30 Nisan 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Başvekilimiz Moskovâ- da bir çok müesseseleri ziyaret etti. Tahdidi teslihat konfe- ransının dağılmamasına karar verildi. a Sene 14 — No: 4867 — Fiatı her yerde: 5 kuruş CUMARTESİ — 30 Nisan 1932 acir Telefonlar: Tahrir 21686 — Idare 21434 — Klişe 20113 — Bir ders Isveçteki köyünden boş elle çıkmış, yavaş yavaş yüksele yük- sele dünyanın en büyük bir zen- ini, beynelmilel mali piyasanın hâkimi, ihtiyaçta olan küçük, hattâ büyük devletlerin ohâmisi, tek başına âdeta devletler fevkinde bir devlet olmuş buluann Kreuger, hattâ intihar ettikten sonra bile “ büyüklüğünü kaybetmemiş olan Kreuger, bugün çamurlarda sürük- leniyor. Düne kadar tevazuundan, sade- sadeliğinden, < hayırhahlığından , gerek ahlâki, gerek akli harikül- âde evsafından sıtayişle bahsedi- len Kreuger, bugün dünyanın en büyük sahtekârı oluyor. Cenazesi memleketinde milli merasimle, bütün milletin hürmet tezahüratiyle kaldırıldıktan birkaç gün sonra, halefleri. muavinleri birer birer hapse giriyorlar. Dünkü mabut bugün parçala- nıyor... Dün vatanının en büyük medarı iftiharı olan evlâdı, bugün ayni vatanın, dünyaya karşı, hicap vesilesi oluyor. Dün en büyük addedilen bu adam, bugün en sefil en küçük! Arada ne oldu? Bu sukut, bu inhidam nedir? Bu adam, düne kadar bilinmeyip te bugün keş- fedilen ne cinayetler işledi? Kreuger, mazide bir çok hü- kümdarların tevessül ettiği bir tedbire, bir nevi kalp para imaline. teşebbüs etmiş.. Halkın, bilmem kaçıncı senei. devriyesini, o çok hararetli tezahürat ile tesit ettiği bir günde, bu para kralı, sara- yının kilerinde, sahte hazine tah- villeri ibzariyle meşgul imişl.. Yalnız, bu tabvilleri piyasaya çıkarmamış, açık olan bilânço- sunu mütevazin göstermek için, kasasının bir köşesinde hıfzet- miş. Gayesi? Kendi müteaddit işlerinin, şir- ketlerinin hisselerine, her borsada halkın en çok rağbetine mazhar (Devamı ikinci sahifede) Cevat Nizami Sürp Agop Ahmet Refik bey kat'i vesikalar buldu Sürp Ağop mezarlığı davası nibai safhaya girmiştir. Müverrih Ahmet Refik beyin, aylarca süren tetkikat ve taharriyat neticesinde hazinei evraktan bulup çıkardığı vesaik üzerine belediyenin bu davayı kazanacağı muhakkak addedilmektedir. Ahmet Refik bey, Sürpâgop mezarlığı arazisinin Galata bağları hududuna dahil olduğunu, Galata bağlarının da Beyazıdı Veli evkafından olduğunu vesaik ile meydana çıkarmıştır. Heyeti hakimenin kararı üzerine, Ahmet Refik bey çarşamba günü bu tarihi vesaiki ibraz edecektir. Celâl bey Iş bankası umumi müdürü Mısırdan geldi Iş bankasın Iskenderiye şube- sinin açılma resminde bulunmak üzere Mısıra gitmiş olan banka müdürü umumisi Celâl, Osman Zade Hawmdi ve Recep Zühtü beyler dün avdet etmişlerdir. Celâl Bey Mısır seyahati hak- kında şu beyanatta bulunmuştur: “— Mısırdan gayet iyi intiba- larla avdet ediyorum. Mısır'da her yerde olduğu gibi iktisadi buhran mevcut olduğu halde orada iş yapmak kabil olacağını anladık. Resmi ve hususi mahafilden pep çok hüsnü kabul gördük. Iktisadi Oo mahafil (OTürkiye ile iktisadi münasebatın bir kat daha inkişafını arzu etmekte oldukla- rından bankamızın Iskenderiyede şube açması iyi bir surette karşı- lanmıştır. Bu sayede münasebatın bir kat daha inkişaf bulacağı şüphesizdir. Trabzon - Erzurum yolu Trabzon, 28 ( Hususi) — Trab- zon - Erzurum yolunun tamirat faaliyetine başlanmak üzeredir. şılamadı. Ke Evvelki akşam (Bahçekapıda vuku bulan kanlı hadise hakkında dün bütün gün tahkikata devam edilmiştir. Fakat şimdiye kadar, öldürülen ( serserinin (o büviyetini gösterecek hiç bir ip ucu elde etmek kabil olamamıştır. Maktulün cesedi dün akşama kadar Eminönü polis merkezinde teşhir o edilmiş, Istanbulda zabıta tarafından tanınmış sabıkalılardan bir çoğu mekeze çağırılarak ceset gösterilmiş fakat hiç birisi bu meçhul adamı tanımamışlardır. Bazıları yirmi gündenberi kendisini Galata civarında sabahçı kahvele- rinde gördüklerini, bir kısmı da bunun Sirkeci civarında dolaştığını ve bir Ermeni yankesici olduğunu söylemişlerse de bunların hiç birisi teyeyüt etmemiştir. Maktulün vaziyeti çok şayanı dikkattir. üzerindeki elbise pej- mürde olmakla beraber iç çama- şırlarının iyi kumaşlardan yapılmış ve temiz olması bu adamın melün bir maksadı kolaylıkla yapabilmek için üzerine bu şekilde eski elbi- seler giymiş olmas: ihtimalini kuvvetlendirmektedir. Diger taraftan her'fin bir gö- zünün takma olması ve üzerinde elli altmış lira kıymetinde yeni bir tabanca ve çok miktarda fişenk bulunması da bunun lâa- lettayin bir hırsız olmadığı ihti- malini kuvvetlendiriyor. Vaka günü maktul Yeni cami civarında dolaşırken polis taharri memuru Osman efendi kendisini görmüş ve cebinde bulunan tabun- caya benzer bir şeyi karıştırmakta olması memurun nazarı dikkatini celbederek hüviyetini sormuştur. (Devamı 2 inci sahifede ) 1902 senesinde Pariste toplanan Jön türk kongresinde bulunanlar Bir müddettenberi neşrettiğimiz Zından hatı- raları tefrikamızın bugünden kısmına başlıyoruz. Bu kısım, muhtelif namlarla çalışan genç türkleri bir altında toplamak için 1902 senesinde Pariste içtima eden kongreye ve orada cereyan eden Avrupada müzakerata dairdir. Kongre Jön Türkleri itibaren ikinci || tiyetin teşkilât mazlıkların lâzımdır. arasındaki ilk ibtilâf burada başlamıştı. Meşru- ilânından münakaşaların, gürültü, patırdıların, anlaşama- kökünü bu sonra Fındıklı sarayındaki kongrede (o aramak Zından hatıralarının ikinci kısmı çok şayanı dikkat ve çok meraklıdır. Beşinci sahifemizde okuyunuz. Yaralı polis memuru vefat etti Maktul serserinin hüviyeti henüz anla- ndisini kimse tanımıyor Merhum Şakir beyin cenaze merasiminde çelenkler ve merhumun meslektaşları Neden hep yeniliyoruz? En büyük hata idman esnafında, federasyonda.. Altın ordunun, altın devrinde, parlayan futbol yıldızlarımızdan Refik Osman, zamanında en iyi sol muavinimiz idi. Bekirle be- raber senelerce ayni takımda oy- namış olan Refik, sporcular ara- sinda şiir Refik lâkabiyle maruf- tur. Hakikaten Refikin pasları o kadar ölçülü, o kadar hesaplı idiki, futbol hayatının son devir- lerinde bile, Beşiktaşın müdafaa- sında oynarkenhalkın “üstat! santim ile pas ver! , diye bağırmasının hikmetini, kendisine verilmiş olan “şiir Refik,, lâkabında aramak lâzımdır. Futbol hayatından çekildikten sonra gol mecmuasini çıkarmak suretile sporumuza hizmete devam eden Refik, futbol işlerimizin idare tarzından çok şikâyetçidir. (Devamı dördüncü sahifede ) — Bu ev fırtınaya dayanmaz... — Ne diyorsun beyim, içinde 15 senelik evliler oturdu da gene bir şey olmadıl... Gol gazetesi sahibi Refik Osman bey