hökekdl perine Ekm Hazıran 1958 — Bugü in İsirde Tekirdağ lı ile Kare Ali karşılaşıyor. İzmir 10 VAK | şam) — Türkiye başpehlivanı Tes kirdağlı Hüseyin pehlivanla oBan- dırmalı oOmeşhur Kara All 12 hazi- ran pazar günü İzmirin Alsancak stadında bir re vanş güreşi yapa caklardır. Tekirdağlı ve Kara Ali İzmire gelmişlerdir. bu iki pehliyandan başka Tekirdağlı Yusuf, Manisalı Halil ve daha bir çok güreşçilerimiz karşılaşacaklardır. Müsabakanın çok çetin olacağı anlaşılıyor, Tekirdağlı: Rakibimi fazla bekletmeden ye- neceğim, Demiştir. Kara Ali ise - İstanbuldaki güreşte; lâyıkile hazırlanmamıştım. Şimdi idmanım lamamdır ve Tekirdağlıyı. yüzde. 80. yeneceğim kanaatındayım. Uzun söz söylemeğe lüzum yok. 12 haziran gür nü hakikat anlaşılacak. Türkiye baş pehlivanı Tekirdağlı Hüseyinin gazetemize hediye ettiği son resmi Demektedir. Müsabakanın orta hakemliğini Tekirdağlı Hüseyinin meneceri Abdullah Subaşı peblivan yapacaktı. Kara Ali, buna itiraz of miş, başka hakem istemiştir. Güreşler, İzmir askeri hastanesi menfaatine yapılacaktır. Civar vilâ- yet ve kazalardan güreşi görmek için aşi azam benze lmmsmnsez$ inegölde bisiklet koşuları Bursa ve İnegöl İnegöl (Akşam) — Bursa bölge sinin bisikletçileri, Bursaya seri har linde koşular yapmaktadırlar, Bu sefer vali B. Şefik Soyerin teş- viklerile Bursa bisikletçilerinden 6 kişilik bir grup İnegöle gelmiş ve Halkevinin misafiri olmuştur. İnegöl bisikletçilerinden de 6 ko- şucu iştirak ederek Ahdağı yolu üzerinde 30 kilometrelik bir bisiklet koşusu yapılmıştır. Bu koşuda Bursa Acar İdman yur- dundan Bekir birinci gelmşitir, İne- bisikletçileri bir arada göl bisikletçileri üçüncülüğü kazan- ynıştır. Başka klüblerin bisikletçiler» şuda Türkiyenin tanınmış bisiketçi- lerinden Bekir, yolun muhtelif şekli- lerine göre koşu esnasında İnegöl bisikletçilerine ameli malümet ver miştir. Kaymakam, fırka başkanı ve Hal- kevi spor komitesi başkanı bu ilk bisiklet koşusunu otomobile ile ar- kadan takib etmişlerdir. Finlândiya güreşçileri gesinden gönderilen hakem Hulkinin Ankara M (Telefonla) — Finlân- | idaresiride Bandırma İdman yurdu diya güreşçileri ile güreşçilerimizin 15 haziranda İstanbulda yapacakları müsabakaların tehir edildiği yazıl. ruşbı Haber verildiğine göre güreş fede- rasyonu bu müsabakaların eylülün son haftasında yapılmasını kararlaş- tırmış ve bunu Finlândiya güreş fe derasyonuna bildirmiştir. Şehrimize gelecek Finlândiya ekibi güreşçileri arasında muhtelif sıklette Avrupa sampiyonluklarını senelerdenberi muhafaza eden tanınmış güreşçiler vardar, Bugünkü spor hareketleri Taksim stadında: Galataspor - Şişli oApoyevmati- ni kupası final maçı saat 9,35 de. Reşiktaş stadında * Güneş - Beşiktaş şild Kardö- finali, Snat 17,30 da. Okmeydanında ok atış talimleri İstanbul 11 (A.A) — Okspor kü- rumundan bildirilmiştir; Ulusal sporlarımızın atası ve mil- M bünyemizeen uygun sporumuz olan < Okçuluğumuzu yurdumuzda uyandırmak ve yaymak için kurulan ile Doğanspor takımları kalabalık bir *seyirei kütlesi huzurunda karşılaştır lar. yimde de bir gol atarak galibiyeti temin etmiş, Doğanspor ancak bir gol atabilmiştir. Her iki takımın taraftarları heye- canlı dakikalar geçirmiş, maç çok güzel ve temiz oynanmıştır. Galib gelen İdman yurdu 25/6/938 de Gönene gidecek ve Gönen İdman i yurdu ile ikinci maçını yapacaktır. 