28 Nisan 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

28 Nisan 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i 28 Nisan 1938 AKŞAMDAN AKŞAMAw Insan sermayemizin bir fasıldan öbürüne göçü Öiedenberi, şöyle bir tenkid işiti. Bir: — Ferdi müteşebbislerin kurduk- ları sanayi, ticaret, nakliyat vesalre Mm“esseselerine nisbetle devleteilik r:üesseselerinde olüzumundan fazla recmur ve bahusus Âmir kullanılıyor. ? ger kadrolar bu derece yüklü olma- o milesseseler daha iyi işleyip mu- laklyele erişecek! 'Ticari mahiyet- i dairelerimizi ticar) ruhta kur- yiz, Pir dostum, - mülessese Ismi zikret miyerek - anlattı; — Daire müdürleri sınıf arkadaş- larımdı. Kendilerini ziyarete gitti- ğim vakit, ikinci direktörün odasın- da oturarak dereden tepeden konuş- tuklarım gördüm, Ben de aralarma katıldım. Epeyee çan çan ettik. Son- Ta, yemek samanı geldi, çıktık. Dal reye geç dönmeği de mahzurlu bul madılar, Çünkü pek de o kadar ya- pecak iş olmadığını hepsi biliyor; esasen vicdanen de muztarip oluyor- lardı. Bunlar, haddi zatında yüksek tah yüksek kıymetli kimselerdi. Başka işlere geçmekten de çekini. yorlar; zira, buradaki tertib yüksek idareci maaşları orada mevcud değil. Mübalağası varsa, günahı söyliye- boynuna! S v tel Bı: Fakat ben bizzat başımdan geçen bir vakayı anlatayım: Bundan on $€- ne evvel sergi kuran bir müessese miz, oraya adamları göndermişti. Ben de bu işle alâkadar olduğum için gittim. Beş memur, bazı fişlerin tan- zimiyle uğraşıyordu. Yaptıkları işin iki hafta kadar süreceğini söylediler. Ertesi sabah ben kendilerinden bir saat evvel gelip de tek başıma bütün tasnifin yarısını kıvırınca telâşa dü- şerek: — Aman, birader! Bize kasdın ne- dir? - dediler, Derhal itirazlar yükselecektir, bi- yorum: — Bir tarfatn makineler, insan- | ları maişet vasıtalarından mahrum bırakırken, bir taraftan da böyle ay- | kırı düşüncelerle mi bir takım vatan- Gayların ekmeğine göz dikiliyor? Hayır kimsenin nafakasına göz dikti- gimiz yok. Bilâkis barem gibi usul lerle her meslek erbabının müreffeh olmasını istiyenlerdeniz. Fakat sana- yide bazen filânca istihsal şubesine faza tehacüm olunca, sermaye, diğer şubelere göç eler. Keza, bülçede de bir fasıldan ötekine münakaleler ya- pılır. Ayni şeyi münevverlerimiz ara- sında da yapamaz mıyız? İktisadi, idari mahiyetteki işlerin başında hakikaten İüzumundan faz- la memur ve Âmir toplanmış mıdır? Ortalığı şöyle bir yoklıyalım. (Olup olmadığını anlamamız İçin ayni ma- hiyetteki hususi teşebbüsler mikyas- tır.) Eğer varsa, bu münevver kiy. metleri kendi yüksek maaşlarile baş- ka işlere naklederek onlardan cid- den istifade temin etmek kabil ola- maz mi? Meselâ, diğer taraftan mu- allimlerimizin icabından az olduğu-” nu da biliyoruz. Başvekâlete bağlı bir koordinasyon. bürosundan da bahsolunuyordu. O. nun teğdkik edeceği meselelerden biri de bu olamaz mı? (Vâ - Nü) ŞEHİR HABERLERİ Yerli mallar sergisi Bu seneki sergi için hazırlıklar başladı Onuncu yerli mallar sergisi hazırlık. Jarına devam ediliyor. Milli sanayi bir- liği son defa olarak bu sene de Gala- tasaray lisesinde açılacak olan serginin plânını hazırlamağa başlamıştır. Mü- esseselere bu plâna göre sergide yer ve- Tilecektir. Onuncu yerli malar sergisine bütün sanayi zümreleri birçok yeniliklerle iştirak edeceklerdir. Bu seneki sergi sâ- tıştan ziyade yenilikleri teşhir gaye- sini