29 Kasım 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

29 Kasım 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tetrika No. 82 BARBAROS Yazan: İskender Fahreddin İbrahim paşa, Süleymana yazdığı mektupta “Avrupayı yıldıran bu deniz kartalına hemen Tm teslim ediniz!,, Barbaros Hayreddin ve arka- daşları, kaptan Ahmet beyin ko- ağında oturuyorlardı. Barbaros, Kanuni Süleymanla görüştükten sonra, İstanbulun $i- yasi ve askeri vaziyetini tetkik et- meğe başlamıştı. Türkiye o gün- lerde iki devlet oil ordu gön- dermiş ve bütün kuvvetlerini se- ferber hale eğil Türkiyenin deniz kuvvetleri (Navarin) kale- cum kara ordusu da Halepte bulunu- ordu. Kanuni en Barbarosla görüşürken İbri ai a burada bulun- saydı, devlet işleri hakkında ken- disile görüşmenizi çok arzu eder- dim. Demişti, Hayreddin bey padişa- hın bu sözlerinden ae m Süleymanın, devlet e İbrahim pahada başka bir yaa. itimadı olmadığı anlaşı- lıyordu. Barbaros Hayreddin bir sabah doğruca saraya giderek, erp bulunan sadrıazamı ziyaret et- mek üzere yola eitli müsa- ade edilmesini istedi. Kanuni Süleyman, iri arzusuna muhalefet etmemişti, ayreddin bey arki larını btsnkuldü Hlk riza dan yola çi Gi Hayreddin ii A kuşkulu bir ada imi İbrahim paşayı görmeden do- nanmaya iltihak etmemeğe karar vermi ti, Olabilir ya! İbrahim paşa, Ce- zairde başlı başına bir bülie kuran Barbaros gibi, tuttuğunu koparır, uğraşıcı bir adamın Türk onanmasına geçmesini belki de istemiyecekti. İşte, Hayreddin bey, İbrahi anlamak üzere İstanbuldan Halebe gel- mişti. > Barbaros Halebe gelince, bu yoldaki kuşkusunun çok yerinde en anlamıştı. im paşa ile a ilk m özle bir konuşma gi gelişinizden çok memnun oldum, Cezairi kime bi- raktınız? Oradaki yoldaşlarıma. — Cezairin istikbalinden emin yemi ayağım daima orada ka- Tacak.. ei oralarda yaşadıkça, Cezaire e ayağı basamaz. — airde' kendi namınıza para burn söylüyorlar? vee ayan . Üzerinde şah namına hutbeler okunur. — Bu kadar «feragati nefis» e sebep ne..?! — Türklüğe hizmet Türkün sırtını yere gelirmi kaygusu cenkten cenge, öl den ire mi Başka bir dileğim yoktu! demişti. — Şimdi ne ninni fikrinde- siniz? — Hizmet etmekten başka bir isteğim yok. Padişah emretti, Gek- dim. — ii buraya kadar gelişinizin sebebi.. e devletinizi ziyaret et mek... Çünkü ben, hükümdarlar- dan ziyade, eri e da kahramani arla tanışmak Bm ti dayım Barbarosun özler eri İbrahim zam o güne kadar İşte bu endişe İbrahim paşayi Halepte günlerce düşündürmüş.. ği ar iin Vr at, ai n be m lr pm kurdu- un yüreğini ve dileklerini anla- iin gecikmedi.. Ve Barbaro- sun kendisi için tehlikeli bir adam olmadığını N Artık iki kardeş gibi konuşu- yorlardı.. mahrem devlet işlerini bir- likte RİK bi en gizli harp plânlarını başbaşa tetkik ediyor- lardı. m İbrahim paşa kendi aman ( di pe imla ai yere gi E Barbarosun: — Onu ben, eğer siz isterse- niz, gemilerle beraber hav içururum!» Dediğini işitmişti. Barbaros ay- ni sözleri veziriâzami tekrar- ayınca, Hayreddin beyin bu vadi İbrahim paşanın ülkün ru e ipin şaya Cezair ve İspanyol nal yirmi lee neler yap- tığını, İsta a gelirken Sicilya lr il yaktığını anlat lin paşa, Papanın Roma- dan içeri kasabalardan birine k: tığının sebebini şimdi uliyordi. sad paşa, kl e sen çalışm ğa ve on anmasının ba- şına e) Derhal Kanuni Süleymana bir ari- za yazarak: «Avrupayı yıldıran bu niz kartalma hemen donan- di, yolun açık olsun. Ya- — Hayı kında atanbulda görüşürüz, ko- aslan C ca ai rkası var) YENİ NEŞRİYAT VUT N Dera e vrapa mecmualarına Heine 28 teşrinisani müshi Hun yen çk gzel kri de sinema haberlerini havi olarak mektul nında selimi. Selim de “bi Eri Tayyaredeiki yolcu Selim ( otomobilde (Nazanın | üzün zaman kalan bu genç kız mektubunu cebinden çıkardı. Bir kere daha okudu, Daha dün İs- tanbuldan gelen bu mavi zarflı ri belki 20-30 kere oku- » Nazan mektubun ortala- yali Şöyle yazıyordu: ukluğaumuz beraber geçti Selim, İki deli gibi sevişmemize rağmen evlenemedik. Aradan bak tam 20 uzun yi geçti. EN şim. di güleceksin. Fakat yapar- m yap, sana el yu iye ceği Bu arkamda bıraktığım yirmi uzun sene bana yirmi daki- ka bile unuturamadı. Şimdi bir- leşmemiz için hiç bir engel kal madı, Tam 39 Salad Zan- edrim ki henüz pek ihtiyar sa- ellerimi sana uzat zatırken reddüt yılmam. içimde acı bir te var: Aca sevgili için İstanbula ge- bu tam zama- İstan- tayyare var- dı, Hemen işlerini e Aca: ba Gi di sarçab uk Selim gö mühim bir şey vardı: Nazan hâlâ eski güzel Nazan mı idi ?. Ne çılgınlar gibi seyişmişler- di. hâlâ «Nazan» dedikçe içinde bir şeyin titrediğini duyardı.Ken- disinin olmayan bu güzel kız şü! otomobil tayyare is- tryonuna gah Tam zam yetişmişti. Tayyareye ver ii Kendisinden Eğ ı eyahat era yakasını lir küçücük ağızlı in bir genç kız.. Selim yı arkadaşına bakınca allak bullak Caiz 1d bielel gı maden doldurdu. oldu. ç s trik cereyanı gibi insana Bir anda şimdiye kadar gördüğü genç kız- lardan bam başka idi.. Bir aralık ermis açtı, Genç som ire ze yiski ikram edeyim Halis vehim yiskisidir!, gesi Sonra küçük yol kupasını hiç sor- Selime uzattı: m soda yok.. Ben soda- sız içerim.. Siz öyle mi Selim gırti lezzet veriyor, hiç tanımadığı bir meyvayı yiyor- m gibi oluyordu. ibi sigaramı ya- kini . Kibritim kalmamış. Böyle enliğamk kıp ini tı, Kırmızı dudaklar ona viskiden daha fazla tesir siz Başı döndü. Bir istasyonda mola verdiler. Ka en zaman Ferid genç pilota tutturdu: — Ne si Tayyareyi biraz da ben kullanayım.. — Aman efendim., Bir dağa falan çarpmak mı istiyorsunuz?.. — Dağa mı çarpmak?. Aşk ol- sun size.. Ben Amerikada müt madiyen tayyare idare ettim. Pi- lotluk şahadetnamem çantamda.. nç pilot gülümseyordu, Fe- ride o kadar güzel anlatıyor, öyle güzel söyliyordu ki pilot boynunu büktü: — Ne yapalım. dedi, dağa çarparsak da sizin güzel küçü- cük ellerinizle rpalım.. Sizin kigi insan canıni seve seve verebi- r. Vaat <diyorum, size biraz Bireksiyor verec: eğ rim, Ferideye bakarken a da | belli başının döndüğü a ayal ne çılgı . Fakat bütün ia emir Sele tatlı idi ki Selim onu derin bir zevk içinde seyredi- ir müddet sonra deh- şetli bir yağmura tutuldular. Üs- elik büyük bir fırtına da çıkmiş- ın dı. Hem Selim onu kotdinie) o kadar yakın buluyordu ki... Bu akınlık nereden geliyordu?. An- aş Ze romandı. öze ekg eyi dayanama- in türkee Giz İz da siğil “doğrul. dus gi — Siz de türkçe konuşuyorsunuz. .— Ben Türküm, — Ben de. 'e bir li Ae derin bir arliiaşiz V aşlad m ride ta Loj mradan geliyor- . Paristen tayyareye binmiş.. #öelrik sağa imiş. İstanbu- la kay ee sene Ameri- kaya da g Fakat di “ Ertina gibi bir kizdi. Selim © sa iye nda çoktan aklar belirmesine ri en bu kı- zın baş döndürücü "çazibesinden Amerikalara kadar uzanıp orada © böyle m yollarına devam e Netekim biraz sonra pilot indir. tayyareyi yere İ meğe mecbur oldu. Artık bu fırtınada uçami- yacağız. Futınanın odinmesini bekliyeceğiz. İndikleri yerde ne in vardı, ne cin... Pilot : pe i burada geçireceğiz. diyordu. Ben tayyarede yatarım, Feride Selimin koluna girdi: — Ya biz ne Re lı varda bir köy möy yok galiba... mi bir yer arayalım. nı kaldırdılar. Epi yürüdükten sonra küçük bir kulübeye rast geldiler. Bir köylü kadın onlara Çata pata bir dille hazır! 'akat bir türlü karı koca olmadıklarını anlatamadı- lar. lu geceyi ayni odada hava aç- i ile gel diler. Artık biribirlerine «Selim» yani diyorlardı. Hattâ Feri- iğim.» dediği di Sidi Selim cebinden Naza- 0:19,30 dans yauniki plak ile, b 3 19,45 dünya Kaberleri, 19,45 tiyatro mevzuunun anlatır r başlangıç, yazan Vikto; du Emil Mora, tercüme eden Sönüi ha Bedri hanım. hafik salo; ,30 Romen operasından di 23 haberler. operada yerilecek Gösim yektur), nakil, 23,30 e 24,30 cazbant. İns üsküdar Muratreis semt ocağı . H. Fırkası Üsküdar kazasi zinde aktolur rafından ere rapor ve ocağın bir senelik faaliyeti pek ziyade. takdir olunmuştur. Dean koro heyeti den: Ri iz ie kümesine ere rını yaptıranların yoklamaları o gün vi © saatte hazır öralurimkalri Tica olunur. Matbuat bolya İstanbul omatbual yelin- den: siya 1 man <a cemiyeti ncü toplantısını bi kongresi ikinci öm, 1934 perşembe güni saat 14 de cemiyet ZE a yapacaktır. Muhterem âzanın gek meleri rica olunur, Posta ittihadına dahil olmayan Se ecnebi len atler: Seneliği tebdili i bey ii pul göndermek lâzımdır. Şaban 21 — Ruzukasım 22 nın mektubunu çıkardı, Buruş- tardu, aşağı attı. Tayyare Büyükdereye Karaya çiktilar, Feride: — Anne bi bir kadının boynuna atıldı. Feridenin annesi Selime ba- kınca haykır. — Selim.. geldi. — Nazan.. z — li kani geldin Selim. Bak tanıtayım, Ayni tay- Ne le iü geldiniz ha... olduğ Feride sap sarı kesildin.. Ya sen Selim?.. Yolda tanışmadınız mı?. Niçin titriyorsun Feride?. ( Bir yıldız ) | la Da)

Bu sayıdan diğer sayfalar: