26 Ekim 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

26 Ekim 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Şayanı hayret... Ben sizin yerinizde olsaydım haykırırdım... — İşe yaramazdı ki.. Sağırdı! Bir riyaziyeciye sorkuk: — Aşk nedir? Cevap verdi: Bir meçhullü muadele meçhulü de: Saadet! dedi, Tam on sekiz yaşında: Bu kız bebek mi bilmem! Bir şey gördüm başında: Saç mı, ipek mi bilmem! Uzun boy, incecik bel, Bakışı ömre bedel! Insan mıdır bu güzel, Yoksa melek mi bilmem! Bir derde düştüm aman, Halim yamandır, yaman! Sevda udunda yanan Can mı, yürek mi bilmem! Gözümde ber gün tüter, Bana bir sözü yeter! Gönlüm koklamak ister: Bu kız çiçekmi bilmem! Eşi doğmamış henüz: Ay gibi nurlu bir yüz! Verdiğim gece, gündüz Boş bir emek mi bilmem!... Necdet Rüştü Iki arkadaş geceyi otelde, iki yataklı bir odada geçirdiler. Sabaha karşı Ahmet gözlerini açtı, Birde ne görsün, arkadaşı Mehmet dişfırçasını almış dişlerini oğuyor. — Ne yapıyorsun be Mehmet. — Görmüyor musun, dişlerimi oğuyorum. — Ayol o fırça benim fırçam. — Affedersin, ben otelin müş- teri fırçası zannettimdil Sebehi Baktım yolda yanyan gidiyordu. — Yahu, dedim, bu kadar içip sarhoş olacak ne vardı? Kekeledi : — Sarhoş değilim. — Neden yanyan gidiyorsun ? — Yengeç yedim de... Yutuyor Kırk beş yaşını ferah ferah aşan bir hanıma hâlâ âşık olanlar, hâlâ para yedirenler vardı. Hattâ bu yakınlarda zengin ve genç birbeyin avuç dolusu para sarfettiği duyuldu. — Hayret, dedim, bu kadın'bu yaşta nasıl para yiyor? Cevap verdiler : — Dişleri kalmadı, çiğnemeden yutuyor | Birikirse bir Necdet!.. Bir şiir söyle: Destanın yaman olur! Âşıkın başı böyle, Dağ gibi, duman olur! Bak seni yaktı biri Ateşte diri, diri ! Kim görse o kâfiri İlk sözü: “Aman..,, olur! Gözünde nakşı var, Canının yakışı var! Hele bir bakışı var: Derdine derman olur! Göz yaşın tıpkı dere: Akar ses vere, verel Koskoca umman olur! Bu kadar etme keder: Bu dünya böyle gider! mrünü yazsan eğer Bir hazin roman olur!... yere Necdet Rüştü 26 Teşrinlevvel 1931 — Bu kış sokağa sık sık çıkınız da kar yağmasın. Ben sokağa çıkarsam kar yağmaz mı? Nasıl yağar efendim... Bu Aş Bir tüccara sorduk: Aşk nedir? Cevap verdi: İflâsla neticelenen bir ispekülasyondur. Fotoğrafhane Tramvaya üç kişi bindiler.. Biri erkek ikisi kadındı; erkek yakı- şıklı, kadının biri güzel ikincisi birinciden çok güzeldi.. Sahibinin sesi gramofoncu dük- kânın önünden geçerken erkek yanındakilere : — Ben yakında bir fotoğraf- bane açacağım adı, “ Sahibinin resmi ,, olacak.. — Ben de sana rakip bir fo- tografhane açacağım. “ Sahibesinin resmi ,, çok güzel kadın bir kahkaha attı. — Benimle hiç biriniz rekabe- te kalkışamazsınız öyle iyi bir isim buldum ki: İ “ Sahibinin ta kendisi, Anlamam Hanımefendinin yüzü, gözü, duvarda asılı olan yağlıboya resmi kadar boyalı idi. Bir beye resmini göstererek sordu: — Ben mi güzelim resmim m”? —Bilmem efendim,ben boyadan NASIL?.. Dünkü Vakit gazetesinde şu havadisi oku- duk: Dünkü akşam gazete- leri Beyoğlu noteri Servet Yesari beyin sucu Ali ef. isminde birisi ile aralarında çıkan bir kav- ga neticesinde ağırca - yara- landığını yazı- yorlardı. Dün tahki- kat yaptık “Memnuniyetle öğrendiğimize göre yarala- nan İstanbul 4 üncü noteri memurlarından Servet beg is- minde bir zat- tır., Biri yaralan- dığı için izha- rı memnuniyet eden Vakit ga- zetesine aşkol- sunl Amasyanın elması! “şi yan GECE... Vakanın yan- gın yerlerinden birinde cere- ettiğini ilâve edelim. Birden bir ses duyuldu: — Kımılda- ma yakarım! Eli tabancalı haydut sonra emretti: — Nen var nen yok ver bakalım! Haydut ada- mın üstünü ara- dı, hiçbir şeysi kalmadığına kanaat geti- rince çıkarıp bir kuruş ver- di: — Şu kuruşu al, dedi, öbür uçta arkada- şım bekliyor, senden alacak bir kuruş bile bulamazsa ca- nına kıyar... Bari o da bu kuruşu bulsun! Atma! İki arkadaş birbirlerine köpek- lerini metediyorlardı. Biri dedi ki: — Benim bir köpeğim var, akıllı mı akıllı, Öteki sordu: — Meselâ ne yapıyor? — Meselâ sabahları beş kuruş atıyorum. Parayı ağzına alıyor, sokağa çıkıyor, müvezziden gaze- temi alıp geliyor. — Bu bir şey mi? Benimki çok daha akıllı. — Meselâ ne yapıyor? — Meselâ, okuyup bitirdiğim gazeteyi fırlatıp atıyorum. Ağzına alıyor, sokağa çıkıyor, gazeteyi satıp parasını getiriyor! Âdap.. Bir kadının yanında sıgara içmezden evel müsaadesini almak lâzımdır. — Dumandan rahatsız olmaz- sınız ya? deyin. — Olurum! Derse ilâve edin: — Öbür odaya gidin! hiç anlamam! — — — bütün dünya Benimi tamısamı, kadın tanımak kâfidir! LZ Gİ BURSALI KIZ Saçları ipek gibi, Bir Bursalı kız gördüm.. Güzeldi, bebek gibi; Bir Bursalı kız gördüm.. Ben onun gözlerine, Bakmakla doymam yine; Sanki bir çift kestane, Bir Bursalı kız gördüm.. .Sevimliydi yaramaz, Yüzüme güldü biraz; Güvercin kadar beyaz Bir Bursalı kız gördüm.. Ayrılmıştı eşinden, Ben çok koştum peşinden; Teni krep döşinden Bir Bursalı kız gördüm.. IMSET İnan Gi BY kA LL A gideceğimi SELA VTİ VE 7

Bu sayıdan diğer sayfalar: