2 Mayıs 1939 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2

2 Mayıs 1939 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tefrika No 78 Hepimizin keyfi kaçmış Ve Somurtmuştuk Bukadar Beklediğimiz Halde Hâlâ Işıktan Bir Eser Görünmüyordu #a uğraşıyordu. Böylece güle söyl Ye akşamı etmiştik. Bu yatak yeri- 'nin mevklini gündüzden marka et- bulunduğumuz. yerde #inmiş, gözlerimizi o istikamete dik- miştik. Yakacakları ateşin bekliyorduk. Bu bekleme çok #ürmüş ve çok ta sıkıntı çekmiştik. Gece daştığı halde ne bir işık görmüs, ne de bir ses işitmiştik. Mipavrili Ibra- him yine solmuş ve somurtmuştu. Yalnız o mu yaz. Sabaha karı İrvaya yaklaşmış, arabacıların gönüllerini hoş ederek| ayrılmıştık. Tabif gündüz hiçbir şey yapamazdık İlk işimiz geceyi bekle- mmek için münasip bir yer bulmak olmuştu. Irva - Fener yolu tzerinde 've yoldan geçenleri gözliyebilecek bir yere çekilmiştik. Gözcülük nöbeti Hoca Bekirde idi. Fakat Hemşinli Nuri, onun gözcülüğüne itiraz etmiş. fi ve yarı ciddi bir tavırla; — Küzum Kara Mehmet, demiş- ti. Gitmesin şu yobaz gözcülüğe. Ge- çen seferki gibi, hemşehrimdir diye, bizi yine düztabanın birile karşılaş- fırmasından, işimizin yine ters git- mesinden korkulur. Onun yerine ben gönüllü çıkarım, Bu söz, bizi çok ve fakat Hoca Bekiri daha çok güldürmüştü. Elle- Fini kötdırmış, gözlerini göğe dik- miş ve; — Ülen Nuri. Dilerim yaradan- dan seni Üüztaban ile değil, şeytan- Ja karşılağtırsın. Şu söylediği 1âfa Bak hele. Elin fıkarası bize kaçın mı dedi ki? Hem, medrese çömezlerini kor görüp te dil uzatma onlara. Za- ften, o gece bizim kaçacağımızı Allah 'onun kalbine malüm etmişti. Hatır- dar mısiniz?, Hepimizi süzmüş süz- mllş, fakat hiz birimizi gözü tutma- aış ve bizim © işi becerebileceğimize | de aklı yatmamıştı adamce * zin. Koca günü de, Hoca Bekirin Kâyelerini, Kadri çavuşun koşma ve Manilerini dinlemekle - geçirmiştik. Bizim Mipavrili de silâhlarını bırak. Miş ve bir yolcu vaziyetinde etrafı Golaşıp kollamfüğa gitmişti. Üç defa tekrar ettiği gezintilerden hep nsık #uratla dönmüş, ne dersiniz, hırsın. 'dan Hiç birimizle görüşmemişti. Dördüncüsüne de homurdana ho. murdana gitmişti. Fakat, bir saat bile geçmeden koşa koşa ve kan ter içinde dönmüş, sevinçli bir eda ile: — Müjde Kara Mehmet, kopille- Fin yatak yerini buldum, demişti. Hemen bir çeyrek saat solumuzda. Hem akğama dönecekler de, Hoca Bekir, uzandığı yerden ba-, ni kakdırmıştı. Gözlerini uğuştura. — Atma Mipavrili, demişti. Et- Tafta cam yok, başımızı kırarsın. Kimden öğrendin akşama dönecek-| lerini?. Tbrahim de neşelenmişti. Artık “yüzü gibi dili de tathlaşmıştı ve şa- kaya başlamıştı: — Ülen hoca, demişti. Biz sizin| Bibi mektep, medrese görmedik am- Ma, ne de olsa, rif adamlarız. O- Cak yerlerinde l ile örtülmüş ateş buldum, Bu bir. Yapraktar arasında asaklı küçük bir binlikte yarıdan faz- Ja rakı gördüm. Bu da etti iki, Son- Ta, bir kenarda yarım kalıp sabun ile bir