İ Pehliyanlar çırpınıp peşrevle- rini yaptılar.. Çingene Ahmed, hasmına peşrev bile yapmamıs- ta, tenezzül etmiyordu. , Hatta, Çingene Ahmed etra> fna bakarak gülüyordu. Çolak Molla, çok güzel bir peşrev yap- mişti. İki pehlivşn tutuştu. Çingene yine oralağda değildi. Lâkayd bulunuyordu. Fakat, hbiran içinde şimşek süratile Çolak Mollanın pekmez küpü gibi çingeneyi çaprazlayıp düşürdüğü görüldü. Çingene neye uğradığına şa- gırmıştı. Çingene, birdenbire neye uğ- radığım şaşırmıştı. Çaprazdan kurtulmak için koca gövdesini, €n yüksek meharetini sarfettiği halde bir türlü Çolak Mollanın elinden yakasını kurtaramadı. Molla, hasmım - bir elde ve, amansız surette mağlüp etmek maksadile yapışmıştı. — Çolak kolunun arasına sıkıştırdığı has- mam çengele asılan bir kedi gibi sallayıp götürüyordu. Çingene Ahmed, nihayet mağ- lüp olmamak - için hiç olmazsa Mollanın altına yüz üstü düşme- e Savasıyordu. Çingene bu çocuğun hem de bir an elinde neye uğradığını nmeğe meydan bulamamış- “Acaba, bu Çolak Molla, haki- ten hortlak, cidden bir cin mi ü? Molla, h: rma öküz gibi sürüp götürüyor, bir yandan, çengelliyerek sırt üsi ve, çivi yukarı yere vurmağa alışıyordu. Çingenenin Lazan yerden a- yakları kesiliyor, bazan da bir- birine dolaşıyordu. Adeta kai- desi kopmuş bir keykel gibi yı- kılıp gideceğe benziyordu. — Küçük Mollalar, kazan dibine dizilmişler, gülüyorlardı. Hem de nasıl gülüyorlardı. Cübbele- rini havaya savurarak: İhtiyar cazgır, hayretlere düş- müştü. Ne cluyordu? Gözleri o kadar uzağı seçemediği icin kü- cük Mollalara soruyordu: — Ne oluyor?.. Çingene Mol- layı uçuruyor, galiba?.. idi. Çocuklar yazık değil mi bu arkadaşınızı bu, çingenenin cii- mne verdiniz.. Nihayet, Mollalar cevap ver- yakit görürsün — îu be kızanlar!.. mi uçuyor?. — Ne zannettin ya?. Tehey!.. Hepten yalan be!. 'Tövbe olmaz böyle şey be! — Olur, hem de kolaylık! Dediler. Seyirciler, birbirine girmişti. Herkes ayağa kalkımış, hayretle Mollanın harekâtını seyrediyor- du. Nihayet çingene, bin müşkü- lâtla caninı dişine takarak çap- razdan sıyrılabildi. Bu da, bir tesadül eseri idi. Çünkü Molla- w ayağı meydanın kenar ye- rinde büyücek bir taşa takılmış- fa. Bu, takılış ve, müvazencyi bozuş çingeneye fırsat vermiş: ti. Çingene, yüzü koyun yere dü- şer düşmez, okkasına, kuvveti- ne, mehuretine güvenerek der- hal Mollanın kemanesinden kur- tulup kalkmak savaşına di Fakat, birdenbire olduğu yer- de, askıya girmiş bir manken gibi cansız kalıverdi. Çünkü Molla, çingeneye mes- hur şak küntesini takmıştı. Altmış okkalık Mollamıin şak küntesinden kurtulmağı ga kolay ve, ehemmiyetsiz sayan , hasmının kisbet kasna- ndıkı elini tutarak koca göv- Gesile öne doğru balıkladı. Lâkin, hasmının ne elini sö: kebildi ve ne de ileri atılabildi. | Çünkü, Mollanın çolak kolunun içine apış arası girmiş bulunu- yordu. İhtiyar cazgır, kazan dibini birakarak me,danmzm» güreşi yakından seyı u. He!e.ymeydın yerinde güre- gin diğer 'güreşçiler, müsabaka- darını bırakarak seyirci ümşlerdi. Çolak Molla, hârikalar yara- tıyordu. Kanbur Halid, dişlerile dudaklarını ısırıyordu. Ve, yanında bulnan hasmına: — 'Bu ne hal be?.. Diyordu. Hülâsa, herkes hay- yete düşmüştü. Hayrete düşmi- 'yen yalnız küçük Mollalardı. " Küçük Mollalar mütemadiyen Çingene ÖLAK M&Llâ YAZAN 'M'SAMİ KARAYEL koca hasmına lenmek için zaman bile du. Güreş tekrar başladı: Lâki t tetik du- | büz küntesile havalanı lak getirmeğe ça » tepe tak- vermi- | 14 —— — | yeğ tazelemek yok.. Tüt güre-| ileğ yi ie 'i Diye Büğleniyörlörür Ggeam | - DG | filosunün Adriyatiğe iki da şakı sökmek için ne yapacağını | me, aldırış etmeyip yü-| halinde taarruz ettiği anlaşılı gaşırmıştı. Kıvramıp dürüyor- | € yor. Evve hafif — kuvvetler | dü. | d, en mayin tarayıcı ge- Çölak Molla da hasmını —..kl işlardı. Küçü- iaşkelie Çingene; ağır olduğu için Mol- | Tanın gücü fazlasına y m_u,zı[ Boğuşma, on dakika sürdü. Ve, pek Çetin oldu. Daha hâlâ şak küntesi üzerinde oyun- har nıumrdıı almamıştı. zgir, kazan dibine Küçük Mollalar alay ediyorla!i gene, binbir müs- | Bu | görülmeden yan hava kuvvetle i bir tesirine imkân bırakma - mış ve Adriş vak bo r, yolun temiz ve r ikinci kademe olara kuüvvet! rmesi İtal ğunu haber alen büyük ak rin — karanlıkta | ün herhan- külâtla şakı sökebildi. Ve, ters| — — İhtiyar, gördün mü küçük | losu ancak Avlonya bombardı- | bir baskı dönüşile avağa | Ik—! Çolak Mollay manı başladığı zaman — haber tı. ü Fakat, çingenenin — terlediği, alınmıştır. anasından emdiği südün burnun | | Bi dan geldiği anlaşılmıstı. * salk- | b | y goıınv_dım betl Çingene, aya; maz, kazan başı dü. Yağını tazeliyecekti. Lâkin, Çolak Molla, peşinden | sekti, hasmınm kisbet kası yapıştı ve, çekiştirdikten sazgırın kısa lâfı - bit- Birdenbire meydunda F ir tekrar meydan ü (Arkası var) — | — Ne o, nereye?.. Göz silmek haline | dardı. İkide birde: — Nasıl, gördünüz mü Çola- B F. Bahçe - G.Saray bugün karşılaşıyor. Acaba hangisi kazanacak ? Bu sene yaplıkları biri resmi çok alkışlanan şu sözlerini söy- diğeri hususi iki macda da ye-| nişemiyen Galatasarayia Fener-| bahçenin Bugünkü karşılaşma- | sı merakla bekleniyor. Senelerdenberi hızını kaybet- miyen bu iki kulüp rekabetinin, bir haftadanberi havanın bozuk ve yağışlı olmasına rağmen bu-: gün Şeref stadında taraftarla-| Tını çekeceği muhakkaktır. Bu sene kendinden beklenen| randımanı bir türlü veremiyen farklı gol adedile galib gelece- ğini tahmin ettiğimiz takımlara | zorla galebe ve baraberlik temin ederek sabahdan ayrılan Sarı| — Neticeler: Kırmızılıların bugün ezeli ra - |— Birinci müsabaka: kibi Fenerbahçe karsısında ala-| — yocar (Deniz lisesi) Osman cakları netice meraka'döğer. —| (xulab ( Sik et Yazaşt Bu sütunlarda isim itibarile| vv e n p İstanbulun en zengin takımı Ga-| " 11, 5 müsabaka: İatasarayin kendinden beklenen| — (Hinci müsadaka: randımanı verememesinin — se-| ,, Nüreddin Çınar - (Maltepe) beblerini zaman zaman yazmış. | Zeki, Öğün ı:f'sl;eyıı')ıığ:ıîîe Sgık' tık. | ği a Birinci devre liğ maçlarında | b —— Beşiktaşa mağlüb Fenerbahçe,| — Üçüncü müsabaka: Vefa, Beyoğlusporla berabere| | Bülend (Deniz lisesi), Cemal kalarak gayesinden bir hayli u- | (Maltepe) - tüy siklet çok sıkı zaklasan Galatasarayın bugün-ş; Töğüsen rakibi karşısında Bü - Kü maçının lehine neticelenmesi ' 1end abandomne etti. Beşiktaşın ekmeğine yağ süre-| — Dürdüncü müsabuka: cek Siyah Beyazlılar lig fikstü-| — Kemal (Maltepe), Sermed ründe Galatasaray ve Fenerbah-| (Deniz lisesi) hafif siklet, Ser- geden heşer puvan ileride bulnu- | med sayı hesabile galib vantajını - kazanacaktıı ; M siai M ealağe a İ Zi M akEn ll zandığıtakdirde Beşiktaş puvan| (Yarı orta) Halid sayı hesabile itibarile yakından takib etmek | galib fırsatını kazanacaklır. Allirinca üf h Takımların bugünkü vaziyet- | — Vp e niz) Sabahaddin (Ku lerine göre Fenerbahçe Galata- saraydan daha kuvvetli gibi gö-| !cli) (orta siklet) Afif sayı he- sabile galih. eri liseler arasındaki bu salonunda yapılması bize şı veriyor. Sporun ehemmiyeti kında burada mekadar kuvvetli ylersem sizlerin bedü kıy- iz karsısında çok sönük | nın burada de semeresini veren genc sporculara muvaffakiyetler te- menmni ederken Türk milletin velinimeti Mehmedciği hürmetle selâmlarım. son rünüyor. Galatasarayin bilhassa son| — Yedinci müsabaka: maçlarındaki bozuk, verimsiz Bedi (Deniz) Hayri oyunu nazarı itibara alınırsa| yarı ağım Çok sert dö; bugün Fenerbahçe karşısında | kibi karşısında Bedi abandonne etti. Müsabakalara bugün saat 10 da Beyoğlu Halkevinde devam edilecektir. bir galibiyet temin etmesi çok| uzaktır. Sistemli ve muntazam bir ça- boks müsahakası ps>n 200 ESHAM ve TAHVİLAT ivas - Eszurum 5 Askeri liseler arasındaki boks | maçlarına dün Beyoğlu Halke- | vinde başlandı. Mutad merasimi | müteakıb Ev reisi Ekrem Tur| 1912 1918 19,08 girmesi Vunı Avlonya karşısında İtalyanları Yine ayni yoldan olma: temeldi luktaki kuvvetlerin hava aldığı ki delikten gü kapatılmış yan ordusunda yavaş yavaş ğüs d İngiliz fitosunün girmesi ti Boyazıd car n İtalya Bittabi - İngiliz demir at Fakat İngiliz filosunu Artık cebheye asker “Arnavudluğa sev İngi edir. Bu taarruz - esnasında vudlük sahillerine mayin lmüş olması da pek muh Binaenaleyir Arnavut fikosunun | harbinin | dönüm noktasını teşkil edecek- donanması ap bekliyecek değildir. | üssüne avdet Adriyatiğe girecek — kabiliyette ve bu taarruzun her an tekerrürü ihtimali İtalyanın Ar- navağlak harekâtma — yapacağı | yardımı pek ziyade sekteye uğ-| ratacaktır. yakin olan Avlonya limanınn bir ikmal üssü olarak kulları! - imtan:yölttar. Çünkü bu | a pek yakındır. Bin- | en| donanmasile | şmak pek de arzu edile -| Şimdi İtat-| t arlığı, boğulma şe yatkun- unan İtalyan hari günl patlıyan o mermilerin Şehir tiyatrosu temsilleri Tepebaşı Dram Kısmında at 20,30 da ş Z UŞAK İstiklâl Caddesi komedi kısınında 22/12/940 pazan gündüz 1530 da 940 Pazar günü ak: Saat 20.30 da PAŞA HAZRETLERİ | hışma ile ezici bir kuvvet haline 9.00 / Program — |18.03 Mü: gelen Fenerbahçenin bugünkü | 203 Hinberler — |1930 Haberter macı kazanmasına kanaat getir R A 918 Müzik Müzik memize rağmen tahminlerin çok B o 945 Ev kadmı Mü: defa yanıldığı bu iki ezeli raki- A Konuşma bin bâlrçok detalan sürprizle ne- | 21 Birincikânun 940 e Müzik ticelenen maçlarını göz önünde | Açılış ve Şlı. 30 Program Konuşma tutarsak bugünkü Fenerbahçe - | ei 238 Müzik Karfhen 0 Galatasaray karşılaşmasının ga- - 13:25 Müzik perası (hl. Tibini maçdan evvel tahmin etme | 1 Sterlin * Haberler nin isabetsiz olacağını anlarız. —| Nev - York 100 Dolar Müzik Bugünkü maçın da bir sürpriz | Cenevre — 2100 İsviç, Frc. 2 le neticelenmiyeceğini bize kim || Atina 100 Drehmi temin eder. Sofya 100 Leva Bülend Turanlı || Madria 100 Peçeta Büudapeşte 100 Pengö 26.5325| Emekli albay Ali Riza Binatın e | F 0625 | Ka 6 aydanberi düca Askeri mektehler | ososa — 30o nar — a| Si a paa | Yokrohama - 100 Ym 311875 Üİ yata gözlerini y Mştur, 22/12 31.0050) Bi izesi Beyazıd Soğ Y nu ilarak nama inde — kalınc Şehidlikteki medteni ebedin tarıkası vin i sayılacak — kadar | azaltmıştır. Hâdise o kadar mü-| him, o kadar sümullüdür lonya sahilinc. sekizlik Yugolslavyaya kampanası gibi aksetmeli: İ TİYATROLAR İ 5 Av-| Ti bir — teyakkuz | | | | | | lümbasına dar ince kır rına bakıp da ialh onlara filil oln ildir, değildir amım buluyorlar düsüp de hemen bir mevzü bulmak — mecburiyetile kar m zaman burnumun doğrusuna bile yürümüyor ade- tü sürtünüyordum. Bir doslaşma.. Yanımdan; 0 maruf ve meg- hur bobstillerden birisi fitilleşe- | rek geçti. Ben de adamakıllı fi- | tilleşmiş ha a üzere idim ki birden güldürm ve sevin- | dim. Giyaben de olsa o habstil- le fit oluvı sıl olmi - 5 dokun - | maz bir mevzu y £ Bobstiller.. ve muhtelif nu - mara bobstil tipleri! Tıbkı muh- telif numara) lâmba sişeleri gi- | bi | Böbstilizm nedir? W Pek esaslı ve ciddi bir mev -| zu olmadığı için kulaç kulaç, de- rin kuyulara inecek değilim. Za- ten onlar göze göründüklerin - | den başka bir mevcudiyet sa hibi değillerdir ki derin kuyu - lara dalmağa lüzum görülsün.. Onların bütün işleri güçleri, derdleri üzüntüleri sadec& (Bil- mem ne?) ismindeki artisti tak- lid edebilmek arzuyu masuma -| nesi imiş. Bu taklid etmekteki sebehü hikmet ise, Mussolinin | ciğerciliğindeki sebeb ve hikme- ti-aramak kadar zor küldür. Amma siz diyeceksiniz ki, atı olmiyan yerden duman cıkma © da doğru. O halde içlerini ya- | kan taklid ateşini bu soğuk gün-| | lerde kendilerine - bırakalım da | adece; bir duman gibi arada | sırada