18 Kânunuevvel 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA Araba var, tekerlek yok gibi bir şey... Alitiyolları yaptırmak... Geniş as- İiltlar... Belkide bir hamle daha Bir idealimiz de budur; büyüğü Püyanlar otobüslerle, yahut — Ana- doluda her nedense «tenezriih» ismi en — küçük otomobillerle dola- Nerede hareket orün Bere- —A.. Neşirin kasaba!.. - diye, 44 dağ dönemecinde şaşırıp kalaca- Ve eski halimize (şimdiki halimize) >— Böyle yerlerimiz varmış ta... Çk #k çi... Haberimiz yokmuş yahu... a» Ne zaman: — Memleketin anayolları, taristik Yolları yapılaca edir : — Âlâ... Alar... Asfalt üzerinde ka- Yicağız... Mer adımında bir tarihi ha- dise geçen bu maceralı toprakları do- aşacağız... Ötede beride, kütüphane- kt kadır tedkik mevzuu İirihi harabelere de rastlayacağız.. Daha ileri. Mimar Sinan köprüsü. Daha ileri... Heraklisün Bizanslılarla Marpıştığı yer... Daha ileri... Selçukile- Ta Panayırı burada ke da şuradan geçmiş... Âlâ... Ka- li « Fal do- ley yoruz. kat Kovadis, olabilecek ezeli mesele: Nerede geceliye Hattâ: Öğle yemeğimizi de diyemezsiniz de.. Çünkü zihniyeti böyle olamaz... Garb- her durakta, bambaşka, pito- Mik bir lokantacıkta, hattâ velev bir — medeni mânada bir handa — vkli bir yemek yemeği icab ettirir... Yine kırat bir yerde uyumak... ği htakurulu otellerin, böbrek ya- yle yemek pişiren aşçı dükkânları- Bin tekrar zemmine bugünlük yerim değil... Evvelce bir fikri ortaya atmıştım: — Her bölgenin uslübu ve malze- Mesile, ' >— Hususi ikametgâhının meselâ *İİ katını yarı lokanta, yarı otel - pan- getirmeğe teşebbüs eden hattâ münevver aileler zuhur edemedi? İs- 2 Gözü açılmadık aile kızlarının tah- YE gönderildikleri zaman emanet N dukları pansiyonlar vardır. Bun- “ bizde zuhur etmedi. Sehir hayatımızın, », mizin, aile varidatımızın, hülâ- İirlü türlü işlerimizin selâmeti muna buna ihtiyaç vardır. öbürü yek... misafir kabul Taksim meydanı B. Gotye yaptığı plânı Valiye verdi Taksimdeki umumi aplesanenin yıktırılarak arka tarafa yeni bir ap- tesane yapılması ve daha bazı yeni- liklerle Taksim meydanının güzelleş. mesi etrafında yapılan tedikikat biti- rilmişti. Mimar B. Gotye bu hususta hazırlamakta olduğu plânı bitirmiş ve Vali ve Belediye reisi B. Lütfi Kır- dara arzetmiştir. B. Gotye plân üze- rinde Valiye izahat ta vermiş ve ev- velki akşam Parise hareket etmiştir. Mimarın hazırladığı Taksim mey- danı plânı Valinin tedkikinden son- ra şehircilik mütehassısı B. Prostun tasvibinden geçecek ve böylece kesbi katiyet edecektir. Plânın tatbikine pek yakında başlanacaktır. Şapka hırsızı dört ay hapis yatacak Yaver adında biri Denizbank bi- nası İçinde Samim adında birinin du- varda asılı şapkasını çalıp kaçarken cürmümeşhud hülinde yakalanmış- tır. Beyoğlu sulh ceza mahkemesinde yapılan muhakeme neticesinde suçu sabit olmuş ve Yaverin dört ay yir- mi gün müddetle hapsine karar veri- lerek mahkemede tevkif edilip tev- kifhaneye gönderilmiştir. Bozuk yollar Vali cadde ve sokakların tamiri için emirler verdi Vali ve Belediye reisi doktor B. Lütfi Kırdar, Beyoğlu dahilinde muh- telif semtlerin cadde ve sokaklarını birer birer teğkik etmiş, sonra Be- yoğlu "kaymakamlığına giderek gör- düğü noksanlar hakkında kaymaka- ma ve diğer alâkadarlara emirler vermiştir, Bu emirlere göre Belediye, yalnız caddelerin deği, arasokakla- rın da müstacel tamirlerini temin edecektir. Bilhassa açılan çukurların, çöken kaldırımların düzeltilmesi suretile ta- mir işlerine ehemmiyet verilecektir. Vali ve Belediye reisi, Beyoğlu bele- diye dairesinden çıktıktan sonra be- lediyeye gelmiş, belediye müdürlerini, bu arada belediye iktisad müdürü B. Asım Süreyyayı kabul etmiştir. Doktor B. Lütfi Kırdar, iktisad müdüründen şehrin iktisadi vazi- yeti etrafında esaslı malümat almış, şehrin Iktisadi işleri hakkında bazı direktifler vermiştir. Vali, öğleden sonra da İstanbulun muhtelif semt- lerinde yine cadde ve sokaklarda tedkikat yapmıştır. Doktor B. LüWT Kırdar, kendisile görüşen gazetecilere demiştir ki: — Şimdilik günlük meselelerle meşgulüm. Bittahi bunlar tefarrüata aid küçük şeylerdir. Şehrin esaslı meseleleri üzerinde henüz etüd yap- mak vaziyetindeyim. Bu işler etrafın- da bir müddet sonra sizinle konuşa- biliriz, Tramvay otobüs çarpışması Şişli - Beyazıt hattında işliyen bir tramvay arabasile şoför Saldin idare- sindeki otobüs Pangaltıda çarpışmış, otobüs hasara uğramıştır, Vatman Abdullahın idaresindeki tramvayla şoför İliyanın idaresindeki kamyonet 'Tepeüstünde çarpışmış, kamyonet hasara uğramıştır. Vatman Sadığın idaresindeki tram- vayla Bakırköy - Sirkeci hattında iş- Yiyen şoför İsmailin idaresindeki oto- büs Türbede çazpışmış, her ikisi de İ hasara uğramıştır. Vatman Mustafanın idaresindeki tramvayla, İsmailin idaresindeki oto- mobil Sirkecide çarpışmışlar, her iki- si ds hasarzede olmuştur. Şoför İhsanındaresindeki taksi ile şoför Bürhanın idaresindeki otobüs Şikâyetler Yolculara fena uamele ediliyo Şehir içindeki nakil vasılaların- |. da garip bir usul ittikaz edilmiş gibidir: Yolculara iyi muamele et- memek!... Nakil vasıtalarında çalışanlar yolculara âzami kolaylık ve yardı. mu göstereceklerine, bizde iş ter- sinedir: Yolcular memurlara kul, köle olmak mevkiine düşerler. Hettâ tramvayların içine asılan bazı ihtar lâvhalarile, bu, yolcu- lara yükletilen bir nevi pazije s- rasına da girmiştir. Yolcuya karşı gösterilen müba- lâlsızlık bilhassa o tramvaylarda pek yöze çarpar. 22 kişilik yere 122 kişi almak zaten yolcuya kar- şi saygısızlık iken valman ve bilet- çiler de umumi muaşeret ve ne- zakel kaidelerine riayet etmezler, Kadınlarla senli, benli konuşan, yolcuların ricasına sinirlenen, on- larin arkasından bağırıp çağıran biletçilere, vatmanlara sık sik ras- lUmır, o Geçen sabah gördüğüm bir sahne size bunları yazmama vesile oldu: 14/12/938 çarşamba sabahı sa- at sekizde 102 numaralı Maçka - Beyazıt tramvayile Karaköye gel- dik. Araba, oldukça kalabalıktı; durakta durdu, inenler indi, Tramvaya binmek istiyen yalnız iki kişi vardı: Orta halli, işçiye benzer bir kadınla, gençbir er- kek, Vatman, ya arabada yer yok, deyip gidecek veya yolcuların iki- sini de alacaktı. Böyle yapmadı, açıkgözlük eden erkeği aldı, tram- vaya binmeğe çalışan kadıncağı- an yüzüne kapıyı kapadı, yürüdü. Bu müşahedemi, umumi hiz metlerde çalışanların ne hâlde ol- duklarını gösteren son bir misal olmak üzere yazdım. İlâve edecek söz bulamıyorum. Sirkeci: Osman . : Bina tamiratı Ruhsatiye tezkerelerinde yapılacak tamirat tasrih edilecek | Belediyelerce bina tamirleri için verilen ruhsatiyelerde (adiyen ve mü- teferrik suretle lamirat icrası» kaydile ruhsatiye verildiği görülmüştür. Be- lediye fen işleri müdürlüğü bu vazi- yeti tedkik etmiş, kanuna muğayır olan bazı binaların esaslı surette ta- mir edilmesi doğru değilken, kanun- suzluklar ihdas ödildiği, hattâ bü ka- bil tamir.tezkeresi verilmesi yüzün- den beş, alti katlı apatımanlar bile inşa edildiği görülmüştü. Belediye reisliği, belediye Şübeleri- ne yaptığı bir tamimde tamir mak- sadile verilecek ruhsatiyelerde yapı- lacak işlerin gayet sarih olarak tazıl- masını bildirmiştir. Bu tamim ile ba- zı fırsat kovulayanların faaliyetine nihayet verilecektir. Kadın yüzünden İki arkadaş bir — başkasını Nuri, Mehmed ve Ahmed adlarında üç kişi Haliçte, Tekirdağı iskelesinde kavga etmişler; Mehmedle Ahmed bir olarak Nuriyi bıçakla yüzünden yehlikeli surette yaralamışlardır. Yapılan tahkikata göre bunlardan Nuri geçenlerde Ahmedle beraber ya şıyan Servet adındaki kadını kandı- np evden kaçırmıştır. Bundan hid- detlenen Ahmed de arkadaşı Mehmed- le cibirliği yapıp Nuriyi yaralamış- lardır. Vakayı müleakib yakalanan bu iki maznun dün adliyeye verilmişler ve Sultanahmed birinci sulh ceza mah- kemesinde sorguya çekilmişlerdir. Maznunlardan ikisi de ifadelerinde suçu inkâr etmişlerdir. Hâkim bun- Ticaret sarayı İnşası için yapılan tedkikler bitti Şehrimizde bir ticaret sarayı kurul ması kararlaştı. Bu hususta yapılan tedkikler bitirilmiştir. İstanbulun ti- caret sarayı Eminönü meydanı civarın. da kurulacaktır. Sarayın yapılacağı saha meydan plânında gösterilmiştir. Eminönünde istimlâk işleri bitirildik. ten sonra tcaret sarayının kurulma- sma başlanacaktır. İstanbul Halk Sandığını açmak üze“ re İki gün evvel şehrimize gelen İkti- sad Vekili B. Şakir Kesebir bir ticaret sarayı için şimdiye kadar yapılan ted- kikat etrafında türolis omödürü B. Cemal Ziya tle ticaret odası kâlibi u- mumisinden izahat almıştır. İktisad Vekâleti ticaret sarayının biranevvel inşasına karar vermiştir. Ticaret sarayını inşadan maksad şeh- rimizdeki bütün iktisadi daireleri bir. araya tolamaktır, Denizbank İstan- bul şubesi de yeni ticaret sarayına nakledecektir. Yalnız Deniz ticareti müdürlüğü Galatada şimdi bulunduğu binada kalacaktır, Ticaret sarayı mü- azzam bir bina olacağı cihetle büyük ihracat ve ithalâtcı firmalar da daire kirahyabileceklerdir. Sarayın inşaat masrafı İktisad Vekâleti ve ticaret o- dası tarafından müştereken ödenecek- tir. Üniversite işi B. Cemil Bilsel talimatla Ankaradan döndü Bir müddettenberi Ankarada bulu- nan üniversite rektörü B. Cemil Bil- sel dün şehrimize dönmüştür. B. Ce- mil Bilsel Ankarada Maarif Vekâleti ile yaptığı temaslar neticesinde tale- be ve sınıf vaziyetleri, talebe yurdu meselesi ve bütçe etrafında direktif- ler almıştır. Bazı fakültelerin talebe mevcudu çok fazla olduğundan sımflar pek kalabalıktır. Bu suretle talebe teha- cümüne nihayet vermek üzere bazı tedbirler almacaktır. Talebe yurdu için de üniversite, bazı esaslı ve râ- dikal kararlar almak üzeredir, Alına- cak tedbirlerin tatbikine bugünlerde başlanacaktır. Tramvay şirketini satın almak müzakeresi İstanbul Tramvay şirketinin satın alınması müzakerelerine pek yakın- da Ankarada başlanacaktır. Evvelki gün şehrimize gelmesi beklenen şir- ketin merkez meclisi idare reisi B. Spesial dün de gelmemiştir. Bugün ve yahut yarın sabah buraya gelmiş bulunacaktır. Yarın öğleden evvel ve sonra tasfi- ye halinde bulunan Elektrik şirketile satın alınacak olan Tramvay ve Tü- nel şirketi umumi heyetleri senelik toplantılarını yapacaklardır. Meclisi idare relsi B. Speslal bu toplantılarda bulunacak ve sonra hükümetle satın alma işi etrafında temas ve müzake- reye girişmek üzere Ankaraya 'gide- cektir, Liselerde yazılı yoklama Yarmdan itibareri liselerde senenin birinci yazın yoklamasna başlana- caktır. Geçen sene Maarif Vekâleti tarafından talebeye sorulacak imti- han sünllerini tertib ederek gönder- mişti, Bu sene bundan vazgeçilmiş- tir. Her dersin muallimi, talebeye so- Tulacak sualleri arzu ettiği şekilde intihab etmekte serbes olacaktır. Yardımcı muallimler Resmi mekteplerde, kanunön veri- Jen müsaadeye binaen, lise mezunla- rı yardımcı muallim olarak çalıştırıl- maktadır. Bazı hususi mekteplerin de yardımcı muallim kullandıkları görüldüğünden bunun men'i tekar. Tür etmiş ve hususi liselerde mul - ikmal edileceği muhakkak görülü- Sahife $ ISTANBUL HAYATI Ahbap muzipliği Bir arkadaş telâşlı telâşlı ahbabına tenbih ediyordu: — Cumartesi günü öğleden sonra mutlaka Taksim tramvay durağında buluşalım. Fakat herhalde gel. Ben biraz gecikirsem bekle. Gelirken bana, sizin bahçeden bir de gül getirmeyi unutma ha... Ondaü ayrıldıktan sonra gülerek koluma girdi: — Cumartesi günü mükemmel bir komedi seyredeceğiz. Üç gün merak içinde bekledim. Ni- hayet, cumartesi günü öğle vakti ar- kadaşla buluştuk, tramvay durağı ci- yarında bir kahveye girdik. Biraz son» ra elinde gül demetile bizim arkadaşın ahbabı göründü. Bir müddet etrafı araştırdıktan sonra durak yerinde beklemeğe başladı, Fakat bizim arka- daş kalkıp ahbabının yanina gidecek yerde pencere önünde oturmuş müte- madiyen kahkaha atıyordu. Ahbabını niçin beklettiğini sordum. Gülerek; — Sus, dedi. Şimdi komedi başlıya- cak. Bu zavallı çok mahcup bir ço- cuktur. Bilhassa kadınlarla konuşur- ken çok sıkılır. Kendisine bir muzip- lik yaptım. Yazımı değiştirerek, uzak- tan tanıdığım yaşlıca birkaç kıza mek tup yazdım. Kendilerini sokakta gö- rüp son derece sevdiğimi, tanışmak, izdivaç etmek istediğimi bildirdim. Bugün için randevu verdim. Görünce tanımaları için de bizim alıbabm kı- yafetini tarif ettim ve elimde gül de- meti bulunacağını söyledim. Altına da onun isınini yazdım. Zavallının habe- ri yok. Şimdi komedi başlıyacak. Hakikaten biz konuşurken karşıdan gelen esmer, uzun yüzlü, gözlüklü, tahminen otuz yaşlarında bir kadın, delikanlının yanına sokularak bir müddet başlan aşağı süzdükten son- ra başile hafifçe selâmladı. Öteki kıp- kırmızı kesilerek selâma mukabele et- ti ve şaşkın şaşkın bakmağa başladı. Dayanamadım, kahveden çıkıp arka. dan yavaşça yanlarına sokuldum. O rada gene ayni yaşlarda, değirmi çehreli, tostoparlak bir bayan da gü- Tümsiyerek delikanlıya sokuldu: — Sizi çok bekletmedim ya... Biraz terzime uğramıştrm da... Delikanlı kızara bozara hayretler içinde bakıyor, dudakları titriyor, ce vap veremiyordu. Bir aralık: — Fakat, şey... Ben sizi... Sözünü tamamlıyamadı. Tramvay- dan inen incecik, sipsivri bir bayan da yanlarına sokuldu. Hiddetli bakışlarla delikanlıyı ve yanındaki bayanları süzdükten sonra zavallıya haykırdı: — Teessüf ederim size. Beni tâ (F..) dan buraya kadar bunun için mi getirdiniz. Maalesef sizinle konuşma- muza imkân yok. Çocukcağız büsbütün şaşkına dön- müştü. Öteki bayanlar da söylenme- ğe başladılar. Nihayet delikanlı elin- deki gül demetini fırlattı ve geçen bir otomobili durdurarak atlayıp savuş- tu, Cemal Refik Şair Mehmed Akif için ihtifal ve mezar yapılacak <İsliklâi marşı» nazımı şâir Meh- med Akifin mezarının inşası ve şair hakkında bir ihtifai yapılması için üniversite tarafından yapılan müra- caate Maarif Vekâletince müsaade edilmiştir. Bu müsaadeye göre 28 kâ- nunuevvel çarşamba günü üniversite konferans salonunda bir merasim yü pılacak, şairin hususi, edebi şalisiye- ti etrafında nutuklar söyleneeek ve bundan sonra merhümun mezarı zi- yaret edilecektir. Bu ziyaret esnasın- da şaire yapılacak mezarın temeli atılacaktır. Mezarın şeklini gösteren plân, Maarif Vekâletince tasvib edil. miştir, Dolmabahçe hâdisesi tahkikatı Dolmabahçe faciası etrafında tah- kikat yapan mülkiye müfettişlerin- den B. Ali Seydi, Salm ve polis mü- fettişlerinden B. Şeriften mürekkeb heyet, iki gün sıra İle eski emniyet müdür muavini B. Kâmranın ifade- sine müracaat etmişti. B. Kâmran ile diğer bazı alâkadarların verdikle- Tİ ifadeden sorira müfettişler dün de Beşiktaş karakoluna mensub bulu- nan zabıta âmirlerile bazi wemurlârı dinlemişlerdir. Alâkalilardan çoğu dinlendiğinden tahkikatın bu hafta