30 Nisan 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

30 Nisan 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

30 Nisan 1932 — eni parlıyan sevimli fransız yıldızı: Mona Goya Mona Goya, terzi mağazasında tezgâh- tar iken nasıl sinema artisti oldu? > Mona Paris, 20 (Hususi) — Son za- manlarda şöhret kazanan sinema yıldızlarından Obiri de Mona Goyadır. Mona Goya Fransızdır, fakat ekser Fransız artistleri gibi iptida Frarsada takdir edilmemiş, şöbret kazanmak için başka memleketlere ogitmeğe meçbur olmuştur. Mona, İngilterede ve Amerikada kendisini tanıttıktan sonra Fransadan teklifler karşı- sında kalmış ve bir kaç ay evvel Parise gelmiştir. Mona Goyanın hayatı çok şayan dikkattır. Bu genç kız çok iyi bir aileye mensuptur. Çocuklu- ğunda iyi tahsil görmüş, müteaddit lisanlar öğrenmiştir. Fakat bir kaç sene evvel ailesi servetini kaypet- tiğinden Mona çalışmağa mecbur olmuştur. Genç kız büyük bir ka- dın terzisinin yanına tezğâhtar olarak girmiştir. Vazifesi, bir kaç lisan bildiği için, zengin ecnebi kadınlara elbise modelleri beğen- dirmek ve satmaktı. Bir gün modelleri görmek için gelen bir madam, Mona Goyanın güzelliğine, saçının altın rengine, bilhassa gözlerinin kurşuni ile mavi arasındaki rengine hayran kalmış, niçin sinema artisti olma- dığını sormuştur. Bu sual Mona Goyanın istikba- lini değiştirmiştir. Mona, birkaç Goya © sinema şirketine müracaat ederek tecrübe edilmesini istemiştir. Tec- rübeler yapılmış, genç kızı foto- jenik kulmuşlar, hattâ bazı filim- lerde o figüranlık (o yaptırmışlar, fakat küçük bir rol bile verme- mişlerdir. Bunun üzerine Mona, iyi ingi- lizce bildiği için, İngiltereye gitmiş, üç ay uğraştıktan sonra bir stüdyoda kendisine kücük bir rol verilmesini temin etmiştir. Bu filmden sonra “Hai Zang,, filminin Inüilizce ve Fransızca nüshalarının ikisinde de oynamağa muvaffak olmuştur. Fakat şöhret bulmak, kendi- sinden bahsetmek için yegâne çare Hollivutta gitmek olduğunu anladığı için, İngilterede mukave- lesi biterbitmez Amerikaya hare- ket etmiştir. Orada bulunan Fransız artistleri bulmasına . yardım etmişlerdir. Mona, meşhur sahne vazii Jacgues Feyder ile karısı Françoise Rosay sayesinde Metro-Goldvin şirketine girebilmiştir. lik oynadığı filim “ Şen ola- lım,, dır. Lily Damita ve Adolof Menjunun çevirdikleri bu filmde, kendisine ikinci derecede bir genç kız rolü verilmişti. Bu filimde oyunu pek beğendiği. için “Big House,, filminin baş rolü Monaya verilmiştir. Erkek rolünde Chayles Boyer vardı. Mona Goya bu fi- limde muvaffakiyet (kazanınca, Andre Luguet ile “Jenny Lınd,, filimini çevirmiştir. Artık Mona Goya tanınmış artistler sırasına geçmişti. Fran- sadaki sinema şirketleri kendisine tekliflerde bulunmağa başlamış- lardı. Parisin hasretini çeken genç kız Paramount hesabına Pariste filim çevirmeği kabul etmitir. Şimdi Fernand Gravey ile “Kadın berberi, filmini çevirmek- tedir. Paramount hesabına daha iki filim (o çevirdikten sonra gene Amerikaya giderek Metro-Goldvin şirketi hesabına filim çevirecektir. Mona 24 yaşındadır. Çok neşe- lidir. Daima şarkı söyler, olduğu yerde danseder. Boş vakitlerinde sinemaya giderek yeni filimleri seyretmekten büyük bir zevk alır. Yalnız kendi filmini görmeğe biç gitmez. Mona Goya ile bir kaç gün evvel — Joinvilledeki (Paramount sütüdyolarında görüştüm. Sevimli artist “Akşam,, ı Hollivutta iken gördüğünü, fransızca nüshasını alâka ile takip ettiğini şimdi Pariste bu gazetenin bir muhar- ririle görüşmekten çok memnun olduğunu söyledi. Mona istikbal düşüncelerini şu suretle anlattı: “— Amerikada sekiz ay kadar kalacağım, sonra tekrar Avrupaya geleceğim. Ben Avrupa hayatını Amerikaya tercih ederim. Hele Hollivut çok sakin bir yer... Fa- kat orada tanındığım için Ame- rikayı severim. Avrupaya dön- dükten sonra bir seyahate çık- mak emelindeyim. Avrupanın her tarafını görmek istiyorum. Eğer buna muvaffak olursam (tabii Istanbula da uğrıyacağım.,, Mona Goya “Akşam,, karilerine bir resmini hadiye etti. Resmin altına Türkçe olarak “Akşam, » diye yazdı, bu suretle bir cemile gösterdi. Sinema haberleri x Felemenkte, bu memlekete seyyah getirtmek için bir filim yapılmıştır. Filimde Felemengin güzellikleri gösteriliyor. X Meşhur Alman rejisörü Papbst, Atlantide filmini bitirmek üzeredir. Bu filim için lâzım gelen musiki kısmı da hazırlanmıştır. k Marlene Ditetriçbin son çe- virdiği Şanghay ekspresi filmi beğenilmiştir. Bunun üzerine Çine dair bir çok filimler çevrilmesine başlanmıştır. * Greta Garbo bir müddet- ten beri çevirmekte olduğu Bü- yük otel filmini bitirmiştir. * Meşhur Fransız artisti Albert Trejean son zamanlarda Boda- peşteye gitmiştir. Orada son filiminin gösterilmesinde buluna- cak ve bir hafta sonra Parise dönecektir. Filimden bir sahne Bu hafta Elhamra sinemasında “Namus lekesi,, filmi gösterilmek- tedir. Mevzu şudur : Elza isminde evli bir kadın. Kumara çok düşkün.. Bir gece bütün servetin kaybettikten başka 10,000 dolar da borca giriyor... Genç kadın bu parayı bulmak için oraya buraya baş vuruyor. Fakat hiç bir netice alamıyor. Elza bu esnada kadın husu- sunda fena bir şöbreti olan mil- yoner Livingstona takdim ediliyor. Bu adam düşüp kalktığı kadın- ların vücuduna “Malımdır,, diye bir damğa basmak merakındadır. Borçluları 10.000 dolar isteyince Livingston bu parayı vermeğe razı oluyor. Fakat bir şartla; Eğer Elza metresi olursa. Kadın buna razı olacağına söz veriyor. Evine döniyor. Bu esnada kocası mühim bir işini halletmiştir. Karısına evvelce kendisinden istediği 10.000 doları veriyor. Elza bunu görünce hemen Livingstona koşuyor, paraya ibti- yacı olmadığını, artık kendi- sinin peşini bırakmasını söylüyor. Sefih milyoner üzerinde duran “malımdır,, dam- g kapıyor. Genç kadının göğsüne basıyor. Bunun üzerine çılğına dönen Elza eline geçirdiği bir tabanca- yı rasgele Livingstona doğru sıkıyor. Fakat adama bir şey olmıyor. Katle teşebbüs cürmile Elza'yı mahkemeye sevkediyorlar. Nihayet mesele anlaşılıyor. Le- vingston cezasını görüyor. bu hırsla ateş, Felâket gecesi Bu hafta Melek sinemasında “Felâket gecesi, filmi gösterik mektedir. Filmin mevzuu şudur: Cim isminde genç bir milyoner. Evli, fakat içkiye çok düşkün olduğı için karısı kendisinden ayrılmak istiyor.. Karısı Fanninin bir de âşıkı var... Cim, Fanninin başka- sını sevdiğini biliyor, kendisini büsbütün içkiye veriyor. Bir gece bir çalgılı kahvede fen: halde sarhoş oluyor. Burada eski- denberi kendisini seven Rozi is- minde bir dansöz kendisini evine götürüyor. Fakat Rozinin boşan- dığı kocası aynı gece eski karıs- nın evine geliyor. Orada Cini görünce onu öldürmek istiyor. Rozi araya giriyor. Ve genç kadı. eski kocasının kurşunlarile yara- lanarak ölüyor. Katil kaçtığı için zabıta Cimi yakalıyor. Uzun tahkikattan sonra mesele anlaşılıyor. Cim serbest bırakılıyor. Fakat bütün bu vakalar i Filimden bir sahne esnasında Fanni idam tehlikesini geçiren kocasını çılğın gibi sev- diğini anlatıyor. Âşıkını bırakıyor. Tekrar kocasına dönüyor. Birlikte seyahate çıkıyorlar. 7 iSinemashaberleri-. "* Iktisadi “buhran - yüzünden - Itâlyada, - eskisine “nisbetle daha az filim gösteriliyor. 1931 sene- sinde 319 filim gösterilmiştir. 930 da gösterilen filimlerin mik- tarı 410 idi. x Paris civarındaki stütyolarda beş franklık bir banknotun haya- tına dair bir filim çevrilecektir. Bu filimde banknotun makineden çıktıktan sonra girdiği para çan- taları ve geçtiği eller gösterile- cektir. Filimde haşarı genç kız. Fakat hayatta en iyi ev kadını Filimlerde ekseriya haşarı genç kız rolü yapan genç Duğlasın zevcesi Joan Kravford, Hollivutun en iyi ev kadınlarından biridir) Evinin her işile meşgul olur, bilhassa salonun tanzimini kimseye bırakmaz. Genç artistin salonu, Hollivutun en iyi tefriş edilmiş salonlarından biridir. Resmimizde genç artist salonunda görülüyor e a

Bu sayıdan diğer sayfalar: