Sahife 8 Akşam Berlin, 10 nisan —* (Hususi muhabi- © rimizden)-— Ber lin o gazeteleri, efkârı umumiyeyi büyük bir heye- can ve teessüre düşüren bir aşk faciasının. tafsi- lâtile sahifelerini dolduruyorlar. Bu facianın kurbanı, Prusya asılzade- “lerinden. Karl Merlih . isminde bir'gençtir, faci- “anın kanlı kah- ramanı da harp- ten sonra vefat > etmiş olan Berlin hâkimlerinden — birinin kızı olan — Liçi Blümen'dir. o Liçi annesi ta- “ rafından. pek. şi- .marık büyütük müş, harbi umu- iden sonra Al- omanyayı , baştan başa kaplayan. sefahat cereyanına. pılarak fena yola sapmıştır, ç Genç kız, daha on altı yaşında n, sefahet yerlerine devam tmeğe, şüpheli adamlarla düşüp mağa . başlamıştır. Annesi nın. doğru . yola iade-etmek .linin gece hayatını. öğrenmek istediğini : ve. modern.bir hayat yaşadığı cevabini veriyor. Parasız. bir asılzade. b al bu, sefahat - hayatında .çır- pındığı, sırada, Aknarittin-kabare- nde, şık ve zarif bir. gence rast EE onunla ; münasebet. tesis . oetmek için her çareye baş vur- muştur. Genç-kızın-sövdiği-adam, rl merlil, namında . eski. bir asılzade idi. Karl daha on beş yaşında, iken, ailesinden ayrılarak macera, hayatı, yaşa- mağabaşlamış evvelâ Parise gide- “rek elindeki; paraları sefahet ve eğlence. yerlerinde “sorra, Lejiyon. etranjere. yazılmış, ve Fasa gönderilerek bir müddet “orada , Faslılar; ile (o muharebe imi Bir gün kıtasından kaça- rak Berline dönmüş, artist ve sanatkârların -mahfellerine devam etmeğe. ve , resme. şiddetli bir iptilâ gösterdiği; cihetle, fakirane bir ateyle kiralıyarak ressamlığa — başlamıştır. Karl genç kızla tanıştıktan. bir hafta .sonra., evleniyermişlerdir, aldıkları tahsişatla üç ay kadar gayet mesut: bir hayat sürmüş- erdir. Üç ay sonra... Fakat Karl zevcesinden az bir ozaman zarfında bıkıp usandığı “cihettle, eski serseriyane haya- tına dönmüş; ; sabahları sarhoş olarak evine dönmeğe. başlamış en nihayet, kendisine atelyesinde “modellik vazifesini gören bu geç “kızla kaçmıştır. © Liçi kocasının bu sadakatsiz- >liğinden,. fena. halde . müteessir olması, onu üç gün. üç gece, hiç nasihat. verdikçe kız Ber-. tükettikten Genç karı koca, kızın ailesinden , nmadan,; . gitmesi , mubtemel. .0. Kocasını öldüren Liçi Blumen olan her . yerde aradığı halde bir türlü izini bulamamışlır. Dördüncü gün sabahı, polisler Karlı göğsünden ağır bir. surette yaralı olduğu halda evine getir- mişler ve zevcesine. teslim eyle- mişlerdir. Karl zevcesini bırakıp kaçtıktan sonra vicdan azaplarına dayanamadığı cihetle, tabanca ile intihare teşebbüs etmiş ve polisler kendisini cadde ortasında, kanlar içinde can. çekişir bir vaziyette bulmuşlardı. Mortin iptilâsı Liçi kocasının sadakatsızlığını affederek ona büyük: bir dikkat ve şefkatla bakmış,. yaralı koca- sının, baş ucunda uykusuz geceler geçirmiş,. nihayette, hayatını, kur- tarmağa muyaffak olmuştur, Fakat. Karl yarasının şiddetli acılar ara- sında, yatağında kivrandığı sırada, vecalarını, teskin edebilmesi, için morfin, şırıngaları , yapmasını rica ediyor, genç kadın. göz “yaşlarile karışık bu ricalara dayanamıyarak kocasının arzularını yerine getirir, Liçi, kocasını morfine alıştırır- ken, kendisi de. mahrumiyet ve sefaletini unutabilmek için morfi-, noman; olmuş, bu suretle, bu betbaht çift, ailelerinden aldıkları paraları hep morfine ve kokaine sarfettikleri için derin bir sefalete düşmüştür, Hattâ, genç kadın, kocasına ve kendisine. morfin parası tedarik edebilmek. için geceleri vücüdunu ötekine berikine satmakta bile tereddüt etmemiştir. Karl omorfininin ve diğer zehirli içkilerin bünyesinde yap; tığı tahribat yüzünden, odasından artık dışarı çıkamıyor, gündüz ve gecelerini, yarı baygın halde, kanepenin ,üzerinde. geçiriyordu. Bu biçareler. morfin, tedarik edebilecek paraları bulunmadığı zamanlarda, telefonla (o belediye tabibini çağırıyorlar ve ayaklarına kapanarak kendilerini, uyuşturmak için morfin zerketmesini rica, edir yorlar, bu, rica ve. istirbamları “İ edemediği Berlinde büyük heyecan uyandıran bir cinayet “Morfin yüzünden bir genç kadın koca- sını öldürdü ,kendisi de intihara kalkıştı reddedilmedikçe gecelerini, yatak- larında kıvranarak ve acı acı inleyerek geçiriyorlardı. Liçi bu feci hayata, kocasına! olan şiddetli aşk ve muhabbetij yüzünden , tahammül ediyordu. Kocasına marazi bir aşk besleyor- du. Fakat Karl artık bir iskelet haline gelmiş, yüzü sararmış, “vücudü, felce uğramıştı. Yalnız, " gözleri, arasıra garip, garip par- Jayordu. Artık bu marazi aşkın nihayeti yaklaşmıştı. Bir gece Karl, zevcesinin morfin tedarik gecelerden birinde, yatağında o kıvranup (dururken, zevcesine hıçkırıklarla yalvararak: — Artık dayanamıyacağım, rica “İederim git, bana biraz morfin tedarik et dimiş, genç kadın, hiç bir söz söylemeksizin mantosuna sarılarak sokaka fırlamıştır. Aradan uzun bir müddet geçtikden sonra kadın elinde ufak beyaz bir paket ile odasına dönmüş, kokaini mavi beyaz paketi kocasına uzatarak yatağının kenarına oturmuştur. K Iki kurşun, Kocası, kokainin tesiri; altında, yatağında... uyuştuğu bir, sırada kadın birkaç gün evvel tedarik ettiği ufak bir tabancayı, el çan- tasından çıkararak, kocasının bey- nine bir kurşun sıktıktan sonra silâhi göğsüne çevirerek ateşle- miş, kocasının benüz soğumamış cesedinin yanında kanlar içinde yere yıkılmıştır, Fakat genç kadın, ağır surette yaralanmasına rağmen ölmemişti. Polisler, bu bedbaht karı kocanın , odasına girdikleri zaman, Karlı ölü zevcesini de ağır yaralı bulmuşlar ve hastaneye kaldırmışlardır. Liçi hastanede kendisine bayılmış olan gayet tehlikeli bir ameliyat : neti- cesinde, hayatını. kurtarmıştır. Genç kadın zabıta tarafından isticvap edilirken, . kocasını , feci ıztıraplarından, o kurtarmak. için öldürdüğünü, intihar maksadile tabancasını kendi. göğsüne sık* makta tereddüt etmediğini söyle- miştir. ; Bir -münekaşa Bu facia, Alman içtimaiyatçıları arasında hararetli münakaşalara zemin açmıştır. Bazı. içtimaiyatçılar, genç kadı- nın tedavisi gayri kabil derdinden kurtarmak için kocasını. öldür- mekte haklı olduğunu. söyledikleri halde bir kisim âlimlerde, kadını haksız görüyorlar, Pek - yakında; Berlin cinayet mahkemesine . intikal; edecek, bu facianın . muhakemesini Berlin, efkârı umumiyesi.. büyük; bir. me- rakla bekliyor. DEE EKE. EMEA ER AZ) Bu, asırda; Ticaretin, ruhu Reklâm! dır Malınızı çok satmak için Akşam'a ilân vermeniz kâfidir. Zira; AKŞAM Bütün Türkiyede “en fazla satışı olan gazetedir Tefrika No-9 mr m EN BEŞ- YÜZ MİLYON: İNSANA n 1932 HÜKMEDEN KADIN Tarihtaşk,. ve macera romanı Nakıli.: Başını yere eğmişti. Kirpiklerini kapamıştı. Titrek titrek bir kaç adım. attı, Âdet mucibince, yere kapanması, secde etmesi icap ediyordu. Bü âdeti icra etti. Kendini kaybetmiş bir ricacıya benziyordu. Ngan - Te, onu, böyle. secde vaziyetinde bırakarak, ayaklarının ucuna basa basa çekildi. Kapının ağır kanatları, yavaş yavaş genç kadının üzerine ka- pandı. Şimdi artık, o, Mukaddes A- dam'la bir odada yapayalnızdı! Sarhoş imparatorla odalığın anlaşması. Ye-Ho,. secde vaziyetinde ne kadar kaldığını kendi de bilemez.,. Garip bir. heyeçan, bir cuşuhuruş içinde olduğu iiçin etrafında olup bitenlerin farkına varamıyordu. Takatsız. bir vücudun. kuvvet sarfedememesi nevinden, heyecanlı beyninde fikirler harekete. gelmis; yordu. , Hiçbir şey. düşünemiyordu. Yalnız. göğsünün. içinde, . kalbi, çatlıyacak. gibi çarpıyordu. Bu ıstıraplı. çarpış, onu, hayata bağ- lıyan yegâne bağdı! Fakat, aradan zaman geçtik- ten sonra, Ye - Ho, azıcık ken- dine gelebildi. Zihnini; toplar gibi oldu. Düşünmeğe başladı: Yoksa Mukaddes adam, onun odaya girdiğinin farkında olma- mış mıydı?., Ona bir tek söz hitap etmek ( lütfünde, bulunmıyacak mıydı?.. Zira Ye-Ho, protokol mucibince, ançak imparatorun kendisine hitabından sonra, secdeden kalkabilirdi. Imparator ona hitap etmedikçe ebediyete kadar ayni vaziyette kalması icap ediyordu. Halbuki, bu şekilde bunalacaktı!. Ne yapsaydi'acaba? Imparator ona müsaade etmek- sizin, ne konuşabilir, ne kımılda- nabilirdi.. Buna. kalkışmak bütün Mukaddes Âdet'leri altüst etmek demektil Dakikalar geçiyordu. Uzun. ağır,, boğucu ve .nihayet- siz dakikalar.. Ve: kıymetli dakikalar,, Evet, bu dakikalar, onun mu- kadderatını tayin etmesi, emelinde muvaffak olması için son derece kıymetliydil Sabah, yaklaşıyordu, o Sabah olunca, imparator. hazretleri,, Mu- kaddes İstirahat odasından çıka- . cak, Âli şurânın sabah, ictimaınr da hazır bulunmak üzere odalığını . belki de ebediyen terkedecekti. Işte, maazallah, o zaman geç- miş olaydı !... Bütün, emeller yıkı- nyan AÇ (va.N0) lacaktı... Zavallı odalık... Ömrünün sonuna kadar, bu Mor Şehir de- nen, ve saray şeklinde olan mezarlıkta diri. diri gömülü kala- caktı! Kendisine, ehemmiyet veren, onu secde eder vaziyette saatlerce bekleten bu haşmetlünun önünde, nefsini öyle zerre, öyle biç hisse- diyordu ki... Of, bu intizar, çok uzundu; çok tahammülsüzdü | Ye-Ho, artık sabredemedi! Başını kaldırdı. Sonra, cesareti yavaş yavaş ye- rine geldi. Kirpiklerini açtı. Ansızın, başına müthiş bir darbe yemiş gibi sersemledi. Karşısında Imparatoru görmüştül Aman yarabbi, aman.. Ne inki- sarı hayal. Ne müthiş inkisarı hayaldi. bu.. Ye - Ho, kendini bir kâbus içinde yuvarlanıyor sandı. Nasıl?.. Bu sarhoş suratlı, ayyaş burunlu delikanlı: Imparator miydi?.. Şata- fatlı saltanat yatağı üzerine, ken- dinden. geçmiş, bir halde,. nasıl da serilip yatmıştı.. Ne iğrenç man- zaraydı” bu?... Ne kötü sızıştı bu.. Ye-Ho,; o zamana kadar ha- nedana hürmet, bilhassa impera- tora hürmet terbiyesini almış bir kızdı... Aldığı terbiye, ona impe- ratoru tam manasile insanlardan ayrı bir İlâh halinde, gösteriyordu. Halbuki, bu sarhoş ilâh'karşısında, şimdi zındıklaşıyordu; tam-mana- sile dinsizleşiyordu.. Bütün hane- dana karşı olmasa bile hanedanın bu uzvuna karşı sıtkı, sıyrılıyordul Fakat, bu sıtkı sıyrılış, onda bir irade kuvveti halketti. İlâh ismini taşıyan bu insan karikatürü karşısında insanlığı duydu; ken- dini toparladı. Şüphesiz ki, işler o evelden, tahayyül ettiği gibi olmıyacaktı. Ye-Ho evelden, bu Mukaddes duyacağını, tahmin etmişti, Hal- buki. şimdi, oanlayordu ki, bu ayaş. herif, verse verse, ona, bir istikrah hissi verebilirdi, Lâkin, şayet bu iradesiz, bu mütereddi,: bu. ayaş,, bu seciyesiz ve bu , vakarsız herifi,, bir; usta- lıkla ele geçirirse, onu kendine ne işler,.. Yatakta, beyhuş yatan bu, imperator . azmanını . istihfaf eden soğuk, bir. nazarla, uzun kendine.. oyuncak. edebilse, ah onun iplerini eline. geçirebilse... (Arkası var) 29 Nisan 1932 Adam'dan yüksek kadınlık hisleri , bendederse, ne, işler, yapabilirdi, uzadıya, muayene. etti. Ab; onu. uyun, Kütahya - Balıkesir hatının küşat resmine ait bir intiba meclls,reisi Masin # paşa halkı selâmlıyor > eğdi >