29 Nisan 1937 SİYASİ İCMAL © “a baml Belçikanın bitaraflığı ta. nan | Belçika Lokarno misakındaki ahhildlerinden ve bu misa ya tarafından bozulması ü çen sene İngiltere ve Frans erkânı harbiyeleri ile kararlaştırıl olduğu ihtiyati tedbirlere # kurtaran İngt! Franst, mesi bunu kabul eden Be melinin mektubu neşredildikten 801 ra İngiltere hk B. Eden Belçik payitahtı Brükseli ziyaret riciye nazı ka mutlak surette politikasına dönüp harici pi da tam serbestisini ve aldıktan sonra İngiliz Hariciye naz- rinin yaptığı bu seyahatin büy ehemmiyet ve kıymeti haiz Rükmedilemez. Bu seyahat daha de bir nezaket eseri olup ayni zaman da Belçiaknın ileride takip edeceği si- Yazeti yoklamak gayesini istihdaf edi- yor. İngitere ile Fransa Belçikatın bita- rajlığını tanıdıkları ve kendisine bir #aarruz vukuunda karşılıksız olarak yardım etmeği kabul ettikleri gibi Al- manya da ayni suretle hareket etmek istediği zaman Belçikanın ne yapmak | istediğini öğrenmeğe İngiltere ile | rana büyük ehemmiyet vermekte- | e Dir | dirler. Bu iki devlet Almanyanın gar- bi Avrupanın emniyeti hakkında ya. pılacak umumi bir misakta Belçika- nın bitaraflığını tanımasını ve bunun dafaasını kabul eylemesini ve iki taraflı bir anlaşma yapılmasını isti- yorlar. Bu mesele misler Eden ile Bel- ç nasır Spaak arasında melerin başlıca mevzuu- ştir, İngiltere ile Fransa ecnebi yani AL ii ve 2 n vak bu yolda bir taah- ın muhafazası için Belçikanın kendi Sunular geçecek İngiliz ve Fransız hava kuvvetlerinin. Almanya- ya bildirilmesine bile razı oluyorlar. İngiliz Hariciye nazırının dilekleri ne olursa olsun Belçikanın büyük z0r- lukla elde eylediği bitarajlığına karşı devletlerin ve bahusus Almanyanın şüphe etmemesine herşeyden ziyade ehemmiyt verdiğinden Mister Edenin seyahati müsbet neticeler vermemiş- Feyzullah Kazan tir. ED ticaret odasında - mühim bir toplantı yapıldı Milletlerarası ticaret odası heyeti reisi alâka ile dinlenilen bir nutuk söyledi Ticaret odasında dün yapılan toplantıdan bir görünüş ve mühim bir nutuk söyliyen B. Fentener Evvelki gün İstanbula gelen Millet- | lerarası Ticaret odası heyeti dün sa- | bah Boğazda motörle bir gezinti yap- muştır. Heyet Boğaziçinin güzelliğine | hayran olmuştur. Öğle vakti Millet- lerarası Ticaret odası Türk milli ko- mitesi tarafından Park otelde bir zi- yafet verilmiştir. Ziyafet çok güzel ol- muştur. İstanbul Ticaret odası reisi Mithat Nemli yemeğin sonlarına doğru bir nutuk söylemiştir. B. Mithat Nemli misafirlere hoş geldiniz dedikten son- ra Türkiyehin iktisadi ve siyasi sulh için çalıştığımı, Ticaret odaların ribirine yardım suretile bu gayeye met edeceklerini söylemi; Milletlerarası Ticaret odası reisi B. Ecntener bu hutka cevap vererek gör- dükleri iyi kabule teşekkür etmiş, sa- bahleyin “gezdikleri Boğaziçinin gü- | ze'liklerinden bahseylemiştir. Ziyafetten sonra, Ticaret odasında saat 15,30 da bir toplantı yapılmıştır. beynelmilel Ticare todaları reisi uzun l bir nutuk söylemiştir. Dr. Fentener | Hu nutkunda, cihan ekonomisini ted- ! kik ederken, birçok memleketlerin ik. | tisadi düşkünlükten kurtulmuş olduk- | larını beyan etmekle beraber bü hu- | susta daha fazla nikbinlik gösterlle. miyeceğini ve.iktisadi muadelelerin | her memleket için ayni suretle tödkik ve halledilemiyeceğini ilâve etmiştir. B. Fentener