Sahife 8 © vr Bilbao demir madenleri Burada çıkan ham demir dünya- nın en yüksek demiridir İngiltere demir ihtiyacının büyük bir kısmını Bilbao cıvarındaki demir madenlerinden temin-ediyor Bilbao şehri etrafında muharebe- ler devam ediyor. Bu muharebeler dünyanın ber tarafında büyük bir alâka ile tâkip ediliyor. Gösterilen alâkanın başlıca sebebi Bilbao hava- İsinde kıymeni demir madenleri bulunmasıdır. Son samanlarda her tarafta büyük bir silâhlanma yarışı vardır. Bu ya- mş yüzünden demir sarfiyatı pek zi- yade artmıştır. Hemen her devlet demir arıyor. Bilbao civarındaki de- mir madenleri son zamanlarda bü- yük ehemmiyet kazanmıştır. İngiliz maden fabrikaları, muh- taç oldukları ham demirin mühim bir kısımmnı Bilbao civarındaki demir madenlerinden temin ler. Bun- dan sonra Amerika, Fransa ve İsveç gelir. Fakat bu üç hükümet son 2â- manlarda demir ihracını yasak et- mişlerdir. Bu yüzden Şimsii İspan- ya demir madenlerinin ehemmiyeti bir kat daha artmıştır. İngilteredeki çelik sanayil ve di- ğer madeni imalât fabrikaları ham demir ihtiyacının ancak yarısını İn- gilteredeki madenlerden temin eder- ler, 1936. senesinde İngilterenin sarfet- tiği ham maddenin yüzde 46 kısmı hariçlen ithal edilmişti. İngilterede çelik ve demir sanayii pek modem olmayıp mubafazakâr- ikta ısrar ediyor. Bunun için Al- manyanın ve Belçikanın en modem wsuldeki sanayiine benzemiyor. Bu iki memleketin sanayii her türlü demir cevherini kullandıkları halde İngiliz fabrikaları ancak fosforu az cevher kullanmaktadır. Alman ve Belçika fabrikaları (Lo- ren) in fosforu bol ve İsveçin mağ- netli cevherlerini kullandıkları hal de İngiliz fabrikaları bunlardan is tifade edemiyorlar, İngiltere fabrikaları (ofosforu az cevherleri daha ziyade İspanyada bulmaktadırlar. Umum! harbin son- larında İngiltere muhtaç olduğu demirli cevherlerin dörtte üçünü Şi- mali İspanyadan tedarik etmişti. İn- giltere buna mukabil kömür veri- yordu. Sonraları İspanyada maden kö- mürü istihsalâtı artmış olduğundan demir cevheri almağa gelen İngiliz vapurları boş sefer etmeğe mecbur olmuşlardı. Bu yüzden İngiltere Ce- zayir ve Tunus demir madenlerinden dahi istifade etmeğe mecbur olmüuş- tu. “Böyle olmakla beraber 1936 sene- sinde İngiltere demir cevheri ihti- yacının yüzde yirmisini Şimali İspan- yadan, yüzde onunu Şimali Fas- tan ve kâlanın Cezayir ve Tunus ile İsveçten temin #tmişti. General Franko Şimali Pasa ta- miamlle hâkim olduktan sonra bu- râdâki “demir madenlerinin istihsa- Yâtamı İnhisar altıma alıp İngiltereye ihracatı yasak etmişti. Şüphesiz bu demirler dahâ ziyade Almanyaya sevkedilmektedir. Generâl'Franko Şimali İspanyaya bâkim “olduktan sonra tabiatile bu- radaki demir madenlerine de vaziyed edetek ve buradan İngiltereye de- mir gönderlimesini menedecektir. İngilterenin harp sanayii için bu- gün Bilbaodan gelebilecek her gemi yükünün büyük kıymeti vardır, Bil- bao havalisinin İspanyanın milli ser- veti ve iktisadi hayatı için son dere- ced8 büyük ehemmiyeti vardır. Çün- Kü İspanyanın umum ihracatının yüzde yetmişini demir cevheri teşkil etmektedir. Burlün çoğu Bilbaonun bulunduğu © maderi havzasından İs- tihsal edilmektedir. Bilbao demirleri bol olduğu ka- dar evsafı da çok yüksektir. Meselâ burada çıkan Rubio denilen cevhe- rin dünyanın her tarafında büyük şöhreti ve kıymeti vardır. Bu:cevherleri veren madenler mah duttur. Fakat bunların civarındaki madenlerin verdiği ikinci derecede- ki cevherlerin de İngiliz sanayii için büyük kıymeti vardır. Bu madenler Bilbaodan ancak bir kaç kilometre uzakta ve Canlaber dağlarının Atlas Okyanusuna ba- kan yamaçlarındadır. Bunları işletmek için yatırılan s€r- mâyenin mühim bir kısmı da İn- gilizlere aittir, Son zamanlarda harp tehlikesi sigortasınmı yükselmesine den dolayı Bilbaodan gelen cevher- lerin maliyet kiymetli İngilterede yükselmişti. Evvelce 5 şilin olan navul geçen kânunusanide 10 şiline çıkmıştı. Son zamanlarda bu yükseliş bir kat da- ha artmıştır. İngiltere gerek kendisinin harp sanayii, gerek ihracat eşyası için hayati ehemmiyeti haiz olan Bilbao madenleri demirinden mahrum Kal- mamak üzere siyasi ve askeri bü- tün kuvet ve meharetini sarfediyor. F. Üniversitede yabancı dil imtihanları Bir haftadanberi Üniversitede yapıl- makta olan yabancı dil imtihanları bitmiştir. İmtihanların neticeleri pa- zartesi günü Fakültelerin dekanlık- larına bildirilecek ve talebede yaban- cı dillerden muvaffak olup olmadık- larını kendi dekanlıklarından öğre- neceklerdir. Bir tramvay yoldan çıktı Yoldan çıkan arabanın yola konmasına çalışılırken Dün öğleden sonra saat 14 sula- rında Beyoğlundan gelen ( birinci mevki bir Sirkeci - Taksim tramvayı yüksekkaldırımın başındaki virajı döneceği sırada birdenbire yoldan çıkmış, hadise yarım saat kadar bu ydldan münakelâtın durmasına 8€ bep olmuştur. Bu esnada tramvay şirketinin te- darik ettiği vesitle yoldan çıkan tram- vay geri çekilerek rayler Üzerine alınmış, v tramvaylar da muntazam seferlerine başlamışlardır. Münaka- lâtın durmasından başka kayde de- ger bir zarar yoktur, “Diyarbeklide feci cinayet Bir koca, karısile âşığı tarafından tâşla öldürüldü Diyanbekir o (Akşam) — Diy& nbekirin Leylek köyünde feci hir ci- nayet işlenmiş, Zülfikar namında bedbaht bir koca, kansı Revise ile Eyüp tarafından öldürülmüştür. Tah- kikata göre cinayet şu Şekilde Ol muştur: Eyüple Zülfikarın karısı Revise, uzun zamandanberi yekdiğerini sev- mektedir. Zülfikar Leylek köyünün çobanıdır. Her gün köyün koyun ve sığırlarını alıp, dağda otlatmağa gö- türür. Cinayet günü, her vakitki gibi, sürüsile köyden uzaklaşmış, ka- rsı Revise de yanına âşığı Eyübü alarak yola çıkmıştır. Bir aralık bun- lar Eyüple karşılaşmışlardır. Eyüp, yerden aldığı büyük bir taşla Zül- fikarın başıma vurarak sersemletmiş, yere yuvarlanan Zülfikarı, başına vura vura öldürmüştür. Eyüp ve kadın, cinayeti örtmek için Zülfikâzın cesedini o civardan geçmekte olan dereye almışlardır. Cinayetten iki gün sönfa cesed dereden çıkarılmış, tahkiksta el ko- yan Adliye Eyüple Reviseyi yakala- mıştır. Tahkikat tamik edilmektedir. Gülcemal kadrodan çıkarıldı Gülcemal vapuru bir müddetten- beri Ortaköyde bir şamandıra önüne bağlanmıştır. Gülcemal vapuru, meş- rutiyetin Hânından sonra satın alın- mış Denizyolları idaresinin en eski ge- milerinden biridir, Geminin eskiliğine binaen artık kullanılmaması muvafık giörülmüştür. Vapurdaki telsiz cihazı çıkarılarak Güneysu vapuruna nakle- dilecektir. Gülcemal ileride satılacak- tar. Hasan Basrinin ka- tilinin muhakemesi (Baş tarafı 5 inci sahifede) alarak Nazıma teslim olmasını söyle- di. Nazım teslim olur gibi yaparak ko- camla beraber oda kapısının önüne çıktı. Oradan Hasan Basri imdad ça- ğırmak üzere havaya silâh atmağa başladı. 'Bu sirnda karşısında duran Nazım birdenbire sağ kolunu salladı ve ca- ketinin kolu içinde sakladığı bıçağını çıkarıp eline alarak bir adım ileriye atıldı, elindeki bıçakla kocamı yarar ladı, Ondan sonra da bütün hizile ko- $a koşa merdivenlerden indi. Kapının önünde duran kızımı bir kenara ite- rek sokağaâ fırladı. Ben kapının önüne çıktığım zaman diğer suçlu Salimin de orada dolaştığını gördüm. Hırsız ve katil Nazım odada benim çantam- da bulunan 42 liramı da almış. Diğer şahidlerin ifadeleri Şahid Remzi de evin penceresinin bir demir pergelle açılmış olduğunu muayene neticesinde tesbit ettiğini söyledikten sonra suçlulardan Salimin beraber yaşadığı Mükerrem adındak kadın dinlendi, Mükerrem, hazırlık tahkiatındaki ifade de Nazımın her zaman Salimle beraber eve geldiğini, vaka günü de Salimle Nazım akşama kadar evde oturduktan sonra akşam üzeri beraber çıktıklarını söylediği hal- de bu defa mahkemede ifadesini de Riştirerek Nazımı hiç tan: Salimle beraber eve de gelmediğini, Salimin o gün kendisile beraber Unkü- panında ablasının evinde olduğunu, hazırlık tahkikatındaki ifadesini z0r- la aldıklarını söylemiştir, Diğer şahidler gelmemişlerdi. O si- rada suçlu Nazım bir istida vererek kendisi fakir olduğu için mahkeme ta- rafından kendisine avukat teyin edil. mesini istedi, Mahkeme, müzakerede sonta İddia makamının talebi üzere şahidlerden Mükerremin mahkemede ifadesini sakladığı anlaşıldığından kendisi hakkında ketmi şehadetteri dolayı kanuni takibatta bulunulmak üzere müzekkere yazılmasına, Suçlu Nazım lâzım gelen şeraiti haiz bulun- madığından kendisine mahkeme tara» fından avukat tayini talebinin redde- dilmesine ve gelmiyen şahidlerin ça» gırılmasına karar vererek muhakeme» yi başka güne bıraktı, o. 22 Mayıs 19870 | “Polis teşkilâtı kanunu (Baş tarafı 1 inci sahifede) Dahiliye vekilinin riyaseti altında ve büyük erkânı harbiyenin bir mü- messili ile emniyet umum müdürü, Jandarma, gümrük ve orman muha- faza kumandanları velkâletçe seçile- cek lüzumu kadar umumi müfettiş ve dahiliyeden mürekkep bir emniyet komisyonu teşkil edilecektir. Bu komisyon Ankarada bulunan â- zaları ile her ay ve umumi müfettiş ve valilerin iştirakile de en az senede bir defa dahiliye vekâletinin lüzum gördü zamanlar toplanacak ve mem- leketin umumi asayiş işlerini tedkik edecektir. Dahiliye vekili lüzum gör- düğü zamanlarda diğer alâkalı vekâ- Tetlerden birer mümessil gönderilme- sini istiyecektir. Umumi zabıta teşkilâtı, silâhlı ve silâhsız olmak üzere iki kısma ayrıl- mıştır. Silâhlı kısın, polis ve jandar- ma ve silâhli hususi zabıta kuvvetlerin- den müteşekkildir. Silâhsız kısım da, istihbarat ve muâmelât memurları İle silâhsız hususi zabıta memurların- dan müteşekkil olacaktır. Ankara ve İstanbul vilâyetinin ü- çüncü sınıf emniyet müdürlüklerin- l de, müdür muavini ile üçüncü, dör- düncü ve beşinci sınıf vilâyet emnis yet müdürleri derecesinde şube müs dürleri bulunacaktır. Lâyihada, Ankarada kurulacak po- lis enstitüsü hakkında hükümler yâr» dır. Bu hükümlere göre Ankara po lis enstitüsü, mesleki ilk, orta! ve yük- sek tahsil sınıfları olmak Üzere üç kısmı ihtiva edecektir. Mesleki ilik tahsil kısmı; Polis komiserler, yüksek kısmı da emniyet âmirleri yetiştirmeğe mahsus olacaktır. Bundan başka lü- zum görülecek vilâyetlerde polis ye tiştirmek için polis mektepleri 2 | caktır. Hükümetin teklifinde, polis maaş- ları 16 ve 20 lira olarak tesbit edilmiş- tir. Bütçe encümeni bunun tatbika- tında Karşılıkları olacağını ileri sü- rerek bütün polislerin maaşını 20 1- ra olarak kabul etmiştir. Bülçe en- cümeninin kabul ettiği şekle göre, üniformalı ve sivil baş komiserlerin masşı 35, komiserin 30, muavinlerin 25 lira İstanbul polis mektebi müdü-, rünün maaşı 70 Yira olacaktır, Kanun İ ağustos 837 tarihinden itibaren meriyet mevkiine girecektir. 35 milyon liralık tahsisat (Baş tarafı birinci sahifede) Maliye vekâletine 500 bin lira Maliye veklâctine ve- rilecektir, Gürcübulük ve Antalya gümrük ambarları inşaatı bu tahsi- | söttan yapılabilecektir. 50 bin lira Ankara mezarlığı inşası in imar ida- resine verilecektir. Jandarmaya 120 bin lira jandarma silâhlarının tecdidi, cephane ve bomba müba- yaası için jandarma umum kuman- danlığına, Hariciyeye 240 bin lira elçilik ve konsolosluk binaları inşaatı içir Hariciye vekâ- letine verilecektr. Sıhhiye vekâletine 2 milyon 500 bin lira Sıhhiye ve- kâleline verilecektir. Bu para mu- hacir iskân işlerine sarfedilecek, ay- rica- 900 bin lira da Ankara Tib fa- kültesi ve Trabzon hastanesi inşaatı ve - diğer müessesatı sıhhiyenin mü- teferrik inşaat, tamirat ve tesisatı için gene Sıhhiye vekâletine verile- cektir. Bu itibarla Sıhhiye vekâleti için ayrılacak para 3 milyon 400 bin Yira olacaktır, Maarif vekâletine 1 milyon 35 bin lira Maarif vekâ- leti için ayrılacaktır. Bu paranın 785 bin lirası Ankarada yaptırılacak fakülte ve mekteplerle İstanbul üni- versitesinm inşaat, tamirat ve tesi- satına sarfedilecektir. 300 bin lira Ne orta okullarla liseler ve öğret. men okulları için fizik, kimya, tabif #limler ders ve tecrübe öletleri ile malzemesi mübayaa edilecektir. İktisad vekâltine 10 milyon lira İktisad vekâleti için ayrılmıştır. Bu paradan 5 milyon rası yeni yaptırılacak gemiler için- dir, 1 milyon lira, Eti Bank, 4 mik yon lira da Sümer Bank sermayesine mahsup edilecektir. Nafia vekâletine 10 milyon 66 bin küsur lira Nafia vekâletine verilecektir. Bu paradan £ milyon 250 bin lirası 3132 sayılı kanun mucibince yapılacak suişleri- ne sarfedilecektir. (Bu tahsisatın 213 bin küsur lirası Bursa ovası su işlerine, Çubuk barajı masrafına, sü işleri için geçen senelerde verilen po Miçe bedellerine ve diğer su işlerine ayrılacsktır.) 4 milyon 200 bin lira Denizyolları inşat masrafına, 216 bin lira üçüncü umumi, 950 bin lira dördüncü umumi müfettişlik inşaat işleri için o sarfolunacaktır, 450 bin lira lise ve orta okullar inşaatı için Marif vekâleti hesabına ayrılacaktır. Ziraat vekâletine 630 bin lira Ziraat vekâletine veri- lecek ve bu para yaş ve kuru mey- vaların ıslahma ve bu hususta kul anılacak memurların ücret ve mas rafları karşılığı olacaktır, Milli müdafaya 8 milyon 550 bin küsur lira M9 Müdafaa vekâletine tahsis edilecek- tir. Bu paradan 1 milyon lira kara, 2 milyon Bra hava, 350 bin lira de- niz kısımlarına ait olacaktır. 2 mil yon 150 bin lira cephane imalât ve inşaatı, 350 binlira tank imalâtı için yapılacak tesisat bedel ve mas- rafları karşılığı olmak üzere askeri fabrikalar umum müdürlüğü bütçe- lerine tahsis olunacaktır, 3 milyon 700 bin lira top ve cephane siparişle- ri karşılığıdır. Kara kısmı için ayrılan 1 milyon küsür bin lira levazımatı askeriye, deniz kısmına âyrılan 350 bin küsur lira, Gölcükte inşa olunacak mah- fuz tanklar içindir. Yüksek orman mektebi talebesi Ayancıkta © Ayancıli ” (Akşam) — Bu sene mezun olacak olan yüksek orman di tebi son sınıf talebeleri Ayancık ormanlarını etdkik etmek ve imtihana has sırlanmak üzere bir seyahat tertip etmiştir. Kafile 32 talebe, 2 ecnebi pro- fesör, 1 muallim, 1 asistan ve Zingal Şirketi umum müdürü prof, 'T, Ali Çi. * nardaldan ibarettir. Seyahat bir hafta sürmüştür. Bu bir hafta zarfında 'Çangal, Zindan ormanları gezilmiş ve bütün tesisat hakkında tedkikler ya- Gönderdiğim resim kafileyi Zingal sühület göstermiştir. pılmıştır. Şirket kendilerine her yoldaŞirketinin iskelesinde hep bir arada göseriyor. ll 3