13 Eylül 1934 i AKŞAMDAN AKŞAMA © Perili evler Azicik tahsil | görmüş, muba- kemesi yerinde kimselerin artık perili, ecinili ev masallarına ehemr .miyet vermiyeceği | şüphesizdi Fakat bu masallar dünyanın her tarafında âvamın mubayyilesine © kadar yerleşmiş, öyle kuvvetli bir anane teşkil etmiştir ki vakit yakit dört taraftan bu yolda ha- wadisler gelir. Hepsinin de alelâ- de sebeplerden ileri geldiği ta- hakkuk eder. Fakat gene hâlâ pe- rili evler bulunduğuna, cinlerin evleri taşladığına inanacak saf” derunlar çıkar. Bu kaideden memleketimiz de masum değildir. Çünkü bizde de evleri taşlamak merakına uğrar ış cinler ve periler yaşıyor. Fa- kat bu cinler çok kere ya muzip bir çocuktur, ya bir komşudur. Son günlerde, şehrimizde gene böyle bir dedikoduya şahit olduk. Fakat epeyce müddet zihinler bir takım hayali masallarla avımduk- tan sonra, ortaya pek canlı bir ha- kikat çıktı gibi görünüyor. Taş- lanan evde oturanlar dan caz musikisinden başlıyarak senfonik konserlere varmciya ka» 'dar her çeşit musikiyi en ücra mahallelere kadar soktukları için, bu musiki meraklısı zatlar ve ha- mumlar da arzularını bol bol tat min ediyorlarmış. İşte, iyi saatte olsunlar o mshallenin cin ve peri- leri bu avaz avaz bağıran tenor. lardan, sopranolardari hoşlanma» mış olucak ki e üm güm yumruk indirmeğe baş kaplamalarına imdi, insaf ile söyleyiniz, şu cinlere, perilere Allah razı olsun dememek elinizden gelir mi7 Bunlar cin, peri değil, sanki za- bıtai belediye memurları! Böyle gürültüye karşı mücadele işine iştirak eden cinleri perileri bulur. sak öpüp te başımıza koymak icap eder fikrindeyi Geçen akşam, Şişli tarafında, eski Ahmet bey sokağından geçi- başından bir ünyayı tutuyor. 'du. Yürüdükçe anladım, Bir apar- manın tekmil pencereleri açık. Sanli kocaman bir hoparlör kon- muş gibi, radyo makinesi bütün kuvvetile ortalığa şarkı sesleri neş- rediyor. Vakıa, saat ancak sekiz. buçuktu. Her evde radyo çalmar hak vardı. Fakat bu radyo sa- bipleri bundan hoşlanmıyan kim- seler ve civarda hastalar buluna- cağını düşünerek, penesrelerini mazlarsa bile, radyo makine- ini oda içinde dinlerken | zevk elinabilecek derecede hafifletse- ler keyiflerinden acaba ne ziyan ederlerdi Şimdi bir de bu gürültüyü gece- Yeni hâl Işçiler geceli gündüzlü çalıştırılıyor Cumhuriyet bayramında açılma resmi yapılacak olan hâl binası- nın biran evvel ikmali için büyük bir gayret ve faaliyetle çalışılıyor. Ancak hâlin zeminine, hele tım ak kısma vaktile bir çok bakar, moloz ve saire atık dığı içim rıhtımın ve rıhtımla alâ- kadar olan kısmın inşasında bü- yük güçlüğe tesadüf edilmekte. Bu yüzden inşaat için sarfedilen zamanın uzaması lâzım geliyor. Buna meydan vermemek üzere amele gece gündüz çalıştırıyor. Bu mesaiye rağmen bâl binası 29 teşrinievvele kadar kismen ye- tişebilecek, rıhtım ve rıhtımla alâ- kadar olan kısmın inşası gecike- cektir. Zi Polis mektebinde bir polis müzesi yapılacak İstanbul emniyet müdürlüğü Yıl dızdaki polis mektebi dabilinde bir polis müzesi teşkil etmiştir. | Bu müzede polis teşkilâtinm ilk | kuruluşundan bu güne kadar ge- çirdiği safhalara ait eşya, resim- İer, polis elbise ve silâhları, mi- him zabıta vakalarına ait eşya, | delkil, cinayet faillerinden yaka- | lanan silâhlar ve saire bulun dorulacaktı Yaramaz çocuk Attığı taştan çıkan kavga bir kişiyi kör etti Kasımpaşada oturan Yako is minde birinin çocuğu dün sokak- ia oynarken ayni mahallede Fat ma hanımın evine taş atmış ve camları kırmıştır. Bunun üzerine Fatma hanım da sokağa çıkıp ço- cuğu yakalamış ve bir tokat vur- muştur. Çocuğun bağırmasını ba- bası Yako duymuş ve o da sokağa fırlamıştır. Kapının önünde Fatma hanımla Yako kavgaya tutuşmuşlar ve bir aralık Yako büyük bir taşı Fatma hanımın kafasma — fırkatmıştır. Taş Fatma hanımın gözüne bet etmiş ve bir gözü kör olmuş- tur. Zabıta yaralı kadını hastane- Uyumak mı istiyorsu- nuz? Nafile, Yorgun musunuz, rahatsız mısınız? Kimin umurun- da, Bu kadar saygısızlık ve baş- ex vatandaşların haklarına teca- yüzden resmi makamlardan me- nedilmezse, işte böyle cinler ve periler gayrete gelirler, onlar bi- le aman Allah! diye büsbütün yumruklamağa başlarlar... nin ilerilemiş bir saatinde tasav- Akşamci Sahife 3 İyi bir karar Genç nesle keyif verici | Avcılar da bıldır- zehirlerin zararları anlatılacak bi sıhhati bozan keyif verici ma. deler hakkında son zamanlarda yaptığı şiddetli mücadelenin pek büyük faydaları görülmü Bir zamanlar, alabildiğine te- vessü eden bu gizli ticaret, müte- 'madi takip neticesinde memnuni- yet verecek derecede azalmıştır. Ancak halkın bu tahrip lerden tamamile yeni nesle keyif verici maddele- ici âfet- kurtulması içini rin sıhhi ima, ahlâki zararla rını anlatmak üzere bu seneden itibaren muallimler mekteplerde irşat ve telkinlerde bulunacak- lardır. Terbiyeyi konferanslar ve ders Sirasında muallimlerin bu husus- | ta temaş edecekleri noktalar maz. | but bir program dairesinde Maa- | rif vekâletince bildirilecektir. Para isteyince.. Beyoğlunda bir sarhoşun yaptıkları Abdül isminde birisi yarısında kendini bilmiyecek de- | in gece Tecede sarhoş bir halde Beyoğlun- da dolaşırken sövüş et satan Ce- mal isminde bir satıcıya tesadüf etmiş ve bir miktar et alıp yedik- den sonra parasını vermeden sn- | vuşmak istemiştir. Cemal etin pa- yasını isteyince Abdül kızmış ve Cemalin üzerine hücum ederek fena halde dövüp muhtelif yerle- rinden yaralamıştır. Polis devriyeleri bu azılı sarho- şu yakalıyarak Cemali müşkülüt- İn kurtarmışlar ve kendisini merkeze götürmek istemişlerdir. Sarhoş Abdül bu defa da haka- ret ve küfür ederek polislerin üzerlerine atılmış, merkeze git mek istemiştir. Zorla merkeze gö- #ürülen Abdül hakkında adam döv. mek, yaralamak ve zabıtaya har karet suçlarından evrak tanzim olunarak adliyeye teslim edilmiş- tir, Kanalizasyon çukurlarında toplanan su Geçen pazartesi günkü şiddetli yağmur ve sağnâklar Fındıklı ve havalisinde yapılan kanalizasyon mecraların temamile doldurmuş ve buralarını bir göl haline getir- miştir. Inşaata devam edebilmek için bu suyun boşatılmasına ibti- yaç görülmüştür. Ili gündenberi kanalizasyon şebekesindeki sular boşatılmağa başlanmıştır. Bu sular çıkarıldıktan sonra inşaata de edilecektir. | epiyce zaman geçmiştir. O vakit Balık yok cının azlığından şikâyetçi Bu sene balık pek azdır. Bu mevsim lüfer zamanı olduğu halde henüz lüfer çıkmamıştır. Keza Tevrek ta yok gibidir. Busebeple Boğaz balıkçıları çok fena vaziyet» tedirler. Her sene eylülde bıldırcın akını başlardı. Bu sene bıldırcın da pek azdır. Avcılar bundan çok şikâyet ediyorlar. Bıldırcın ile lüfer akımı dalma aynı zamanda başlar. Bu an, Me 5 merakı mucip olmaktadır. Avcılar | bıldırcınlarım başka bir yol ile geçmelerinden endişe ediyorlar. Şaziment hanımın ölümü Şaziment hanım isminde bir kadi nın bir hastanede yapılan ameliyat neticesinde öldüğü ve kadınm esinin hastanede kana zehir kerişması yüzünden ölümün vuku- buldüğunu iddia ettikleri yazık mışt. Bu hadisenin üzerinden Şaziment hanımın cesedi mezardan! çıkarılıp morgta otopsi yapılmış-* sa da kadının bir hata veya dik- katsizlik neticesinde