13 Teşrinisani 1931 Sahife 7 am Korsika ika haydutları Fransa, bu defa haydutluğun kökünü kazımağa kati surette karar verdi En azılı haydut olan Bartoli, para vermekten bıkan bir kereste fabrikatörü tarafından öldürüldü Korsika adası Fransanın tabiat ve manzara itbarile en güzel yerlerinden biridir. Adanın iç taraflarında yüksek dağlar, sık ormanlar, şelâleler, güzel vadiler vardır. Bilhassa bazı noktalar, Isviçreyi gölğede bırakacak kadar lâtiftir, Bütün güzelliklerine v4 ! yatın pek ucuz olmasına rağmen Kor- sikaya gidenler azdır. Hattâ ada- nın yerli ahalisi bile sahilden pek ayrılmaz, dağlara şıkmağa, sık ormanların içine girmeğe cesaret edemez. Bunun sebebi asırlardan- beri Korsika dağlarının haydut yatağı olmasıdır. Korsikada » haydutluk âdeta babadan oğula intikal eden bir meslektir, bir çok kimseler hay- dutlukla geçinir... geleni soyarlar, köylerden, orman işletenlerden vergi alırlar, âdeta hükümet içinde hükümet teşkil ederler. Hele adanın ortasında bir saha tamamen bunların bükümleri — altındadır. £ Burada hükümet nüfuzu hiç yoktur. Fransa hükümeti Marsilya'ya vapurla sekiz on, Parise tayyare ile beş saat mesafede bulunan bir yerde ve yirminci asırda elân haydutların dolaşmasına ve hükü- mete karşı durmasına tahammül edememiş, şimdiye kadar bir kaç defa haydutluğa nihayet vermek için teşebbüste bulunmuştu. Fakat bu teşebbüslerin hiç biri kati bir netice vermemişti. Haydutlar gene dağlarda serbestçe (o dolaşıyor, adanın içerilerinde hüküm sürü- yorlardı. Hattâ daha garibi var: Vakit vakit haydutlar kasabalara, hattâ şehirlere iniyor, burada kahvede , oturuyor, nenizde banyo ediyor, fakat yine ele geçirilemiyorlardı. Bazı haydutlar dağlarda gazete- cileri kabul ederek kendilerile ““mülâkatlar yapıyorlar, hayatlarını uzun uzadıya anlatiyor, resimlerini çektiriyorlardı. Bu hareketler hükümetin nüfu- zuna karşı pek ağır bir darbe teşkil ediyordu. Bunun için eşki- yaya haddini bildirmek, asırlar- dan beri devam eden haydutluğu kökünden söküp atmak lâzım geliyordu. Hükümet bir müddet- ten beri buna karar vermiş ve gizlice hazırlıklara başlamıştı. Nihayet on beş gün evvel bu hazırlıklar bitti. Şimdiye kadar haydutluğun ortadan kaldırılama- ması hep yarım tetbirlerle hare- ket edilmesinden ileri geliyordu. Haydutlara karşı bir müfreze dağlarda dolaşıyor, köyleri arıyor, fakat hiç bir şeye tesadüf ede- miyordu. Çünkü haydutlar daha evelden harekâtı haber alarak gizli yollardan kaçıyorlardı. Bartolinin köyü olan K Palneca a ) ve haydudun çetesinden amcası A Haydutlar önüne Geçen hafta öldürülen haydut Bartoli Fransa hâkümeti bu defa hay- dutların bulundukları sahayı mu- hasara ederek adam akıllı araş- tırma yapmağa ve şakileri herhal- de ele geçirmeğe karar vermiştir. Bunun için adadaki kuvetlere ilâveten, zabitlerile beraber 600 kişilik bir jandarma kuveti hazır- lamış, bu kuveti mangalara ayı- rarak her mangaya iki miteralyöz iki zıhlı otomobil vermiştir. Bu kuvet adanın askeri kumandanı ceneral Huot'un kumandası altına tevdi edilmiştir. Jandarmalar teşrinisaninin ye- dinci cuma günü Elcam vapurile Marsilyadan Korsikaya hareket etmişler, ertesi günü karaya çıka- rak derhal harekâta başlamış- lardır. Jandarma kuvveti pazar gecesi sabaha karşı 25 manga halinde