13 Teşrinievvel 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA Kuş cinsleri Bakirköy ve civarına dair bazı müşahedelerim- Bu yaz mevsimini Bakırköy sırtla. Tında geçirdim. İstanbulun her tarafı, Ayrı ayrı güzelliklerle, tabii imtiyaz. larla doludur. Şimdi kış başlangıcında Bakırköyüne veda ederken, burasını hayırla yadedeyim: Şehrin buram buram yandığı en bo» Kucu günlerde bile rüzgârı eksik değil. di. Havası gayet iyi. (Bilhassa âsap için mükemmel olduğu mücerreb!) Mat- baada iken arada sırada telefonla kon- trol ediyordum. Evimizdeki sıcaklık, bizim Babiâli caddesile 5-6 derece far. kediyor, Serin, lâtif bir kır sayfiyesi... Hele asfaltın yapılması toz deryası- nin da arkasını kestiği için Sirkeci hattı üzerindeki sayfiyelerin kıymeti büsbütün artlı sanırım, Buraların is- tikbali yakınlık, Floryanın komşulu- Ku, tren ve otobüs kolaylığı bakımın- dan parlak olsa gerek... Trenler, Kadı- köy vapurları gibi, bir klüp mahiyetin, dedir: Exiyetli bir nakil vasıtası olmak- tan ziyade, rahat oturulan, eşdestla Yarım saat çene çalmak, yahud kitap ©kumak fırsatını veren bir baş dinle- me yeri! İstasyonlar iyi. Bakırköyün başında -şahıslarını tanımadığım, faaj İlare âmirleri var sanırım ki, sokakla- rı temiz tutuluyor; sulanıyor. Hele dai» mi ikametgâhımın bulunduğu o sokak; ları asla süprülmez Kabataşla kıyas edilirse, bambaşka bir şehirmiş gibi... Bu arada ufak tefek şikâyetlerim oldu; muhtelif şekillerde yazdım: Ee- Zane, otobüs ârızaları gibi... Bir tane Sini daha ilâve edeyim: Ekser esnaf, İstanbul fiatinsen bir | İki kuruşla fazlaya mal sattıkları için, | Bakırköylüler, alışverişlerini merkez. | 'den yapmak itiyadına sapmışlar. An- cak mübrem ihtiyaçlarını kendi çarşı larından temin ediyorlar, Bu halin €s- mafa ibret dersi vermemesi, fiatleri İs- tanbul seviyesine indirmek için tedbir almamaları şaşılacak şeydir. öm Dikkatimi birşey celbetti: Bu İstan. Dul semtinin en kötü ciheti kuşlarının Sekaletidir. Bütün yaz, ağaçlardan bir tek lâtif ahenk aksetmedi desem ina» nınız! Bol bol karga, saksağan, baykuş” Ve envai... Bir takım viyaklamalar, te- heke sesini, kapı gicırlısmı andıran biçimsiz sadalar... Çoculduğum Erenköy, Göztepe, Ka- lamış cihetlerinde geçmiştir. Oraları bambaşka bir kanadlı hayvanlar ce- | Maatile doludur, Öyle bir bülbül bol- buğu öyle lâtif renkli ve sesli kuş çoke | İ luğu ki cennet... Hayvanat mütehassısı değilim. Fa- kat, Çin hükümdarlarından birinin kendi şehrine Japonyadan lâtif kuşlar Betirttiğini okumuştum. Keza, Yahudi. lerin Tel-Aviv şehrinde hiç kuş yaşa- Madığından müteessir olarak göklerini İlle iskân için çabaladıklarına gazete berleri arasında raslamıştım. Demek, eskiden de, yeni devirde de bir iklimde kuş türetmek, üretmek di. Y€ birşey var. Ziraatçilerimizin ve Trakyayı imar ve ihya için çalışanların vu hususta dikkatlerini cetbedeyim: Bu | semtte belki güzel kuş cinsleri belirt. | menin masrafsız çareleri, fenni usulle. | Tİ vardır; arasınlar. Yeknazarda mânasız gibi görünüyor Ama, gündüz karga, gece baykuş sesi İçinde vakit geçirmek yerine bülbül Sesi içinde çakıyan bir vatanı olmağa Salışmak da mânasız bir faaliyet sayıl- Asfalt yollar Ankara ve Babıâli caddelerinde inşaata başlandı Ankara ve Babıâli caddelerinin 88- falt olarak inşası için mütenhhid ta- rafından yapılan hazırlıklar (o bit. miştir. Dündenberi parke taşları sö- külmektedir. Belediye, Ankara ve Babıâli cadde- lerinden çıkacak taşlarla Sirkecide İbnikemal ve Ebussuud caddelerini yaptırmağa karar vermiş ve müteah- hide dün teblifat yapmıştır. Müteahhid, Ankara ve Babıâli cad- delerindeki taşları söktükten sonra zemini beton inşa edecek ve üzerine asfalt döşeyecektir. İnşaata, Babıali caddesinin Divanyolundaki başından başlanacaktır. Üniversitede Kış sömestrine bir hafta sonra başlanacak Üniversitenin bu seneki kış sö- mestr derslerine henüz başlanmâ- mıştır, Yedinci Türk Tıb Kurultayı önümüzdeki pazartesi günü Ankara- da toplanacağından ve 'Tıb fakültesi profesörlerinin çoğu Kurultaya İşti- rak edeceğinden, Tıb fakültesinin İ daha evvel açılmasına imkân görük memektedir, Tib fakültesile beraber diğer fakülteler de bu tarihten sonra açılacaklardır, Üniversite rektörü B. Cemil Bilsel,” fakültenin bu seneki profesör kadrosu ve İaküllelere ait muhtelif işler hak- kında Maarif Vekâletile temas etmek üzere dün Ankaraya gitmiştir, Bir hırsız yakalandı Nihad adinda bir hirsiz dün gece Sirkecide bir ahçı dükkânının duva- rımdaki su borusuna tırmanarak yan- daki bakkal Hasanın dükkânına girip çekmeceden 103 lira çalmış, kaçarken bekçi tarafından silâhla korkutulmak suretile yakalanmıştır, Nihad dün Asliye dördüncü ceza mahkemesine teslim edilmiş, suçunu itiraf etmiştir. Mahkeme, Nihadın tev- kifine ve hâdise mahallinde keşif ya- pılmasına karar vererek muhakemeyi başka güne bırakmı Bir otobüs bir çocuğa çarpti Şileli Osman isminde birinin ide- resindeki otobüs Üsküdarda Bülbül- deresinde beş yaşlarında Halld iş. minde bir çocuğa çarparak muhtelif yerlerinden (o yaralanmasına sebeb olmuştur. Vatman Mehmedin idaresindeki tramvay arabası da Kabataşta, sa. man yüklü beygirlerile gitmekte olan Ahmed İsminde birine çarparak yaralamıştır. Ahmed Beyoğlu hasta- sine, yatırılmıştır. ne: anemi ana maz... Türkiyeyi güzel, faydalı hayvan nesillerile doldurmak, belli başlı yapı- lacak işler arasında olsa gerektir... Şikâyetler Kasımpaşada harap bir köprü Kasımpaşadan Altıncı daireye gi- den yol üserindeki köprünün pek harab olduğu, tehlikeli bir hale gel- diği, ötekinin berikinin gelişi güzel desteklemesi sayesinde yerinde tutu- bildirilmektedir. Dikkati celbederiz. Hasata bir kız talebe On dört yaşında bir kızım var. Kan- dimi ilsesinde 407 numarada kayıtlı- dır. o Ciğerlerinden hastalanarak, mektep doktorundan rapor aldı ve Valdebağındaki prevantoryoma yati- rılması tavsiye edildi. Raporu, evrakı ve filmi, İstanbul Kültür Direktörlü- günden 3932/38762 numara ile 24 Eyldl 933 tarihinde Ankarada Kültür Bakanlığına havale cttirdik. Elin cevap yok, Evde ıstırab içinde bulu- biran evvel, iş işlen geç- alınması için ralı evde ânı ei Sigaralardan şikâyet kluk sizaralardan şikâ- yetlerin arkasi kesilmemektedir. Big kariimiz şöyle yazıyor: İnhisarlar idaresi son samanlarda sigarasını Lanilap etmek için elinden yaptığı haldı « on bir mek kabil değildir. Bunun İçin bir çok tiryakiler, bu işlemez, siki siga- raları bir ik! nefes sonra söndürme- ge, bir başkasını yakmağa mecbur oluyorlar. Halkın çok rağbet ettiği, nisbeten, her keseye elverişli olan bu «Birinci nevi» sigaraların islah edil- mesini istemek haksızlık olmaz. Ümid ederiz ki İnhisarlar idâresi bu mev- zu etrafında yenl bir şikâyete vesile vermiyecek kadar bu işi tamamiyle halledecektir. Yeni oteller Otelciler cemiyeti belediyeye yeniden müracaat edecek İstanbulda otel ve eğlence yerleri yapmak üzere bir Çek grupunun De- nizbanka ve Türkofise müracaat et tiğini yazmışlık. Çek grupu, beynel- I oteleilikte tanınmış olduğundan bunların müracaati alâka İle karşı lanmıştır. Ancak otellerin ıslahı ve sınıflara taksimi hususunda İstan- bul Otelciler cemiyetinin de bir pro- je hazırlıyarak Belediyeye verdiğini daha evvel kaydetmiştik, Otelciler ce- miyeti, Çeklerin bu müracaatleri üze, rine, aralarında toplanarak Belediye» ye yeniden müracaate karar vermiş- lerdir, Otelciler, İstanbul otellerinin ıslahı ve hariçten seyyah getirtecek şekilde tensik edilebilmesi için ken- dilerinin projeler hazırladıklarını ile- riye sürerek Çeklerin müracaatlerin- den evvel kendilerinin projelerinin tedkik edilmesini istiyeceklerdir. Otelciler, milli bir sermaye ile te- şekkül edecek bir şirketin bu işi ba- Şaracağını iddia edeceklerdir, Otelei- lerin hazırladıkları projeler bugün- lerde Belediye reisliğine verilecektir. Yenikapıda bir mendirek yaptırılacak Deniz Ticaret müdürlüğü, Heybeli- ada ve Bostancıda olduğu gibi, Yeni- kapıdada bir mendirek yaptırmak üzere hazırlıklara başlamıştır. Şehir plânına göre, müstakbel İstanbul U- manının Yenikapıda yapılacağı mar lümdur, Mendirek, müstakbel Yeni- kapı limanına uygun olarak inşa edi- Jecektir, Bunun için Deniz Ticaret müdürlüğü Belediye ile temaslar ya pacaktır. Yenikapıda bilhassa küçük gemiler için bir mendireğe şiddetle lüzum ol- duğu yapılan tedkiklerden anlaşıl- mıştır, Mendirek meydana geldikten sonra bütün gemiler Yenikapıda barı- nabileceklerdir. Kız kaçıranlar İki kişi altışar, iki kişi üçer ay hapse mahküm oldu Çatalcanın Anarşe köyünden Ra- bla adında bir kızı evlenmek maksa- dile zorla kaçırmaktan suçlu Ramiz ile suç ortakları Yusuf, Nazmi ve Mu- sanın muhekemeleri dün ağırceza mahkemesinde bitirilmiştir. Muhake- me neticesinde, bunlardan Ramizin, Rabia ile evlenmek istediği ve Rabia- nın üvey babası Yusufu kandırarak kızı kaçırmak için aldıkları tertibat- la, bir gün Yusufun, üvey kızı Rabla- ya: «Seni öteki köyde oturan ninen istiyor» diye kandırıp köyden çıkar- dığı ve yolda Ramizle arkadaşları önü- ne çıkarak kızı zorla Musanm araba- | | | sına koyup kaçırdıkları, fakat ertesi gün Tepecik köyünde Rabianın mü manaali üzerine, kızı köy muhtarına teslim ettikleri sabit olmuştur. Bunlardan Ramizle Yusufun altışar ay, Nazmi İle Musanın da üçer ay ağır hapse konulmalarına Karar verilmiş- tir. Nazmi ve Musa mahkümiyet müd» detlerini mevkufen tamamladıkların- dan tahliye edileceklerdir. Akay vapurlarının bacalarına D.D. harfleri konacak Deniz Bauk Akay vapurlarının bâ- calarına yeni bir marka koymak için tedkikat yapmaktadır, Vapurların bü | sesessesessnssszı calarındaki «Aş harfi kaldırılmıştır. Bunların yerine «D. D> remzi konuk ması düşünülmektedir. «A>, Akayın remzi idi. «D. D» Denizbank Deniz yolları demekti: İtalya ile Ticaret anlaşmasi piyasada iyi karşılandı Türk - İtalyan ticaret anlaşması müzakerelerinin neticelendiğini dün Ankara haberi olarak yazmıştık, Bu hâdise iktisadi mahafilde büyük bir memnuniyet ve alâka uyandırmıştır. İtalyan anlaşmasının meydana gel mesi, bazı maddelerimizi ve bilhassa şu günlerde hububat ve zahire mad- delerini canlandıracaktır. Bu sene İtalyanın, ihtiyacına binaen, hubu- bat ve zahire maddelerini daha çok alacağı tahmin edilmektedir. Bay Amca Gazetedel.. MZ 0000... Safa geldin, hoş geldin > A — evdeyim » Tatiim bir ay — Oh oh, epey eğlendin demeki... zarlıkla alışveriş yasak edildi!;., B. A, — Veresiye duruyor mu, seni e. Çekoslorakyaya para verilecek- Ay Amca, on gündür nerelerdey- | Ayol sen yokken neler oldu, neler; Pa- miş, amma borç mu, hediye mi, hen | belli değili... B. A. — Pansıman ücreti olmalıl... Sahife 3 İSTANBUL HAYATI Bana da acayip geldi amma... Başında, rengi yeşile dönmüş melon şapka, sırtında, kolları dirseklerinde kalmış, etekleri ceketile hemen hemen ayni hizada bir paito, ayaklarında ök- geleri ezilmiş iskarpinler. Hiddetli hid4 Bu ne biçim kıyafet yahu? Herhalde sabahleyin evden pek acele çıktın, pal, toyu yanlış giymişsin. Derin derin içini çekti; — Sus. Sorma halimi, Sırtımdaki palto değil, kış belâsı, Yanlış giyme- dim, Seve seve, istiye istiye giydim. Boş nim yerimde olsan sen de ayni şeyi ya- pardın. Sigarasını üst üste çekerek anlattı; — Allah cümleninkini bağışlasın, malüm ya bizim oğlan artık büyüdü. Sade o olsa birşey değil, Geride dört tane daha var. Velâkin büyük oğlan başıma çok iş açıyor. Vücud ineg, boy uzun. Bir türlü vücudüne uyacak hazış elbise bulamıyoruz, mecburen avuç do- Tusu para verip ısmarlama yaptırıyo- rum. Bu paltoyu da kendisine geçen 8 ne yirmi liraya almıştım. O zaman giy- di. Fakat bu sene havalar serinlediği halde palto giymeden sokağa çıkmaya başladı. Hele yağmurlu havalarda pal. tom olmadığı için ben tirtir titriyorum, bizim oğlan paltosunu evde bırakıp gi- diyor. Birkaç defa kendisine ihtar et- tim; cBen üşümüyorum.» diye savuş, tu. Halbuki işin içinde iş varmış. Niha- yet annesi baklayı ağzından çıkardı. Meğerse bizim oğlan paltoyu beğenmi- yor, boyu kısa diye giymek istemiyer- muş. Hadi bakalım, ayıkla pirincin ta« şını, Ben, nasıl etsem de kendime bir palto yaptırsam derken oğlan da başi- ma bu işi açtı. Eh kışın da paltosuz ge- secek değil ya! İkimize birden palto yaptırmak da tabii ki işime gelmiyor. Bu sabah vaziyeti öğrenince; getirin bakayım şu paltoyu bana, dedim. Ay. nanın karşısına geçtim, oğlanın palto Sunu giydim. İlk defa bana da acayip geldi amma, biraz gözüm alışınca pal- to hoşuma gitmiye başladı. Oğlanı ya- nıma alıp terzime götürdüm, benim ye- rime ona bir palto ısmarladım. Ehh, ne yapalım? Dünya tersine döndü. Eski- den biz babamızın eskisini giyerdik, şimdi de bizim oğlan, eskisini bana giy. diriyor. Yani eskiler yakamı bırakmı. yor vesselâm. Cemal Refik ..1000arasasanE see EEE sERENE Kapamağa çalışırken kapi devrildi, ağır yaralandı Kartal çimento fabrikasında çalı- şan gece bekçisi Hasan; gece fabri- kanın büyük demir kapısını kapa- mağa uğraşırken, kapı birdenbire üzerine devrilmiş, vücudünün muh- telif yerlerinden ağır surette yara. lanmıştır. Hasan, mahalli jandarma» sınca Haydarpaşa hastanesine yatı- rılmıştar, Yangın başlangıcı Kadırgada bir evde oturan kırk beş yaşlarında Nesime isminde bir kadın mangal yakarken sıçrıyan kıvılcım. larla tül perdeler butuşmuş, ateş bü- yümek istidadında iken yetişen itfa» VA, — Sarayburnunda, deniz kenarın- da bir havuz yapıldı!... B. A. — Elbette yapılır, deniz ortâr sında yapılacak değil al... — Kadınlar fare derisinden çan- ta, eldiven kullanmağa başladılar!... B, A, — Kadınları kediye benzeten ler nihayet hak kazandılar desenel...