SIYASI İCMAL: Berlinde cereyan eden müzakereler Peşte konjeransı; Macaristan ile Avusturyanın Almanya, İtalya ve J0- ponya ittifakının bütün esas ve yö yelerini kabul eylemeleri üzerine Üç- ler ittifakının Beşler cephesi şeklinde genişlemesi neticesini vermiştir. Bu toplantıyı müteakib Yugoslavya Büş- vekili ve Hariciye Nazırı Dr. Stoyadi- noviç Berline gitmesi ve aynı zaman- da Lehistan Hariciye Nazırı baron Beckin iki gün kalmak üzere diman- yanın. payitahtında bulunması dün- ya politikasının giyadesile dikkatini celbetmektedir. Yugoslavya o Başvekili (O Romayı tiyaret ederek İtalyan - Yugoslav anlaşmasını teyid eyledikten sonra Beriine gidip burada dört gün kal- ması evvelce kararlaştırılmıştı. AL manya ile İtalya sıkı milttefik bulun- duklarından bunlardan birile anlaş- mak ve samimi olmak diğerile de aynı münasebette bulunmağı icab eylediğinden Dr. Stoyadinoviçin Ber- lin seyahati bu devletin tutmus oldu- ğu yeni harici politikanın mantıki devamı bulunuyor. Fakat Lehistan Hariciye Nazırının Berline gelerek derhal Almanya Ha- riciye, Nazırı baron von Neurath v8 Prusya Başvekili general Göring ve diğer milhim devlet adamlarile temas ve müzakerelerde bulunacağı evveloe kararlaşmış değildi. Lehistanın Sov- yötlere karşı askeri müttefiki Roman- yada Almanya ve İtalya le dostluk ve anlaşmak taraftarı bir partinin iş başına gelmesi ve Lehistan e sa münasebeli bulunan Macaristanın da Avusturya ile birlikte bir taraf- dan Almanya - İtalya ittifakına üti- hak eylemeri ve diğer tarafdan Ro. manya ile aradaki husumeti ve zıd- diyeti bertaraf etmeğe teşebbüs eyle- mesi Lehistanı Almanyaya yakınlaş- tırmış oluyor. Lehistan Hariciye Nazırı Cenevre- de Milletler cemiyeti meclisinde İngi- Hiz ve Fransız Hariciye Nazırlarile kar- gılaşmazdan ve kendisinin bu miles- seseye karşı alacağı vaziyeti kati su- rette tayin etmezden evvel Almanya- nın ve dolayisile Üçler ittifakının si- yasi gaye ve tasavvurlarını doğrudan doğruya simamdarları ağzından öğ- renmeğe karar'vermiştir. Berlin gö- rüşmelerinin ne netice vereceği Ce- nevrede yakında belli olacaktır. Feyzullah Kazan Yektayı batıran Norveç vapurunun muhakemesi Mahkeme iki tarafın iddiasını tetkik ettikten sonra “haczin kaldırılıp Kaldırılmamasına, karar verecek İki taraf vekilleri noktal nazarlarını izahı ediyorlar Köstence limanında Yekta vapuru- na çarparak batıran Norveç bandıra» hu İranla vapuru limanımıza geldiği zaman Yekta vapuru sahiplerinin mü- racaati üzerine burada durdurulmuş ve tedbiri ihtiyati olarak üzerine ha- ciz konmuştu. Norveç yapuru acentesi bu tedbiri ihtiyati ve haciz kararına Itiraz ettiği cihetle iş mahkemeye intikal etmiş ve dün ikinei-ticaret mahkemesinde iki taraf itiraz ve müdafaalarını der- meyan etmişlerdir. Bâlan Yekta vapuru sigortasız, fa- kat içinde bulunan, Kamhi adında bir tüccara ald eşya, İstanbul umum si- gorta şirketi ile Konkort sigorta şir- ketine sigortalı olduğundan, bu iki şirketin vekilleri de mahkemeye birer istida vererek vapurun batmasından | mütevellid zarar ve ziyanın gözönün | de bulundurulmasını istemişlerdir. İ Mahkemede Norveç vapuru acente. | si vekili, beynelmilel: kanunları ileri sürerek, vapurun haczinin yanlış bir hareket olduğunu iddia etti ve: — Mahkemece verilen tedbiri ihti- yati-kararı usul ve kanuna muhelif- tir. Kaza Köstencede vuku bulmuş- tur, Küzayi mütcakip her iki vapur kaptanları bir görüşme yaparak bir hakem tayinini kararlaştırmışlar ve | biribirlerine birer de imza vermişler- dir. Orada bizim kaptanımız, tesbit edilecek teminatı Londrada vermeyi teahhüd etmiştir. Esasen biz Kösten- cede bir teminat talebi karşısında kal- | madık. Diğer” taraftan, bizim süçlu | olduğumuza dair elde vesika da mev. | cud değildir. Eğer biz suçlu idiysek, | kazayı müteakip Yekta vapuru tara- fından Köstencede aleyhimize niçin kanuni muameleye tevessül olunmar mıştır? Burada tedbiri ihtiyati kara” rı ittihazına mahal yoktur. Burada kaldığımız müddetçe mütemadiyen zarar ve ziyanımız artmaktadır. Bizi serbes bırakınız, Londraya gidelim ve istenilen teminatı orada verelim, dedi. Yekta vapuru vekili bu itiraza şu cevabı verdi: — Ecnebi limanlarında böyle kâza ve saire gibi işlerle alâkadar olacak konsoloshanelerimiz vardır. Konsolos- lar bu gibi vakayide sübut delillerini de tesbit ederler. Nitekim, ,Köstence konsolosumuz da kazayı müteakip çektiği telgrafta Norveç vapurunun hatası yüzünden Yekta vapurunun battığını yazmıştır. İrania kaptanının suçlu olduğunu göstermek içiri işte bu, mükemmel bir delilidir. Kazayı müteakip Köstencede bir muamele yapılmamasının sebebine gelince; vapurlarının battığını haber alan Yekta vapuru sahipleri buradan Köstenceye yirmi beş lira ile gitmiş- lerdir. Bu kadar az bir para ile Kösten- cede hiçbir muamele yapılmasına İm- kân olamıyacağı tabildir. Norveç vapuru kaptanı İstanbulda gazetecilerle konuşmuş ve: «Biz, on beş bin İngiliz lirası teminat verdik. Burada bizim gemimizi nasıl tevkif ediyorlar?» demiştir. Filhakika Nor- veç kaptanı bizim kaptanla görüştü- gü zaman; sAramızda bir hal çaresi bulalım. Sana on bin lira teminat ye- reyims demiş. Fakat ertesi gün bu te- minatı vermeden Köstenceden ayml- mıştır. Yine Norveç kaptanı, Mon- treux mukavelesine dayanarak gemi- nin tevkifine itiraz ettiğini bildirmiş, Halbuki, Montreux mukavelesi, bir i Türk kadınları hâkimlik vazifesini ifada tam bir müsavat sahibidir Viyanai oOkadn Tkaardan BM 1 Bayan Marianne Beth makalesinde diyor ki: çinde area Senİ “Türkiyede kadın hâkimlere pek ziyade itibar |, Şirin iöimer- mi pi | ediliyor, Türk kadınlarının umumi hayata atıl- RM rl lde maları pek eski olmadığı da düşünülürse bu e vazifesi | gibi zorla yeniliğin kıymeti bir kat daha artar yalanla > elimap) bir iş Avrupada er- edilirken 1996 sene- kek işl sayılırdı Bununla beraber kadın. Çünkü Amerikada hâkimlik mevkileri si- sinde bir telimatname le kadın larm da hak ve adalet işlerine karıştık- ları görülmez değildi. Meseli esma c0- miyetlerine kadın azalar erkekler gibi ay- ni haklara malik olarak kabul edilirdi Bu yüzden esnaf lonealarının muhakeme- ierine kadın azalar da iştirak ederdi. Ötedenberi mert olan bu Adetler, kadın- yazi riya fırka için gösterilen faaliyete bir mü- kifat olmak üzere verilen hâkimlik mev- kileri senede 15 bin dolar kadar bir vari- dat temin eder. Fırka düştüğü zaman hâ- kim de onunla beraber düşer, dan kalktı, Kadınlar tekrar adliye haya- tında hâkim rolü oynamağa başladıkları vakıt onların bu faaliyeti, Şikagoda ho- nüz sinnirüşte vâsl olmıyan gençleri mutiakemeye memur bir mahkemenin hâ- kimliğine tayin. edilen bayan Mary Bar- telmenin muhakeme esnasında bir çosu- ta söylediği: |, — «Korkma evlidım, ben sana yardım