26/6/938 tarihinde Gönen Doğanspor takımı Bandırma Doğanspor takımı ile Bandırma sahasında karşılaşa- gaktır. m Bugün Rarutgücü alanında yapılacak | olan maçlar: 1 — Balorköyü - Rum ve Barkobba genç takımları saat 9 da, 2 — Barutgücü 3. ve Barkohba genç takımları saat 1040 da. İ 3 — Tophane Gençlerbirliği ve Barut. gücü 2. genç takımları saat 12 de, İ 4 — Tophane Gençlerbirliği B, ve Bar rutgücü 1, genç takımları saat 14 de, İ o 56 — Fatih Gençlerbirliği ve Barutgücü B. takımları saat 16 da. 6 — Fatih Gençlerbirliği ve Barutgücü İ Açılımları sat 18 de, Karşılaşacaklardır.. kuru: muj MUZ ilk alığ çalışmalarına 12/6/938 pazar günü haşlıyacaktır. le İnegölde ilk defa yapılan bu ko- | | | | i ! i İ Mim kl, futbol mevsiminin tayin edil Güneşle Beşiktaş karşılaşıyorlar Bugün Şeref stadında şild maçi için milli küme birincisi Güneşle, mili küme ikincisi Beşiktaş takımla ri karşılaşıyorlar, Mevsimin oldukça ilerlemesi ve ta- şı oynadıkları maçlarda âsi #vwbol- dan bezdiklerini gördük. Güneş ta- kımı ise, geçen hafta Galatasaray maçında güçlükle bir buçuk saati çıkarabildi. Bugün, güzel bir maç seyredebil- mek için klüblerin ve takımların son bir gayret göstermeleri icab eder. Bu münasebetle şunu da ilâve ede mesi ve futbolcularımıza bir istira- hat devresinin ayrılması lâzımdır. Bizim iklimimizde futbol sezonu” nun eylülde başlayıp mayıs sonunda bitmesi lâzımdır. Uv. Y. Pesser cezalandırıldı Almanya, İsviçre dünya kupası maçında İsviçre müdafii Minelliye top ayağında yokken kasdi bir tek- me vuran Alman mill! takım solaçığı Viyanalı Pesser Alman federasyonu tarafından iki ay müddetle diskalifi- ye edilmiştir. Mineli oyunun O dakikasına kar dar kasdi seri bir oyun oynamış, Pesserin ve Habnemannın üzerine müteaddid defalar iki ayağile bir- den tehlikeli şekilde atlamıştı. Bu har reketlerden bizar olan Pesser gene böyle bir harekette Minelliye şid- detli bir tekme vurmuş, İsviçre mü dafii de rakibinin bu hareketinden Azami istifade etmiştir. Tekmeyi yiyen Mineli bir Külçe gibi yere yuvarlanmış, bu manzarayı gören hakem Langenüs, Pesseri sa- hadan çıkarmıştır. Maçtan sonra hakem: — Bu hareketile Minellinin Pösseri tahrik ettiğine şüphe yoktur. Fakağ futbol sahasında hiç bir oyuncu T& kibini kendi kendine cezalandırmak lerini def'i ettiğini memnuniyetle okudum. Sabahaddin Kalkanın def'i. sini memnuniyetle kabul eder ve muhterem Trakya halkının önünde ve sporcu büyüklerimizden Kâzım Diriğin huzurlarında döğüşmeği memnuniyetle kabul ettiğimi sayım Atışlar İstanbulun en eski bir | gezetenizin e stadı ve tarihsel bir varlığı olan Ok- meydanında yapılacaktır, vi Vehbi İleri ” İİ İlmi tedkikler bir ok hastalıkların vehimden ibaret olduğunu gösterdi Sahte ameliyattan sonra işilmeğe başlıyan Bazı insanlar son derece evhamlır dırlar, Hastalıktan çok korkarlar, Fa- kat gariptir ki hasta olanlar da bum lardır, Düşünür, taşınır, hastalıktan «Düşündüğüne uğruyor> tabiri üze- rinde son günlerde fen ve tıp bazı ted- kikatta bulunmuş ve insanların haki- keşfetmiştir. Dimağın vücud üzerin- de büyük nüfuzu vardır, Nasıl utanın- ca yüzünüz kızarırsa, ayni surette bir olduğu halde bir türlü İşitemiyen, ayak veya kol mafsalları hasta ve sar kat olmadığı halde yürüyemiyen, kol- larını oynatamıyan birçok hastalara rTaslamışlardır, Bunların duymamalar rının veya yürüyememelerinin sebs- binin uzvi olmadığı, dimaği olduğu birçok ameliyatlardan sonra anlaşıl- mıştır. Birkaç misal bunu daha iyi izah edecektir. Kılçık yutan kadın! Bir gün orta yaşlı bir kadın bir bar ık kılçığı yuttuğu zehabına kapılıyor. Bir hafta yutkunamıyor. Su bile içer- ken ağrıdan yüzü mosmor oluyor, Derhal bir doktora müracaat ediyor. Dikkatli bir muayeneden sonra doktor bir kılçık olmadığını söylüyor. Fakat buna inanmıyarak başka birine mü- rTacaat ediyor. Bu doktor da muayeno- den sonra, kadının vehme ka pıldığını ve şayet bir kılçık çıkani- mazsa iyi olmıyacağını anlıyor. Par- makları arasına kılçığa benzer bir şey sıkıştırdıktan sonra elini kadmın ağ zına, sokuyor, seri bir hareketle geriye çekiyor, kılçığı kadına gösteriyor. Kadın kılçığı görür görmez geniş bir nefes alıyor. Öteki doktoru çekiş- tirmeğe, bir kılçık çıkaramıyacak kar dar kara cahil olduğundan bahse baş» layor. Bu vakayı Amerikada meşhur psikiatri mütehassısı Frederic Dam- rau hikâye etmiştir. Koşan kötürüm Ânt bir heyecanın, bir büyük korkur nun birçok hastaları iyi ettiği görül- müştür. Yangın ve diğer felâketlerde kendilerini kötürüm zanneden bir- çok kimselerin güya tutkun ayakları ile son süratle kaçmağa başladığı hay- retle müşahede edilmiştir. Doktor Damrau'nun anlattığı bir vaka vardır: Vehimle kötürüm olan ğini gören kadın yerinden fırlıyarak koşmağa başlıyor. Bu süretle iyileş- miş oluyor, Amerikanın en meşhur sinir müte- hassıslarından biri olan Bostonlu Dr. Abraham Miyersan'a bir gün bir pro- fesör müracaat ederek yutkunmâkta kit kolayca mayileri içebildiğini gö- rüyor, ve ondan sonra su, süt, çay iç- mede güçlük hissetmiyor, Üç gün sonra tekrar bayıltılacağı söyleniyor, Bu sefer ayıldıktan sonra sulb maddeleri de yutacağı bildirili- yor. Pilhakika ayıldığı vakit profesör bir sandviçin yarısını yemiş olduğunu görüyor; sandviçin diğer yarısını da - Tehlike harşısınls in kötürümler İİ zamanlar Nevyorkta Fox Hills hasta nesinde idim. Siperde müthiş bir bom” bardıman altında iki gün kaldıktan sonra tamamile sağır olan bir asker getirdiler, Kendisini muayene ettikten ve anlattıklarını dinlediklen sonra İşitme uzuvlarının ârızasız olduğuna kanaat getirdik, Anladık ki korkutu- cu gülle seslerini işitmemek için di- mağı anu sağır yapmıştı. Dimağı te- deviye karar verdik. Bir kâğıt yazar rak kendisini elektrikle iyi edeceği- mizi bildirdik. Halbuki zavallıyı elek- trik değil, iyi olduğuna iman, iyi ede- bilirdi, Tabii bunu ondan sakladık. Sanki ciddi bir ameliyata hazırlanı- yormuşuz gibi sahneyi tanzim ettik. Ameliyat odasına büyük bir elektrik makinesi koyduk. bir hastabıkıcı bar şını tıraş etti. Ben de başına makine- nin tellerini geçirdim. Hepsi saçma idi. Fakat adam üzerinde tesirini yap- mağa başlamıştı. Hasta heyecandan titriyordu. Cereyan düğmesini açtığım zaman hepimiz ciddi surette yüzüne bakıyorduk. Makine gürültü çıkar- mağa, mavi kıvılcımlar saçmağa baş» ladı. Hastaya ancak başını gıdıklıyacak kadar elektrik geliyordu. diye bağırdım. Elek- trik düğmesini daha fazla açtım, Ce- reyanın tesiri ile yerinden fırladı. Bu anda yanıbaşında duran bir hastabar kıcı eline telefon âhizesini verdi, Bİr kadın sesi geliyordu. Oyunu tam yap» mak için Şikagodaki nişanlısına tele- fon etmiş, hasta İle konuşmasını söy- lemiştil, Telefon âhizesini kulağına götürür götürmez, yüzü birdenbire değişti: — Darling, işitebiliyorum, diye ba» caalle sokağa çıklığı zaman kalb buh» ranı geldiğini, fakat evde oturursa kendini son derece iyi hissettiğini söy- lüyor. Doktor sorup sual ediyor ve an- lıyor ki bundan birkaç ay evvel ka dın sokağa çıktığında kocasına, baş- ka bir kadınla koi kola giderken ras- lamıştır, Ondan sonra her sokağa çi- kışında kocasını tekrar böyle bir hal- de görmekten korktuğundan kalbine çarpıntı gelmektedir. Harpte arkadaşının bir gülle ile par ramparça olduğunu gören bir askerin hiç sebepsiz gözleri kör olmuştu. Dai- mi surette bir infiliktan korkan bir kimyager bir sabah kalktığı zaman gözlerini açamamıştı, Amerikada Yale darülfünununda araştırmalar yapan Dr. Nataniel Sher” man, iplidai kavimlerde sihirbazların birçok hastaları nasıl iyi ettiğini izah etmiştir. Sihirbazlar sinir doktorları" nın yaptıkları gibi hastalara iyi olar cakları imanını vererek onları iyileş* tiriyorlarmiş. Tabii kanser, tansiyon gibi uzvi hastalıkları bu suretle iyi etmenin imkânı yoktur, Fakat iyi ol cağına iman, bunları bile iyi edebile- cek kudreti verir, Bundan sonra kür lağınızda küpe olsun vehim etmeyin! Nuri M, Eren