istihdaf edecektir, Bununla bera- ber kuyumcular, tuhafiyeciler, ağız- Yıkçılar ve salr küçük esnafın satış yap- masına müsaade edilecektir. Sergiye teşhir için getirilmiş olan eşyadan sa- tın almak isteyenlere birer nümune ve- rilecek ve bu nümüneye göre isteyen mağazaya gidip sergide beğendiği eş- yanın aynini alacaktır, Bu sene sergi bahçesinde halkın eğ- lenmesini temin maksadile birçok ye- nilikler yapılacaktır: Sergiyi bayram | yeri manzarasi halinden kurtarmak için çoluk çocuk eğlence yerlerine ald olan silâh atmaya mahsus nişan yeri, kayık salıncağı ve saire gibi şeyler bu seneki sergide bulundurulmıyacaktır. 1939 senesi yazında açılacak olan bi- rinci sanayide flerleyiş sergisi yeri için de tedkiklere devam edilmektedir. Bu- lunduğunu evvelce yazdığımız sergi ye- rine aid formaliteler ikmal edildikten sonra İktisad vekâletinin bu seneki bütçesine koyduğu 50,000 liralık tah- sisatla inşaata başlanacaktır, Silivri dispanseri Dün vali temel atma resmini yaptı Vilâyet tarafından inşa edilmesine karar verilen Silivri dispanserinin temel atma merasimi dün Vali ve Belediye Reisi Muhiddin Üstündağ tarafndan yapılmıştır. Merasimde B. Muhiddin Üstündağdan başka Be- lediye rels muavini B. Rauf, Maarif müdürü B. Tevfik, Silivri kaymaka- mı B, Vakkas, Silivri Belediye reisi ve salr zevat hazır bulunmuşlardır. Dispanser binası, üç ay içinde bi- tecektir. Bu münasebetle B. Muhld- din Üstündağ, yeni ikmal edilen Silivri rıhtmunı tedkik etmiştir. Rıh- tam boyu İle Topkapıdan itibaren İstanbul « Londra asfaltı üstünde bulunan çeşmelere ağaç diklimiştir. Gümrük komisyoncuları ve lise tahsili kaydı Gümrük komisyoncuları hakkında hazırlanan kanun lâyihasında komis- yoncu olabilmek için lise tahsilinin şart konması, ekserisi bu derece tah- sil görmemiş olan komisyoncuları te- lâşa düşürmüştür. Bunun Üzerine An- karaya müracaat eden komisyoneular, henüz katiyet kesbetmiyen kanunda değişiklik yapılmasını istemişler ve bu arzularının yerine getirildiğini haber alarak memnun olmuşlardır. Lise tahsili kaydı, müktesep hakla. rım tanınması gibi, hâlâ çalışmakta bulunan komisyonculara deği, bade- ma bu mesleğe girecek olanlara tatbik üze: Haklı şikâyetler Kaloriferlerin yanma zamanları itti ve bir çok apartımanlarda ioriferler yandı. Bu sene de havalar öyle devam edi- yor. Halbuki bin çok apartmanlarda on günden beri kaloriferler yanma- maktadır. Bu yüzden hele çocuklu &ielerde hastalık vakaları çoktur. Bir çok karilarimiz bu halden şikiyet edi- yorlar, Apartıman sahipleri (Omuka- veledeki bu maddeye istinaden kalo- riferleri yakmak istemiyorlar. Sıhhati umumiye ile rlâkadar olan bu meseleye resmi makamların mü- dahalesi lâzımdır. Kaloriferlerin ya- kılıp yakılmaması tarih ilo değil an- cak havaların “cak veya soğukluğu ts kaydedilmelidir. Osmanbeyde bir tram- vay röfüjü lâzım Osmanbeyin tramvay durak yerin- de, tapkı Bomonti ve Hastahane 13- tasyonlarında olduğu gibi, bir tram- vay bekleme kaldırımı (röfüj) çok Hzımdır. Osmanbeyde tramvay bek- yerler sık sik geçeni otabils ve oto- mobil ve arabalardan dolayı kazaya maruzdurlar. —— Karilerimizin diğer şikâyet ve di- lekleri 10 uncu sahifemizdedir. Harbiyedeki helâ Neşrettiği koku tahammül edilmez hale geldi Harbiyedeki umumi helâ, artık ta- hammü! edilmez bir hale geldi. Şeh- rin en kalabalık ve işlek bir caddesi Ü ci bu pislik ve mikrop yu- vası, yalnız çirkin, berbad bir tesir bırakmıyor, etrafındaki binalarda 0- turan halkın sıhhatini de bozuyor. Bunun buradan kaldırılmasını şimdi- ye kadar birçok defalar temenni et- tik. Fakat aldıran, alâka gösteren ol- madı, Havaların henüz serin gittiği bugün- lerde bile buradan dağılan boğucu, pis koku, helânın bulunduğu mevki- den çok ileriye kadar sirayet ediyor. Halbuki bu mevki, Harbiye - Fatih, Şişli - Tünel ve Maçka - Harbiye tramvay istasyonlarının bulundukla- rı ehemmiyetli bir bekleme yeridir. Bu İtibarla günün her saatinde bura- da tramvay, otobüs beklemeğe mec- bur olan insanlar vardır. Gelen, tram- Yay, otobüs gelinceye kadar bu iğrenç kokuya tahammül etmek için burun deliklerini kapamağa mecbur oluyor. Önümüz yazdır, bu pislik yuvasının ne kadar müz'iç bir vaziyete geleceği- ni tasavvur etmek güç değildir. Bu mikrop yuvasını kaldırmak büyük ve mali bir külfete mütevakkıf değildir. Abdeshane ihtiyacını ileriye sürerek burasını muhafaza etmek makul ve makbul bir mazoret sayılmaz. Bir çocuk elini kaynar suya soktu, eli haşlandı Nişantaşında oturan bayan Kevser, bir yaşındaki kızı Hidayetin bezlerini yıkamak üzere mangalda su kaynat- makta iken Hidayet bir aralık manga- Ja yaklaşmış, ve elini kaynar suya s0- ku vermiştir, Bu suretle eli haşlanan yavru Şişli çocuk hastanesine kaldırılmıştır. | Süt işi hakkında tedkikler Vekâlet karar verdikten sonra harekete geçilecek Sütçüler cemiyeti, masrafı cemi yete ald olmak üzere süt musyene Ye kontrolfi için birer baytar ve kim- yagerden mürekkeb kontrol istasyon- ları tesis edilmesini belediyeye teklif etmişti. Belediye bu teklifi tedkik etmektedir. Diğer taraftan İstanbulun süt me- selesinin halli için belediye bazı ted- kiklerde bulunmuştur. Fakat İktisad Vekâleti, bütün memlekete şamil olarak süt işini yapmak için esaslı tedkiklerde bulunduğundan Vekâle- tin alacağı tedbir ve kararlardan ev- vel belediyenin fiil bir harekete geç- mesi doğru görülmemiştir. Belediye, Vekâletçe verilecek kararlar dahilin- de şehrin süt işlerini tanzim edecek- tir, Yolcu salonunda gümrük komisyoncular birliğine 2 oda verilecek Gümrük komisyoncuları birliği De- nizbank liman işletmesine müracaat ederek yeni yapılmakta olan Galata yolcu salonunda kendilerine iki oda verilmesini istemişlerdir. Liman işlet. mesi bu dileği tedkik ve kabul etmiş- tir. Yolcu salonu ikmal edildikten sonra | komisyoncular birliği binada tahsis e- dilen odaya taşınacak, bu suretle kira vermekten kurtulacağı gibi komisyon- cular işlerinin en çok toplandığı mın- takada daha müsald şartlar altında ça- lişmaya imikin bulacaktır. Göçmenler Bu sene de 20 bin kadar göçmen gelecek Bu sene gelecek göçmenler için ha- zırlıklara devam edilmektedir, Ne ka- dar göçmen geleceği ve nakliyat işleri üzerindeki tedkikler en kısa zamanda ikmal edilip iskân müdürlüğüne tebli- gat yapılacaktır. Nakliyata haziran- dan itibaren başlanacağı umuluyor. Tahminlere göre bu sene zarfında ge- tirilecek göçmenler 20,000 1 bulacak- tır. Bunlar için iki vapur kiralanacak- tar, Göçmenlerin çoğu Romanyadan ve bir kısmı da Bulgaristandan gele- cektir, Bu sene gelecek olan göçmenle- rin ekserisi Anadoluda, cüz'i bir kısmı da Trakyada iskân edilecektir. Üç çocuk kavgaya tutuştu, içlerinden biri yaralandı Fatihte itfalye caddesinde bir arsa- da oynamakta olan Nizameddin, Celâl ve Ahmed isimlerinde üç çocuk