m ALMALI Avrupanın bu günkü askeri duruşuna bir bakış Malüm olan rakkamlara nazaran 100 milyon asker çıkabilir İ $ anbu un say iye eri Bu sene Boğaz i içine de İ fazla rağbet yar | Bakır köy ve Yeşil köye gidenler - Denize girmek için karpuz kabuğu beklenmedi Bugün bir düşman harekete geçer- se parlak sözler ve göz kamaştırıcı üs- lüpta irad edilen nutuklar değil, as- ker ve silâbı ifade eden çıplak rakam- lar vaziyete hâkim olacaktır. Kıt'alar, kollar ve kolordular haline çevrilen rakamlar bir sürü çarpışmalar, muha yebeler neticesinde kat'i muvaffakıye- ti elde edebiliyor. Onun için, bugünkü Avrupanın askeri duruşu hakkında müsbet bir fikir edinilmek istenirse bu hususta yazılacak âlimane müta- lâalardan, askeri fikirlerden ziyade rakamlar bir mâna ifade edebilir. Cihan harbinin bütün fecaatleri üzerinden henüz yirmi sene geçtiği halde istikbalimizin gene umumi bir «harp veya sulh» sualinin cevabına bağlı olduğunu, herkes biliyor ve his- ediyor. Umumi harp bitelidenberi Av- rüpada medeni memleketler denilen devletlerin yaptıkları müthiş teslihatı sulhün korunması için lâzım olan ted birler sırasına sokmak artık mğnasız olur. O teslihat harb hazırlıklarından başka birşey sayılamaz. 1914 temmu- zu nihayetinde Avrupanın büyük dev- lelleri komşuluk münasebetlerini si- yasi vasıtalarla tedvire muvaffak ola- mayınca derhal yardıma koşan kuv- | vet strateji kuvveti olmuştu. Tarihin bugüne kadar kaydetmediği kadar | müthiş bir milletler boğuşması neti- cesinde Avrupaya Kan ve ateşle pişi- rilmiş yeni bir şekil verilecekti. Umu- Mİ harp başlangıcında seferber hale getirilen kuvvetler şöyle görünüyordu: İtilâf o devletleri tarafında Rusya 2,150,000, Fransa 2,100,000, İngiltere 260,000, Sırbistan 300,000, Karadağ 50.000, Belçika 125,000, yani ceman 5,585,000 asker bulunuyordu. Merkezi devletlerin bütün kuvvetleri ise 3,170,000 kişiden ibaretti, Dört seneden fazla bir zaman de- vam eden bu milletler çarpışması es- nasında bir taraftan yeniden kuvvet, tedarik etmek kaygusile ve diğer ta- raftan da telef veya âlil olanların yı rine iksme etmek maksadile yukarıda» ki rakamlar haylice şişirildi. Umumi harbin sonunda mağlöp milletlere imzalatılan sulh muahede- leri mucibince o devletlerin silâhları ve askeri kuvvetleri ellerinden alındı. O muahedi imzalanırken hüküm süren parola: «Bir daha harp yok!» nidasiydi. Bu parolanın umumi bir silâh bırakmak ile hakikileştirileceği ümid olunuyordu. Halbuki bu ümid boşa, çıktı, Galip devletler silâhları tahdld etmeyince mağlüp “milletlerin herkesce malüm olan ahvâl ve şerait içinde yeniden silâhlandılar. Hem de gerek galib, gerekse mağlüp taraf şim- diye kadar misli görülmemiş derecede , da hiç olmazsa Fransa gibi erkek nü- fusunun yüzde kırkını harbe sevkede- ceği kabul olunursa Alman ordusu © nun 14-15 mtiyon askere baliğ olacağı anlaşılır. İtalyanın askeri kuvveti hakkında- ki malümat doğrudan doğruya bay Mussolini'nin ağzından çıkmış olan * erkamdır. Habeşistan harbi esnasında Umumi harbe İngilterede metburi askerliği kuran mareşal Kiçner ordularının harp kabiliyetlerini art- tırdılar. 1914 Senesi temmuz nihaye- İ tinde müthiş ve muazzam görülen askeri kuvvetler bugünkü vaziyet kar-| şısında bir gölge gibi kaldı. 41 milyon nüfusa malik olan ve Maginot hat- tını inşa eden Fransa askeri hizmeti kadınlara da teşmil etti. Fransız aske- ri mütehassıslarının ifadelerine naza- ran Fransa harp halinde 8 milyon as- ker çıkarabilecektir. Bu miktara Afri- kalı askerler dahil değildir. Demek ki Fransa erkek nüfusunun yüzde kır- kını cepheye atabilecektir. Rus Harbiye komiserinin ifadesine nazaran Sovyetler bugün 30 milyon talim görmüş askere maliktir. Rusya- nın nüfusu 160 milyon olduğuna na- saran bu nüfusun yüzde 18 i harbe sevkedilebilecektir. Mecburi askerlik hizmetini kabul edeceği söylenen İngiltere devleti Av- Tupadaki 45 milyon nüfusunun 4 mil- yonunu asker olarak yetiştirebilir. İn- giltere, umumi harpteki ilk mağlübi- yetlerinden sonraki harp senelerinde | 420 milyona baliğ olan müstemleke ahalisi sayesinde '7 milyonluk bir or- ! du vücude getirmeğe muvaffak olmuş- tu. O devirden kalma tecrübelerine istinad edecek olan İngilterenin yeni bir harp zuhurunda tekrar hiç olmaz- sa yedi milyon asker çıkarması bekle nebilir. Almanyaya gelince bu devletin a5- keri hazırlıkları hakkındaki malümat çok gizli tutulmakla beraber, onun Manisa (Akşam) — Manisa Halkevi mensubları, mevsim münasebetile köy gezintilerine başlamışlardır. İki kola ayrılan üyeler, bu hafta Bozdağ ile Salihlinin Sard harabelerine gitmişlerdir. Ödemişin Bozdağ yaylasına giden grupa vali Dr. B. Lütfi Kırdar ile tümen komutanı tümgeneral Tevfik Öke de iştirak etmiştir. Kurşunlu - Bozdağ arasında yeni açılan şöseden Rozdağa çıkılmış, yol üzerinde Kurşunlu mealarında “bir müddet istirahat edilmiştir. Sard harabelerine giden grub da Sard tarihi hakkında faydalı malümat edin- miştir. Yukarıdaki resimde Bozdağ yaylasına giden grub, Bozdağda görünü- yor. İtalyaya karşı sanksiyonlar tatbik edilince bay Mussolini demişti ki: «Kısa bir.emir üzerine 8 milyon kes- kin süngü İtalyan imparatorluğunun derhal emrine amade bulunacaktır!» İtalyan nüfusunun 44 milyon olduğu düşünülürse İtalyanın da erkek nü- İusunun yüzde 36 sını harbe sevkede- bileceği anlaşılır. Diğer devletlerin askeri kuvvetleri- ni de ayni nisbete göre hesap edecek olursak 33 milyon nüfusa malik olan Lehistanın 8 milyon asker, 18 mil- yon nüfusa malik olan Romanyanın 3,5 milyon asker, 13 mliyona nüfusa malik olan Yugoslavya ile 14 milyon nüfusa malik olan . Çekoslovakyanın | #kişer buçuk milyon asker çıkaracak- ları meydana çıkar. Geriye kalan Hol- Janda, Belçika ve Macaristanın da nü- ğuna göre askerlerinin miktarı birer buçuk milyona baliğ olacak demek- | tir. Avrupanın en küçük devletleri i olan İsviçre, Finlândiya, Estonya,-Le- tonya, Litvanya devletlerinin mecmu | müfusları 16 milyon olduğuna «göre İ bunların takriben 3 milyon asker çı- karabileceklerdir. Yukarıdaki istatistiğe nazaran da- ha bundan yirmi sene evvel umumi harbin kanlı çelik banyosunda hur- dahaş bir halde çıkmış olan köhne Av- rupa kıtasının «her ihtimale karşı» yüz milyondan fazla askeri emre müheyya bulundurmakta olduğu ne- ticesine varmak için bir İnsanın bir riyazi dâhisi olması lâzım gelmez. Tabii teşkilâtı kuvvetli olan dev- Jetler, çıkardıkları askerlerden en 2i- yade istifade eden devletler olacaktır. Bu münasebetle bugünlerde 22 nci se- nesi gelen Lord Kiçner'in ölümünü hatırlatmak gerektir. İngiltere Harbi- ye Nazırı olan Lord Kiçner 1916 s si haziranında «Hampshire» kruvazö- rüne binerek Rusyaya gitmekte iken Orkney adaları civarında kruvazörün bir Alman tahtelbahiri tarafından torpillenmesi üzerine boğularak © öl- müştü, Kısa bir müddet zarfında İn- du haline getirmeğe muvaffak olan Lord