temin edil tir. Vaşingtonda bu kaynaktan ö neceklerimi elbette size de anlatacı- ğım Ahmed Emin Yalman Çocuğunuza Dadı ünvanım DİZ Bulmak içın «Akşamın KÜÇÜK İLÂN En süratlı ve en Ucuz

Bu sayıdan diğer sayfalar: