— Biliyor musun ki sevgilim an. nemle babam çok sık görüşüyoruz diye darılıyorla, Sebebi Büyük bir düğünde davetli olan ta- harri memurlarından biri meşhur yankesicilerden birini gördü; — Burada ne ariyorsun?.. | — Memuren davet edildim. Gümüş | çatal biçak çalan davetlilerin cepleri- ni araklayıp bulduklarımı mal sahibi- ne iade ediyorum, bunun için çağır- dıax!,, Şeref Adam kalktı, ev sahiplerinden izin istedi. Fakat şapkası yoktu. İşi anladı, Ev sahibinin sarışın gü- | zei kızı şapkanın üzerine oturmuştu. Sordu — Bir şey mi aradınız?.. — Şey... Şapkamı... i — Ben görmedim. -— Malüm, fakat sizinle ayni iskem- lede oturmak şerefine nall olmuş! — Kurşunları mı? — Hayır para cüzdanımı. Şişmanlar Muayene | Bir Avustralyalı Sidney askerlik şubesine geldi. Orduya gönüllü yüzıla- caklı. Muayene ettiler. Doktor: Siz asker olamazsınız, ayakları- | nız hasta, yol yürüyemezsiniz! dedi. Adam boynunu büktü: — Tam 302 kilometre yol yürüyüp buraya geldim, boş yere geldim dese- nizel,, Doktorda — Doktor bu gece sabaha kadar gözümü yummadım. Çünkü... — Telâş etmeyiniz, muhakkak zih- nen çok yoruluyorsunuz... — Hayır doktor, uyuyamadım çün. kü... İ — Asab bozukluğudur. — Hayır doktor, sebebi.. — Sizi muayene etmeliyim.. — Doktor muayeneye ihtiyacım yok. Uyuyamadım çünkü sabaha ka» | dar radyo çalıp dans ettiniz... — İşlerin ne kadar kesad gittiğini | anla ki, para cüzdanı taşıyan ilk müş- teri sensin! Dalgın Dalgın bir zat deniz kenarında dü- şünüp dolaşırken denize düştü. Bo- ğulmak üzereyken atıldılar, kurtar- dılar, Kendine geldikten sonra can kur- taranlarına teşekkür etti: — İşin asıl tuhafı yüzme bildiğimi şimdi hatırladım! dedi. Arsıulusal dil İ niyetime rağmen hepsini tatmin ede- | ye geldi. Bura ne dersiniz?.. Bir İngiliz bir Çinliye yemeğe da- vetli idi. Sofraya gelen etin rengini | beğenmedi. Çince bilmediği için elile tabağı gösterdi — Miyav... Miyav?.. | Çinli de ingilizce bilmiyordu, başını salladı; — Hav... H Dinleniyor Karısı bağırdı, bağırdı, nihayet sus- tu. Kocası sordu; — Artık kavga bitti ya... — Hayır, dinleniyorum. BI ti İyide 1 z İyem diyarmda 2 i Deredeki tek balık — Bütün hüsnü miyeceğim! Soğuk kanlı Londrada büz gibi bir gece. Her ta- raf donmuş. Bay Con briç oynuyor. Biri pencereden bakıyor ve sesleniyor: -— Bay Con iki kişi oötomobilinize bindiler. — Pek âlâ... Üç sanzatu oynuyo- Tuz... Bu soğukla otomobili beş daki. kadan evvel hareket ettiremezler!.. Mikrop Yüz yaşını bitiren ihtiyara sordu- Jar; — Bu kadar sene nasıl yaşadınız? — Ben doğduğum zaman doktorlar henüz mikrobu keşfetmemişlerdi. Yıkan — Benim bir köpeğim var azizim, şayanı hayret. Geçen sabah evden çık- um, yazıhaneye geldim. Beş dakika sonra köpek kokumu almış, yazihane- | — Sen yıkanmalısın azizim!.. B. Çambörleyn'in hayatı İngiliz başvekili elli yaşından sonra siyasi hayata girmiştir Başvekil 4 şeyi çok sever: Karısı, Balık avı, klübü ve kırlar Son günlerdeki politika vakaları herkesin nazarı dikkatini İngiltere Başvekili B, Nevll Çambörleyn üzeri- ne çekmiştir. İngiltere Başvekilinin, 70 yaşında ve şimdiye kadar hiç tay- yareye binmemiş olmasına rağmen, sulhu kurtarmak için fena bir havada tayyare ile yola çıkması, Berhtesga- den'de B, Hitlerle yaptığı görüşme büyük bir alâka uyandırmıştır. Her tarafta İngiliz Başvekilinin hayatın- dan ve faaliyetinden bahsedilmek- tedir, Çambörleyn gilesi tüccar olmakla beraber İngiltereye bir çok büyük hükümet adamları yetiştirmiştir. Bu- günkü Başvekilin babası Joe Çam- börleyn bir zamanlar İngilterede bü- yük bir rol oynamış, muhtelif nezir- kıklarda bulunmuştu. Büyük kardeşi Osten de uzun müddet nazırlıklarda ve bilhassa Hariciye Nazırlığında bu- Yunmuştu. Gerek babasi, gerek büyük kardeşi İngilterede tam centilmen diye tanınmışlardı. Nevil Çambörleyn Oksford üniver- sitesinde tahsil görmüştür. Mektep- ten 22 yaşında diploma alınca babası kendisini ticaret için İngiltereye beş bin mil uzak olan Betmüdes adaları- na göndermiştir. Nevil bu adada yedi sene kalmış ve ticaret işlerile meş- gul olmuştur. Yedi sene sonra, 1897 de İngiltereye, doğduğu şehir olan Birmingham'a dönmüş burada dede- sinden kalmış olan ticarethanenin başına geçmiştir. Nevil Çambörleyn ayni zamanda Belediye meclisine de âza olmuştur. İ Bugünkü Başvekil elli yaşına ka- © dar politika hayatından uzak kalmış, ! yalnız ticaret işlerile uğraşmıştır. Elli yaşındaiken karısı kendisini po- Mtika hayalına sevketmiştir. Kocasını çok seven madam Çambörleyn: — Sen çok akıllı bir adamsın, fakat Jüzumundan fazla mütevazısın, Ken. #5 di iktidarını hakkile takdir etmiyor- sun. Zekândan, dirayetinden memle- ket de istifade etmelidir... demiştir. Karısının ısrarı üzerine Nevil ipti- da Belediye reisi olmuş, sonra me- busluğa namzedliğini koymuş ve seçilmiştir. On sene mebusluktan iptida Posta Nazırı, sonra Sıhhiye Nazırı ve nihayet Maliye Nazırı ol- muştur. Nevil Çambörleyn iktidarını bil- hassa Maliye Nazırlığında göstermiş- tir. 931 de bu nezareti kabul ettiği — Bir saattir dilim dışarıda bekli- yorum. — Artık içeri alabilirsiniz, reçetemi rahat yazabilmek için ses çıkarma» — Biraz sonra omlet yumurtlar!.. İ Nazır hazineyi, ticarethsnesini #dare zaman İngiltere büyük mali buhran içinde idi, hazine bom boştu. Yeni Nazır bu vaziyeti parlâmentoda açık- ca söylemekten çekinmemiş ve der- hal işe başlamıştı, Çambörleyn'in idaresi sayesinde memleket iflâstan kurtuldu, buhran atlatıldı, 935 de Nevil parlâmentöda; — Senelerdenberi ilk defa bütçe- | mizde varidat masraftan fazladır... demişti. Bu müjdeyi verirken her za- i sakindi. Sesinde fazla bir gurur ifadesi yoktu. B. Çambörleyn balık avında Evinde boy boy çeşid çeşid oltalar vardır. Balık avı merakı yüzünden bazen saatlerce su içinde durur, Baş- vekil klübü de çok sever. Her akşam buraya uğrar, bir saat kadar burada sohbetle vakit geçirir. Kırlara ve çi- çeklere merakı çok meşhurdur. Başvekilin bir kaç gündenberi yeni bir lâsı vardır: Torunu... Yeni büyük baba olan Nevil Çambörleyni torununu çok sevmektedir, > İ İ eder gibi idare etmişti. | 937 de gene kürsüye çıkarak şu acı haberi verdi: — Mili Müdafaamız için lüzum görülen masraflardan dolâyı gele- cek sene bütçemiz açık olacaktır, Pilhakika 938 senesi için büyük masraflı: bütçe hazırlandı, Nazır ge- | ne sakindi ve fırtınanın atlalılaca- | ğına kanidi. Nihayet Başvekil oldu ve | İngilterenin. dış. politikası. üzerinde | büyük.tesir yapmağa başladı. Nevi Çambörleyn dört şeyi çok | sever: Karısı, balik avı, klübü ve Kır- | lor... Başvekil karısını çok sever. Her | sabah karısile birlikte çıkar, Hayd- parkta yaya gezinti yapar, Bu gezin- tinin hayatının en mesud zamanı ol duğunu söyler, Başvekil Hitlerle gö- rüşmeğe gidince karısı yalnız başına | gezintiye çıkmamış, evinde kalarak | sulh için dua etmiştir. İkinci iptilâsma gelince, Başvekil tatil zamanlarını balık avı ile geçirir. Posta Ittihadına dahil olmıyan ecnebi memleketler: Seneliği 3600, alta aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Adres teballi için yirmi beğ Kuruşluk pul göndermek Jâzımdır. Receb 27 — Ruruhuzır 140 B. İmsak Güneş Öğle Ikindi Akşam Yatı E. ©87 1135 357 02 1200 132 Va, 40T 5451207 1535 18,08 1939 İdarehane: Babıdli etvari Acımusluk sokak No. 13