kavga- ya tutuşmuşlar, bu sırada ortaya çıkan ve hüviyeti tesbit edilemiyen bir çocuk da eline geçirdiği bir taşı kavgacılara fırlatmış, Ahmede isabet ederek yara- lamıştır, Polis, Ahmedi tedavi altına aldırmış, meçhul çocuğun da hüviyetini tayine uğraşmaktadır. Sahife $ | İSTANBUL HAYATI İstanbulun bir semti Topkapı sırtlarnın altında yangın harabelerini ortadan bölen çamurla yol, biraz ileride topuklara kadar to- za bulanmış, çakırçukur kaldırımlı bir sokağa bağlanıyor. Sol taraf yük- sek bir sed, sağ taraf çukur ve göz- alabildiğine geniş bir arazi, Her iki taraf ta baştanaşağı marul tarlası Sokağı biraz kamburlaştıran bir taş köprü, tarlaların ortasındaki gübre yığınlarının arasından geçen dereye geçid veriyor. Geniş bostanlar içinde kazma kürekle didinen kasketli, Pa- namalı, fötr, melon, silindir şapkalı bahçıvanlar işlerini bırakıp telâşla kenara koşuyorlar, yoldan geçen yar bancıları seyrediyorlar. Yolcu, sokağın dört yanındaki gübreli çamur gölcüklerinden sende- liyerek geçmeğe uğraşırken onlar hep bir ağızdan kahkahalar atıyorlar, Bostanların biraz ilerisinde birkaç ağaç kümesinden sonra evler başlı- yor. Yolun iki tarafı, birbirine yas- lanmış çamurdan, tahtadan, teneke den evlerle dolu. En büyükleri ikişer katlı ve hemen hepsinin duvarları çinko levhalarla zırhlanmış, Ekseri- sinin birer köşesinde küçücük bah- çecikler, çiçekli erik ağaçları görü- nüyor. Kapıların önlerine tahta, ha- sır İskemleler sıralanmış. Belleri peş- timallı, başları sarılı kadınlar, genç kızlar sohbet ediyorlar. Yerden üç metre yükseklikte, ka- Pisi bir yana çarpılmış bir kulübenin önünden geçerken teneke yamah pencerelerden biri açıldı. İçeriden bo- ğguk bir radyo hırıltası ve arkadan bir kadın sesi duyuldu: — Ayol, dün gecedenberi dinledi. ğimiz gürültü yetişir. Kes şu çalgı nın sesini de çocuğu uyutayım. Kalın bir erkek sesi cevab verdi: — Dur yahu. Radyoyu alalı iki gün oldu. Sen usandın amma, ben daha hevesimi alamadım. Onun biraz ilerisindeki, ayni de bir evin penceresniden de piyano sesi duydum. Fakat koca piyanonun, © minimini kulübeciğe nasıl sığdığına aklım ermedi. Sokağın suyu da pek bol. Her kö şebaşımda bir çeşme akıyor. Her çeşmenin başına on beş, yirmi çocuk toplanmış. Ağızlarına su doldurup biribirlerinin tepelerinden aşağı püs- kürüyorlar. İyice sırsıklam olduktan sonra da yakası açılmamış küfürler savurarak süprüntü yığınlarınm içi: ne : Etrafın © pisliğini © arkadaşıma güsterirlen, köşedeki kahvenin önün- de oturan bir delikanlı dudak bü- kerek: — Bayım, dedi, beğenemedin mi? Sizin, dev gibi apartımanlarla dolu mahallelerinizin sokakları daha mı temiz sanki? Düşündüm. Delikanlı pek te hak- sız değildi. Cevab veremedim. Cemal Refik Deniz Ticaret mektebi Deniz Banka geçiyor mu? Deniz ticaret mektebinin de Deniz- banka devri düşünülmüş ve bu husus- ta todkiklere başlanmıştır, Fakat bu cihet, dün öğleden sonra çıkan gaze- telerden birinin yazdığı gibi, kararlaş- mış değildir, henüz proje halindedir. Bu hususta kati karar verilince de- vir muamelesine başlanacaktır. 1 Mayıs Bahar Bayramında TÜRK MAARİF CEMİYETİ Rezetlerini takınız... — Bayram deyince insanın aklına ,.. Halbuki çocuk haftası programın- daki gözme,, ... İktisadi konferanslar da var! Bence buna hiç lüzum yok!., B. A, — Bilâkis, rahat yürekle bay ram yapabilmek için en lüzumlu Şey...

Bu sayıdan diğer sayfalar: