Sabife 10 İm Pariste müthiş bir cinayet Sahte bir prensin kafası | ustura ile kesildi Katil prensin dostudur, cinayetin - — sebebi henüz anlaşılamamıştır Avusturya - Macaristan impara- toru Fransuva Jojefin gayrı meşru oğlu olduğunu iddia eden ve şimdiye kadar Avrupanın en bü- yük otellerini, müesseselerini do- landırmış olan prens Edgar de Yurbon, isminde biri Pariste bir otelde, metresi olan bir Ispanyol kadını tarafından boğazı ustura ile kesilmek suretiln öldürül müştür. Prens Edgar de Bourbon 1870 senesinde Avusturya - Macaristan imparatoru Fransuva Jojefle pren- ses Alice de Bourbon sulbünden gayri meşru bir münasebet neticesinde doğduğunu, tevellüdü akabinde imparatorun oprenses Aliceyi (o grandük Albrechte Halburg ile evlenmeğe icbar ettiğini, okendisinin de O üveyi pederi tarafından büyütüldüğünü iddia ediyordu. Maktul prensin yatak odasında, bulunan bir nüfus tezkeresi de 19 teşrinisani 1870 senesinde (o Avusturyanın Rukelştayin kasabasında, Alice de Bourbonun sulbünden doğdu- ğunu yazıyor, pederinin ismi hizası boş bulunuyordu. Büyük bir serseri Prens olduğunu iddia eden bu serseri Avrupayı ve Amerikayı baştan başa dolaştıktan ve ötekini berikini dolandırarak bir çok sergüzeştler ve maceralar geçir- 'dikten sonra son zamanlarda Parise gelmiş, gayet sefilâne bir "hayat sürmeğe başlamıştı. Prensin, Halles mahallesinde gayet mütevazi bir otelde gırtlağı ustura ile kesilmiş bir halde bulunduğu güne kadar geceleri nerelerde geçirdiği belli değildi. Prensin ne suretle öldürüldüğünü anlatalım : Feci bir manzara Halles mahallesinde Blois isminde küçük bir otel vardır. Otelin gar- sonu saat sekiz buçukta temizle- mek için prensin odasına girince feci bir manzara ile karşılaşmıştır. Prens, sırtında yalnız beyaz bir fanila bulunduğu halde gırtlağı hemen hemen dibine kadar kesil- miş, bir sandalyenin üzerine yığılmış duruyordu. Sandalyenin yanı ba- şındaki yatağın çarşafı kana bu- lanmış idi. Garson bu feci manzara kar- şısında, odada fazla duramamış, aşağıya inerek vaziyeti efendisine anlattıktan sonra derhal karakola da koşmuştur. Katil kadın Garson polis merkezindeyken, civar karakollarden birine dos- tunu öldürmüş olduğunu söyliyen yaşlıca bir kadın gelerek teslim olmuştur. Polis karakolu derhal cinayet mahalline koşmakla bera- ber, katil Okadın da merkeze gönderilmiştir. Kadın, polis komiserine ifade- sinde demiştir ki: — “lIsmim madam Brausoler- dir. 1888 senesinde İspanyanın Saragossa eyaletinde Della kasa- basında doğdum. Bu sabah dos- tum, benimle dışari çıkmak istedi. Ben bir çok defalar gibi bu de- fada teklifini (o reddettim. Ret cevabı vermekliğim üzerine ma- sanın üzerinde duran usturayı eline alarak üzerime yürüdu ve beni tehdit etti, Boguşmağa başladık, bir aralık elinden ustu- rayı aldım ve gırtlağına indirdim.,, Katil kadının ifadesi bundan ibaret, Polis komiseri bütün ısra- rna rağmen kadının ağzından fazla bir kelime koparamamıştır. Garip bir münasebet Zabıtanın (o tahkikatına göre, maktul prens bundan bir sene evvel Neilly'de otururken, sonra- dan katil olan bu kadınla tanış- mış ve birlikte yaşamağa başla- mışlardır. Prens elinde daima bir kamçı tutuyor, ve onunla gezi- yordu. (Edgar, metresile aynı otelde — oturmıyor. Yalnız ken- disini oOhergün ziyaret ederek bir kaç saat yanında kaldıktan sonra çıkıp (o gidiyordu. Prens yalnız bir gece metresinin yanında kalmış ve ertesi sabah, maktul olarak bulunmuştur. Katil kadının fazla izahat ver- mekten imtina etmesi, bu cinayeti örten esrar perdesinin tamamen kaldırılmasına şimdilik mani oluyor. Cinayetin yapıldığı odanın yanın- daki odalarda oturan müşteriler, ne bir gürültü, ne de bir müna- zaa işitmemişlerdir. Prens değil Son tahkikat kendisine prens Edgar de Bourbon ismini veren bu adamın prenslikle hiç bir alâ- kası olmadığını göstermiştir. Avus- turyada küçük bir kasabada doğ- muş olan bu