Sahife 5 Hint iğtişaşı İngiliz polisine ç muhtelif tecavüzler Bütün bir'cami halkı tevkif edildi Yeni Delhey, 13 (A.A.) — Son derecede galeyan halinde bulunan müslüman ahali, polise karşı bir çok © taarruzlarda bulunmuştur. Polis memurlarından biri hançer- lenmiştir. Ahali, bir camiin civarında muhafaza vazifesini gören polis- leri taşa tutmuştur. Camide bu- lunan bütün halk tevkif edilmiştir. Lindbergh'in çocuğu hâlâ bulunamadı Berlin 13 (A.A.)— Lindbergh'in çocuğu president Roosvelt vapu- runda bulunmuyordu. o Yapılan derin tahkikat, eşkâli haber ve- rilmiş olan çoçuğun Lindbergb'in çocuğu olmadığını meydana çıkar- mıştır. Buğday fiati Liverpool piyasasında fiatler düştü Liverpool 13 (A.A.) — Vasi mikyasta Jtasfiyeye (o'bais olan kambiyo tereffüü ile müterafik olarak piyasa müamelâtı kolay- lık'a cereyan etmiştir. Ithalât tacirleri, buğday satışı teklifinde © bulunamamaktadırlar. Binnetice satışlar ehemmiyetsiz olmuştur. iskonto fiatının tenzili, daha iyi bir temayül husule getirmiş ve buhalaşağı fiattan mübayaatı intaç eylemiştir. Mahalli istoklar, artmaktadır. Mamafih mevaridat asgari miktar- dadır. Iktisat müdürlüğü Bir çok ' müesseseler ona raptedilecek Mezbaha idaresinin 'yeni bir şekle ifrağı ile meclis idaresinin lâğvedilerek doğrudan doğruya belediye (iktisat (o müdürlüğüne raptedileceğini yazmıştık. Şehir iktisat işlerinin bir mesül elden idare ve ihtikârla mücadele edilerek halkın ihtiyacı olan maddelerin dahaj esaslı surette murakabesi için şimdiye kadar ayrı ve müstakil bir teşekkül olan meyva ve -sebze hallerile Çubuklu Gaz depoları idarelerinin de ikti- sat müdürlüğüne rabtedilmesi dü- nülmektedir. Tabak hastalığı GÜNÜN HABERLERİ Kibrit kralı Intiharının sebebi borç içinde bulunması imiş Paris 13 (A.A) — Gazeteler intihar eden kibrit kralı Kreu- ger'in milyonlarca borç bırakmış olduğunu yazmaktadırlar. Matin gazetesi muhabirlerinden biri sa- lahiyattarj bir maliyeci ile görüş- müştür. Mumamiley, Kreuger'in kibrit inhisarı için ikraz etmiş- olduğu parayı bundan bir sene evvel daha vadesi hulül etmeden tediye etmiş olduğunu söylemiştir. Bu zat müntehirin duçar oldu- gu müşkilâtın mumaileyh tarafın- dan ikrazatta bulunulmuş olan bazı memleketlerin moratoryom ilân'etmiş olmaları olduğunu söy- miştir. Kreuger Ingiltere ve Amerika bankalarında istikrazda bulunmak mecburiyetinde kalmıştır. Bu intihar ve iflâstan bilhassa Amerika bankerleri mütessir ola- caklardır. Cemiyeti Akvam Amerika hariciye nazırı ne diyor? Cemiyeti akvam âzasından olan milletler, uzak şarktaki “tehlikeli kargaşalıklar (o hakkındaki hattı hareketlerinde, müşterek tasav- vurlarında birlik ibraz etmişler- dir. Büyük meclis, ayni zamanda hem Paris ve hem de cemiyeti Cemiyeti akvam (misaklarında mevcut olan bir sulh zihniyeti irae eylemiştir. Bu itibar ile bütün omilletler, ayni sesle sulhten bahsedebilirler. Büyük meclisin icraat, hukuku düvelin ahkâmını ve muahedelerin esasıni teşkil eden intizam ve adalet prensiplerini ifadeye vasi mikyasta medar olacaktır. Ame- rika hükümeti, bu neticeyi elde etmek için teşriki mesaide bulun- mağa şitap etmiş olmakla bahti- yardır. İngiliz filosu Italyanın Napoli limanını ziyaret etti Napoli, 13 (A.A.) — Dün saat 10'da Ingiltere'nir Akdeniz filosu başkumandanı Sir Chafield, refa- katinde erkâni barbiye reisi Sir Bailey olduğu halde Italyan ami- ralı Nicastro'yu ziyaret etmiş, o da Oueen Elisabeth zırhlısına giderek bu ziyareti iade eylemiştir. Saat 11 de Sir Chafield ve vis amiral Fisher otomobil ile Reg- gia'va gitmişlerdir. Kendilerine askeri merasim yapılmıştır. Muma- Mersin vilâyeti dahilinde zuhur | ileybima, merdiven (ayağında etmiş olalan Tabak hastalığının | veliaht namına jeneral Clerici sönmek (üzere olduğu haber | tarafından istikbal edilmişler ve alınmıştır. 25 dakika görüşmüşlerdir. LL üzredir. karilerimize veya mevcut hediyeyi alıniz! Amca Bey'in a; ( Güzel bir albumunu meccanen almak isterseniz AKŞAM'a abone olunuz! Cemal Nadir bey arkadaşımız Amca Bey'in gazetemizde intişar etmiş en güzel karikatürlerini bir araya topladı; bunları renkli, zarif bir kapak içinde güzel bir album halinde neşretmek Mart ve Nisan 1932 zarfında gazetemize bir senelik, 6 aylık, 3 aylık abone kaydedilecek abonesini bu iki ay içinde asgari 3ay için temdit ettirecek olan abonelerimize bu güzel album'dan bir nüsha hediye edilecek ve posta ile adreslerine gönderilecektir. Bütün Türkiye'de en fazla satış yapan AKŞAM gazetesine siz de abone olunuz ve bu güzel Balkan darülfünunları Talebe mübadelesi icra olunacak Yakında sofyada bir konferans toplanıyor Yakında Sofyada Balkan darül- fünunlarının iştirakile bir kongre aktedilecektir. Bu kongrede Bal- kan memleketleri arasında talebe mübadelesi meselesi görüşülecek- tir,.Kongrenin ruznamesinde talebe yurtlarını ıslâhına fakir talebenin iaşesine dair maddeler vardır. Sofya (kongresine (Istanbul darülfünunu namına kimlerin mu- rahhas gideceği belli değildir. Kongerenin temmuz ortasında toplanacağı söylenmektedir. Mısır'da dimağ hastalığı Kahire 13 (A.A. ) — Resmen bildirildiğine göre Kahire'de ve yukarı ve aşağı Mısır'ın bir çok kasabasında müstevli bir dimağ hastalığı zuhur etmiştir. Hayvan hırsızları Ikisi oyakalanarak adliyeye verildi Rami jandarma karakolu yeni bir hayvan hırsızı şebeksi mey- dana çıkarmıştır. Yapılan tabki- kat neticesinde bunlardan Hüs- men ve resul isimlerinde iki kişi yakalanmıştır. Bunların şimdiye kadar o civar- da müteaddit hayvan hırsızlıkları yaptıkları ve bu hayvanları başka yere götürüp sattıkları tesbit edil- miştir. Jandarma karakolu bu iki hırsızı evraklarile birlikte adliyeye teslim etmiştir , Bunların bir kumpanya halinde çalıştıkları anlaşılmakta olduğun- dan jandarma karakolu ehemmi- yetle tahkikata'devam etmektedir. Milletler salonu Belediye tarafından Amerikaya gönderilen şömine Nev-York (o cıvarında o Sıtyof Hasbury Park şehrinde tesis edilen milletler salonunda teşhir edilmek maksadile Amerika ile hüsnü münasebatta bulunan bütün milletlerden o miiletin hususiyetini gösteren bazı eserler istenilmişti. İstanbul belediyesi de geçen sene Galatasarayda yerli mallar sergisin- de teşhir edilen ve fevkalâde rağ- beti celbeden Kütahya çinilerin- den mamul bir şömine satın alarak Nev Yorka göndermiştir. Fakat bu şöminenin milletler salonuna ait olduğuna ve gümrükten istisnasına dairde Nev York gümrük idaresine belediye tarafından bir mektup yazılmır. Hileli iflâslar Iki tacir ağır cezaya verildi Ticaret mahkemesi iflâs'memurluk- ları, mucibince hileli iflâs cürmün- den maznunen Yani isminde bir rum ile bir ermeni terzi hak- larında tahkikat yapmakta idi. Ahiren bu tahkikat “ikmal edil miştir. Tahkikat neticesinde her iki maznun hakkında evrak tan- zim olunarak ağır ceza mahke- mesine verilmiştir. Seddedilen morfin fabrikasi amelesi Geçenlerde seddedilen Taksim civarındaki morfin fabrikasının amelesi, iş için değil mütedahil matluplarının temini tahsili için ticaret müdüriyetine (müracaat etmişlerdir. AKŞAM'ın tefrikası: No: 52 — O,hiç, şimdi babanı görsen ne yaparsın, diyor, da mahzun mahzun gülüyor. Sahih oda bu sabah bana tenbih ediyordu: Anne oltalyanın gözleri bizim kamaradan bir türlü ayrılmayor, dışarı filân çıkarken yüzünü iyi kapa... diye, zavallı yavrucak bilmiyor ki... — Şimdi, iki saatsonra Malta- dayız, ben hemen çikar, doğru Iskenderiye için vapur sorarım. Varsa âlâ, yoksa bir iki gün Mal- tada bekleriz. Maltada rahatiz, hiç bir tehlike yok artık... Refikamla kararımızı vererek ayrıldık. Yukarda çocuklar o taraftan o tarafa koşarak sıçra- yarak yeni gördükleri bir şeyi sevinçli telâşlarla birbirlerine gös- teriyorlar. cıvıl cıvıl ötüyorlardı: — Ağabey mantarı gördün mü, mantarı... Ben yanlarından geçiyordum, büyük, ağabey, beni unuttu, göz- lerini semaya dikti, şu gözlüklü Italyanda halâ eniştesini arıyor; — Ah birfotoğrafı olsa... diyor gibi. Onun yanından ayrılarak ötekine, oğluma doğru sokuldum. Sokulgan bir yabancı tuhaflğile karşısına durdum, gülümseyerek: — Baksana, güzel çocuk, sen nereye gidiyorsun böyle, söyle bakayım, diyordum, O, Italyanceyi, bu yabancı lisa- nı anlayamamakle beraber bu yabancıdanda sıklıyor gibi idi, mütereddüt ve mahcup biraz durdu. Sonra başını (o öbirtarafa çevirerek yanımdan süzüldü, an- nesinin yanına kaçtı. Maltada onları bir tercüman refakatile otele yolladım. Biraz sonrada ben gittim. Merdivenleri koşarak ( çıktım. (Bulundukları odanın kapısında titreyordum, bir lâhze durdum, sonra birdem- bire kapıyı açtım. Pencereden dışarıyı seyir yorlardı. Kapının açılmasile hepsi baş- larını bu tarafa çevirdiler. Kaske- timi masanın üzerine fırlattım. — Evlâtlarım... diye bağırdım, gelin bakayım benim sevgili çocuklarım, gelin babaya sarilın, babaya canlarım, sarılın bakayım. Büyük, ağabey; — Ben demedimmi? Diye tepiniyor, çırpınıyor, Oğlum, öbür köşeden, büzül- müş, bu umulmayan hakikate inanamıyarak, mahzun 'müçtenip bakıyordu. Bu telâş ve içtinap ancak biraz devam edebildi. Koştular, boynuma sarıldılar. Hasret ve felâketle yanmış harap yüzümü öpüyorlar. Hareketten harekete, sözden söze atlayarak fıkırdayarak, omesrur, bahtiyar, mesut, (o öpüyorlar, (o Öpüyorlar, öpüyorlardı. Ben bu saadetin heyecanile bitap... Bütün felâketin ömrümü göz yaşlarile yaşamış o zavallı refikai hayatım hiç hareket ede- miyerek öyle duruyor,... # edi- .. işte bu, istibdadın tarımar ettiği yuvalardan darma dağın ettiği ocaklardan birinin, bir tekinin küçücük (bir oğul hikâyesi) dir. Ve bu hikâyeler, bunun gibileri, daha hazin, daha çök hazinleri o kadar çok, o kadar çoktur ki... 14 Mart 1932 ZINDAN HATIRALARI Abdülhamit devrine ait hakiki maceralar Muharriri : * Yeni Osmanlılar ve Namuk Kemal Saraya karşı isyan ve avrupada meşrutiyet ve hürriyet için mü- cadele, gazete neşri Abdülha- midin culusundan evel başlar. Abdülhamidin zulmü, ve istipdadı dillere destan olduğu için zulüm ve istipdada isyanın ve onun devrinde başladığı zanni adeta umumidir. Vakıa tam manasıyla şiddetli ve ateşli mücadeleyi, culusundan hürriyet kavgasını yine ancak Ab- dülhamide karşı açılmış olan isyan bayraklarının * altında (buluruz. Fakat daha evvel, Abdülâziz zamanını hesaba katmamak, meş- rutiyet (o tarihinin (o döğruluğuna halel getiri. Görülecektir ki Abdülâziz dev- rindeki (hürriyet) çiler, daha ağır başlı, daha soğuk kanlı, ve & nisbette, bittabi adet itibarile daha azdırlar. Böyle olmakla be- raber mücadele vardır, bunu inkâr etmek te gayri kabildir. Hattâ bu mücadelenin başında meşruti- yet tarihine ismini mal etmiş (Suavi) gibi sahsiyetler de vardır. Filhakika Suavi, evvelâ İstan- bulda mücadelesine başlamıştı. Fakat orada fazla duramadı. Na- zarı dikkati celbetti, çıkarmakta olduğu (Muhbir) gazetesini kapat- tılar. Ruhundaki sönmiyen ateş, derin leşmek, uğraşmak, bağırmak ateşi ona rahat vermiyordu. Istanbuldan alâkasını kesti, ve kalktı Avrupaya gitti. (Muhbir)i orada, Londrada neşre başladı. Suavi Avrupada yalnız değildi. Pariste Kemal bey (Tasviri efkâr)ı çıkarıyordu. Istanbul ile ve Osmanlı ölkesinin her tarafile muhabere nisbeten kolay ve bu suretle Avrupada çıkan gazetelerin, memleket içinde çıkıyormuş gibi tevzii de o nis- bette mümkün ve kabildi. Çok geçmeden (Yeni osmanlılar) namı altında toplananlar, Lon- drada yeni bir gazete neşrine başladılar. Bu, 1868 de haziranın 29 uncu günü meydana çıkan ( Yeni os- manlılar ) ın malı olduğunu açıkca ifade eden, dört küçük sahifeder mürekkep (Hürriyet) gazetesi idi. Haftada bir çıkıyordu. Fakat herhalde Istanbulun, sarayın gö- zünü yıldıracak yeni bir mevcu- diyetti. (Hürriyetin) mesul müdürü M. Reşat beydi. Ilk nushasında, baş yazısında (yeni osmanlılar) ın ve (bürriyet) in mesleğini izah eden bir kaç satırı buraya aynen alıyorum; “Yeni Osmanlıların kelimei vahi- dei içtima ezeli olan adaleti meşruayı mülkümüzde usulü meş- veret vasıtasile meydana çıkar- maktır. Osmanlıların meftur oldukları vakar ve sekânet iktizasındandır ki adalet gibi bir maksadı mu- bareki bu günkü günde en mu- tedil tariklerle hasıl etmek ister- ler. İşte bunların biri de gâlebei inkârdır. Gazete ise dünyada izharı ef- kârın birinci vasıtalarından adolu- nur. İşte bu hakikati temamile idrak etmiş olan Ali Suavi Efen- di ki fazaili marufesi cihhetile baisi iftihar olan erbabı hamiyet ve muarifetin güzidelerindendir. ( Arkası var ) e kp Öl