karşımıza çıkan müsved- | delerile gönlümüzü hoş edelim. ve müş Saçlar.. şıkır şikir encerelerine günlerce yağ o- bir bollük ve kere- & 6 kavrımları, o büküm d ellerine er O kadar haleli o kadar s: | tistlerâe bulunm rın nü artistleri, rin mi onları ta bususunü tayin id eyledikleri bei âcizlerinin | Yalnız Nec mahmur ve bay hermnen kıravat bubınu. lıı y Iunı(ıı hemen ı'ıhur oli Öyle ri AB'ugim LÂ LE MAVİ TUNA ŞARKISI hiçbir münasebeti olmu Mühim İlâv (Türkçi remleke PARAMUNT Bugün saat Ti de tei (RALF — BELLAMİ) 989 — 340 5 idayı K havacılık £ aşlândaşa heyecan ve del şe LA UKN ZT | ler, rüzgürlara açılmış bir | kısı | ta Rode Sandor meşhur Çigan orkestrasının süslediği (türkçe) Son gelen dünya harbinin mühim vak'aları JURNALDA mis, yasğeaı bir eczacı bir oğlunu kamavatsız görmüş — Oğlam bu ne kıyatfet! Hic bir efeneli talebe mektebine k: gün | | vatsız gider mi? A. Beybâcım.. sen artık ihtiyarladım - galiba kıravatımı , görmüyer musun? | Baba güzlüğünü takmış yine göremmemlişz | — Yok diye, israr etmiş, Mahümnn bey: — Var diye ayak diremi Sonundis ne olmuş biliyor mu- sunuz? İktâyar baba oğlunu ko- lundan — tuttüğu — gibi — ilâç | hazırlama. odasına sokmuş, ve | mikroskapla —arıya arıya güç | belâ kıramatı görebilmiş.. Bu gözlerden nihan ve pinihan kıravatları kuyruklu yıldız mi - silli arz sıra görenler de var.| Herkes Ba muhtelif görün lere göre kıravatı muhtelif lere bemetmeğe kalkıyorlar. Ba na kahrsa şairin dediği gibi: Kaddi dildara kimi ar'ar dedi kümi elit Cümlemin maksudu bir amma rivayet muhtelif Deyip işin içinden — sıyrılmak | daha eviidir. Asağı doğru sarkan bu ip kı- ravatlarımn bür de yukarı doğru filiz verem bir temadisi vardır.. Zavallı fakat muhteşem sıska bir boyuz. Tıbkı fukara midesi gibi içine büzülmüş.. Maamafih sert ve katı yakalıkların insaf - | sız ve karu topraklarında yeti- | sen büyüyen, yaşıyan fidanlar | elbette Böyle İtalyan süngüsü | gibi arkaya dönük öne eğik fa-| kat iddizli ve muhteşem olur - lar. Bu süsgüsü düşük boyunla -| rın şaha kalkmış bir omuz ağ - randismanları vardır ki gören- | çift | karga kamadı sanır. Pamuk hâ- milerindem ayrılan bu omuz ağ-| | randismanlarının tabii âmilleri- ni değil görmek, tasavvur etmek ' bile insama tiksinti verir. Böbstl manilerinin zayıf na- hif boyanlarına sarıldığımız ye- | tişir.. şeedilik kambur sırtla -| rından atlayıp torba - caketlere | düşelim. | Mevsim yazdır. Fakat havz | birdenbire soğumustur. Tabil ü- gürsünüz ©O esnada bir bobstile tesadüf ederseniz: — Ne tedbirli genç, caketini bu havalara göre ayar etmis. | Demek ihtiyacını duyarsınız. Fakat neyfiyelim ki yaz orta -| sında laş, kış ortasında ) normal günlerdir ve her anor mal şeyde olduğu gibi ömürleri | ve sayıları azdır. Sizin de| iniz böylece gelip keçici o- lur. 'Torba caketlere; mikro palto veya megz caket de diyebiliriz. En doğrasm enlara ortanca kür-| deş deyip işin içinden sıyrılm; hdır. Yani; caketin ağabeyisi paitonum küçük kardeşi.. bir de| onun ayrılmaz eşi.. pantalon. 'a heyecanlı avantürler Nevzu olmuştu. Fakat: de göreceğiniz 'de ilk defa gösterilmektedir. mzilâtlı aai Umümi ist 2 - KIZİL iler fikmö ün sacıt Ti de tenzilâtli mati | di âlemlerinde görmek ve âi DA: Bugün fevkalâde bir program 2 büyük we mühteşem film birden İ- üxyanüs bekçileri €n çek beğenilen #üyük şatk Tilmi RAKKASE P LRETLR L âTELEEM ira bü pantalon hıhıızı bobatifleri - biraz olsun! sevmek ihtiyacını duyarım. Ne-i den mi? Bobsitller gayrimüm- kün zannedilen bir vakıayı im - dahiline sokmağa muvaffak olmuşlardır da onun için. Her kes bilir ki; miras büyükten kü- cüğe kalır. Halbuki bobstil de- likanlılara miras küçükten bü « yüğe intikal eder. İşte bu sebe-' ledir ki bobstil . havarilerinin Pantalonları bu kadar dar ve kı- sa oluür. gelince * Gelelim o ahım şahim yedi hana nam salmış dilberane yü- . baktığımdan aeğil iş der demez aklıma gel- yak kabilarını - unutmü - “Dost başa düşman aya ğa, fehvasınca şimdiye kadar ayağa düşmemiştim. Ne yapalım “düşmez kalkmaz bir Allah, Tnsan bu; ayağa da düşer da çıkar.. # Kadın ökçesi kalınlığında bir tabanla ökçesi pençesi biribir- lerile kaynaşmış, sarmaş di olmuş, imkâm yok - biribirinden ayıramazsınız. Ah büyüklükle - rimi sorarsanız; Allah sizi inan- dırsın; ilk görüşümde gözlerime ben de inanamadım. Hemen he - men Haliçte dolmuş taşıyanla « rm birer ufarak nlimunesi,. He- le kısa ve dar pantalonlar altm- da bu ayakkabı azmanlarının mehabeti daha iyi hissediliyor... Ayakkablarla pantalon arasında kalan uzunca bir vücud parçası da çıplak kalmamıştır, her hal- de... Çorap diyeceksiniz.. değil mi?.. Çorap lâkin bizim bilai; miz çoraplardan değil. Çorba gi- bi bir renk tenevvüü.. pemie gönlüm sende, mor akıldan ha- ber sor; çocukluklarını hat yanların ayağındakiler beyaz zenkte. Hele - bazılarının m ıkteki çoraplarını maskel iş bir sokak feneri zanneder « . İçinin ateşi çorabına vuran kırmızı goraplılar, taklid hastaş lıklarmın rengini aksettiren s< rı çoraplılar.. ve ilh.. şum başa kelidir. İnsanın başına çorap ö- e bile mevzu çorba ola - . O halde biz bu palan ve citi bici giyinmiş cocu - ğumuzu yürütebiliriz.. Her inişin bir yı kuşun bir inişi kittikleri düz kaldırımlarda cudlarında inisler yokuşlar tüm- derek » miyen bir meyy üyüş. O da topı 1 yürürdü amma hicb zamen ellerini yandan yelpaze - ler gibi sallayıp ortalığı bi tün dondurmazdı. Tinden madud.. Lâkin ne çare! Ya Osmanbey- ki Sunaya; yahud da Pangaltı daki Şahan kahvesine girece - . Bu o kadar fena da olma - yacak.. Çünkü öyle tahmin edi- yorum ki böbstilleri bir de ken- le- mek her zaman ele geçmez bir komedi faciası ölacak. Bu kamedi faciasını da ikinci yazımızda bobstilcilere oynata- bilirsek ne mutlu!. Reşad İleri stek tüzerine bu mevsimde (SALOME) #özlü ve “Tüz Musikili