adam Amerikaya gitmiş ve orada prens Edgar de Bourbon namile bir nüfus kâğıdı ele geçirmiştir. Cinayetin sebebi elân anlaşılamamıştır. Professeur Piccardın balonu Zurih, 27 (A.A.) — Professeur Piccardın balonunun sepeti Brük- sele (nakledilmek için O hazır bulunmaktadır. Suut esnasında istimal edilmiş olan cihazları imal ve Dubendorfta bu cihazların montaj ve tatbikını sevk ve idare eylemiş bulunan mühendis Kipfer, balon sepetine refakat edecektir. Sepet Brüksel darülfünununda teşhir edilecek, balonun zarfı yeni bir suut için hazır bulunmak maksadile Schlieresde kalacaktır. Atlas Okyanosu tayyarecileri Lee ve Bochkondan bir haber yok Londra, 27 (A.A.) — Londra civarındaki Croydon tayyare mey- danı Atlas Okyanosu tayyarecileri Lee ve Bochkonun muvasaletleri ihtimalile dün gece sabaha kadar tenvir edilmiştir. Tayyarecilerin benzin ibtiyatları saat bire doğru tükenmiş bulu- nuyordu. Maamafih şimdiye kadar ken- dilerinden hiçbir haber alınmamiş bulunmaktadır. Italyan ordusunun manevraları Roma 27 (A.A.) — Dün kral ve M. Mussolini hazır olduğu halde Pörouse mıntakası manevra kıtaatı tarafından endaht tecrü- beleri yapılmıştır. Bu endaht tecrübeleri esnasında 30 dakika- lık bir topçu istihzaratından sonra bir piyade hücumu yapılmıştır. Piyade ve topçu arasındaki teşriki mesainin derecesini anlat- mak için yapılmış olan bu ekzer- siz saat 7 1/2 dan9 1/2 a kadar devam etmiştir. Karıncalar Bir apartıman sakinlerini tehdit ediyorlarmış Pariste Vaugirard meydanında, kırk daireli büyük bir apartıman binasının sakinleri, Karıncalar ta- rafından diri diri yenmek tehlike- sine maruz bulundukları iddiasile' sulh hâkimine müracaat ederek bina sahibi aleyhine dava açmış- lardır. Kiracıların iddiasına göre son gönlere kadar apartmanlarında rahat ve müsterih bir hayat geçiriyorlarmış. Fakat son zaman- larda apartıman daireleri, pembe renkli bir karınca (ordusunun istilâsına uğramıştır. Bu karınca ordusu, önlerinde (bulduklarını bir kaç dakika zarfında kemirip yemektedir. Bunları, imha için aldıkları tedbirler, baş vurdukları çareler, hep boşa gitmiş, karınca istilâsı büyüdükçe, o büyümüştür. Hatt bir masanın üzerine bırakılmış koca bir but jambon, yarım saat sonra karıncalar tarafından yenilip bi- tirilmiştir. Bu koca apartımanın sakinleri, uyurken (karıncalar ( tarafından didiklenmemek (o için o evlerinde uyuyamamakta, uyuyanlar oda karıncalar tarafından izac edil- memek için karyolalarının ayak- larını petrol ile dolu bir takim teneke kapların içine koymakta- tadır. Feci şudur ki, bu karınca ordusu apatımanın sakinlerini adım, adım takip eylemekte, peşlerini bırak- mamaktadır. i Sulh hakimi, kiracıların bu id- dia ve şikâyetlerini dinledikten sonra mahkeme kâtibini, mahal- linde keşif yapmağa gündermiş, yarım saat sonra mahkeme kâtibi, apartımanda gördüğü manzaradan mütedehhiş olarak mahkemeye dönerek reise vaziyeti uzun uzadıya anlatmıştır. Bunun üzerine mahkeme reisi bu karıncaların menbamı tetkik ve imha çarelerini tetkik için bir mimar ile bir haşarat mütehassısı memur etmiştir. Vazıltılar! Meğer döşeme tahtaları arasında arı kovanı varmış! Waelfrath 25 (A.R.) — Ren havalisi ovilâyetlerinden birinde ikamet etmekte olan 84 yaşlarında bir kadın ikametgâhının yatak odasının altından uzun zamandan beri bir takım vızıltılar işitmek- te idi. Son günlerde bu vızıltılar ziya- deleştiği sırada yatak odasının döşeme lahtaları açılmış ve takriben 40 bin: arının yatak odasının altından geçmek suretile evin bir tarafından diğer tarafına kadar kendilerine bir yol yaptıkları ve burada tahminen 50 libre balı ihtiva eden bir buçuk metro boy- unda bir keoğan imal ettikleri görülmüştür. Arılar buradan çıkarılmış ve kendilerine başka bir koğan te- darik edilerek oraya yerleştiril- mişlerdir. Varşovada belediye memurla- rının grevi Varşova 26(A.A) — Wolff ajansından: Belediye idaresinin on iki bin kişiden mürekkep ücretli memur ve müstahdemini, haziran ve tem- muz aylıklarının tesviyesine bele- diye idaresini icbar etmek mak- sadile, bu sabah grev yapmışlardır. Bu gün, belediye vezne daire- sinden başka bütün belediye büroları kapalı bulunmaktadır. - Konya mektupları Sokakları çok muntazam bir şehir: Konya Konyada atlı tramvaylar ortadan kalktı, otobüs işliyor Konyada hükümet caddesi! Konya çarşısına kuş bakışı bir nazar Konya 25 — Konyayı eskiden tanıyıp da uzun zaman görmemiş olanlar, bugün ziyaret edince şebri epi değişmiş bulurlar. Bir kerre daha şehre girerken büyük Gazinin heykeli üzerinizde çok kuvvetli bir tesir bırakır. Ondan sonra ( değişiklikler birbirini takip eder:Alâettin tepe- si güzel bir park olmuştur. Mah- fel gibi güzel binalar yapılmıştır. Oraden Hükümet konağına giden dönemeçli yollar ortadan kalkmış, geniş bir bulvar yapılmıştır.. Kaybolan (o şeylerden biri de atlı tramvaylardır. Bu tramvaylar, istasyonla (Ohükümet (konağını birbirine (o bağlayan (o dönemeçli yollardan nal sesleri, boru gürül- tülerile dolaşırdı. Eski tertip bir şey. Lâkin, bunların ortadan kayb- olmasına doğrusu acıdım. Bu hissimden bahseylediğim, şehir meclisi azâsından bir hanım efendi, hiç bana hak vermedi. — O köhne şeyleri kaldırtıncaya kadar ne uğraştık.. dedi. Eski hantal şeyler.. Beygirler ikide bir çekemez, halk inip itmege mecbur kalır. Şimdi konakla istasyon ara- sında otobüsler işliyor. . Bu otobüsleri gördüm. Kaldı- rımlar üzerinde sarsıldıkça her bir uzuvları ayrı ayrı inliyor gıcır- dıyor. Hele bir tanesi bilmem neresi bozulmuş, yol ortasında kalmıştı. Müşteriler “Diğer bir otobüs gelsin de bizi alsın,, diye bekliyorlardı. Çünkü bozuk otobüs itmekle de yürümüyordu. Muhterem Konyalılar ne der- lerse desinler, ben bu otobüslere, o tramvayları tercih ediyorum... Konyanın diğer bir hususiyeti de, yeni harfler yüzünden tezahür eden hususi şive ve imlâsıdır. İşte size lâalettayin bir lokantanın yemek listesinden bir kaç isim yazayım : — Badılcan.. Gırama.. Erik.. Konya şebrinin çok eski olma- sına rağmen bir hususiyeti var; bazı mahdut dar ve çarpık yollar müstesna, ekseri caddeleri- nin çok geniş ve düpdüz olması- dır. Bunları yeni açılmış yollar sanmayın. Çok eski ve belki asırlık olan bu caddeler en yeni Avrupa şehirlerinin plânlarındaki kadar geniş ve düzdür. Gazete satıcıları Milyoner olanları bir klüp yaptılar Mew - Yorkta, sonradan milyo- ner olmuş eski gazete satıcıların- dan mürekkep bir klüp mevcuttur. Bu klübün 52 azâsı vardır. Klüp reiside edisondu. N Senede bir defa gazete bayi- liğinden milyoner olan bu adam- lara büyük bir ziyafet sofrası etrafında toplanmakta, sonra eski meslekleri icabı olarak gazete satarak hasılâtı kendi klüplerine terk ve teberru etmektedirler. Ispanyada bir tevkif Barcelone 25 (A. A.) — Ro- manya prenslerinden İleananın kainbiraderi Habisburglardan ar- şidük Charles tevkif ve hapsedil- miştir. Binmiş olduğu otomobil- deki Burbon arması halkın pro- testolarını davet etmiştir. Herriot'nun !spanyol talebesine çay ziyafeti Paris 26 (A.A.) — Başvekil M. Herriot, bugün öğleden sonra Pariste bulunan Ispanyol talebesi şerefine bir çay ziyafeti vere- cektir. Bir kadın meselesi Devrek 27 — Hışır oğlu köyün- den Uzun Ali oğlu Deli Ahmet, bir kadın meselesinden, Öksüz oğlu Kara Mehmet Aliyi bıçakla karnından yaralayıp öldürmüştür. Katil yakalanmıştır. Türkiye ile Yunanistan arasında ticari münasebat Atina ticaret omümessilimiz, Türkiye - Yunanistan arasındaki ticari omünasebetler (hakkında, ibracat ofisine bir rapor gönder- miştir. Bu raporda, Atinada, hayvan ticâretile iştigal eden tacirlerin, büyük bir şirket teşkil ettikleri haber verilmektedir. Bu şirket Türkiyeden, hayvan satın alacaktır, şirketin sermayedarları, Türkiyede de Türk - Yunan hayvan ticareti şirketi diye ayrı bir şirket açacaklardır. e ne Akşam 28 Ağustos 1937