A deal e 0k eee > 5 Sahife 8 Birinci sahne 7 Göztepe'de bir köşkün bahçesi. Feride bah- çenin parmaklığına dayanmış ıssız, tenha sokağı tarassut eder: / Feride ( Kendi kendine: | Hâlâ gözlerim yoldan gölgesini seçmiyor, Hain, üç saat oldu, gene hâlâ geçmiyor! Dünyayı görmiyorum, gözüm perdeli gibi, m çılgın gibi, vurgunum deli gibi! Benliğime, ruhuma, kalbime etti tesir, Beni kendine yaptı en nihayet bir esir! En nihayet geldi ki aşkın öyle bir demi, Kaybettim varlığımı, unuttum irademi! Bu günse ayrılığın kemendine tutuldum, Mutlaka unutuldum!.. Mutlaka unutuldum! (Feride meyus bir halde beklerken, birdenbire yoldan Nihat görünür. Sık adımlarla koşar, Parmaklıkta Feride ile görüşür:) Nihat Feride!... Beni affet, seni beklettim biraz, Bana dudaklarından vermez misin bir kiraz?.. O zaman inanırım beni affettiğinel.. Genç yüzün gülmiyor; kederli misin gene?.. Feride Elbette kederliyim, elbette gülmez yüzüm, Fazla üzülüyorum on gündür üzüm üzüm! Bu gece konuşalım bir kaç saat beraber, Sana ben vereceğim çünkü mühim bir haber, Belki ona bir çare bulursun anlatınca!... Gece, tam on ikide, annem babam yatınca, Beni, bahçeye girip, çardakta bekle, emi?.. Nihat Hattâ sabaha kadar beklerim sevgilim!.. Ikinci sahne / Sevgililer ayrılır. Biraz sonra yolda beliren kopuk Ahmet, alçak bahçe duvarından, çardağın üstündeki olgun üzümlere bakarak, söylenir: J Kopuk Tam yenecek zamana gelmişsin, hey mübarek, Kim bilir ne tatlısın, ne gevreksin, ne gevrek... Üzüm, bana yan bakma; 8onra seni tutarım, Koparırım, yolarım, salkımınla yutarım | Artık kimsenin değil, sen kopuğun malısin, Ahmet !,. Onu bu gece mutlak haklamalısın ! üçüncü saline (Gece. Mehtap. Saat on ikiye doğru kopuk Ahmet bahçe duvarından atlayıp, çardağa bir kedi gibi tırmanır. Tam o zaman Nihat bahçeye girip çardağa doğru yürürken, ayak sesini duyan Ahmet söylendi :/ Akşam Çocuğa kim bakacak ? — Manzum komedi — Kopuk O ne 0?.. Üzümlere biri ortak mı çıktı?.. Bu davetsiz misafir fakat canımı sıktı!.. (Nihat çardağa girip oturur. Ahmet yukarıda korkusundan sesini çıkarmadan büzülürken, kumlu yollar üstünde Feride'nin ayak sesi duyulur.) Feride UNihad'ın kollarına atılarak:) Pek fazla mı bekledin beni sevgilim, Nihat?.. * Nihat ( Feridenin ellerini öperek: | İnan; hissetmiyorum sensiz hayatımdan tat: Her an düşünmek oldu artık seni âdetim!.. Feride I Mükedder: | Gerçe seni gördükçe çoğalır saadetim, Bugün başıma gelen bir felâket var in, Daima muztaribim, bir an değilim sakin! Fakat utanıyorum, sana söylerim nasıl ?).. Nihat Merak ettiriyorsun, üzüyorsun muttasıl, Ben senin her şeyinim, önüne bakma öyle, Elbet çare bulunur, bana derdini söyle?.. (Feride hicabından Nihad'ın yüzüne bakamıya- rak, ellerini, aşklarının iki aylık hamulesini taşıdığı yere götürür.) Feride Eskiden düşündüğüm bir şey yalnız sevgimdi, Bir de dertli başıma bu kaza geldi şimdil.. Biz onun da başını ateşe yakacağız, O bigünah yavruya biz nasıl bakacağız?.. (Nihat, Feride'yi teşelliye çalışır. Allahı işaret etmek için, elini çardağın içinden yukarı kaldırır:/ Nihat Sevgilim!.. Zannetme ki yukardaki uyuyor, Şimdi bizi görüyor, sesimizi duyuyor! Zannetme ki bu çocuk onun için bir yüktür, Merhameti insafı hepimizden büyüktür! Biz şimdi kalben ona merbut olalım ancak: Bu doğacak yavruya yukardaki bakacakl... / Yarım saattenberi çardağın üstünden âşıkları dinliyen kopuk Ahmet, Nihad'ın elini yukarıya kaldırıp söylediği sözleri kendine alınır. Yavaşça aşağıya seslenir:/ Kopuk Bayılırım bu güzel hükmü veren kadıya: Beni, bu yaştan sonra, döndürecek dadıyal.. Beyim!... Acı bir parça, böyle insafsız olma: Hiç, bir salkım üzüme, yutulur mu bu do'ma?!.. 1 Perde iner | Necdet Rüştü Ingiliz ordusu sonbahar manevralarına başladı ei ingiliz ordusu sonbahar manevralarına başlamıştır. Yukariki resim İngilterenin şimalinde yapılmakta olan bu manevraların bir safhasını gösteriyor. Garip bir “dava 15 Teşrinisani 1931 Sabah konserlerine saat dörtte başlıyacak... Genç tıp talebesile artist heveskârı kız bir türlü Berlin | Hususi — Geçenlerde burada. şayanı dikkat bir muha- kame görüldü. Mesele şudur: Berlinde bir evin alt katında Eduart isminde genç bir tıp tale- besi oturuyor. Üst katta ise Suzi isminde esmer, siyah saçlı, ve biraz tıknazca bir gez kız. Eduart gece geç vakte kadar fakültede çalışmakta ve buna mukabil de gündüz hiç değilse öğleye kadar uyumaktadır : Suzi musiki tahsil ediyor, ve günün birinde bir artist olmak hevesinde bulunduğundan bu işe dört el ile sarılmıştır. Her sabah erkenden piyano çalarak şarkı söylemeye başlar . Bu ise Eduardın işine hiçegelmiyor, çünkü üstünde gençkız piyano ile şarkıya başla- yınca derhal uyanmakta ve bir daha gözlerini kırpmamaktadır. Genç adam bir kere “Suzi, ye ahbapça sabahları musikiden vaz geçmesini söylemişse de genç kız buna aldırış etmemiştir. Bunun üzerine Eduart intikam almağa karar vermiştir. Bir gün Suzi bir mektup alıyor. Bu mektup bir musiki sanatkâr acentasından gelmektedir. Mek- tupta deniliyor ki: “Sizin musikiye olan heves ve düşkünlüğünüzü haber aldım. Sizi bir kere dinlemek isteriz. Belki münasip bir iş bulabilirsiniz.,, Genç kız sevincinden etekleri zil çalarak acentaya koşuyor. Bir tecrübe ve imtihan. Neticede şu nasihatı alıyor: “Kızım size bir tavsiyede bulunayım.Musikide zerre kadar istidat ve kabiliyeti- niz yok. En iyisi ev işlerine çalışın belki sizi mesut edecek bir koca bulabilirsiniz. ,, Zavallı Suzi gözleri yaşla dolu | eve dönüyor,ve o günden sonra da Edvart sabah uyukularını rahat rahat oyuyur. Lâkin bu günler pek uzun sürmüyor.Günün birinde Suzinin kapısı çalınıyor, sanatkâr Acentası içeri girerek şu itirafda bulunuyor.“Ben sanatkâr acentası filân değilim, Eduardın bir arka- anlaşamadılar Matmazel Suzl daşıyım. Onun bir ricası üzerine size bu oyunu oynadım. Lâkin | şimdi Eduart ile bozuştuğum için size hakikati söyliyorum.. Ertesi sabah da saat 6 da piyano ile şarkılar başlıyor. Piya- noda çalınacak parça kalmayınca gramofon başlıyor ve her plâk en kalın iğne ile üçer defa çalındık- tan sonra, radyo açılıyor. Zavallı Eduart bu sefer yukarı | çıkıp Suziye yalvarmağa mecbur kalıyor. Lâkin kız katiyen mer- hamet etmiyor. Hattâ ertesi günü gürültü ve patırdı saat 5 de başlıyor. Bu hal bir kac gün devam ediyor. Bir sabah kapı çalınıyor. Suzi kapıyı açınca karşısında Eduardı görüyor ve kapıyı kapa- mak istiyor. Fakat, tıp talebesi ayağım aralığa sokarak zorla içe- riye giriyor ve odada ne kadar eşya varsa, piyano da dahil olarak hepsini kırıp geçiriyor. Bunlarla öfkesini alamıyor. Eduart genç kızı de piyanonun üzerine yatırıp ! adam akıllı döğüyor. Vakanın mabadi mahkemede | cereyan ediyor, ve Eduart gerek | yaptığı hasar ve tahribat gerek attığı dayak için 150 mark nakdi ceza vermeye mahküm olüyor. Suziye gelince sabah konser- lerine yakında saat 4 de başla- yacağını söylemektedir. Adanada açılan ehli hay- van sergisi rağbet gördü Adana, 7 (Hususi) — Ehli | hayvan sergisi cuma günü Kum- luk meydanında açılmıştır. Sergiye her seneye nispetle daha çok bir seyirci kitlesi gelmiştir. Sergi çok mütenevvi, çok zengindi. Baytar müdürü Âdil beyin büyük faaliyeti görünüyordu. Sergiye 37 at iştirak etmiş, bunlardan 23 at ikramiye kazan- mıştır, Adananın Dikili köyünden Zeki efendinin doru arap atı birinci, Yolugeçenli Kuddüsi efen- dinin al arap atı ve Ceyhanlı Hüseyin beyin demirkır arap atı ikinci gelmişlerdir. Sergiye 22 kısrak iştirak etmiş, bunlardan 14 kısrak ikramiye kazanmıştır. Mebus Zamir beyin demirkır macar arap kısrağı ve Ceyhanlı Hüseyin beyin anglo arap al kısrağı birinci, gene Zamir beyin doru hısfuddem arap kısrağı ile Tahsin beyin arap kısrağı ikinci gelmişlerdir. Sergiye 42 tay iştirak etmiş, bunlardan 16 tay ikramiye kazan- mıştır. o Adananın Karalar Bu- caklı okariyesinden Ali beyin anglo arap doru tayı ile Ceyhanlı Ömer efendinin Anglo arap kızıl kır tayı birinci, Ada- nanın Yenice kariyesinden Murat ağanın al arap tayı ile jandarma kumandanı Kâzım beyin arap ta yı ikinci gelmişlerdir. Sergiye 27 boğa iştirak etmiş, 15 boğa ikramiye kazanarak Kara Ömerli köyünden Hülüsi efendi- nin kırımzı Halep boğasile Karşı yaka sığırtmacı Mehmet ağanın Halep boğası birinci gelmişlerdir. Sergiye S1 inek iştirak etmiş, bunlardan 14 inek ikramiye ka- zanmıştır. Adanalı Selâm efen- dinin Halep ireği ile Zamir beyin Montafon ineği o birinci gelmiş- lerdir. Sergiye 18 koç iştirak etmiş, İ bunlardan 15 koç ikramiye ka- zanmıştır. Çayırganlı Timur ağanın ak karaman koçu ile Şahin ağa köyünden Süleyman ağanın ak karaman koçu birinciliği almış- lardır. 39 dişi koyun iştirak etmiş, bunlardan Timur ağamn ak ka- raman dişi koyunile Çineli Vehbi beyin dişi koyunu birinci olmuş- lardır. Sergiye 6 merkep iştirak etmiş, bunlardan dördü ikramiye kaza- narak Timur ağanın siyah Kıbrıs ırkına mensup merkebi birinci gelmişlerdir. 6 ester iştirak etmiş, bunlardan dördü ikramiye ka- zamıştır. e Karaisalınn Rumkuş köyünden Mehmet ağanın esteri birinci gelmiştir. EY e UP,