yığın kömür gözüme ilişti, eti üç. Ve daha sonra da, yine ora: Cıkta gövdesi oyulmuş bir meşenin Kovuğunda, — gazete kâğıtlarile sa-| Fili bir but koyun sövüşü - buldum, bu da etti dört.. En sonra da. Hoca Bekir, gözlerini açarak ye- Tinden fırlamıştı. Telâşli bir tax n — Ne dedin, ne dedin. Bir but) koyun sövüşü müt.. Desene ki he Tifçi oğulları can besliyor, zevk sü- Tüyor bu canım yerlerde. Haydi Mi- Pavrili, Düş önüme bakayım. Alim. Allah yedirmem sövüşü onlara. — Git te kendin bul. Hoca Bekir, Mipavrilinin yanına #okulmuş, yanağını okguyor ve: — Gitmesine giderim amma ağa | beyelğim, benim burnum seninki gi- bi koku almaz ki. Hak nazardan sak. İafin ve arttırsın. Soyunda her hal-| e Bir cinelik var. Yazanı M. SIFIR tiğimiz için, Hepimizin keyfi Ürüntü içinde hirali hirahı birbirimize bakışmağa, solumağa başlamıştık. Nihayet da- yanamamış, Mipavrili ile Kadri ça-) Vuşu o tarafa yollamıştık. Yarım saat bile geçmemişti ara- dan, dönmüşlerdi. fbrahi nin doğru çıktığını gören bir insan gururile, biraz evvel kendisile alay etmek istiyen Hoca Bekire bakıp ba kıp gülüyor, Kadri çavuş ta telâşlı bir tavırla söylüyordu. — Vay kancık enikleri. 'Tevek- keli değil, akşamdanberi ışık göre-| medik. Kömür yaktıkları çukurun | üzerini her halde teneke parçalarile | kapanmış olacaklar. Hepsinin kaç ki #i olduklarını pek sayamadık doğru- #u. Yatanlardan başl #ısında Üç kigi yüz yüze muhabbet kaynatıyorlar, Arkalarında da başı bozuk elbisesi var. Diyor, haberin alt kısmını da Mi Pavrili tekmilliyordu: — Evet, evet Kara Mehmet, as- ker değil bunla. Yüzlerini değil am-. Ma, ateş üzerindeki kapağın kenar-| Jarından sızan işik ayaklarına vuür-| Muştu da iyice görüüm, üçü de ça- kötü kötü steşin kar- uğuşturarak soruyordu. — Ne yapacağız?.. Şöyle bir us- turuplu hareket edelim de, hiç ol Mazsa şuncağızları gönderelim âhi. Hemen Mipavrili ile başbaşa ver- miştik. Güzel bir taarruz plânı kur- MUR. dönüş yolunu kararlaştırmış. Yirmi beş dakika sonrz aığınağının Tepesinde idik. K niz, kirli ve esmer kumlu bir çöl gi. bi, önümüze dümdüz serilmişti. U. fukta, — projektörleri — İle İlerilerini gözliyen üç bacalı bir düşman gemi- #i görünüyor ve fakat, duruyor gibi Bayet yavaş yürüyordu. Hava bu. İatlu ve karanlık, hele batı tarafı gok bulanıktı. Hafif bir rüzgür esi. yor, yaprakları hışırdatıyor, denizin Sahile yakın bir kısmını kırıştırıyor Deniz sabilinin tahminen on met- Te yakınında bulunan düşme etâhm'Yarım ay şeklin. irmiştik.. Mipavrik lle Akas. *kalı Kümil ellerinde bombçlartle seş. #izce ilerliyorlardı. ikisinin de ellerinin bombaların küçük karar Üç dakika sonra havalandığını ve| vurulduğunu görmüş Müthiş bir. Tunduğumuz Ne yazık ki, Patlama / olmuş, bu- Bombalardan biri ateş| Slmamişti.. Patlıyan tek bombanın Buçan #a bayayı yartar gi ko Yün kanlıkli sırtları arasndk b Guk akinler yaparken, Tn bir Kut selimeti - denize ati makta bulmuşlardı. Bağırarak ea Y içinde açıktan ağığa kaşuyorlar. G Bize karşı yalnız bi Tilmiş, gerçekten süretle ateşe geçmişti ça ne aramağa, he de unda susturmağa lürüm bile görme Miştik. ; Palikaryale ir tüfek çev. beğendiğim. bir. Fakat, biz ) Gübi sözderle Torahimi kızdırma- (Devamı var) YENİSABAN İşleri Takviye Olunuyor İstanbul çöplerinden ls- tifade olunamıyacağı anlaşıldı İstanbal belediyesi temizlik işleri/ müdürlüğü bu sene yeniden teşkilât. Jandırılarak şehrin tenilzlik işlerini daha iyi bir şekilde başarması temin olunacaktır. Temizlik işleri bütçesine bu sene| fazla olarak 186 bin lira verildiğini yazmıştık. Bu para ile her şeyden| evvel şehre nazaran gayri kâfi olan temizlik amelesi kadrosu takviye o- nacak, tefhizlik amelesinin maaş-| Jarına / beğ lira zam yapılacaktır. Çöp arabalarının ve kamyonlarının| miktarı da çoğaltılacaktır. Ayrica çöp kamyonları - ve su arazözleri de sipariş olunacaktır. İstanbul belediyesi tarafından ya pılan tetkikler neticesinde Tatanbul Çöplerinden “ yeni maddeler vücude) getirilerek Avrupada olduğu gibi i tifade etmek imkânı olmadığı anla- aılmıştır. Bu yüzden çöpler cakiden olduğu Bibi denize dökülecektir. Yalnız çöplerin deniv - öküldük-İ 'ten sonra akıntı ve rüzgür gibi â- millerle tekrar sahile gelememeleri| için mümkün olduğu kadar uzaklara| dökülmesi kararlaştırılmıştır. Yalova Halkın Rakabetini arttır- mak için yeni tedbirler alınıyor. Çok modern - bir kaplıca gehri halini alan Yalovaya bu sene rağ- beti arttırmak maksadile Denizbank köprüden ve Adalardan Yalovaya gi decek vapurların seyahat ücretlerin de çok esaslı tenzilât yapmış ve bu tenzilâtın tatbikine dün sabahtan i-| tibaren başlanmıştır. Yapılan tenzilât birinci ve ikinci mevkilerde 10 kuruştur. Yeni tari- feye göre birinci - mevki bilet için yalnız gitme 30, gidip gelme bilet için de 60 kuruş tesbit olunmuştur. İkinci mevki biletler yalnız git- me 20, gidip gelme 40 kuruştur. A- dalardan Yalovaya gidecekler için de yeni tarifedeki fiyatlar - birinci mevki gitme 20, gidip gelme 40, 1- kinci mevki gitme 12,5, gidip gelme 25 kuruştur. | Denizbank bundan başka Yalova ya biri sabah, diğeri akşam olmak Üzere günde iki vapur tahrikine ka- Tar vermiştir. Yalovadan da şehri- | Mize sabah ve akşam. olmak üzere günde iki vapur gelecektir. Yalova — kazasının - İstanbuldan | ayrılarak Bursa vilâyetine kıııığlmj dığını ve Yalova kaplıcalarının da De | nizbanktan alınarak Sıhhat ve İçti. | af Muvenet Vekâletine bağlandığı. | mu yazmıştık. Haber aldığımıza göre Sıhhat Ve- | kâleti Yalovadaki kaplıcaları tamı men müstakil bir müdürlük halinde | idare edecektir. Yeni teşkilâtın kad- | Tosunun hazırlanmasına — Vekâlette | devam olunmakfüdir. Yakında kad- | o ikmal edilecektir. BELEDİYEDE : Yolların inşaatına Dizüm. İbaren karlansi Pprograma dahil yolların inşasına | Başlanmitir. Bu arada Ankura çe dğü de l Tamaş Bee banyür gn dakl Te ginden parkeler sökülmektesi e | külen perke taşlar ikinci ve üçünet | derecedeki yollrın Taşeamda at Fdi | Aakara caddesinin astalt e| tekühile Taşıln aaptaye nezar| T Malakladar GNT7 ea li tirilmesi lâzımdır. Maamafih öğrendi | fazımlanmam isliyen vali ye Ve Jaşarak müddeti 3,5 aya indirmiş tir. dogurduğucinayet Yeni tallimatnameye göre ŞEHİR HABERLERİ - BelediyeTemizlikf Okuyucularımız Diyor kl « Erkatın nazarıdikkati Cami helâsından para alınır mı ? 'Dün matbaamıza gelen harp ma- Tüllerinden Nüri / Ertürk - şunları| söyledi: 'Dün sabah Marpuççular ca- mü helâsına girdim. Dışarıya çi- kacağım esnada kapıda duran bir gocuk benden para istedi. Halbu. ki ben malâl olduğum için helâda Su kullanamam. Bu yüzden su al. mamıştım. Eline sadaka olur niye- tile bir kuruş sıkıştırdım. Fakat o bunu az görmüş olacak ki, yakama yapıştı ve yüz para vereceksin, de- di. Yanımda bozukluk yoktu. “Bu yüzden fena vaziyette kaldım. O kadar yüzsüzlük eti ve üzerime saldırdı ki, para bozdurup vermiye mecbur oldum. Cami - helâlarında herkesin karşılaşması muhtemel o- Tam bu çirkin vaziyet karşısında a- Jükadarların nazarı dikketini cok betmenizi rica ediyorum. 'YENİ SABAH — Kariimizin söz- lerine bir noktayı lâve ile Evkaf daresinin nazarı dikkatini celbe- deriz, Acaba camilerde helkların kapısına dikilerek para istiyen bu. kimselerle Evkaf idaresinin bir konturatı mi vardır (1). Her halde yoktur. Şu halde idare bu şekilde herkesi rahatsız edenlerle mücade- Je etmek mecburiyetindedir. Aşk Rekabetinin Ümitsiz âşık; rakibini evine davet edip bıçakladı Demirci Agop izminde bir adam, dün terzi Agop isminde bir adaşımı aşk rekabeti yüzünden yaralamış. tır. Halpohi isminde bir kızla alâka- dar olan demirci Agop sevgilisini ailesinden istemişse de kendisine ce- vabi red verilmiştir. Aradan bir müddet - geçtikten sonra da, genç kız, terzi Agopla ev- denmiştir. Buna fevkalâde kızan demirci A Kop, Sevgilisini elinden alan terzi Agobu dün evine davet etmiş ve o- ada yaralamıştır. Agöp yakalan. miştir. Telefon 6 aylık abone de kabul edilecek Yeni çıkarılan telefon talimatna-| mesine nazaran İstanbul telefon şe- bekesi bundan sonra 6 aylık abone- man da kabul edecektir. Ayrıca altı aylık aboneler çeneliğe bilâhare tah- vil olunabilecektir. Bündan başka senelik aboneler de altı aylığa tah- vil olunabilecektir. TAKVİM 2 Mayıs 1939 Salı Hlerk12 Rebiülevrel 1388 Ramll9NİSAN 1355 Vilâdeti Peygamberi Değu santi. 456 Öğle ZL — İkdesi : Akşamı 1906 — Yatın İlmzak 13,00 Son Siyasi Buhranların Yumurta Piyasasına Tesiri “Yumurta fiatları düşüyor Thracat maallarımizın - başlıcalar vakn ol yumurta yiyemadi ler, yumurta fiyatlarının düşmesine| p eat Avrupanın ihtiyati bir ted ticaret kredisini tahdid, etmeleri Üzerine yumurta ihracatı-. gz sarsılmıştır. Çünkü, y nelerde münhasıran Al: karışık vaziyeti ve | sir olmak tüzere ban- | manya ve İtalyaya sevkediliyord Bankaların bu memleketlerle yapı: lan kredi muamelesini kesmesi üze rine, fiyatlar, birdenbire, sandık ba- #ında 4-5 lira düşmüştür. İstanbı Piyasasında 22-28 liraya satılan bir. Sandık yumurta bu gün 17-17,5 li- radan fazla tutmuyor. E sek maliyetli yumurta bulunan yu- murta tüccarları, bu yüzden mühim zararlara uğramışlardır Düşkünlük başlıyı kadar olmuştur. Siya gerginliğini biraz kaybetmiş olmak- Ja beraber, fiyatlarda henüz hir de- işiklik. yoktur. memleketlerle - kredi iş mal hale girerse, yükselme beklenebilir. başlamazsa, en iyi mevsim olması- 'a rağmen, fiyatların daha çok düş. mesi de muhtemeldir. Mülüm bir yumurta merkezi o- Jan Bartından bildiFildiğine göre şim Giki halde yüzü 90-95 kuruş olmakla beraber, bu vaziyette dahi fiyatlar geçen sene bu aylardakine nisbetle yüksek sayılabilir: Geçen sene fiyat. Jar sandık başına 2-3 lira daha nok- Fakat, buna karşı, mahsur| de geçen seneye nisbetle azdır. Bun- da, kurak geçen senelerde, yemsizlik yüzünden elden çıkarılan tavukların | ve yenilerinin yerlerini duramamış olması her halde l on beş gün Bu malları fiyatlar'da biraz | Ve ihracat Tayyare Seferleri | Bugün Başlıyor Bayram dolayısile dün yapılması lâzım gelen sefarler bugüne Tehir —oundu Gazeteler farafından 1 mayısta başlıyacağı yazılan Istanbul - Anka- Ankara ve Adana - kara hava nakliyatı bir mayıs bayra| mi münasebetile bir gün tehir olun- muştur. Hava seferleri bu sabahtan | itibaren her üç mıotakada başlamak | Sabah saaf 9,30 da İstanbuldan, :10 da İzmirden, 9,10 da Adanadan Ankaraya hareket eden tayyareler Saat 11,30 dan itibaren telâki edecekler ve ordan İzmir, A- dana ve İstanbula — gelmek isti ilar başka tayyarelere uktarma lerek saat 16 da Istanbula, sant 15.05 te İzmire ve 1445 te de Ada- 'naya hareket edeceklerdir. İstanbul, İzmir ve Adana akt a ile birbirlerine İstanbul - Ankara fiyatı yalnız gitme olarak 21 lira, gidip gelme 29,75 lira. Ankara - Bitme 30, gidip gelme 42,35 lira, An-, kara - izmir yalnız gitme 32, gidip gelme 45,15 liradır. Bu fiyatlara her, yölcu için 1000 lira sigorta bedeli | de dahildir. 1stanbuldan yolcuları” Yeşilköye | götürecek otobüs sabah saat 8,15 te Taksim meydanından ve 8,30 da da) Karaköy postanesi önünden hareket edecektir. Tayyare yolcularından o- tobüste ücret alınmıyacaktır. Bugün #nat 9,30 da Ankaraya ha cek olan dört motörlü Adana yalnız bütün yerleri tutulmuştur. Diplomasi faaliyetleri Almın Devlet Reisi Hitlerin cihan efkân umumiyesinde muhtelif t Sirlere yol açan, harp veya vulh Timla yakın bir süide taayyün edece Ü hakkındaki dalaları fazlalaştıran nutkundan evvel başlıyan diplomasi fasliyetleri tevakkuf etmemiş, hâlâ devam etmekle bulunmuştur. Muh. delif hükümet merkezleri arasında Cereyan eden bu. konuşmularda, Londra'nın mecburl eskerlik hizme: t prensibini kabul etmesi, Alman. yanıl yeni veniyeli ve Bihayel e Tonya ve İngiltere ile anlaşma im> kânlarının, böğünkü geraft tahtında, peticesisliğe mahkümı di tüi tü Cudüyeti, bu temaslarda yeni bir teşkil etmekledir. Bugün İngiterehiii ödbürü ae kerliği kabul keyfiyeti mihver siya: betini düşündürmemezlik — edemez Bu usul, müsbet ve menfi Iki netice doğurabilir. Müsbet netice, mi siyasetinde bir itidal âmili, menfi netice de, asabi bir sülâmel tevli- dinde tezahür edebilir. — B günkü vaziyette her iki siyast blo: ün biribirlerinin faaliyetini kırmak için sarfı mesai ettikleri müşahede edilmektedir. Ezcümle Berlin ve Roma son günlerde mühim diplo- masi fasliyetlerinde bulunmuşlardı. Yugodlav nazırlarının İtalya'da ve bilâhare Berlinde mes'ul İtalyan Alman devlet adamlarile temasları, Macar nazırlarının da Berlin - Re ma mihverile sıkı dostluğu- dolay sile, Yugoslavya'nın mihver siyase- tine iştirakinin kat'i olarak - vuku bulduğu ileri sürülmüştü. Halbuki hâdiselerin seyri ayrı bir istikamct arzetmektedir. Bugünkü akislerine bakılacak olursa, Yugoslav nazırla- ? Venedik ve Berlinde Yugos- Javyalyı mihver siyasetine - tama: mile ithal etmemişlerdir. Ve ni- hayet Balkan Paktından da ayrıl. mak niyetinde olmadığını - ilân Kislerdir. Bununla beraber bunlar, variyetin harici tezahürleridir. Bu- 'na rağmen Belgrad. hükümetinin harici siyesetinin slacağı veçhe bir istikbal meselesidir. Burada nazar- da tutulacak nokta, Maçek İle Bel- unda vukua gelen anlaşma, ya'nın — dahili — insicamını iş ve bunun da tesirinin takviye e harici siyasette kendisini göstermiş olmasıdır. Bu arada, Berlin ile Roma'nın uğ- raştığı meselelerden Yugoslav:Ma- car anlaşmasının da tahakkuku bi- raz uzaktır. Şimdiki halde mihver si- yaseti, Macaristanı tatmin yolunda daha ziyade Slovakyayı Macarista- 'na ithal zımnında faaliyet sarfet- mektedir. Ayrıca, Rumanya Harici- 'ye Nazırı M. Gafenco, memleketin Mmukadderatını tayin hususunda Jiyette bulunmaktadır. Bu münase- betle seyahate çıkan Rumen Hari- ciye nazırı Berline uğradıktan son- *a, Brüksel, Londra, Paris'te temas- dörda bulunmüş, nihayet Roma'ya vararak Kont Ciano ile konuşmala- ra başlamıştır. Bu seyahat M Ge fenco'ya Rumanyanın harici siyz tini ket't olarak tesbite imkân ver: cektir. Berlin, Rumanya Hariciye Nazı- rına, memleketin tamamiyeti mül. kiyesine risyet edileceği teminatını vermiştir. Fakat bunlar sözde kata- bilir. Burada dikkat edilecek haki. kat, Rumen - Alman anlaşmasının faaliyette arzedeceği neticeler ve siyasf vaziyetin alacağı yeni istika- metlerdir. Diğer taraftan Varşova ile Ru- manya arasında garp de rinin Polonya ile Rum; dikleri teminatı tamamlıyacak olan Rumen - Polonya anlaşması yolun- daki temaslar ilerlerken Bı 'nın da Balkanlarda realist bir siya- sete iştlark ettirilmesi - hususunda faaliyet sarfedilmektedir. Avrupanın şark - tarafındaki hü- dutlarında bugünlerde yeni bir si: yast faaliyet olmuş, Södabat paktr konseyi Tahranda toplanmıştır. Bu toplantıda Şark blokunu teşkli eden dört devletin beynelmilel - hâdise- ter ve kendilerini alâkadar eden me selelerde tamamile mutabik bir gö- Tüşleri mevcut olmasının tesbiti e- heminiyetle kayda şayan bir vakıar dır. Dr. Reşad SAGAY

Bu sayıdan diğer sayfalar: