Bulg 1924 senesinde yani bundan on dört MI önce Bulgaristanda vücudü olmı- Yan nane zeriyatı ve nane ruhu sana» Yü bugün bu memleketin başlıca ser- Yet memba ve ihracat eşyası bulunu- Yor. Hem “bu ziraat Bulgaristânın mevcud mezru yerleri za dâna gelmiş değildir. Karlova civarındaki taşlık ve kaya- İlk araziye ilk defa on Yel, bu yerler boş yalmaması iç he ekilmişli. İstihsal. edilen naneler, dünyanın en büyük gül ve gülyağı Müstahsili ölan Karlovadaki gülyağı tâstiye fabrikalarında tasfiye edilmiş Ve hayli mikdarda “nane ruhu elde Zincirli Budapeşte civarında küçük bir ço- cuk arabası fabrikası vardır. Bu fabri- kanın alâmeti farikası tabii çocuk ge- tiren bir leylek olmak icab eder, Bumu takdir eden fabrikatör leyleğin kendi- 8i için iyi bir reklâm olacağını da bil- diğinden ciyardan bir leylek yuvası ve bir de canlı leylek tedarik ederek fab- Tikasının damma yerleştirir. Komşu- lar bir sabah fabrikanm damında bir leyleğin yuva yaptığını görünce mem- hun olurlar ve tabii fabrikanın ismi bu yüzden ağızdan ağıza dolaşmağfa başlar. Fakat biraz sonra fabrikatö- rün reklâm için yerleştirdiği leyleğin hakikatte bir hayvan işkencesinden aristanda nane ekimi Bu suretle elde edilen nane ruhu; İngiliz malından sonra en ne- fis cins olduğu anlaşılmıştır. Çünkü Bulgar nane ruhunun yüzde 51 ilâ 56 i İngiliz nane edilmişti. kısmı halis mantoldur ruhunun mantol muh 56 ilâ 68 dir. Fransız n nuhteviyatı yüzü iz ne sene Karlovada 43,000 kilo- gram hâne ruhu istihsal edilmiştir. Bundan 28,700 kilogramı Almanyaya ve diğer garb memleketlerine gönde- rilmiştir. Bundan memlekete 15,400,000 logram ihrac edilmiş ve memlekete ,000 leva girmişti. i 52 leylek başka bir şey olmadığı meydana gi kar, Leyleğin aradan haftalar geçtiği halde yerinden kımıldamaması dikka- ti celbeler ve nihayet zavallı hayva- nın yuvasına yincirle bağlı olduğu an- laşılu lir. İtfaiye çıkar ve leyleği kurtarmak ister. Fa- kat leylek gagasile itlaiye memuru- nun ellerini parçalar. Bunun üzerine fabrikatör kemeye (verilir. Elli pengö para cezasına mahküm edilir. Fabrikatör mahkeme kararını temyiz ettiği için ceza temyiz tarafından beş misline çıkarılır. merdiven kurârak dama ma da ay men | meg Bahçekapıda Hasan ecza deposunda yangın çıktı Çabuk yetişen itfaiye ateşin büyümesine meydan vermedi Yangın, sivrisinek öldürmeğe mahsus | ecza kutulara doldurulurken e ga çıkmıştır İtfniye yangını söndürmeğe çalışırken Dün Bahçekapı ve Sirkeci civarı bir yangın tehlikesi atlatmıştır. Ha- San ecza deposundan çıkan yangın birdenbire genişliyerek etrafa #irayet €tmek tehlikesi baş göstermişse de İtfaiyenin süratle yetişip faaliyete Beçmesi sayesinde ateş söndürülmüş- tür. Yapılan tahkikata nazaran yan- gın şöyle olmuştur: Öğleden sonra saat ikiyi yirmi g&- Şe Hasan ecza deposunun üst katın- daki imalâthane kısmında Mihal, Ali, Mustafa adlarında üç işçi kutu” lâra sivrisinek öldürmeğe 8cza doldurup ağızlarını lehimlerken henüz lehimlenmemiş kutulardan birinden sızan ecza ortadaki lehim Mangalına dökülmüştür. Süratle par- layıcı bir maddeder yapılan ecza ate #e düşer düşmez derhal tutuşmuş er diğer kutulara da sirayet iş Üç amele ateşi söndürmeğe Şalışmışlarsa da kabil olamamış; dük- kânın diğer kısıml ia ve alt ka nda bulunan d kızan kü- a, da- Lif levler arasında e eczalar etra » deponun muhte! A ZL yeğime deva Kami Zi Dn SIROP DESCHLENS, PARIS ANSI benizşislik icin Ew muntahip etibba tarafızıdam mahsus | Jamıştır, Bu- kısımları tutuşmağa başi pla nun üzerine itfaiyeye haber er tir, İtfaiye gelinciye kadar genişli yen v enin büyük bir kıs- alevler imalâtharı f mını sardığı gibi arka taraftaki Agop” hanına da geçmi hal eren alarak gerek 0074 Spa imalâthanesini ve gerekse Agopra hanımın tutuşan kısımlarını ve . mek için çalışmağa başlamıştır. e Muhtelif sokaklara uzatılan. ni hortumları yollar kesmiş, bir rm kadar nakil vasıtaları işliyememiştir. İtfaiyenin gayreti a deposu imalâthanesinin > z e Agopyan hanının bazı kısım! sn Eş dıktan sonra ateşin daha fazla vE yümesine ei ie dimi £ dürülmüştür. 4) amma ihtimaline karşi e gii ee vakte kadar yangın yerinde kalmiş- NE n başlangıcı Galata rılıtımında bir Alpan ALA keli tarafından ptırılmakta olan yeni gümrük binasının ikinci katır” da da zift kaynatılırken aleş alarak yangın çikm irülmüştür Ka i K Nörasteni, Bir yangı şa da sön sam zailyet ve Chlorose leva girmiştir. 1936 senesinde 9700 ki- | r. Keyfiyet zabıtaya haber veris | Bi Son zamanlarda birçok mem lerde boşanmalar çoğalmıştır. Hele Amerikada evle nenlerin yarısın- dan fazlası, çok Z4- man geçmeden, ayrılmaktadır. Acaba bu neden ileri geliyor? Bir zamanlar boşanma da- ha azken şim mıştır? İngilterede & mı işlerile mu Bristol şehri: sında bu mesele hayafı görüşülmüşt murahhaslardan ocuk bakı- aetümum evlitik Konferansta nur doktoru fitk çok mühim nuştur. Bu zat demiş- ri caiz işe, hazırlıksız olarak girilen yegâne me evliliktir. İKTİSADİ MESELELER Sergi paviyonları mallar sergisi açıldığı zaman, hiç bir paviyona, bir artist eli değmemişti. Her fabrikatör, malını kendi elile teş- hir etmişti. Bu yüzden, Galatasaray Misesinde açılan yerli mallar sergisi, bir eşya kalabalığından başka bir Şey iştir. İtfaiye der- | değildi, Bu manzarayla, hakiki sergi arasında büyük bir fark vardı. Hattâ on sene evvel, bu manzaradan bahset- tiğimiz zaman, sergiyi Mahmudpaşa çarşısına benzetmiştik. Her sene açılan sergilerde bir tekâ- mül eseri olduğuna şüphe yoktur. Her açılan sergi kendisini Mahmudpaşa manzarasından kurtarmağa çalışmış- “tır. Nihayet geçen sene açılan 9 un- cu yerli mallar sergisi, bu manzara- dan tamamile ılmış, bunun sebebi de, sergilere, mimar, dekoratör, res- sam gibi artistlerin karışmasıdır, Ar- tık hiç bir fabrikatör, malını kendi elile teşhir etmeğe cesaret edemiyor. Bu işin bir ihtisas işi olduğunu herkes öğrenmiştir. Sergi, fabrikatörden başka, dekora- törün, ressamın eseridir. İtiraf etmek lâzımdır ki, bizde sık sık sergiler açıl- dıkça, dekorasyon sanati de inkişaf etmektedir. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerimizde açılan ser- giler vâsıtasile, geçinen bir sanatkâr | grupu göze çarpmaktadır. Bugünlerde, hazırlıkları yapılan 10 uncu yerli mallar sergisinde, onu mütecaviz dekoratör, ve gene ondan fazla ressam, çalışmaktadır. Bütün bunların yanıbaşlarında amatör ola- rak çalışan ressamlar, sıvacı, boyacı gibi esnafı da ilâve edecek olursak, yüzü tecavüz eder, bitirdikten sonra, İzmir Fuarına gide- ceklerdir, Sergiler yüzünden ortaya çıkan hem işadamı, hem de artist tip- lerini arttırmak, memleketimizde ye tişen sanatkâra duha ziyade iş bul- mak kabildir. Bunu temin etmek için, sergi nizamnamelerine birer madde ilâve edilebilir. Her paviyon, muhak- kak surette bir dekoratör ve ressam tarafından yapılmalıdır. Serginin umumi manzarasında bir ahenk temi- ni için de, bunu yapmak bir zaruret- tir. Bu, yapıldığı takdirde, halk daha yon saati de daha ziyade İrikişaf ede- coktir. Bundan başk: erli malin bir sanatkârın elinde daha güzel bir su- rette halka teşhir edilmiş olur, HA, Eyfel pudralarını kullaniniz 16/7/938 Bundan on sene evvel, birinci yerli | Bu artist gurupu buradaki işlerini ! güzel sergiler görecek, hem dekoras- | Bugünün izdivaçları ekse: le oluyor: Bir Kk bir genç k rüyor, beğeniyor. Kendisile rüştükten sonra evlenme; riyor, Bu arzusundan bahsedince kız, erkek biraz mişse, derhal muvafakat cevabı vet Çarşıdan herhangi bi hud bir ni, uzu ya mü yaşayıp etmelidi muyacak Je kadının biribirini dir. Bir erkekle nce bu sevdanın Ibuki, çok temin &&! Başka birçok âmti- İngiliz doktoru diyorki : “Bir elbise yaptıracağımız zaman uzun uzun düşünürüz. Halbuki ekseriya evlenenler uzun tekdike karar vermeden hareket ederler. Boşanmaların çoğalmasına sebeb budur tedkikat yapmadan girişilen yegâne iş evlenmektir ,, diyor ler vardır. Evlenecek olan- lar herşeyden © vel beğenen : ve malen evlenmek kabiliyetinde olup olmadıklarını ted kik etmeli dirler. İhtiyarların gençlerle evlen- meleri doğru değildir. Hasta olanlar da evlenmemelid Kali messi lince, geçim hususunda bunun rolü vardır. «İki gönül birle ” anlık seyran olur» düşüncesi doğru ildir. Birçok g zliklerin başi asızlıktır şe gö ük CE Bundan başka evl lerini iyice tedkik lar kabil değ bu kuramazlar, ş neceklerin çok dikkatli hareket etmeleri, s»hemmiyetsiz bir hâdise gibi te memeleri lâzımdır, Her tarafla halka bu bususta telkini dr» unulmalıs Vasiyetname tanzimi Vasiyet resmi senedle yet eden kimsenin elyazısile yapı- labileceği gibi şifahen dahi yapı- labilir. Resmi vasiyetname iki şahit hu- zurunda sulh hâkimi veya noler tarafından tanzim edilir, Kanunen neler (yapılmak lâzımgeldiğini bu şahıslar pek iyi bildiklerinden bu türlü vaşiyetnamelerin sureti tan- zimini izaha girişmiyeceğiz. Vasi- | yetname tanzim ettirmek İ şahsın iki şahitle birlikte sulh hâ- kimine veya notere müracaatı kâ- fidir. Yalnız şu cihete dikkat lâzım- dır: Medeni hakları istimal salâ- hiyetini haiz olmıyanlar veya bir ceza mahkemesince siyasi ve me- deni haklardan iskatına karar ve- rilenler vey uma ve yazma bil- | miyenlerle vasiyetçinin karı veya kocası, usül ve furuu, erkek ve kız kardeşleri ve bu kimselerden her- birinin karı veya kocası resmi bir İ memur veya şahit sıfatile vasiyet- name tanzimine iştirak edemezler. Bizzat vasiyetçi tarafından tan- zim edilen vasiyetnameye gelince, bunun baştan aşağı vasiyetçinin elyazısile yazılmış ve imza edilmiş olması, tanzim mahallini ve sene ve ay ve gününü ihtiya etmesi şarf- | tır. Bu suretle tanzim edilmiş olan vasiyetname açık veya kapalı ola rak saklarımak üzere sulh hâkimi- | ne veya notere tevdi olunur. Ölüm t , münakalâtın in- | kitaı, bulaşık hastalık, harp gibi | fevkalâde hallerden dolayı vasiyet- | Küçük Menderes | | Mecrasının ıslahı için bir münakasa açıldı İzmir (Akşam) -— Hükümetçe Kü- çük Menderes mecrasının ıslah saha» sında yapılacak inşaat için 237 ralık bir münakasa açılmıştır. da büyük ve küçük iki şut ile kanallar arasında beş betonarme köprü inşa | ettirilecektir. | Bergama kazası dahilinde Bakırçay | mecrasının temizlenmesi için de 1,584,000 liralık ikinci bir münakasa açılmıştır. Bakırçay mecrasi da temiz- lenecek ve civardaki ovayı sulamak için kanallar açılacaktır, Gediz nehri üzerinde yapılacak ıslah ameliyesi için | devam cimekte olan keşifler yakında tamamlanacaktır, ı vasi- ;| çi resmi sened tanzim ettiremez veya kendi elyazısile vasiyetnama tanzim edemez ise, vasiyetini şifahi tarzda yapabilir. Bu da şöyle olur; Vasiyetçi iki şahide son arzula- rını takrir eaer ve onlardan takri- ri veçhile bir vasiyetname yazma larmı veya yazdırmalarmı ister. Şahitlerden biri vasiyetçinin takri- rini ve mahalli vukuunu ve sene ve ay ve gün tarihlerini hemen Yar zip imzalar ve diğer şahide de im r ve İkisi birlikte vakit ge- zin yazdıklarını bir mah- kemeye verirler ve işbu vasiyetna- menin vasiyete ehil gördükleri va- siyetçi t ından kendilerine şi- fahen takrir edildiğini ve takririn ahvali fevkalâdede vukubulduğunu. hâkim huzurunda beyan ederler, Şahitler vasiyetçinin takririni yazıp tevdi edecekleri yerde ister- lerse şifahen ve yukarıdaki beyan- lar tarzında hâkime arzederek bir zabıthame şeklinde tesbit ettirebi- lirler. Vasiyetçi vazife başında bir â$- ker ise teğmen veya daha yüksek rütbede bir subay mahkeme maka- mına kaim olabilir, Ahvali fevkalâde içinde şifahi vasiyet yapmağa mecbur olan kim- se bu gibi hallerden kurtulup tah* riri vasiyetname tanzim etmek ve ya ettirmek imkânını bulur ve bu imkânın husülünden itibaren bir ay geçmiş olursa şifahi vasiyetin kendiliğinden hükmü kalmaz. Avukat Emcet Ağış Trakya kalkınması Halkevinde gösterilen filim çok beğenildi Beyoğlu Halkevinin oteşebbüsile evvelki akşam Beyoğlu Halk Partisi konferans salonunda, Trakya kalkm- ma hareketlerini tesbit eden bir (lim gösterilmiştir. Kesif kalabalık tarafından şiddet le alkışlanan bu filimde, mimar B, Sinanın 'Trakyadaki eserleri, İstan- bul ve Atina üniversitelilerinin Trakyayı ziyaretleri ve Trakyanın muhtelif spor teşekkülleri ile Trak- ya askeri manevraları gösterilmiştir. Memleketi tarıtmak maksadile gös- terilen bu gibi filimlerin her fırsatta tekörrür etmesinin faydalı olacağı kanaatindeyiz.