edeceğim!» , Sözlerinin sembölü altında cereyan edi- yordu. r Amerikada ilk kadın hükim 1919 sene- sinde intihab edildi. Bugün birleşik Ame- rikada kırk kadın hâkim vardır. İçlerinde bayan Kelly on yedi senedenberi hâkim- ik yapmaktadır. Bu müddet Amerike ah- vali noktai hazarından bir rekor sayılır. Ecnebi mekteplerdeki muallim ücretleri Maniler Eri eski usule göre alacaklar edilen bir usul vardır. Bu usule göre, bir muallim bir hafta içinde kaç saat ders okutuyorsa bu derslerin adedi $ ile zarbedilmek suretile bir ayda oku- tulan ders yekünu tesbit edilerek mu- allimin maaşı verilirdi. Ancak bu usulden muallimler zarar görmekte idiler. Bilâhare bu usul de- gitirilmiş, bir ay içinde kaç ders vevdise bu derslerin yekünuna göre ücret ve- rilmeğe başlanmıştı. Maarif Vekâletin- den gelen yeni bir emre göre, maaş U- sulü yeniden değiştirilmiş ve maaşla- rın eski usule göre verilmesi lâzım gel- diği bildirilmiştir. İstanbulun muhasara ve fet- hi hakkında bir konferans Eminönü Halkeyinden: Dil, tarih ve edebiyat şubemizin tertip ettiği (İs- tanbul hakkında konferanslar) seri- sinden (İstanbul muhasaraları ve fethi) mevzulu olan üçüncüsü Üniver- site tarih doçenti B. Mükremin Halil tarafından 18/1/938 salı günü saat (20,30) da Evimizin Cağaloğlundakl merkez salonunda verilecektir; Dave- tiye yoktur. Herkes gelebilir, Türk gemisini batırarak Boğazdan çıkmak istiyen bir vapurun tevkifine hiçbir suretle mani değildir. Esasen bunu, mukavelede imzası bulunan âkid devletler de kabul etmezler, dedi. Bundan sonra, Yekta vapurundaki eşyayı sigorta etmiş olan İki sigorta şirketinin vekili de şunları söyledi: — Mahkemenizce ittihaz edilmiş olan tedbiri ihtiyati kararı, yerinde bir harekettir. Romanya, Yunanistan ve Almanya mahkemeleri de bu hu- susta mahkemenizle ayni içtihadda- dırlar, Kanatime göre, Ceza kanunu- nun 383 üncü maddesine istinaden de Norveç gemisi aleyhine ihtiyati ted- bir kararı ittihaz olunabilir. Mahkeme, bu mütalâaları dinledik- ten sonra evrakı tedkik ederek haczin kaldırılıp kaldırılmaması hakkında bir karar vermek üzere muhakemeyi yarınki pazartesi gününe bıraktı. karşı hükimliğe tayin olunurlar ve yine gahsi- yetleri yüzünden mevkilerini muhafaza £ hazırlanıyor» ederler, Fırkaların kalkması ve düşmesi (o Bayan Marianne Beth makalesinin 50- onlara tesir etmez. İşte bayan Keliy bu O nunda diyor ki; fak Bu kadın hâkimler yalnız hususi mah» kemelerde- vazife görmezler. İçlerinde bir sayede 17 sene hâkimlik yapmağa muraf- olabilmiştir. çokları diğer hâkimler gibi, diğer bir takım larının kurtularak umuml adliye işlerinde de çalışırlar. Meselâ aded- (hayata çok zaman leri takriben dört bine bâliğ olan İngite- © geçmediği düşün! olursa renin kadın sulh hâkimleri de böyledir. Bugün Almanyada on bir tane kadın artar. 1920 den evvel hukuk tahsilini #rmal et- ve yaparlarsa » miş olan kadınlar tayin olunu- (zarar hasl olacağına dair bir takım na- yorlar. Yeni yetişen hukukçu kadınlar ise yürütüldü. Bedbinlikten. g0 Kurulması tasavvur edilen aile mahkeme- £ len bu düşüncelerin doğru bite lerinde ve kadınisr arasinda halli lâzım- Tiftik ve fındık | Rektör dün de bir çay İki maddenin fiatini koru- ziyafeti verdi mak için alınacak tedbirler Dile edi yö edebiyat Bam ihraç madelerimiz için mü- | - talebeleri rektörden dalan ele nir iatsndi | dileklerde bulundular ve tacirler lehine daha esa slı tanzim edilmesi bakımından yapılan tedkik- lere devam edilmektedir. Bu maddeler arasında sayılan tif- tik için tacirler arasında bir bilik mey- dana getirilmesi düşünülmektedir. Bundan gaye şudur; Tiftik fiatlerin- de nazım rolünü oynamağa müslaid Üniversite rektörü B. Cemli Bilsel lebesine üniversite de bir çay ziyafe- ti vermiştir, Talebe çay sırasında rektörün bir di. yecekleri olup olmadığını sormam ü- zerine talebeler dileklerinden bahset- bir iki firma yözünden diğer ihracat- | mişlerdir. çıları zarara uğratmamak ve bu mad- Dilekler şu suretle hülâsa edilir: denin düşük fistlerle satılmasına ma- Edebiyat fakültesi ri ni olmak, Birlik meydana gelince, ihracat İş- leri bir elden ve tacirlerin müştereken istifade edecekleri şekilde görülecek- tir. Bu suretle fiatler de sebepsiz yere düşmiyecek, bir takım spekülâsyon- lar meydana gelmiyecek ve binneti- ce müstahsil de korunmuş olacaktır. Fındığa gelince: Türk fındıkları Av- rupa piyasalarında aranan iyi bir ih- raç maddesidir, Teşkil edilecek olan Fındık kurumu bu maddenin satış- larında en mühim rolü alacak, ihra- catın intizamını temin edecektir, Fın- dık kurumu, İzmirdeki Üzüm kuru- mu gibi bir teşkilâta sahip olacaktır. Kurumun sermayelerini Ziraat ve İş bankaları müştereken vereceklerdir. Fındık kurumu İş Limited müdürü B, Bodri Nedimin müdürlüğü altında faaliyete geçecektir. B. Bedri Nedim ayni zamanda İş Limited müdürlüğü vazifesini de ifaya devam edecektir. Diğer taraftan pamuk mahsulüne de âzami ehemiyet veriliyor. Bu mad- de, en mühim ihraç maddelerimiz arasında yer alâcaktır. Pamuk ihraca- ta işlerini de Ziraat bankasmın tan- zim etmesi kuvvetle muhtemeldir. nin imtihanlara sıra numarasile de- ğil, serbes şekilde girmeleri muvaffak olan talebe tezlerinin bülten halinde neşri ve talebe tedkik seyahatlerinin temini, Eczacı fakültesi talebesi de harap olan mekteb binasının tamirini, ki- tapsızlığa karşı müessir tedbir alına- rak muhtaç oldukları kitapların bir an evvel teminini ve imtihan usulleri- nin değiştirilmesini istemişlerdir. Dişçi talebeye, gelince, bu gençler de mekteb kütüphanesinden lâyıkile istifade edemediklerinden şikâyet ve mevcud müşkülâtın izalesini isteniş- ler, mekteb binasının darlığını ileri sürmüşler, mektebe bir doktora sınr- fının ilâvesile ecnebi dillere aid ter- cümelerin talebe tarafından değil, doçentler marifetile yapılmasını rica etmişlerdir. Rektör B. Cemil Bilsel talebenin di- leklerini dinledikten sonra bunları hâ- zarı dikkate alacağını vadetmiş ve çar ya bu suretle nihayet verilmiştir. Zorlu âşık Galatada oturan İzzet adında biri, © civarda esterin evine giderek kalmak istemiş, Ester buna mümanaat edin. İsviçre ile ticari ce bıçak çekerek üzerine atılmışsa da münasebatımız yetişenler tarafından kurtarılmıştır, Ankara 15 (Telefonla) — İsviçre ile aramızda akdedeceğimiz ticaret anlaşması için İsviçreden bir heyet Arakadaş kavgası geleceğini bidirmiştim. Beş kişiden Galatada oturan boyacı Bekir İle mürekkeb olan bu heyete İsviçre ti- | arkadaşı Süleyman dün cadde üzerin- caret anlaşmaları umum müdürü riyaset edecektir, Heyeto zürih zahire borsası reisi de refakat ediyor, İsviçrelilerin memleketimizden mü- | te yaralamıştır. him mikdarda hububat alacakları Polis Süleymanı yakalamış, Bekir haber verilmektedir. tedayi altına aldırmıştır.