6 Kasım 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

6 Kasım 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

te cephe almayı uygun bulmuştu. Demirelin, isimleri tespit ederken, halkoyunda alerji oyaratmayacak, Hükümet içinde başkaldırmayacak kimseleri tercih etmesi, bu arada Bilgiçin kabineye alınmasını istediği e listeye dahil etmeme- , Bilgiç, ve arkadaşları için güzel bir başkaldırma sebebi olmuştu. Bilgiçin plânı açıktı: Bakanlık peşinde koşan, fakat kabineye gire- meyen gayrimemnun milletvekilleri- ni etrafında toplayacak ve parti i- çinde gene bir güç olduğunu orta- ya koyacaktı. Demirelin, Menderes- çi geçinenleri de kabineye almama- sı, Bilgiçin etrafındakilerin çoğal- masına yol açtı. Üstelik, yeni Başba- kandan bahseden Celâl Bayarla Demirelin münasebetlerinin son zamanlarda bozulduğunu bilenler için de kabi- nenin teşkili bir fırsattı: Hükümete Bayarcılarla (oMenderesçilerin değil de, Genel Başkanın meçhül bir öl- çüyle tesbit ettiği meçhul isimlerin alınması, AP'deki (omüfritlerin bir cephede birleşmesini o sağlayacağa benziyordu. Nitekim, kurulacak bir AP Hükümetinde Menderes politi- kasının uygulanmasını isteyenlerle, şikâyetleri kabinenin "silik isimler" den teşekkül ettiği görüşünden ile- ri geçmeyenler bir cephede, Bilgiçin başkanlığında toplanmış görünüyor- lardı. Cumhurbaşkanlığının tezkeresi, aynı gün, Cumhuriyet Senatosunda da okundu. Senatoda cereyan eden olaylar, Meclistekinden farklı olma- dı: Yeni Kabinenin üyeleri Sena- todaki yerlerini aldıktan sonra Di- van Kâtibi listeyi okumağa başla- dı; AP'li senatörler sadece Demireli, o da isteksizce alkışladılar. Kabine- nin diğer üyeleri ise, Kâtibi başlan önlerinde, mahçup bir eda ile dinle- mek zorunda kaldılar. Listenin o- kunmasından sonra, Bakanlar Ku- rulu üyelerini tebrik eden sadece, CHP Ankara senatörü ve Grup Baş- kan Vekili Hıfzı Oğuz Bekata oldu. Ateşi yükselenler Kabine listesi (oSenatoda okunur- ken, AP kulisi hayli hararetlen- mişti. Gayrimemnun mutediller, Demireli sert bir dille tenkit ediyor, müfritler ise küfrün hiç bir nevini esirgemiyorlardı. AP kulisinin bu kadar gürültülü ve elektrikli oldu- ğu şimdiye kadar görülmemişti. De- mirele karşı olanlardan, Bilgiç ta- raftarı Ethem Kılıçoğlu, herhalde sinirini yenememiş olacak ki, kolu- na giren Nuri Bayara yüksek sesle şöyle dedi: — Gördün mü kardeşim, boyu- Daha pek erken değil mi ? geçimlerden bir kaç gün son- ra. Ekimin ortası. İktidar- da A.P. Ziraat Bankasının Krediler Servisine bir telefon geliyor. Ses, tamdık bir ses. Hem de çok tamdık. Talep de, o ses- ten çok işitilmiş bir talep. Yalnız, sesin tonu değişik. Bir ahbabına kredi verilmesini is- tiyor. Mithat Dülge Eski mesleğe devam Krediler Servisinden özür dileniyor. Ziraat Bankasında artık o böyle kredi verilmesi devri kapanmıştır. Sesin sahi- bi "Yaa!" diyor. Telefon ka- panıyor. Sesin sahibi mi kim? Mithat Dülge! DP devrinin Ziraat Bankası Genel Müdürü, AP devrinin Manisa Milletve- kili ve bütün devrelerin Kro- mit Sanığı.. muzun posumuzun ölçüsünü aldık! Böyle Kabineye güvenoyu verilmez ve bu Hükümet Gruptan güveno- yu alamaz. Bu Kabine bizi temsil edemez. Adalet Partisi daha kuv- vetli, yüz defa daha kuvvetli hükü- met kurabilirdi." Bakanlık peşinde (o koşanlardan Ethem Kılıçoğlu, -Kabinenin ancak böyle kuvvetli olabileceğini sanıyor- du!- ellerim sağa sola açarak, söz- lerini şöyle tamamladı: "— Bu Bakanlar olsa olsa, Ge- nel Başkanın, evet o efendimcilerin- den ibarettir." Bu sırada Ali Naili Erdem, kö- şede bir AKİS'çiyle konuşmakta o- lan AP Senatörü Cahit Okurerin ya- nına geldi. Gülümsüyordu. Cahit O- kurer, Erdemin yüzüne baktı, bak- tı, sonra: "— Bu Kabinenin üyesi olarak ne yüzle tebrik kabul ediyorsun?" dedi. Bozulan a " diyecek oldu, fakat Okurer firsat “vermedi: — Ne yüzle, ne yüzle?." Erdem: — Valla Hocam, bu soruyu ba- na değil, Demirde sor!.." dedi ve ol- dukça hızlı bir yürüyüşle oradan uzaklaştı. Dışişleri Bakanlığına transfer, e- den İhsan Sabri Çağlayangil, AP kulis salonunun köşede kalan bir kanapesinde, etrafını saran gazete- cilere parlak demeçler verirken ,ya- nında oturan ve Bilgiç taraftan ol- duğu bilinen Ertuğrul Akça, içini çeke çeke, karşısındaki Neriman A- ğaoğluna. Kabineye (o girmeyişinin Bedenini anlatıyordu: — Bu bir ekip meselesidir. Hü- kümete tek başına girmek bence birşey ifade etmez. Zaten, bu Hükü- metin pek fazla ömürlü olacağını tahmin etmiyorum Hükümetin açiklanmasının ikin- ci günü, Bilgiç taraftarları veya"hoş- nutsuzlar. eclis tatil (oolmasına rağmen, kulis faaliyetlerine Meclis koridorlarında devam ettiler. Bu arada Bilgiç, Meclis koridorların- da arkadaşlarının kolunda gezer- ken, kendisini yakalayan gazeteci- lere, çabuk çabuk konuşarak şöyle e Hükümet üç ay dayanırsa, ondim sonra yaşar! Bu, şimdiye ka- darki denemelerle sabittir. Önümüz de Bütçe var. O zaman bazı Bakan- lar değiştirilir, bir revizyon yapılır ve hükümet yaşar gider." Kurusıkı Cuma ve Cumartesi .Bilgiç ve ta- raftarlarıyla (o Bilgicin etrafında 6 Kasım 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: