© Miletizm federasyonu antrenörlerden hoşlanmıyor mu? Naili Moran'ın Belgrada götürülmemesi fena tesir bıraktı Balkan oyunlarına iştirak etmek Üzere Belgrada giden atletlerimiz yir- miden fazladır. Bu atletlerden on beşi İstanbul klüplerine mensuptur. Bir senedir İstanbul atletlerini ça- lıştıran ve memleketimizde atletleri ilk defa birinci, ikinci, üçüncü ve dör- düncü kategoriye ayirmak suretile ciddi bir iş yapmağa çalışan anteenör eski disk şampiyonu ve rekordmeni Naili Morandır. Eğer Naili bir sene- dir İstanbu! atletleri ile çok yakından ve bilgi ile alâkadar olmamış ve on- ları tek başına, hiç kimseden bir teş- vik ve himaye görmeden çalıştırma. mış olsaydı bugün federasyon Belgra- da bir atlet takımı götüremezdi. (Naj- Mi) yi atletler çok severler ve hürmet ederler. Çünkü Nafli kendisin! sevdir- mesini ve çocukları çalıştırmasını ga- yet iyi bilir. (Naili) nin çalıştırdığı ve tek başı- na hazırladığı atletlerin on beşi Bal- kan oyunlarına hareket ettiler. Fakat Atletizm federasyonu her nedense (Naili) yi beraber götürmesi. Federas- yön tarafından verilen bu kararın se- bebi meçhül! Balkan oyunlarına giden atletlerin arasında federasyonun bu kararı 6 ka- dar gayri tabii bir tesir yepmiş ki, atletler derhal bir (toplantı yapa- Tak bu kararı spor kurumu nezdinde protesto etmişlerdir. Haber aldığımı- za göre spor kurumu bu me- selenin tahkikini İstanbul si baş- kanlığından rica etmiştir. Bundan iki sene evvel gene atletizm federasyonu kıymetli antrenörümüz Amerikalı (Lewis) i Atinadan, müsa- bakalar bitmeden evvel İstanbula geri göndermişti. Diyebiliriz ki bu kararlar ve hâdi- seler dünya spor tarihinde emsaline tesadüf edilmiyen birer şaheserdir. Atletizm federasyonu her nedense antrenörleri tam İş görecekleri zaman işlerinden uzak tutmağı bir âdet edin- miştir! Bizim federasyon antrenörlere kıymet vermezken, diğer federasyon- lar başları üstünde taşıyorlar, Bir misal: Almanlar geçen hafta Pariste yapılan Avrupa atletizm bi. rinciliklerine yirmi beş, otuz kadar âtlet gönderdiler. Bu atlet grupunun başındaki idareci ve antrenörler şun- lardı: Federasyon başkanı, baş antre- nör, sürat koşuları antrenörü, yarı mukavemet koşuları antrenörü, mu» kavemet koşuları antrenörü, atmalar antrenörü, atlamalar antrenörü, üç adım atlama antrenörü, iki massör, bir doktor. Görülüyor ki Almanlar Parise ko- şucu kadar antrenör de götürmüşler. Elbet bunun bir hikmeti olmalı... Muhiddin Üstündağ yüzme müsabakaları T. S. K. İstanbul bölgesi Su Spor- Yarı Ajanlığından; 1 — Beşiktaş jimnastik kltibü yüz- me havuzunun açılış yıldönümü mü- nasebetile 18/9/1938 pazar günü ya- pılacak ve beş sene devam edecek (Muhiddin Üstündağ) yüzme müsa- bakaları proğramı: 1 — 100 Metre m Büyükler 2 — 100 » Küçükler 3 — 200 " » Büyükler 4— 200 » ” Küçükler 5—100 »Sırtüstü (Büyükler 6— 100 » » Küçükler 7 —200 ©» KurbağalamaBüyükler 3—20 » » Küçükler 9—400 ©» Serbes Büyükler W—40 » » Küçükler 11100 » » Büyükler bayanlar 2— 50 » » Küçükler » 13 —4X109 Bayrak büyükler ve küçükler 14 — Türk Bayrak yarışı büyükler ve küçtükler 15 —5 X 109 Üstündağ bayrak yarışı 16 — Su Topu 17 — Mükâfatların tevzii 2 — Müsabakalara saat tâm 12,30da tündağ Bayrak yarışı puana dahil edilmeyip bunun mükâfatı ayrıca ve- rilecektir. 5 — Bu müsabakaları idare edecek olan aşağıda adları yazılı hakemlerin saat 12,30 dan evvel Beşiktaş stadın- da hazır bülunmaları rica olunur. Ahmed Fetgeri Aşeni, Riza Süeri, Hikmet Üstündağ, Sıtkı Eryar, Hüsa- meddin Güreli, Ali Riza Sözeraip, Şa- zi Tezcan, Bekir Macur. 6 — Bir müsabık Su Topu hariç ol- mak üzere ikiden fazla müsabakaya iştirak edemiyecektir. "7 — Müsabakaların umumi puan nelicesinde birinci gelen klübe veri- lecek olan kupaya 5 sene zarfında en çok birincilik alarak ismini yazdıran klüp sahip olacaktır. Ayrıca müsabakalarda birinci ge- lenlere birer madalya verilecektir. 8 — Su Topu umumi puana dahil değildir. Mükâfatı ayrıca verilecektir. Bugünkü spor hareketleri Taksim stadında; Galatasaray - Galatagençler saat 10 da. Güneş - Pera saat 16 da, Yeşilköyde; Yüzme, kürek, yelken müsaba- kaları saat 10 da, Dağcılk klübünde; Tenis lig maçları saat 14 de. İZMİR ve mülhakatı için AKŞAM gâze- tesinin tevzi yeri münhasıran İz- mirde İkinci Beyler sokak 52 nu- marada Hamdi, Bekir Gürsoylar mağazasıdır, Baş, Diş, Nezle, Grip Romatizma Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal keser, GAS İcabında günde 3 kaşe alınabilir, MADAM ERMAN Güneş takımı bugün Pera ile karşılaşıyor Şampiyon takımın bugün galip gelmesi bekleniyor Bir aydanberi futbol mevsimini açan Güneş ve Galatasaray klüpleri iki haftadanberi hususi maçlar yap- mağa başladılar, Geçen hafta Anado- luhisar ile karşılaşan Güneşliler 4-0, Kurtuluşla karşılaşan Galatasaraylı- ular 3-0 galib geldiler ve mevsimin ilk maçı olmakla beraber her İki birinci sınıf takımımız taraftarlarını mem- nun edici birer oyun gösterdiler. Güneş ve Galatasaray klüpleri ge- çen haftaya nazaran daha kuvvetli ekiplerle karşılaşmak gayesile bugün Taksim stadında gayri federe klüp- lerin en kuvvetlilerinden olan Pera ve Galata gençlerle oynuyorlar, Bu maçların içinde bilhassa Güne- şin Pera İle karşılaşması günün en enteresan futbol hadisesini teşkil et- mektedir, Pera gayri federe klüpler arasında en teknik futbol oynamakla iştihar etmiş bir takımdır. Kadrosunda Bombino, Etyen, ;Buduri, Filipa gibi bir futbol meraklısının ya- kından tanıdığı elemanlar obulun- makta ve ayrıca bu kadroya Fener- bahçenin santrhafı Angelidisi de ala- rak daha fazla kuvvetlendirmektedir. Pera takımı tekidik oynıyan ta kımlar karşısında kendi kudretini göstermek fırsatını elde ettiğinden bugün de Güneşin karşısında mu- vaffak olacak bir oyun sistemi tuttu- racağı tabildir. Bu sene Mısır şampiyonunu 3-1 mağlüb ederek futbol sezonunu mu- vaffakıyetli bir şekilde açan Peralı- Jar bakalım bugün Güneş takımı kar- şısında ne elde edecek. İstanbul ve milli kü şampiyonu olan Gü- neşlilere gelinoe mevsim başında ga lip geldikleri takdirde birşey kazan- mıyacakları, fakat mağlüp oldukları takdirde büyük dedikodulara yol açabilecek” bir maçı; kabul etmeleri futbolcularının antreneman üstünde olduğuna delâlet eden bir angajma- na girişmişlerdir. Çok seri ve anlaş- mış elemanlardan teşkil edilen şam- piyon takımımızın Mısırlıların maç- larından daha fazla enerji sarfettik- leri takdirde bu maçı kazanmamala- rına hiç bir sebeb yaklur. Nisbeten enerjik oyunculardan teş- kil edilen Pera muhacimlerini marke etmeğe muvaffak oldukları takdirde galebeleri muhakkaktır. Maamafih bu galebenin pek kolaylıkla olamıya- cağını da İlâve etmek mecburiyetin- deyiz. Diğer taraftan sabahleyin ikin- ci kümenin teşekküllerinden olan Ga- lata gençlerle karşılaşacak olan Ga- latasaraylıların bu hefta sahaya en kuvvetli kadrosile çıkacağı . söylen- mektedir. Bu maçında sarı kırmızı takım lehine neticeleneceği tabiidir, Müsa- bakalar Taksim stadında olacak, Ga- latasaray 10 da Güneş - Pera 16 da yapılacaktır. Tenis maçları başladı Tenis federasyonu İstanbul ajan- lığı tarafından geçen sene olduğu gi- bi bu sene de klüpler arasında lig maçı şeklinde iki devreli tenis maç- ları tertip edilmiş ve müsabakalara dün Dağcılık klübü kortlarında baş- lanmiştır, Güneş, Fenerbahçe ve Dağcılık klüblerinin iştirak ettiği bu müsaba- 'kalar 6 Singi, 5 Dabi üzerine oynan- maktadır, Dünkü müsabakalar yalnız Dağei- lık klüpleri ile Fenerbahçe tenisçileri arasında yapılmıştır. Alınan netice- leri yazıyoruz: Suad - Telyana 5/7, 2/6 galip İbrahim « Arevyana 1/6, 4/6 galip. Bülend - Vedad Cemala 5/7,5/7» Mir - Ahmede 1/6, 0/6 , Müsabakalara bugün Dağcılık klü- bünde devam edilecek ve dünkü mü- sabakların KOYADE im Sofya mektupları Bulgar tütünleri bu yıl ge - çen iz “/,30 isid Bulgarlar avrupada çok tanınmış Hafız Ali - üzümünün ismini Bolgar'a tahvil ettiler - Sofya (Akşam) — Bulgar ihra- catında tütün, en başta gelir. Bul garistanda tütün ihracatı seneden seneye çoğalmaktadır. Bulgar tütünlerine muntazaman her sene alıcı çıkan memleketler Al- manya, İtalya, Macaristan ve Misır- dır. İngiltere, Çekoslovakya, Polon- ya ve İsviçre de Bulgaristandan tü- tün alıyor. Bu memleketlerden başka Ameri- ka Birleşik hükümetleri de 1931 yı- lından itibaren Bulgar tütünü ak maktadır. Amerikalıların 1931 de al- dıkları Bulgar tütününün mikdanı 6,000 kilogramdı. Bulgarların Ame- rikaya tütün ihracatı seneden sene- ya artmıştır. 1937 de Amerikaya 1,314,000 ki- Jogram tütün satılmıştır. Bulgaris- tan Amerikaya sattığı bu tütünden 179,726,000 leva kazanmıştır. Ameri- kalılar şark tütünü diye Türkiye ile Yunanistandan da tütün almakta- dırlar. Bulgaristan, 1937 senesinde, 19 milyon 45 bin leva kıymetinde İsve- çe de 207 bin kilogram tütün ihraç etmiştir. Norveçe de 2,052,000 leva kıymetinde tütün sevk etmiştir. Bulgaristan, 1937 yılında muhte- lif memleketlere ihraç ettiği 22,098 ton tütünden kazancı 1,609,721000 levadır. Bu mikdar 1936 dakinden 2,087 ton fazladır. Aymi sene, ihraç ettiği sigara ile işlenmemiş olan 38 ton tütünden 5,755,000 leva elde etmiştir. Tütün ihracatı, umum Bulgar ihracatının yüzde 32,2 sini teşkil etmektedir. Japonyu, Bulguristandan tütün ai- mak için geçenlerde Bulgaristana bir heyet göndermişti. Ziraat Nezaretinden alınan malü- mata göre, geçen 1937 yılı Bulgaris- tanda sigaralık için 3,451,609 ve pi- poluk için de 759,865 kilo tütün har- canmıştır. 1937 yılında Bulgaristanda 127 ki- lo enfiye de yapılmıştır. Bulgaristanın bu seneki, yani 1938 deki tütün istihsalâtı, kuraklık ve tütün tarlalarının azalması yü- zülden geçen senelere nisbeten az- dır. Bulgaristanda 1936 senesinde tütün tarlaları 422,552 dekar İken” bu sene 269,570 dekara İnmiştir. 1938 de hüküm süren kuraklık, Bulgaristanda tütün İstihsalâtını si, bu sene ihraç edeceği Bulgar tü- #ünlerine mukabil Lehistandan Pul Tuk, harman makinesi gibi ve sair ziraat alâtı alacaktır. Bu suretle Bulgaristan, tütününü Lehistana sü- recektir. Bulgaristanın gül yağcılığı Tütün ve üzüm ihracatından son- ra, Bulgarlara en çok kâr getiren diğer bir mahsul de gül yağıdır. Dün- yada en çok gül yağı istihsal eden memleket Bulgaristandır. Bulgaris- tanda Kızanlık gül bahçeleri meş- hurdur. Gül yetiştiren gül bahçe- lerinin genişliği 59 bin 157 dekardır. tiği para 23,187,186 levadır. 1937 senesindeki gül yağı ihracatı 2,179 kilo ve kıymeti de 54,255,000 le- yadır. 1938 senesinin kânunusani ayın- dan nisan ayına kadar Bulgaristan. dan ihraç edilen 331 kilogram gül ya- ğından 9,854,000 leva kazanılmıştır. Üzüm ihracati Bulgaristanın üzüm ihracatı, tü- tün, buğday ve yumurta ihracatın- dan sonra umum ihracatta dördün- cü yeri alır. Geçen 1937 senesi Bul- garistanda üzüm ihracatı, 47 mik yon leva artmıştır. 8,000 vagonda 35,000 ton üzüm ihraç edilmiş ve Bulgaristana 238 milyon leva getir- 11 Eylül 1938 miştir. Bulgaristanda üzüm ihraca- tanın seneden seneye artması, üzüm mahsulünün süratle, hattâ kısmen tayyarelerle ve soğuk hava tesisatını havi vapur ve vagonlarla çürüksüz, beresiz, gayet temiz olarak gönderil- mesi için aldığı sıkı tedbirlerdir. Şimdi Bulgaristandan üzüm ihra- catına harıl; hari devam ediliyor. Bu yılki Bulgar üzümleri, en ziyade Almanya, Palonyu, Çekoslovakya ve diğer Avrupa memleketlerine gönde- riliyor. İngiltereye de sevkiyan yâ- pılacaktır. İlk toplanan ve ihraç edi- len Çavuş üzümünden sonra şimdi «Hafız Ali» üzümünün de ihraç edil. mesine başlanmıştır. 30 ağustosa k& dar yalnız bu nevl üzümden 180 va- gon ihraç edilmiştir. Bilhassa Orta Avrupada şöhret ka- zanan Bulgarların «Hafız Ali» üzüm- leri, geçen sene iş açmıştı. Bulgaris- tanda köy ve kasabaların Türkçe İsimlerinin değiştirilmesi yanında Bulgerlar, hariçte gerek memleket- leri ve gerek üzümleri için propa- ganda olsun diye bu üzümün «Ha- fız Alis ismini Bulgar ismile değiş tirmek istemişlerdir. Fakat Hafız Ali üzümü Avrupada bu namla tanınmış olduğu cihetle, Bulgar ihracatçıları ve müstahsilleri Hafız Ali isminin Bulgar ismile de- giştirilmesine mümanaat etmilşerdi. Nihayet Avrupada Bulgaristan için propaganda olacak muvafık bir İs- min bulunması için bir isim müsü- bakası açılmıştı. Böylelikle Hafız Ali- nin yerini tutacak ve müsabakada birinci gelecek olan isim için paralı ikramiye de verileceği ilân edilmişti, Müsabakaya iştirak eden yüzlerce halk, binlerce isim bulup müsabaka memurluğuna göndermişlerdi. Neti- cede birinciliği «Bolgar» ismi kazan- dı. Böylelikle Hafız Ali adı, Bolgar oldu. Fakat iş bununla kalmadı. menşei ortaya çıktı, Bulgaristana nereden getirildiği araştırıldı. Profe- sör N, Nedelçev'in Zora gazetesinde çıkan bir yazısına göre, «Hafız Aliş üzümü, Mitat paşa zamanalrında Bulgaristana, Anadoludan getirilmiş, evvelâ Rusçuk kasabasında yetişti. rilmiş, buradan Bulgaristanın her tarafına yayılmıştır. Ve ondan sonra re meki dee mii ia üzümü, Bulgaristandan başka 1883 senesinde Anadoluda Bursa civarın- da Filâdar köyünden alınarak Fran- saya da naklolunmuştur. Bu sebel> le şimdiki halde Hafız Ali üzümü, Fitansada Beyrut hurması (Dattier de Böyronth) ismi altında yayılmış- tır. Bir Fransız gazeli de Fransada uŞaslan üzümünün Hafz Ali üzü. münden başka bir şey olmadığını ile- ri sürmüştür. Fransızların, Hafız Ali üzümünü benimsemeleri Bulgarlar tarafından memnüniyetsizlikle kar- şılanmıştır. Zora gazetesi, Fransızların, «Şaslas denilen üzümünün Bulgar «Hafız Alis üzümile hiç bir müşabeheti olmadı. ğını ve ehemmiyetini de Hafız Ali. den az olduğunu yazmıştır. . Bulgaristan, bu yıl 1,389 vagon ta- ze domates ihraç etmiştir. Bulgaristanda, diğer mahsuller arasında en çok yetiştirileni fasulye- dir. Şarkın başlıca gıdası pirinç ol- duğu gibi Bulgarların ve bilhassa fakir Bulgar halkın en çok istihlâk ettiği sebze de fasulyedir. Fasulye da- hili ihtiyacı tatmin ettikten sonra ihraç ta edilmektedir. 1936 - 1937 seneleri arasında Bul- garistanda 943,890 dekar eraziye fa- sulye ekilmişti. Bu eraziden o sene 54,745,700 kilo fasulye alınmıştır. Bu yekün de Bulgaristana 71,989,695 le- va getirmiştir. 1937 senesinde fa- sulye ihrdcatı 21,933,669 kilo ise de kıymeti fiatlanarak o sene İhracat- tan 120,794,869 leva alınmıştır. ği