beynelmilel Ticaret 0- dasının. faaliyeti hakkında malümat vererek bu teşekkülün 919 yılında Amerika ve Avrupa iş adâmlarının tiz cari münasebetleri kolaylaştırmak ve iktisad âleminde mesai müşareköti husule getirmek gayesile kurulmuş öl- duğuhu ve 920 senesinde odaya böş, 937 senesinde 32 memleket iltihak et- tiğini izah etmiştir. Oda, şimdiye kadar beynelmilel ticaret sahasında birçok hizmetler ifa etmiştir. Bilhassa beynelmilel ticari ihtilâfların hakem ve sulh suretile halli esası, vesaik üzerine kredi usul- lerinin tesbiti, ticari ıstılâhların tefsi- Ti, telgraf ücretlerinin -ucuzlatılması gibi müsbet işler görmüştür. Odanın vazifesi yalnız teknik saha- i ya münhasıra kalmayıp dünya ikti- İ sadi kalkınmasına ticari münasebet- lerin daha kolay ve normal bir suret- te cereyanına gayret edecektir. Dr. Fentener, cihan iktisadi cere | yanlarını ve pâra meselelerini gözden geçirdikten sonra haziran ayında Ber- linde toplanacak olan kongrenin €- tiyorlar. Hattâ bitarafı- | hemmiyetinden bahisle bu kongrede | görüşülecek meseleler arasında para” nın istikrarı meselesinin de bulundu. ğunu ilâve etmiştir. Dr. Fentener'in konferansı bir alâka ile dinlenmiştir. büyük Dün gece Perapalasta bir ziyafeğ ve- ! | tar. rilmiştir. Taraçadan düşen adam Nuruosmaniyede Halk apartıma- nı önünde düşme neticesinde ağır yaralı olarak bulünan Ömerin o ya- ralanış sebepleri hakkındaki © talıki- kata zabıtaca devami edilmektedir. Bn hadiseye dair muhtelif kimse- lerin verdikleri ifadeler birbirini tut- madığı cihetle tabkikatın derinleşti. rilmesine lüzum görülmektedir. İlk zamanlarda Epremin Ömeri bir münazaa neticesinde taraçadan attığı şöylenmiş, sonra Ömerin -mü- vâzenesini kaybederek kendisi. düş- tüğü ileri sürülnüş, daha sonra da orlada bir kadın möselesi mevcut gl duğu söylenmiştir Yaralı Ömerin terlikleri merdiven başında bulunmuştur. Bunları, eş çıkarmamak için orada bıraktığı ve bundan bir maksatla yukarı çıktığı anlaşılmaktadır, iühanlar yaklaştı Ilk mekteplerde 29 mayısta dersler kesilecek Vilâyet ilk tedrisat meclisi dün va- Ii muavini B. Hudalnin relsliği altında lanmış ve aşağıdaki kararları ver- rde dersler 29 ma- anlara 1-4 haziran klır, İlk meklep- eden beşinci 31 mayıstan 12 adar devam edecektir. Köy mekteplerinin. de ve imtihanları da nihayet 15 mayısa kadar tamam- lanacaktır, Mektepler 20 eylülde kayıd ve ka- iamak üzere 4 rinievvelde derslere başlanacaktır. isalına istihkak kazanan baş muallimlerin istifade e- decekleri makam tahsisatı mıktarı da yeniden tesbit edilmiştir. Talebe mev- cudu 400 olan mekteplerin baş mual- limlerine 10, 450 den 750 ye kadar ta- lebesi olan mekteplerin baş muallim- lerine 12, 750 den fazla mevcudu olan başmuallimlere de makam tahsisatı olarak aydâ 15 lira verilecektir. Köy ve şehir yatı mekteplerinin baş Mmuallimlerine de, talebe mıktari göz- önüne alınmaksızın, 20 lira makam tahsisatı verilecektir. e Kazalardaki maarif memurlarma umumiyetle 20 lira verilecektir. , i Ahırkapı cinayeti Dün bâzı şahitler dinlendi Ahırküpıda pa paçavra -a mahzenleri b çinde paçavracı Salimi öldürmekten Suçlu Serkis ve Abdullahın mevkufen cinayet aleti olan bıçağı saklamaktan suçlu Saime adındaki kadının gayri mevkuf olarak muhakemelerine ağır ceza mahkemesinde devam edilmiştir. Dünkü muhakemede, evvelce bu vakanın tahkikatını yapmış olan müddelumumi muavinlerinden bay Cevdet şahid olarak dinlenmiştir. B. Cevdet cesedi paçavra deposunda gör- düğünü, fakat başındaki yaranın ne ile yapıldığını bilemiyeceğini, ancak o zaman suçlulardan Serkisin zabıta- ya vermiş olduğu ifadede Salim ile Ab- dullah depoda kavga ederlerken ken- disi bunları ayırmak için Salimin ba- şına Sopa İle vurduğunu ve Salim ye- re düşünce korkup kaçtığını söyledi- ğini anlatmıştır. Suçlu Serkis buna itiraz ederek 0- zaman bu ifadeyi tazyik neticesinde zabıtaya zorla verdiğini söylemiş ve bu cinayetten kendilerinin haberi ol- madığını iddia etmiştir. Bundan san- Tâ gene şahid olarak adliye doktoru bay Enver dihlenmiştir. Bay Enver Karan maktul Salimin başındaki ya- ranın sopa ile değil ancak ucu sivri ve keskin bir aletle yapılması lâzım gelen bir yara olruğunu söylemiştir. Bir polis komiseri de dinlendikten sön- ra gelmiyen şahidlerin çağrılması için muhakeme başka günü bırakılmıştır. Yeni konservatuar Şehzadebaşında yapılacak olan ye- ni konservatuar binasının münakasa şartnamesi dünden © itibaren şehir meclisi daimi encümeni - tarafından hazırlanmıya başlamıştır. Münakasa mayıs içinde İlân edilöcek ve ihalesi temmüzda yapılacaktır. Binanın te- mel atma merasimi temmuz sonun- da yahud ağustos başında yapılacak- başlan on sınıfını t anlar Köonservatuarın 750 bin liraya mal olacağı tahmin ediliyor. Belediyenin bu işe sarfetmek üzere elinde 150 bin İ lira para vardır. Ayni zamanda mec- lis 600 bin lira daha sarfetmek ve borç para tedarik etmek üzere - selâhiyet vermiştir. Bir gazete, 16 mart şehidler âbide- sinin de konservatuarın Yanında ya- pılacağını yazıyordu. Bu haber, doğ- ru değildir. Pedagoji enstitüsünde konferans Üniversite pedağoji enstitüsü mü- Cürü profesör Sadreddin Celâl, dün üniversite konferans. salonunda - ilk mektep müuallimlerine pedağoji etra- fında bir- konferans vetmiştir. Kahvede öldü Kartalda Kâzım adında 55 yaşlar nnda biri kızının boşanmasına ait davada bulunduktan sonra kahveye gitmiş, bu sırada düşüp - ölmüştür. Ölümün sebebi araştırılıyor; Ankara, Nisan 937 Ankara, hükümet merkezi olduk- tan sonra, ister istemez ikiye bölün- müştür: Eski şehir kabil olduğu ka- dar ıslah ve imar edilerek piyasa yeri olarak bırakılmış, «Çankaya» ya doğ- ru uzanan sahaya Yenişehir kurul- müştur. Böylece, eski Ankara nazarlara aca- ib görünen bir halita teşkil etmekle- dir. Ananevi Kerpiç evlerin yanısıra yapı nevilerinin ve münari çeşidleri- nin her türlüsünü bulursunuz: Tuğ- lâ, taş, beton.. Şark, sade, rokoko, kübik.. Sahibinin zevkine, kalfasının keyfine, biribirini takib eden beledi- yelerin ihmal derecelerine göre tuhaf tuhaf binalar kurulmuş. Çoğunun ömürleri muhdud ve şehir plânının tatbikatile mukayyed bulu- nan bu binalar şu birkaç yıl içerisin- de, maliyet kıymetini esasen birkaç defa ödemiştir; ve bugün bile, bunla- rın içinde bir yıllık kirasi o kıymetin beşte, hattâ belki dörtte birine teka- bül edenleri vardır. Zira Ankaranın bir tek derdi budur: Kiraların pahalı olması! Konforun (K) sından mahrum, her biri birer lâhid kadar üç, dört odalı, merdiveni dik, ışığı ve mapzarası Kıt, berbad bir dairenin aylığı etli liradan aşağı değildir, Fazla olarak ta bu pa- ra ekseriya yıllığı, hiç değilse yarım yıllığı defaten alınır. Eski Ankara piyasa Bankalar, mühim £ ticarethaneler, dükkânlar, oteller, lokantalar hep buradadır. Ankaranm yerlileri de, bu- radaki «baba ocağı» evlerini muhafa- za etmişlerdir, elân otururlar, Bazi- ları, yazın, sicakta (Keçiören, Etlik, Ayvalı, Dikmen, Ayrancı, küçük ve büyük Esaddaki buğhanelerine taşı- nırlar. Çünkü Ankaranın yazı ya- mansa, eski şehirde daha da yaman olur, Kerpiç toprak, hararet nakilleri meyanında: muhakkak ki ön safta gelir. Bugünkü Ankara belediyesinin ba- şında bulunan ve ehliyet ve iktidarı- nı, vazife ve çalışma aşkını adalarda, Malatyada ve nihayet burada daimi surette ispat eden B. Nevzad Tando- ğanın mütevali * hinmetleri şehrin bu kısmının eskilik manzarasını müm- kün olduğu kadar gidermeğe muvaf- fak olmuş ise de, bu manzaranın büs- bütün değişmesi daha pek çok emek» lere ve uzun senelere bağlıdır. Bunun- la beraber, benim gibi, her İstanbul- lunun iç çekerek imrendiği şey, eski” Ankaranın o Nuhunebiden kalma iğri büğrü sokaklarında — bile, günün ve gecenin herhangi bir saatinde bir tek merkezidir. / Sahife 9 Yukarıda eski Ankarada Dağ mahallesi aşağıda yeni Ankarada Emniyet Abidesi süprüntü bulunmamasıdır, Şuurlu bir çalışma, sıkı bir takib, kuvvetli bir disiplin, iddiasız, müteva- nane gayrei Ankara belediyesinin gıptaya değer şlarıdır. ... Yenişehir, yabancıların hayranlığı- nı çeken şirin, sevimli, temiz yüzlü, zarif bir mamuredir. İki yanı ve ortası ağaçlı, asfalt cad- delerden yürüyerek Ulus meydanın- dan Yenişehire gidiş ve geliş bir zevk- tir. Yaya gitmeyi istemiyenler, bele- diyenin güzel otobüslerine Kurulur, diledikleri noktaya çabucak ulaşırlar. Seferler muntazam, srabalar geniş ve temizdir. Gözlerinin önünde her seyi daima temiz ve intizamlı görmek halkı da temizliğe ve intizama alıştır- mıştır. İlk adımı halktan bekliyenle- rin bu vakıadan ibret almaları iktiza eder, Yenişehirin hususiyetlerinden biri de çocuk parklarıdır. Meselâ Hilâli- ahmer merkezinin bahçesine bir sa- bah gidecek olursanız, açık havada, çiçek tarhlarının arasında oynıyan vatan yavrularının neşesini, sıhhat ve hayat fışkıran tombul simalarını gör- mek, çocuk bahçelerinin şehirlerde, pe mühim bir ihtiyaç olduğunu an- lamak için kâfidir. Yenişehirin de derdi, eski şehirde oldugu gibikira pahalılığıdır. Bir yandan boyuna inşaat yapıldığı hal- de bir türlü makul bir haddi bulamı- yan bu kira meselesi bilhassa memuş Sınıfını derin derin düşündürmekte, Aile bütçelerini sarsmakta ve bir kısım memurları, ailelerini getirmiyerek, Ankarada bekâr yaşamak meşakka- tine katlandırmaktadır. Bu kira pahalılığında ev sahipleri de kendilerini haklı gösterecek bir ta- kım iddialar, mazeretler serdetmiyor. değillerdir. Filhakika, Ankarada ya- pı malzemesi, işçi gündelikleri başka. yerlere nisbstle çok pahalıdır. Kalo- rifer tesisatı bulunduran mal sahip- leri ayrıca kömür fiatinden de şikâ- yetçidirler. Gazle elektrik te bütçele- ri rahnedar eden şeylerdir. Bu nisbet- sizlikler telif edilmedikçe kiraların ucuzlamasını beklemek şu halde abes görülür, Son zamanlarda, ucuz evler yapa- rak memurlara taksitle satacak olan bir yapı kooperatifinin kurulacağın- dan tekrar bahsolunmağa başladı. Şayet bu havadis tahakkuk edecek olursa, genç Türkiye cumhuriyetinin güzel merkezi son derdinden de kur- tulmuş olacaktır. Ercümend Ekrem Talu.