kanma zehir karışıp öldüğü tespit edilememiş” tir, Bu hususta yapılmış bir tab- kikatta mevcut değildir. Et kaçakçılığı | Emniyet müdürlüğü kaçakçılık bürosu takibata başladı Şimdiye kadar İstanbulda vuku | bulan et kaçakçılığı işleri belediye zabıtası tarafından takip edilmek» te idi. Bu defa vilâyetten verilen bir emirde kaçak et işlerinin de emniyet müdürlüğü kaçakçılık bürosu tarafından takip ve tahkik edilmesi bildirilmiştir. Emir üzerine kaçakçılık bürosu derhal fanliyete geçmiş ve dün akşam muhtelif semtlerde yapılan araştırmalarda Tavukpazarı cive rında Cabir inde birinin dük- kânının üstündeki odada 44 ki- lo, Ahırkapı civarında Osman isminde dükkânmda da 14 kilo kaçak kesilmiş etler bulun” muştur. Etler müsadere edilmiş, Cal deleri alına- rak haklarında kanuni muamele yapılmıştır... Apartıman kapıcıları Apartımna kapıcılığının mün- hasıran erkeklere tahsis edilmesi in geçenlerde bir karar verik Kararın tatbikine bu gün- lerde başlanacaktır. Apartman kapıcıları içinde kadınlar varsa bunların muayyen bir zamanda vazifelerini erkeklere terk etme- ve Osmanın. leri bildirilecektir. EZE çerypndizn Tatar ağası söyle... — Söyle Tatar ağar Yalan da olsa söyle. Hakikaten insan bazan bu cüm- ta içinden koparak dudakla- zının ucuna kadar geldiğini hi sediyor. Bu Tatar ağası usulile te- selli bulmak da olmasa yaşamak pek güçleşecek.. Şayet dikkat ederseniz hemen bütün hayatımızın Tatar ağasına dayandığını görürsünüz. İşle beraber gazelelere bir göz gezdirelim. Bundan sonra şehir- de işliyen bütün otobüsler gayet inceden inceye kontrol edilecek- miş, Fenni şeraiti haiz olmıyan otobüsler katiyen işletilmiyecek- miş. Senelerdenberi gördüğümüz bir havadis amma ne de olsa insana bir teselli veriyor. Malüm ya: — Söyle Tatar ağası!. Meselesi çelim... Başka bir havadis Bundan sonra dairelerde esl bi mesalihe son derece iyi mua- mele edilecekmiş. Tapu, nüfus das ireleri gibi yerlerde işler süratle görülecek, eshabı mesalihin haf- talarca dairelere taşınmasma lü zum kalmıyacakmış. «Bugün git, yarın gel» siyasetine kökünden ni- hayet verilecekmiş Hey gidi Tatar ağası kulakların gınlasın!.. Geçelii Bunu da geçelim. Şehirde bir takım karişik yağ- Tar satılıyormuş. Bu yağale sıhhate çok muzırmış, Lâkin bundan son- ra katiyen karısık yağ satılması” na mâni olunacakmış. Karışık yağ satanlar şöyle yapılacakmış, böy- le yapılacakmış... Merhaba Tatar ağasi... Halicin bundan sonra kali su- etle temizlenmesine karar ver miş, Haliç derhal temizlenecek- miş, « Bonjur Tatar ai Süt meselesinin esasından halli için bir takım yeni tedbirler alını- yormuş. Bu yeni tedbirler saye- sinde artık halis süt içmek imkânı olacakmış... ilâhi Tatar ağası gözün kör ol- sun emi Hikmet Feridun Usküdar ve Kadıköy tramvayları Kadıköyüne tramvay işlemesi” nin başlaması üzerine cuma günleri Kısıklıya yapılan doğru seferlerin kaldırıldığını ve Çam- hea, Kısıklı ehalisinden bir he- yetin framvay şirketi nezdinde teşebbüsatta © bulunacağını miştık. Heyet şirket müdürü Necmed- din Sahir beyi ziyaret etmiştir. Necmeddin Sahir bey müracaat ehemmiyetle telâkki | etmiş ve halkın ihtiyaç ve arzusuna göre .comaları fazla rabalar tahsis edeceğini vadetmişi yaz Amca beye görel!.. İkubas ve tercüme hakkı mahfuzdur — ia EZ Amen bey, Fakat İstanbulda sin de bir modası vardır. - Çocukluğumda, Tülâmla © beraber eğlenmek için Direklerarasına gidere dik Sonraları en eğlenceli yer Galata olmuştur... 'A, B. — Hayır, gazetelerin çeşit çeşit eğlencelerine, — sürprizlerin: bakılır amdi en eğlenceli yer bizim Babul : iz