Ermeni papazları sokakta ru- hani kisve ile gezmemeği ye- rinde buluyorlar. Fakat yeni kıyafet seçeceklermiş. FİATI 5 KURUŞTUR. Öz türkçe yazı örnekleri lm nm mame Di a değişiminin açları İM in işinde © balndağmez 8 mi, o Türkiye sera değişimleri i- belki en canlı, en yaygın değer- dır. Bu değişimle Türk ulusu Yalnız ukusun değil, yer yüzünde- | ri Türk budununun kafs, düşün- duygu bakımlarından birliği elde ektir, Bugünlere değin Türklüğü bir azlıkla bilmez bir çokluğu bö- İğ Ayrilik döl değişimile yırtılıyor. Ar- Türk biliri sesini bütün Türklerin açık kulaklarına duyuracaktır. oy kişiler topluluğunun gerçekten İğ kolığını alması, o kiyiler arasında İŞİ birliğinin kurulmasile olur. Bilir- başka yola, bilmezleri başka yola bir topluluk, henüz uluslaşma- bir kuru kalabalıletr. İmparator. “ m böyle bir kara kamiğ 0- örmüş, böyle olmasında da ken- i ile bulmuştu. O, pek iyi du ki Türklerin gözleri açddığı ilk yıkmağa kalkacağı | kuruluş, hiç bir asığı olmayan bu impara- Maktu, Onun içim Türklüğü karanlık de bırakmak O imparatorluğun işine du, iy Cumurluk kuruluşa, — Türklüğün yaundamıdoğan pek Ulir bir yol ricinin işekh götürüşile — ulusun nması “yüzünden o kurulmuştur. e olduğu içindir ki Cumurluk, Türk-| kendi içindeki bütün coşkun var- İn ortaya koymak, Türk toplulu- gerçekten yirminci yüz yılım s0y- Pİ yetişkin, ileri bir ulusu kılmak yo- Ma elinden gelen hiç bir çalışmayı vi orakmamıştar, berakmamalatadır, myacaketer da. Ulusun en iç duy- İarında saklanan ulusal gizi bulmuş Te Uluğ Onderimiz Büyük Atatürk, klüğün geçmiş karanlıkları içinde in duran varlığını, gene o karanlık- ek uzaklaşmış O görünen dilini ortaya çıkarmak — yolunu da — Bütün varlığını, bütün kur- Müyuri, bütün başma buyrukluğunu borçlu olen Türklüğe © ulusal bir Üİ veren de Odur! İy. Yeni dil a pi bilirleri, yazari Menirleri, okurları arasındaki bağı tak, yalmız bağlamak mı, onu bir daha pmayacak yolda pekiştirmektir. Bü- ilk önce Türk okurunu, Türk oysal bir ulusa yaraşır öl yle Türk yavrusunu söyle içinde öz dilini okur yazar #0y- | ulus çocuğu kılacak işıklı yolu, | elile açtı. ürk alfabesinin bu değer biçilmez ştma kolaylığını kurmasmdan sonra Xa Türk dilinin de bütün ulusa Mince anlatır, duygu duyurur, bilgi öğ- i bir dil kılığı almasına gelmişti. ite bugün sevine seve seve girdiğimiz dil değişiminin büyük Yacı'b budur: Bütün Türklere bilginin İN Yeni, en ileri varlıklarını en kolay Miyacakları bir dille anlatmak... Ve, Daha başlangıcında olduğumuz bu işin bu gününde bile biribirimi- | emmi e lada | si göremiyoruz. Orrümüz: | | Piar içinde çalışıldıkça karşımızdaki ler, rüneş ışığının önündeki kar- , buzlar gibi, eriyecek, izl Yüz yılları tek bir yıl içinde topl bu inanılmaz değişmeyi o kuran Türk öğesinin adı, bizlerin sevgi pe olduğu gibi, ere sonra yetişecek Türk uruklarını inde ös yeklaktmi vezlık yarat bir Oz Ata olarak kalacaktır | İbrahim NECMİ AE — Hedef; Ulus - Millet; Bu- e ırk; Kişiler | topluluğu - hepniyeti beşeriye; Karakamığ - Avam: (Orhon kitabelerinde); Kuruluş - örmesez Asığ - Fayda, menfaat; Soy- | Medeni; o Ulusal giz - Mili sır; buyrukluk - İstiklâl; Pekiştir. Mi Takviye etmek; Kutlu - Müba- Vera - Uzak, sız o (Hücra'dan İ, uçtan); Öge - Dâhi; Uruk - Ne- Tahranda ii. Maliye ve suikastçı idam edildi AL AHRAN, 28 (A.A.) — Rewter mu yem Bahtiyari kabilesinden 8 bugün suikast ve hiyanetten dola ik dilmişlerdir. Suçlulardan ge- lanlara da 3 - 5 sene arasnda | dl €ozalar verilmiştir. em ile Lituvanya Arasın la bir hâdise KAUNAS, 28 (A.A.) — Eta A - >ma göre, Almanların Litvanyaya ia oldukları iftiralı sa - cesi olmak üzere Litvanya- Ne gioenii sbergdeki konsoloshanesin i? hüdise olmuştur. Binanın cam- Ürmaştar, Mösyö Herriot, ve Mösyö Laval ile lahatgüzarı ile M. Litvinof PARIS, 28.A.A. — Fransız - Sovyet yakınlığı e alilkadar olarak şark misal projesi son iki gün içindeki diplomasi faaliyetlerine hakim görünmekte olup harciye bakanlığında verilmiş olan öğle yemeğinde yapılan görüşmelerin mevzuu Du teşkil etmiştir. Bu görüşmelerden sonra M. Titüles- ko, Rus maslahatyüzarı M. Rotcobergle görüşmüştür. Daha sonra maslahatgü- zar, M. Laval tarafından kabul edilmiş- tir. M. Titulesco bundan sonra sani 1 de M. Flandenle görüşmüştür. Bu komuş- LONDRA, 28.A.A. — Alman sefiri M. Von Hoesch, Sir Jon Saymeni gör- müştür, Bu görümenin bugün Almanyanın ye- - miden silâhlanması yapılacak konuşmalarla alükadar olduğu söylen- mektedir. BERLİN, 28.A.A. — Ingiliz büyük el- gisi, dün, dış işleri bakanı Fon Neurat'ı ra, kendisine bugün Londra'da | Avam kamarasında okunacak savların öz yazı- larını vermiştir. M. Flan'din görüp, pek candan bir konuşmadan son- | Sahip ve Başmuharriri : Sirt Meb'usu MAHMUT 9 uncu sene No, 3164 <p yaam ve iaanlik. misakları Pariste Şark ve Akdeniz misakları görüşülüyor Mösyö Titulesko ve Tevfik Rüştü Aras'ın Mösyö Flandin yaptıkları temaslar Romen dış bakanı Mösyö Titulesko Rus mas- de temas etti M. Herrioi mada iki devlet adamı günün meselele- rini ve Cenevrede ileri sürülmüş olan dış n İğ Tevfik Rüştü Aras'ın, bugün Fransız arkadaşlarila bilhassa M. Herriot ile gö” rüşmesi oranı vardır. Türk-Sovyet mü- nasebatının özlülüğü ve Tevfik Rüştü Aras ile M. Titulesconun Rusyanm rışa bağlı Avrupa devletleri zümresine * girmekte olduğuna verdikleri ehemmiyet ve Fransız siyasanm son aylarda aldığı « yel, bu mühim müzakerelerin istikameti- (Devam 6 mcı sahifede) M. John Simon Almanya silâhlanmak için teşebbüsler yapıyor İngilteredeki Alman sefiri Sir Con Saymen ile görüştü. Berlindeki İngiliz sefiri M. Hitlerle temas etti ve Londraya gitti ii almanların silâhlanması ihtimalini korku ile karşılıyor BERLİN, 28.A.A. — Almanyanın Londra sefiri, İngiltere hariciye bakan- lığında teşebbüslerde bulunduğu sırada başbakan M. Hitler de ingilterenin Ber. in sefiri Sir Eric Phi yer yar, Londraya | gitmiştir. Berlinin diplomasi mahefili, bu görüşmeye büyük bir ehemmiyet vermektedirler. LONDRA, 28.A.A. — bugil, AKL manyanın yeniden (Devamı 6 ıncı sahifede) Kabzımal şikâyetçidir. Müstahsilin olması ihtimali de vardır. Sebze ve meyve halinin inşası bitirilmek üzeredir. Şubat ayı içinde açılması umutları vardır. Müstahsi! halin yapılmı ındari memnundur. memnuniyeti işlerinin düezne girme- si, kabzımalın şikâyeti de işlerinin bozulması ihtimal'nden ileri gelmek- | tedir. Hal biter ve işler orada görülürse, belki her iki tarafın memnun PERŞEMBE | meni papaslarile konuştuk. Birçok pa- pas İ mişlerdir. Aldığımız habere göre Er - ruhani mecli İ Küyorlar. İngilterede Fransada bulu - i 29 T.SANI 1934 Tİeradan 3: 35k kâtip Açıkta mı kalıyor? Yeni kadroların tatbiki işine başlanıyor tatbiki dolayısile adliyesi için 6 aylık bir kadro muş ve gönderilmi: pa kadro bu ay nihayetinde bitmek- » Hülkimler kanımu da kânumdev- vel içinde tatbik edilecektir. Fakat kame» nun tatbikine kadar adliye kadrosunun ne olabileceği tereddüdü mucip olmuş, keyfiyet Adliye vekâletinden sorulmuş” tur, Adliye vekâleti de 1 kânünmevvez den itibaren hükümlerle icra memurla. rı hakkımda ilk aktı aylık kadronun bir ay daha tatbik edilmesi ve ilk altı ay- lk kadrodaki maaşlarmı almaları teb- üğ edilmiştir. Gene dün vekâletten adliye memur ve müstahdemleri hakkındaki yeni kad- | ve tebliğ edilmiştir. Bu kadroya maza- | ran İstanbul adliyesinde 40 liralık 1, Möddeismumüi Bay Kenan 35 irak 1, 30 tiralık dört ve 25 lira- bulı fesine mihayet yerine de kirk tane 25 şer lira asli ma- | aşlı dukuk mezunu namzet almacak tar, Jera kadrosundan açıkta kalacak 35 memurdan on beşi mahakim kad (Devamı 6 ıcı sahifede) Ermeni Papazlarmemnun Sokak için bir kıyafet örneği düşünülüyor Bir papas ve bir hoca,, İmam ve papaslarm ruhani kisve- derini yalnız ibadethanelerde giyebi - papaslar arasında alâka uyandırmış - tar. Dün bu mesele hakkında bazı Er- Jar kanunu iyi bulduklarını söyle- meni patrikhanesi ruhani kında toplanarak bu meseleyi konu. şacaktır. Papaslar umumiyetle bu ka- ) nunun çıkmasında isabet olduğunu söy nan Ermeni papasları esasen sivil a yal pız klisede giyeri hanesi papaslar için mektedir. Bu kayafetin bir redingottan ibaret alacağı zannediliyor. Başa şap: ka yy ve Paj arasmdaki ene için şap- alm me renkli şeritler konu- Jacaktır. 4 üncü sahifede Dr Rusçuklu Hakkı'nın özdülle yazdığı sağlık yazısını “makale, çıkarıyoruz. Bu makale özdülle doktorlarımız arasında yazılan ilk “tebbiy, yazıdır. 7 AK AN A Japonlar; Vaşington mua- hedesinin feshi için İtalya ve Fransada teşebbüsler yap- maktadırlar. Tek ( Sarre reyiamı Müdür « 24318, İdare ve Matbanı 24310, 24012 ve Almanlar Almanya reyiam işlerine müdahale ediyormuş Uluslar arası komisyonu, uluslar kurumuna tethiş harekâtına dair bir Kap verdi CENEVRE, 28. A.A. (Havas) — tahkikat komisyonu Sar'daki milli sos- yalist tethiş tahrikâtına karşı tesirli ted- birler istemektedir. Sar'da milli sosyalişt tethiş siya: hakkında tahkikata memur uluslar ar; 8 komisyonu uluslar kurumuna bir por vererek, Alman hükümeti mücadelesine müdahale ettiğini bildir- mekte ve Alman cephesi tarafından kul. Jalan maddi ve manevi tethiş ve kor kulma usullerini haber vermekte ve bu- na yöre tesirli tedbirler alınmasını is- temektedir. Ökonomik işler ROMA, 28.A.A. — Havas ajansı bil- diriyor $ Fransız ve Alman mutahasssları öko- nomik işleri görüşmüşlerdir. Bilindi üzre Almanya önce plebisitin neticesine bağlı olan meseleleri konuşmaktan ka- çınmıştır. Fakat üçler komitesi, Alman- yanın teahhütlerini yerine getirmemekte olduğunu bir raporla uluslar kurumuna bildireceği tehdidini savurması üzerin: Almanya nihayet mutahaşsıslar gönder- meye karar vermiştir. o Ancak bu mu- yahbaslara verilmiş olan talimat kâfi de» | dildir, Cumartesi günü, Sarre'deki madenlere dair bir keşif yapılmadan evvel hiç bir şeye karar verilemiyeceği söyleniyor idi, fakat bugün bütün mutahasımların Sare ehalisinin Almanyaya dönmeye rey M. Aloisi vermeleri takdirinde madenlerin satın a- Inması için götürü bir fiyat tesbiti ai- zusunda bulundukları anlaşılmaktadır. Şu halde prensip iibarile bir hal su- reti bulunması oranı ortadan kalkmamış- &ir. Ancak böyle bir hal sureti elde edi.- mesi henüz uzak görünmektedir. Ulusal musikimiz ve Anadolu şarkıları Bunlar ulusal musikimiz için en güçlü destekler olacaktır Halk şarkıları garp tekniğine göre işlenecektir Musiki değişimi yurdun her tara- fnda derin bir alâka uyandırdı. Bu «- lâkanın sebebi, ancak © bundan sonra memlekette ulusal musikiye doğru bir edim atmak kabil olacağının anlaşılma. sadır, yendim kadar ulusal musiki diye leriye sürülmüş olan ve alaturka de- iğimiz eski şark emusilcisi, Türkü tarafından hiç bir zaman teren- müm edilmemiş bir musikidir. Anadolu Türkünün (kalbinden do- ğan, memleketin seşelerini, elem ve 12 raplarımı terennüm eden halk şarkıla- ri alaturka o musikiye asla uymuyan, ona asla benzemiyen bir takım lerden ibarettir. Bu şarkılarda mem- leketin umumi hisleri vardır. Memle- ketin göbeğinde yaşıyan öz Türklerin umumi hislerinden o doğmuş olan bu şarlalar, kurulmak istenilen whusal me- siki için, musikişinaslarımız elinde mü- him bir sermaye mevzuudur. Konservatuvar müdürü Bay Yusuf Ziya ve arkadaşları tarafından şimdiye kadar Anadoluda toplanmış olan halk şarkıları , bu vesile ile bize Amadolu- da, halkın o Arabistan ve İranm bize göndermiş olduğu peşrev ve şarkıları asla terenmüm etmediğini ve halkın bu musikiden bir şey anlamadığını göster- miştir. may ve Yusuf Ziya şimdiye kadar top- iliği talk mürekkep â- İkinci bir eser hazmlayıp bastıracaktır. Dün Bay Yusuf Ziyayi konservatuvar- da ziyaret ettik ve kendisine bu halk | ne suretle istifade Yusuf Ziya bize dedi ki: — Halk şarkılarını biz olduğu gibi, daha doğru bir sözle ham olarak alıyo- ruz. Bunlar üzerinde o muslaişinaslar çalışıyorlar. Bunların — ulusal olması yurdumuza mahsus bir rengi bulunma- tobüsler, Us küdar - Ka Sunüyede gla int Bunlar, Fatih ile Rami arasında işleme ması üzerine işleri kalmamıştı. ğe başlamıştır. Konservatubar müdürü Bay Yusuf Ziya sendamder. Halk şarkıları memleketin umumi hislerinden doğmuştur. Onların ne güflesini ve ne de bestesini yapan yoktur. Bu itibarla şahsi bir eser de ğildir. Onlar umumi hisleri terermüm ettikleri için değerlidirler. Bu sebep- le memlekete mal olmuş eserlerdir. Halk şarkıları moselâ bir Kızıl İr- mak türküsü veyn bir bebek | minmisi, güzel bir eser vücuda getirmek istiyen bir musikişinas için çok iyi bir malze. medir, Bu şarkılar içinde memleketi zel renkli manzaralermnı, kalbimizi nalan samimi «lemleri, izterapları, gö- rürsünüz, duyarsız. Mesela Niğdede aldığım ve güzl bir manzarayi gösteren şu beyitleri din- Gdevamı 6 mer sahifede) iy tramvayının çalı,