Kiçner tarafından hareketinden evvel Rus Çarına çekilen bir telgraf- namede deniliyordu ki: «İngiliz ordu- ları garp cephesinde nasıl Cihanın hayretini mucip olan bir kabiliyette yetiştirilmişse, Rus ordularını da ay- ni kudret ve kabiliyette yetiştirmeyi taahhüd ediyorum.» Bu telgrafın ifa- de ettiği mâna çok büyüktü. Alman askeri mütehassıslarının mütalâala- rına nazaran şayed bir Alman tahtel- bahiri «Hampshire. kruvazörünü ba- tırarak Lord Kiçner'in Rusyaya git mesine mâni olamasaydı Kiçner teş- Kilâtıçılıktaki büyük meharetini Rus ordusunda gösterecek ve Almanlara karşı öyle ordular ikame edecekti ki, mareşal Hindenbürg o orduları kolay- ca mahvedemiyecekti. Lord Kiçner 1916 senesi kânunusa- nisinde İngiliz parlâmentosuna İngil- terede mecburi askeri hizmet hakkın- daki kanunu tevdi etmiş ve o kanun derhal meriyete konulmuştu. Bu sa- yede Kiçner 7 milyonluk bir İngiliz ordusu teşkil etmiş ve Fransayı kurtar- maştı, Fakat, o zamana kadar İngiliz- lerin kafasına sığmıyan «askeri mü- kellefiyetsi yaratan ruhu bundan 22 sene evvel deniz suları yuttu ve bir dahâ da bugüne kadar meydana çı karmadı. — A.C€.D. | fusları takriben sekizer milyon oldu- | giliz ordusunu harbedebilecek bir or- | i Boğaziçi canlanıyor, güzelleşiyor. Yaz başlarken, eski yılların tazeliği- ne tekrar kavuştuğunu anlatmağa çalışır gibi; yeşil sırtlarının altında . çapkınea dalgalanan mavi eteklerile, dargın âşıklarına kur yapan bir genç kız manzarası arzediyor. Gençlik, güzellik, aşk ve eğlencey- ucuzdur. Burada 15 liraya kadar kiralamak mümkün oluyor Fakat bu yalılarda oturmak ta yalı Boğaziçinden bir görünüş geçmiyordu. Temmuz ve ağustosta bu rakamların kabaracağı anlaşılıyor Bu sene Boğaziçinin Çubuklusu çok rağbette.. Pazar günleri halk akın akın odaya gidiyor. Boğazın iyi ve soğuk suyu boldiğer yerlerine de rağbet edenler az değil. Meselâ Hün- kâr suyu ve Çırçır bu odadan ibaret olan bu evlerin aylık | Ağırdır: misali membamda ateş pa- kiraları 10 - 15 lira arasındadır. Bo. | bası içmek insanın gücüne gitmez İ gazın Anadolu sahilinde evler daha | mi? Florya Şurk demiryolları kumpanyası se- | tan alındıktan sonra yapılan yenilik- ler Floryaya gidenleri çoğalttı. Yazı meyandadır. Si le dolu sayısız sefahet yıllarından | Fakat Çubuklu bu yaz rekor kırıyor. bak #önra birdenbire neşesini kaybetmeye | Pazar günleri vapur dolusu halkın ie başlıyan Boğaziçi, yakın Senelere ka- | korulukta boş yer bulamıyarak geri Tabr dar hayatından ümid kesilmiş, mânen | dönmeye mecbur kalması da gösteri- payi kefehlenmiş son deminde bir veremli- | yor ki, halk nezih eğlenceyi daima dön yi andırıyordu. Fakat uzun mücade- / tercih ediyor. yedi | Jelerden sonra kefeni yırtmaya mü- İ o Karakulak ma ihmal edilmiş- iy | svaffak oldu ve yeniden canlanmağa | tir. Boğazın en güzel suyu muhakkak S | başladı ki, Karakulaktır. Nakil vasıtası olma- hi Pazar tatilini geçirmek için Adalar | ması yüzünden bu emsalsiz mesire- mwüy ve Arisdolü yakası kadar Böğeza gi- | den halk istifade edemiyor, Şirketi bire deriler'de çoğalıyör. Bu sene Boğaza | Hayriye, kendisi otobüs işletmese bile otor göç edenlerin de geçen-yıllara naza- | bir otobüsçü ile anlaşıp Kombine bi- te ran fazlalaştığını görüyoruz. Boğaza | letler ihdas elmelidir. bil ş İ daha ziyade orta halli alleler göç edi- | (o Karakulağa gitmek kolaylaşınca m yorlar, Çünkü evler diğer yerlere | suyun pahalılaşması ihtimalleri akla önü nisbeten Boğazda daha ucuzdur. geliyor. Maalesef rağbet arttıkça ya- örül Boğazın ucuz evleri sahile uzak yer- | Pilan ilk iş fitleri arttırmak oluy! çük lerdedir ve ekserisi ahşaptır. Üç, dört | Allahın buz gibi suyunu «taş yerinde dan sele... İnsana denize kayacak hissini e çor. Uzun senelerin tesirlerile şe- | geçirmek üzere Sirkeci - Çekmece kilsiz bir manzara arzeden ku yalılar | banliyösündeki. sayfiye yerlerine gi- ekseriyetle boş kalmağa ve boş kal. | derler de her sene biraz daha artıyor. dıkça harab olmağa yüz İ En çok Bakırköyle Yeşilköy rağbet Rumeli sahilinde ev kiral | görüyor. Fakat pazar tatilini geçir- değişiyor. Bebek Boğazın en kontor. | mek üzere Florya tercih ediliyor lu köyüdür. Ev kiraları da yüksektir. | Yaz geçirmek için Bakırköy ve Ye- — ME mer İlde devam, | Şilköye göç edenlerin artmasına, tren gâh Sarıyer Büyükadayı taklide devam ediyor. Sahile yakın yerlerde ev kira. "| ücretlerinin. ucuzlatılması. âmil o 'K ları Bebekten aşağı Kalıyor. Tarab- | Yuştur. Devlet demiryolları dokuzun- kiz yanın denize uzak olmıyan kısımları | <U işletme müdürlüğü Nafta, Vekâle- Bu da burilar gibidir 5 | tinin emrile iki sene içerisinde vakit yik Emirgân - Boyacıköy, Boğazın Ana- | vakit o Kadar geniş tenrilât yapmış- Dier dolu sahilindeki köyler kadar sessiz. | “©” ld sap am pe dir. Sahile yakın yerlerde ev kiraları | şoldukça insan dokuzuncu işletmeyi yon yükselmiştir. Zavallı İstinye, Yeniköy. | patırıyor ve Sirkeci İrenleri göze iliş- dur İ Je Emirgünn arasında, ve onlardan | t149* de “tensilâtı akla geliyor. ? kaçar gibi çıplak tepelerin eteklerin “Geçen pazar Floryaya 15,000 kişi inik de mutavazı, boynu büklik halini mu- | #'v:P gelmiştir. Şirket zamanında bir Die İünlişi ediler sene zarfında satılan biletler iki mil- 3 İ İltaş — iü yonu pek geçmiyordu, 935 senesi or- hab LE 22, 31 vi ae gi talarına doğru yolcuların kısmen ç0- isim My alym a di Yi galdığı ve 936 senesinde 2,869,803 bi- On hafazada ısrar ederken iskele ciyeti | jet satıldığı görülmüştür. Fakat bu- Nev e e da na mukabil 937 de 4181595 yolcu itte ürü cesaret oi y nakledilmiştir. bilir edemiyor. Köy içinde üç odalı bir evi a ti z ! dün azami 7 liraya kiralıyabilirsiniz. İske. | , , <nziâtlı banliyö tarifesi 23 nisan Bili Je binli bie öğ 10 Yin 1937 de başlamış ve yolcu adedi de bu is ak RM ,, | tarihten sonra artmıştır. 936 senesile Fon e YO İL Boğariçinin | 937 arasndaki 1.311,79 artış farkı sib sahi) ısımlarında ev kiraları yüzde İ da 23 nisan 937 den sene sonuna ka- dir, ya artmıştır. Ev sahib. İ dar olmak üzere dokuz ay zarfında sözü pi ğaza akın arttıkça evlerinin | satılan biletlerden ileri gelmiştir maz aymetlerini yükseltiyorlar i az e buh Bu sene tatil günlerinde Boğaza gi- Deniz mevsimi geldi mi? yoni denler çoktur. Tutulan istatistiklere Bu sene sıcakların erken bastırmar kazı göre bu ayın ikinci pazarında Boğaza | Si bazı gençlerin vaktinden evvel de- zeki 43,500 küsur kişi gitmiştir. Geçen se- | mize girmelerine de sebeb oldu. Hazl Fi ne ayni ayın ayni pazarında bu rakam | Yanın ilk haftasından itibaren sahil- Edis Pazardan başka fe ge- | lerde çıplak vücutler belirmeye b oni ince: Bu sene haziranda bir günde | ladı. Bir çok kimselerde Flor kal Boğaza gidip gelen yolcu mikdarı | gidiyorlar. Karpuz kabuğunun yere Toit 26.100 kadardır. Geçen sene ise 25,000 4) düşmesini kim bekler! . Nccmi Erkmen çük