AKŞAM 13 Haziran 1935 Tefrika No. 29 Akay, ihtiyar aslanı “güzel e İpin a ad ll yerler, imi esit di pe vr i in lardan be- N ri peşini Ep meri po ele © geçirdi. Demişti, © Akay sevginin ne alaliğüğir 'bil - mediği semi Ankinin gelişinden inmüyordu. o gün -belki de ilk 5 li kıskançlığın ve sevginin ne olduğunu anlamış - m Dağların kızı başina * kalemi geçirerek saçlarını 7 — Bugün gidecek LZ, — Han isterse. — Ordu onun derdin mi, b p ket eder?. i pe o dalin gide- » meyi Ak hayretle dudaklarını bük- tü: — e. ey başı.. öyle mi?, — o, Bin e, ne yaparsınız?, © Oo — Başsız kalacak değiliz ya. ön kardeşlerinden birini baş o- rak seçeriz. neral Kaçar çadırın önünde er. ayakta konuşuyorler- ir. açar, bu sırada, çadırın işin- ihti, ler anlıyabileceğini b Kaçar, ii dağların kızıni Okta- - yın elinden almaya karar vermiş İN kibiydi. Moğol generalı, ayakta, kendi o kendine düşünüyordu: © — Oktayın İni Dm ve : altmışa yakın war,. Dağ- ğ ların kızını a enem, bunu bana çok mu görecek?, 5 Kaçar bu die elbette “haklıydı ve ayıkırı düşünmüyor. “du. Hattâ Oktaya olan saygısı, onu dağların kızına el in tan bile menetmişti, O sadece > kıza, aşar sevgisini sil temi. ; gö edil işlerine karşi” gok j İİ elerydr. Beceriksizdi, “ gö: ik alir a gözüne çarptı. Kendi inin söy- di: “len — Güzel prenses otağtari çıkı ». besbelli biraz güneş ve e sin cak. örmüştü, Ok- ler de etr. gö y çadırın kini önünde darı. | TAÇLARI ÇİĞNEYEN HÜKÜMDAR | CENGİZIN OĞLU | İSKENDER FAHREDDİN prensesin üzerine sülile mışdı. Fakat, Moğol generalı tehlikeyi gördü ve hançerini çekerek, aslanı alnından vurdu! yor, nöbetçiler daha geride dola- şıyı ordu. Dağların kızı güzel prensesi görünce e çileden çıkmıştı, İlk ön- ce bir şey söylemek ister gibi dü- daklarinı kıpırdattı.. sonra birden ihti ko: Mali oğol generali hayvandan çe- Üni geriye çekildi. Akay, iki elini şiddetle dizleri- vurarak: uyyy... Huyyy... ağırdı. Aslanin gözleri dönmüştü.. 'birdenbire' başım yu- karı v Etrafına hk rüzgâr , Uçarcasına koşmağa bağladı. ihtiyar aslan, uzaktan, (An nemde otağ önünde gezindiğini “Bu irlla, Akayın çadıri önün- de duran Kaçar birdenbire orta- an ldu. y ine maksadla koştuğu- sezmişti, Kenardan sıçrayarak br yolunu kesmek ve bu su retle hanın gözüne girmek iste- i in aslanın kendi üzerine doğru koştuğunu görünce şaşır- IŞtI, 3 nöbetciler a sokul- Etraftan koşuşan birdenbire aslanın yanını maktan İİ ol generali Mei ind: ni nra, bu aslanın el arasınıla par- çalanıp gidecekti. İhtiyar aslan şimdi yerde can çekişiyordu.. Ankin ölüm- den kurtulmuştu. Güzel prensesin çığlığını işiden Di biggirriği dışarıya çıkti- korkudan bayıl- mn, “olduğu çi yıkılıp kalmış- Sea ngizin oğlu yerde kanlar i bg aftan yeişmişleri. <1 damak istemedi: lan, prensese sez Onu vurmasaydım, prenses çalanacaktı. Dedi, Oktay, generaliri omuzu nu okşadı: en böy aman en teh likeli dakikalarda gökten inen yıl- ege pike ri vi her felâ- yare eğildi. i kus çakyini kendi çadırına götür- bu yararlığının karşıli- ğını elbette görecekti. İlk fırsat." ta Cengizin ii Akayi is“ temeğe karar vermi — VE e şu e geçsin., pren- ses ima Oktay hanla koü mak ben ona söy- Mirim özi bilirim, Diyordu, Kaçar, aslanı öldürdüğ içini, dağların e mera Akay, Moğol generalinin bu yararlığın- dan nde memnun kalmiyacak- Genc kadın pek ufak tefekti. Erkek ii pehli- RA ) He er akşam İl “ bir hikâye Genc evliler | Nereden in bilmem ki?. | Karşılarına bu çılgın, bu genc ev- | liler SaağSalşİ Nis hiç rahatla- Ha Ibuki bundan rı kalmamıştı. iyi yaşıyorlar- ürül. yorlar sonra biri gazetesine, öbü- rü örgüsüne dalıyordu. Saatler böyle geçiyor, yatma vakti gelin- tak. İşte ev hayat- nmaz mı?.. Ak pg ye aş girer g şa koşa derli. ahçeyi kocasının kllari seli rahat rahat van sz olduğu halde geçiyordu. Bayan Nadide hâlâ çok güz olan uzun kirpikli büyük gözleri- ni Yep kocasına bakti: te., dedi.. hakiki ami ir yorgun dural boynunu — Aşk eki ayrilir Bayan Nadide sına zandı. Aynada yüzüne ili dai gın bakarken: — Keşki, dedi. Hepimiz öyle sel ala Ben kendi hesabı- iie Şekip cevap vermedi. emek a: Hele yemeğin li sofraya kiraz gelince ö- mür Oce kadın kocasının * dizine başını koydu.. derini kiraz ta- bağına uzanıyor, biribirine yapi- şık bir çift Kis alıyordu. Bu bir çift kirazı önündeki yi dolu Ge çanağın içine tan sonra SE Kiri kadı dudakları arasına sokuyordu, Bi- ribirine yapışık çift kirazdan bi- rini karısı yerken, birini de ken- di Ni Kirazları ağızlarına Wi sonra şekişiyorlar, sapi- Bayan e — Ah. aşk.. n edi.. aşk... Ne sevgi.. ne sevgi, şu nim saplarını ne şairane kopariyor. Ahmed Şekip gene gözlerini kaldırdı: — Zir zopluk... Kirazin biri bir vz biri başka ağızda ime rtasındaki sapını kopar- er rnopkik değil de ee Bayan Nadide buna bayağı si- nirlendi: — Bay.. bay.. dedi ol da keşki böyle zirzop ol... Ben dünd. ziyim... Ahmed Şekip sustu. Fakat bu genc evliler galiba -aşklarından- eleri pramaa 'da unutuyorlardı. tı. Fakat, han: «— Onu sana bağışladım!.» Dedikten sonra Akaya söz söy- lemek düşer miydi?, (Arkasi var) van yapılı, iri, yarı 'sprotmendi.. yatmadan evvel karısını bir cam- baz gibi belinden yakalıyarak ha- fırlatıyor, onu bir çocuk gi- bi hoplatarak güldürüyor, heye- canlandırıyor, eğlendiriyordu. ay: ide: — âran ne güzel... diyordu. Onları seyreder- ken sanki hakiki bir aşk filmi gö- rüyor gibi oluyorum. Şuraya bak- sana > şuraya baksana Şe- ahu.. bu nedir böyle?.. Ho; splaimalr zıplatmalar... Sevi- şiyorlar üreş mi ediyorlar? Bizim ame aşk ne kadar ince idi. Şimdi ne kadar değiş- işl. ... . Ertesi gün Ahmed Şekip yor- rgın, elinde paketle bahçe BİN içeri girdi. Bayan Na- dide evin merdivenlerinde görün- müştü, Şekip hayretler içinde'kal- dı. Bugün bayana ne olmuştu?.. Boyanmış, tararimış, fazla ira işti, ensesi, Pa bir tarafa gide gide koşmi başladı. Hem koşuyor, hem X “lekeli elbisesinden dışa- rı fırlayan kalın, şişman kollarını aça aça zıplıyordu. Şekipin içine müthiş bir şüphe irdi: — Acaba?.. Acaba Sakın bizim bayan delirmesin?. Hattâ bir aralık Yolda; tersyüz bahçeden e di bile dü- şündü, fakat içi — Dur yüke dedi. Bizim- ki böyle boş yere koşmaz.. dur he- ide bir zıplayışta za- yıf, çeliiziz kocasının boynuna kendisini attı, Ahmed Şekip ne olduğumu, ne- ye uğradığını şaşırmıştı, Şişman, iri karısının dağ gibi üzerine yı- kılması aninda elindeki pâketler bir tarafa fırladı. Şapkası bir ta- rafa gitti... Fakat kadın o derece ağırdı ki mike kendi de ii şı demirkapıya çarptı.. kanamağa başladı. ei yandan başını tuta- rak, ayağa kalktı: - — Aşkolsun bayan yahu.. bu ne hal?.. ğ Bayan yüzünü buruşturdu: 21 Yaleği kellik eki âşktan ne anlarsın ki. — Aman yahu.. bu nil aşk böyle?.. Başı dehşetli sızlıyordu. Bere- ket ki, yanında daima küçük bir tentirdiyot şişesi taşırdı, Hemen çıkardı, kana; na sürdü... Nadide karşısında duruyordu: — Haydi beni emiş arası- na al da içeri öyle götürsene.. — Aman etm, li sıl yorgun olduğumu bir bilki — Ya.. öyle mi?.. Elbette be- Sen zaten ye bir kadınım... Bak e Dek e iananlar karıcı- za aşk ii her şeyi, yap- — — Aşın yaşı yes beni içeri öyle götü — Canım karşıki bit pehli- Sen de van gibi bir şey... Karısı da çe- limsiz, ufak tefek.. halbuki biz aksine,, sen maşallah iri yarısın, HASAN TIRAŞ BIÇAĞI Dünyanın en mükemmel kani bıçağıdır e kadar icad de e bilendikte mümkündür lün- e e Ek 0 ededi 45 kuruştur. Hasan Deposu: Ankara, İstanbul, Beyoğlu. Eski bir şömine aranıyor Kullanılmış eski bir şöminesi olup satmak istiyenler Akşamda ümuzuna mektupla müracaat. ben çelimsi — Vay, bali dağ anası değilim yı uradan el be- ni kollarının arasında götürsen.. Karısını yola aki kadar canı çıktı, Bu sefer içeride bayan Nadide: — İlle beni kollarının arasına al,. karşıdaki komşu gibi hoplat!, diye tutturdu. Yer Beye o pehlivan gibi ız, çelimsiz Sm ri çün al ben bu limsiz vücudümle senin gibi -ma- şallah e gibi bir kadını na- sıl hoplatırı — Madem sen beni e lem ben iri sen ki in öyle ii e e E seni hoplatayu — Vaz geç ile vaz geç. Fakat ip dinler, bayan Nadi- de çelimsiz kocasını yakaladığı ibi baya fırlattı, Lâkin şişman vücudü hiç te ek İmei Ha- vadan düşen kocasını tutamadı. Ahmed Şekip besi Dili yuvarlandı... sm de başının yara yeri üzeri- ne düşmüştü. Feryadı kopardı. Her ta an revan eni a mıştı, Kafasına tekrar sürerlerken bayan Nadide: — Ah aşk. e he- men telefona saldı D Bereket kar- iki komşunun t Hatemi öğren- tiz Siz misiniz?, Aman te kirazı dün geceki gibi yemeyi niz.. yani biriniz bir. kirazi ağzı- nıza, ötekiniz öbür kirazı ağzınıza N sapını kyn kirazla. oğru dürüst yeyiniz.. istirham lenin canım., istirham ederim yahu.. - (Bir yıldız)