şekavet sahasını muhasara etmiş bu suretle ilk hedef elde edilmiştir. Şimdi müfrezeler yavaş yavaş içeri doğru girmekte ve haydut- ların köylerinde, dağlarda araş- tırma yapmaktadır. Bu esnada bir çok kimseler, adalet kaçkın- lari, haydutlar yakalanmıştır. Ha- raket muvaffakiyetle deyam edi- yor. Fakat işin en şayanı dikkat noktası halk arasında haydut kor- kosunun kalkması, bizzat ahalinin haydutlarla mücadeleye başlaması- dır.. Korsika haydutlarının en azılısı ( Joseph Bartoli ) isminde biridir. Jandarma 14 adam öldür- mekten mahküm olan Bartoli'yi en evel ele geçirmek istiyordu. Halbuki Bartoli jandarmalardan evel bir kereste fabrikası sahibi tarafından yakalanmış ve öldürül- müştür. Vaka şu suretle olmuştur: Korsikanın iç taraflarında Mar- mano ormanları vardır. M. Simo- netti isminde biri bu ormanlarda büyük bir kereste fabrikası tesis etmiş, buradan kereste gönder- meğe başlamıştır. Bartoli bir çok defalar kereste fabrikatörüne omüracaatla kendi- sinden para istemiştir. Fabrikatör şimdiye kadar bu talepleri kabul etmeğe mecbur olmuştur. Fakat son zamanda haydut yeniden ken- disinden 20 bin frank isteyince M. Simonetti, harekâtın başlama- sından ve haydudu ölü veya diri getirecek olana mükâfat verile- ceği ilân edilmesinden cesaret alarak bu defa intikam almağa karar vermiştir. M. Simonetti hayduda, şimdilik 20 bin frank göndermesi kabil olmadığını, fakat gelip görüşmesini haber vermiştir. Kendi kuvvetine çok güvenen Bartoli fabrikaya gelmiş ve hususi görüşmek için fabrikatörle birlikte ormanın içe- rilerine dalmıştır. Burada arala- rında bir münakaşa çıkmış ve haydut (o silâhına davranmadan fabrikatör tabancasile iki el ateş etmiş, Bartoliyi öldürmüştür. Bartoli'nin (o ölümile (Korsika büyük bir belâdan kurtulmuştur. — Atina ina mektupları Yunanistan da da tüt fiatleri düşüktür Yunan tütün tün federasyonu mühim Atina, 8 (Hu- susi o muhabiri» | | mizde) — Yuna- nistan tütün fe- derasyonu, Yu- nanistanın ve Fal- kanlarda en çık tütün yetişti en Türkiye ile | uk garistanın 1950 senesi eylülünden 1931 senesi ağus- tosunün nihaye- tine kadar tütün vaziyeti hakkında resmi bir istatis- tik neşretti. Bu istatistikten ve verilen rakam» lardan anlaşıldı- ğına göre, tütün- lerin fiatsizliğin- den şikâyetçi yal- nız bizim köylü- ler değildir. Yu- nanistanda da ayni hal mevcuttur. Meselâ Yunanistanda, 1930 senesinde, tütünlerin (oOokkası vasat bir fiatle 32 dirahmi yani bizim aramızla 89 kuruştan satıldığı İde, bu seneki satışlarda tütün okkasının vasati fiati 27 drahmiye yani 74 kuruş on paraya düş-” müştür. Bu yüzden çiftçilerin eline geçen tütün varidatında yüzde on beş nispetinde bir noksan vardı. Aynı istatistikten anlaşıl- dığına göre, arz ve talepte nok- sanlık olmadığı halde, fiatlerde metemadi bir düşüklük vardır. Yunan rekolteleri 1930 senesinde Yunan tütün rekoltesi, 48,000,000 okkayı bul- muştur. Fakat 1929 senesinden köylünün elinde kalan 10,000,000 okkayı ilâve edersek , 1930 de Yunanitanda mevcut tütün rekol- tesi 58,000,000 okkayı bulur. Bu tütünlerden 35,000,000 okka- sı 1930 senesi rekoltesinden 9 mil- yon 540,000 okkası da 1929 rekol- tesinden olmak üzere, ceman 44,540,000 okkası satılmış, köy- lünün elinde eski ve yeni mah- sulden 13,500,000 okka tütün kalmıştır. Fakat hükümet, köylü- nün elinde kalan bu tütünlerden 3,500,000 okkasını satın alarak yaktığı cihetle, köylünün elinde kalan tütün 10,000,000 okkadan ibarettir. Türkiyenin tütün vaziyeti Yunan tütün federasyonunun istatistiğine göre Türkiyede bu seneki tütün rekoltesi geçen senenin (o(48, milyon kilosuna mukabil 39 - 40 milyon kilo kadar tahınin edilmektedir. Bu tenakus, bazı omıntakalarda (o hükümetin tütün zeriyatını tahdit etmesinden ve köylülerin de 1930 senesi re- koltesinden satılmayarak ellerinde 4-5 kilo tütün kalması hasebile bizzat kendilerinin az tütün ekme- lerinden ileri gelmiştir. Bulgaristana gelince, Türkiye ile Yunanistandaki vaziyetin ak- sine olarak bu seneki rekolte, eçen senekine nazaran daha azladır. Bulgaristanda 1930 de tütün rekoltesi (takriben O 27,000,000 kilodan ibaret bulunduğu halde, bu seneki rekolte 32-33 milyon kiloyu bulacağı tahmin edilmektedir. Bulgar köylüsünün elinde geçen seneki rekolteden 6-7 milyon kilo tütün kaldığı halde, tütün ekilme- sinin fazlalaştırılması, biraz garip bir istatistik neşretti Tütünler toplanırken ve ıskaralara konurken görülen düşüklük daha fazla ol duğundan bu tezayüdü haklı gör- mek icap eder. Yunanistana gelince, 1929-1930 senelerinde tütün piyasasasında hüküm süren gayri müsait ahval ve şerait gerek hükümeti ve gerek çifçileri 1931 senesi tütün zeriya- tını tahdide sevketmişlerdir. Ha- vaların da gayri müsait bir şekilde devam etmesi bu tenakusa amil ol- muştur. Binaenaleyh şimdiye kadar gelen malümattan istidlâl edildiğin: göre 1931 senesinde, Yunanistan- da tütün zeriyatı 852,813 dönüm- den ibaret olup mahsul 32000000 okkayı tecavüz edemiyecektir. Bu suretle bu seneki tütün mahsulü geçen senekinden 16,000,000 okka noksan olacaktır. Şark tütünlerinin kilo hesabile 1930 ve 1931 senelerindeki rekol- tesi şudur: 1931senesi 1930senesi 40,000,000 48,000,000 Türkiye 33,000,000 27,000,000 Bulgristan 41,000,000 61,000,000 Yunanistan 114,000,000 136,000,000 Şark tütünleri Yani şark tütünlerinin rekolte- sinde 1930 senesine nazaren 1931 senesinde 22,000,000 milyonluk ve yüzde 15 nispetinde bir noksan vardır. Fakat bu noksana mukabil, çiftçinin elinde geçen seneden kalma tütünler vardır ki bunlar da 22 milyon kilodan aşağı değildir. Müstakbel fiatler hakkında tahminler Bu sene tütün fiatlerinin müs- takbel inkişafı hakkında şimdiden tahminlerde bulunulamaz. Yalnız ümit veren iki nokta var: biri arz ile talep arasında nisbi bir tevazün bulunması, diğeri gerek Türkiyede ve gerek Yunanistan ve Bulgaristanda bu seneki tütünlerin nefasetidir. Fa- kat talepler, ve bilhassa fiatler, müstehlik memleketlerin mali ve iktisadi vaz'iyetine bağlıdır. Mali buhran devam ediyor ve tütün içenlerin satın alma kuvveti azalıyor. Bu sebeble bu sene (o fiatlerin geçen seneye nazaran çoğalması ihtimali de azdır. Bunun da en bariz alâmeti, İzmirin eniyi tütün yetiştiren mın takalarında, şimdiye kadar okkası 60-150 kuruştan yedi milyon okka tütün satılmış olmasıdır. Halbuki ayni mıntakalarda geçen sene tütünnün okkası bu seneki kadar nefis görünürse de diğer Bulgar mab- sulâtının fiatinde, tütüne nazaran olmadığı balde 120-250 kuruştan satılmıştı. ani üm Mini gdİğimi ann L ÖİİDLİİĞLİ İİ ii İLE İİİ 11 İDİL İĞ DİLLİ İİİ LİL nn