5 Türkkuşu Inönü kampı 150 Genç uçuş talimlerine hararetle devam ediyor Balkanların en küçük 20 Temmuz 1997 merkezi: Tiran Son senelerde Tiran imar edildi ve nüfusu çok arttı Bir Vatandaş bir ot makinesi icat etti A Edirne 12 (Akşam) — Çorluda demircilikle iştigal eden Abdi adında birisi yukarıda resmini gördüğünüz ot balye makinesini icad etmiştir. Makinenin ağız kapağından atılan otlar diğer taraftan tazyik edilmiş ve bağlanmış mü- kemmel balyeler halinde çıkmaktadır. Motörsüz, insan kuvvetile İşliyen bu makine günde 250 - 300 balye ot bağ» lamaktadır. Aletin teferruatını mücid bizzat imal etmektedir. B. Abdi ihtira beraeti alarak makinesini piyasaya çıkarmış, çok alâka uyandırmıştır, Bu makinelerin beherinin fiati 500 liradır, 5 temmuzda merasimle açılan Türk- kuşunun İnönü yelken uçuş kampın- da hararetli çalışmalar devam etmek- tedir. Muhtelif vilâyetlerin Türkkuşu ku- rumlarına mensub gençlerden mürek- kep 150 kişilik bir talebe kafilesi mu- allimlerin nezsreti altında her sabah erkenden geç vakte kadar plânörlerle uçuş ve paraşütle atlama dersleri al- maktadırlar, Talebelerin herren hepsi havacılığa karşı büyük istldad göstermekte ve şimdiden muvaffakıyetler kazanmak» tadırlar. Talebeler memleketimizde yapılmış plânâörlerle uçuyorlar, Kamp hayatı gayet iyi geçmekte- dir, Talebe ve muallimler çadırlarda yatıyorlar. Gelecek sene İnönü kam- pında her türlü tesisatı ihtiva eden modern binalar yapılacaktır. Kampa Trakyadan da elli kadar ta» lebe iştirak etmiştir. Trakya umum müfettişi general Kâzım Dirik İnönü kampının bir sinemasını almak üzere müfettişlik sinema operatörü B. Veh- biyi kampa göndermiş, B. Vehbi, mu- vaffakıyetli bir film almıştır. Sanayi müfettişlerinin tetkikleri Diyarbekir (Akşam) — Memleke- tin muhtelif yerlerinde dokuma ve küçük sanatler hakkında tedkikatta bulunduktan sonra şehrimizde de ay- ni veçhile tedkikatta bulunmak üze- re İktisad vekâletine mensub sanayi müfettişi Etem ve küçük sanatler mü- fettişi Samed şehrimize gelmişler ve ticaret odasile temasa gelerek tedki- katta bulunmuşlardır. Yanlarında Ti- caret odası reisi Nedim Pirinççloğlu ol- duğu halde evlerde mevcud dokuma tezgâhlarını gezerek tedkikatta butun- 'muşlerdır. Dün yine bu hususta ted- kikatta bulunmak üzere Mardin vi- | İâyetine gidip gelmişler ve vilâyeti- mizin. Çermik kazasına giderek tadki- katta bulunmuşlardır. Bir tahsildar üç bin liraya yakın para kaybettiğini iddia ediyor Diyarıbekir (Akşam) — Maliye tah- sildarlarından Hüseyin ağnam rüsu- mundan Karacadağ mıntakasından tahsil ettiği üç bin lirayı koyduğu heğ- besini at üstünde gelirken düşürdüğü- nü iddla etmiştir. Bunun üzerine polis, bü işle yakından alfikadar olmuş ve serkomiser B, Muharrem tahsildarla birlikte geldiği yolları ve temas ettiği eşhas ve köyleri gezmiş ve hükümete aid bu parayı meydana çıkarmak için her ne yapmak lâzımsa hepsini yap- mış İse de para bulunamamıştır. Bazı şüpheler üzerine tahsildar tev- kif edilmiştir. Tahkikata devam edili- yor. Akba müesseseleri Âakirdi ker düden kap, ge zete, mecmua ve kırtasiyeyi ucuz olarak AKBA müesseselerinde bu- labilirsiniz. Her dilde kitap, mec mua siparişi kabul edilir. İstanbul gazeteleri için ilân kabul, abone kaydedilir. Undervodd yazı ve he- sap makinelerinin Ankara acentesi, Parker dolma kalemlerinin Ankarada sab yeridir. Telalonı: 3977, Tiranda büyük cami, saat kulesi ve harbiye nezareti Arnavutluk, merkezi olan Tiran şehrini imar için esaslı bir surette ça- lışmağa karar vermiştir. Bu maksatla bir plân yaptırılmış ve plânın tatbiki- ne başlanmıştır. Bir çok geniş cadde- ler açılmış, parklar tesis edilmiştir. Tiran bir zamanlar İşkodra vilâyeti- nin Draç sancağında, Draç şehrinden, yani Adriyatik denizi sahilinden 30 kilometre içeride bir kaza merkezi idi. Güzel ve mümbit bir ovanın ke- narında kurulmuş olan bu kasabanın eskidenberi sokakları düz, akar sı rı bol ve çarşısı büyük ve işlekti. Bu kasaba 280 sene evvel küçücük bir köydü. Kasabayı kuran Süleyman beydir, Şehrin göze çarpan iki büyük camisinden birini bu bey yaptırmıştır. Bu beyin neslinden gelenler diğer bü- yük camiyi, müteaddid hayrat binala- rını ve muhtelif cami ve mescidleri ve mektepleri patırmışlardır, Vaktile nü- fusu 17,000 kişi idi. Bin kadarı hıris- tiyan ve kalanı müslüman Arnavut- Jardı. Tiran, kaza merkezi iken yüz bir pare köyü vardı. Arazisi dağlıktır. Köyleri dağ eteklerindedir. Yalnız şi- maligarbiye uzanan ovası memleke- tin servet membaıdır. Çünkü hem ga- yet mümbittir, hem de iyi işletilmek- tedir. Draçtan geçerek denize dökü- len Arzen nehri ve (İşim) nehrini teş- kil eden Rusyolate ve Terguse nehirle- Ti hep Tiran civarından çıkarlar. Vak- tile kaza iken bütün nüfusu, kasaba- daki bin nüfus müstesna olarak, kâ- milen müslüman ve 40,000 kişi idi, Tiranın günün birinde Balkanda teessüs edecek bir müstakil devletin merkezi olacağını ve Avrupa merkez- leri arasında bunun da ismi gireceğini | kimse düşünmemişti. Bugün Tiran, Balkan yarım adasındaki altı müsta- kil devletten en küçüğü ve lâkin sev- kulceyş cihetinden mevkii mühim ola- nı Arnavutluğun merkezi bulunuyor. Dünya deniz yollarının yanıbaşın- da, Adriyatik denizi sahilinde Avlon- ya ve Draç gibi ötedenberi mühim ve işlek liman ve şehirleri olduğu halde Arnavutluğun payitahtı memleketin içine ve dağlık araziye alınmış olması sebepsiz değildir. Memleketin merkezi Adriyatik sahilindeki Draçta iken si- yasi gerginlikler esnasında büyük ve küçük devletler tarafından daima teh- dlâ ediliyordu. Arnavutluk, sahillerini müdafaa edecek kadar parası olmadı- fından hükümetin merkezi zırhlıla- rın menzilinden uzaka bulunan Tira- na nakledilmiştir. Tiran Arnavutluğun peyitahtı ol- duktan sonra birdenbire ehemmiyet kesbetmiş, mamuriyeti ve o nisbette de nüfusu artmıştır. Şimdi nüfusu 32,000 kişidir. Mamuriyetinin artma» sına en ziyade yeni nezaret binalar nın tesisi yardım etmiştir. Meselâ harbiye nezareti Süleyman bey ca- misi ile beraber şehre büsbütün başka bir ihtişam vermiştir. Arnavutluk hü- kümeli İlalyadan her sene aldığı fa- n altın frangı daha ziy de asr! yolları inşaya tahsis eylediğin- den 'Tiran memleketin her tarafı ile bağlanmıştır. İtalya ile yapılan son anlaşma ile Draçta asri bir liman yapılması ve ayni zamanda bu şehrin müstahkem bir mevki haline konulması Tiranın hem hariçle muvasalasını, hem de emniyetini arttıracaktır. Garibdir ki Arnavutluk hükümeti daha ziyade İtalyadan ve İtalyan donanmasından emin olmak için payitahtını Tirana naklettiği halde şimdi bunun emni- yet ve ticarette mamuriyetinin artma- sında İtalyanın parası ve politikası başlıca âmil olmaktadır. Arnavutluğun mesahai sathiyesi 21,538 kilometre murabbaı nüfusu 833,618 kişidir. Kilometre başına 30 kişi isabet eder. Kral birinci Zogu 1928 senesinde krallık tacını 'Tiranda giymiş ve bura» sı payitaht olmuştur. Evvelce Ama. vutluğun en kalabalık şehri İşkodra ve sonradan Göriçe idi. Şimdi Tirag her ikisini de geçmiştir. Tiranda son zamanlarda Amerikan» vari imar faaliyeti başlamıştı. Fakat bütün dünyayı istilâ eden iktisadi buhran bu küçük memlekette daha ziyade tesirini gösterdiğinden imar faaliyeti eski hızını muhafaza edeme- miştir, Şimdi hükümet imar işile meşgul oluyor. Tiranda hayat asrileş« mekle beraber bir taraftan da eskili. ğini muhafaza etmektedir. Meselâ asrf ticarethanelerin duvarlarından eski usulde soba boruları çıkmaktadır. Tiranda Zogu bulvarı