10 Ocak 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

10 Ocak 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

9 — VAKİT 10 içesi Mısır Kral Diğer Dört Prensesle Avrupa Seyahatinden yay Aş Ep gere rüya Tarihten bir Yaprak Kara Murat —..... Barındırma odaları Çocuk kampları ve bahçelerinden sonra! i | üçük yavrular Çocukları sağlam bünyeli ye - arasında bir saat İrum sekiz oldu mu okula geliyo -| ilk | töştirmek için kurulan çocuk kamp| rum, | aürberg ismindeki ca. İda pi Mağa, gençtir ve aslen hi © Kendisi geçen ey ig Vrapa buhranir güm) ada Fransada Al © Casusluk ederken, halinde yakalan . a Mi Nansi aske 5 görülmüş ve ni verilerek ii * miştir, Bu, u üç, “Üeri Fransada N ği ve casusluk n yeni kanun İğ Kasanıla Ohio hü Me, ya antrasit kö a ik 1884 senesin- Yangının hâlâ de. liyor, 54 sene ev Mn, Brevi esnasında baş it ei dürmek ad, hi Çünkü yerin de- ve all alacak menfez. : e eleriş İ ek ei izayan kömü imkânı e yer Yer 40 kilometre SA tağmen at iy. Ditmez le da i dek e zemi, tel, , Mikçe yer, yer Me v ta ve bu çöküntü hiç) Bava alabilmekte , Csa Ni” Slan ani tükenme NR Yangın *deceği ba göre, şim- yl ç trasit tabaka “ile, İN zarar 200 mil. a "eyy Fmeğe Ya tı yg be ıç kere çalışmış âpılan son bir *i büyük bir in. e Yüzlerce ©: Çok derin”ka büy a iü, eti birka e Ürt, ae rutubeti top *rinliklerine nü. “A söndürülece- te ülece İ€ bu zahmet bo tai 4 Ve derin hendek. . Me sım:p fazla İn 4 9 ve kayna - cer > Bşka kv, ye, SN vi p altın. Vulah su ateşin #skulmuş, bur şik yapmıya itibarile bu Pu suretle delikler miz fazla Si bu Yangına hihayet ver. tan geri dur *t bir maden üretek bir bi söndi 8 Memur et, İni Sidderle cezalandı .| ak içersinde oyna" meydana bahçelerinden baş ir iki gün evvel de barındırma odaları açıldı. Odalar sabahları pek erkenden işe giderek çocuğunu okulun açık ine kadar, akşam da oku. ın kapanmasından iş tatiline ka - sokakta b de kalanı işçi ları, toz ve topı İma v 1: irakmak mecburiye- ilelerin yavruları leri eve dönünceye kadar bilhas- sa kış günlerinde soğukta kalmi, yacaklar, aytıca bir taraftan güzel vak:t geçirip diğer taraftan ders- lerini öğreneceklerdir. Barındırma odaları Eyüp Kasımpaşa 9 ve Fatih 13 de olmak! cre üç kolda açılmıştır. İleride diğer kazalarda ihtiyaca göre bu odaların daha açılarak çoğaltılaca- ğı pek tabildi Şimdi 13 üncü ilkokuldaki ba dırma odasını beraberce gezelim; Okulun başöğretmen odası, mun- taka müfettişi Bay Mehmet Ali Aksoy, odanın yeni faaliyete baş laması dolayısile bazı ufak. tefek İoda noksanlarmı tamamlamakla meşgul.. Okulda ders saati bitmiş, talebeler evlerine dağılıyorlar. İs. pekterle birlikte barındırma oda" sının bulunduğu tarafa doğru gi diyoruz. Okul pılmış ayrı bir tarafında ya - ik bir salon barındırma odasına tahsis edilmiş. Salon ol . dukça geniş. Ortada büyük bir zingpong masası, Sağda, solda du. vârlarm üzerinde muhtelif harita” | lar, o Karşıda ki duvarda A tatürkün ve İsmet Inötünün bü - yük resimleri, resimlerin altların. ja gençliğe hitabeleri okunuyor, Yan tarafta büfe için ayrılmış bir köşede odanın faaliyet saati başlamış bulunuyor. Bir öğretmen çocukları etrafına toplamış onlara güzel bir hikâye anlatıyor. “— Bir varmış bir yokmuş; ev vel zamari içinde, kalbur saman İ i çinde küçük ama pek küçük bir | socuk varmış. Bu çocuk o kadar | küçükmüş ki adını Parmak çocuk koymuşlar. Gel zaman, git zaman Öğretmen talebeye Parmak ço cuk masalını anlatıyor, onlar, öğ menin etrafını almışlar, kim ağn açık, kimi elini şakağına koy, iş merakla ve alâka ile dinliy Masal bittikten sonra bir talebe ile konuşmağa başladım: — Senin adın ne bakayım kü - $ — Zehra! | — Senin annen baban var mi? | — Babam yok, annem var;oda Feshane fabrikasmda çalışıyor. Ss bahları pek erken işe gidiyor.. He men gün aydınlanmadan sokağa çıkıyor. — Peki, o zaman sen ne yapıyor sun? — Hiç, ben de kalkıyorum, an. nemle beraber hazırlanıyorum, işte şurada bir tramvay durağı var; 0- rada bekliyorum, Saate bakıyo” müş, mühendis plân: hazırlayarak Vaşington Parlâmentosuna ver miştir. Yeni söndürme tecrübesi nin nasl yapılacağı henüz malü değildir. , 36.) | — Peki, ya akşam?.. 1 re n o zaman pek Hele şimdi akşam Annemi yine 6 tram vay durağı a bekliyorum, bazan geçe kalıyor, korkuyor, ağ Uyorum. Sonra gelip be İ beraberce eve gidiyoru fena « İ erken oluyo: yat alıyor; Minimini uzaklaştım. Salonda bir şangırtı l oldu. Yere bir anahtar düşürmüş. | Kocaman bir anahtar. Bir küçük kız arkadaşına yerden anah- tarı almış uzatiyordu. — Al albak anahtar düştü; sonra akşam eve nasıl girecek yavrunun yanından ler Arkadaşıma evin anahtarın; ver” ; 9 da büyük bir dikkatle arka eebine yerleştirdi, İspekter ve öğretmenlerin ver * diği malümata göre, şimdiye kadar | buraya devam eden çocukların ço-| ğu sokakta anne ve babalarınm br. raktıkları yerde beklemek mecbu- İriyetinde kalıyorlarmış. Barındırma odasının günlük ça- hyma programı sabah 6,45 ten iti baren b iaktadır, Çocuklar Gu saatten itibaren odaya geliyorlar. Odanin programı ilk plânda talebeyi günlük derslerine hazırla maktır, Bundan sonra mu sim, iş, beden, mütalâa, hikâye ve masal diye muhtelif saatler mev- cuttur. Mütalâa için oğanm 150 - 200 plık bir kütüphanesi var- dr. İlkokul çocuklarının en milhim ihtiyaçlarından birini karşılayacak olan barındırma odalarının fa dası şüphesiz ki her vatandaş ta. rafından takdir edilecektir. Bar.ndırma odalarının bir müd- det sonra kültüre yard İ ğinde şüphe yoktur. m edece | Ağayı kovdu. Yerine £ | H. Bedrettin ULGEN | 8 — Şu hi. derhal hareket Sen, otomobil kullanabilir mii — Evet efendim. — Öyle ise ben de rini giysin. nerek; işimiz pek aceledir. Yalnız sana iki sual — Polis kuvv — Çağırdın mı? etomebili nasil aldın — Beni matedeceğini san Her'ne hal ise, şimdi münakaşay: bırakalım. Çünkü — Evet. En yakın telefon kulübesinden köyüne haber verdim. Her halde çok : Domuz göndermek istediği türbeye kendisi nasıl Köra Murat Ağa yalar akrtarak bağır du: , — Böyle edayı padişah ne bili yordu? Bu kimin tali ? Sonra padişahın hüsnühat hoca. sı Beşir Ağaya bağ — Bre nâdan, bu limindir,, Diyordu. ğ d Şulndan sal oi zahir senin ta; Beşir Ağa, ezile büzüle şu ce- vabı verdi: İ — Eğerçe başın keserim Jâfzı nice yazılacağı sual buyurdukça ben de imlâsinr talim etmişimdir. Ama bu hat yazıldığından ve ki - min talim ve ilkası olduğundan as” a haberim yoktur, Fakat bütün bunlar Kara Mu. tadı teskin edemiyor, elindeki hat & bümayunu aynı hiddetle belki onuncu defa okuyordu. Hattı hümayunda şu satırlar vardı: “Ben seni bağ ve bahçeler- de yemiş ve işrette olmak için mi vezir eyledim, Um ile bir hoşça take; dahi ayyaşlığın işitmey senin başın keserim... Vaziyet "hiç de ehemmiyet ve rilmiyecek gibi değildi. Padişah “başını keserim,, diyor” du, Padişahın hocası yalnız “ba. şını keser ğini söylüyordu. Peki, ağanın €ğ- İencelerinden, sarhoşluğundan pa- dişaha kim şikâyet etmişti? Kara Murat, ilk iş olarak Beşir ilerden l ğlencele-| im,, in imlâsını öğretti birini tayin ederek rine deyam etti, Kara Murat hi eğlenceyi bırakmıyordu. İstanbulun güzel| bahçeleri onun zevk ve neş'egâhr idi. Sofralar kurulur, yenir, içilir. di. Vezir, bir ayak takımı gibi eğ-| lenmekten geri durmazdr, | Murat Ağanın mevkii cidden çök kuvvetli idi. Ondan korkmı « r gömülmüştü ? yoktu. Bunu İm yan kendisi de bili yordu, Bir başı Hüseyin Efendiyi çağırdı: — Benim talim n bir bak.. deği, Müneci lerin hoşa gitmesi lâzimgeldiğini biliyordu. Aksi takdirde mbaşı, söyliyeceği söz. uçurulur, yahut nefyedili nun İçin: — Senin dedi, kırk ser âzam clacağın görünüyor etrafını götmiyen K* Murada büsbütün yeni bi ş oldu. Müneccim k erde Bağdatta Musa Pâşanm katledilr ret. Bazı: kim : — Sultanım, bu düny vezir adam: katil makul « Bir yere neiyile iktifa bu dediler. Mürat Paşa hiddetle cev» ver” ı, kirk sene ve gerektir. . Kara Murada “namını a! mişvarı bellâ bir vezjr” © Sultan İbrahimi hal” ettime; vaflak olan Ağa “dev heybet, pehlivan fe” idi, Bir gün sarayda İ şaya ta ip emu. aynı zawanda İeri dal Hançer üz lerdi. Murat Paça ! miş, gözlerini edenlerin desaretini vaffak olmuştu. nüş- rile Murat Paşa, kendisine kuvetli bir rakip olabilecek İbşir Paşayı ortadan kaldırmağa da karar ver . miş ve az zâmanda muvaffak ol -| muştu. Bu korkunç paşanın #kfbeti çök — VAKIT'ın kitap şeklinde roman tefrikası — KORKU GECESİ etmeliyiz. Blavnti n? kendi otomobumle size yol göstereceğim, Çabuk hazır olun... Otomebili yola çıkarın. An Kenvort da elbisele- Polis memuru dışarıya çıkmıştı, Jermi, Keye dö- mıştını öyle mi? dedi, söracağım. Birincisi şu; Ni- çin buradan geriye döndün? i ti çağırmak için, Porlok rmez gelirler. — Öyle ise ikinci suali soruyorum: Benim eski ma yaptın ha... An sana anlatmadı mı?. , Otelinin dışında Bindik duruyordu, çk prenses, İ vesi Mis Vinifred cağın Mısır valde kraliç: tanla dört pri müd. dettenberi seyahatte bulunduk İrr Avrupadan Mısıra & rt. Marsilyadan “Kevse ye gitmiş Diğer taraftan, kraliçesinin kızl yal, doğduğu Ts nesi ve babası ile b hafta ilk gelmiştir. fa ole Prenses Feriyal kral ve kral kları olduğı değildir. Çünkü de kabul 6! halde ve. ba günü saat illeri yapıla temsil fi . 1-1 İ çarşar ir. Davetiyel ç yü Sekrelerliğinden e © esandır. Murat Paşanın sevm İerden Arnavut NM dereyim de gör Fakat aradan gok geçmeden kendi yolu Hamaya düşmü; da ölmüş ve domuz istediği türbeye kendisi gü tü. muz g ora. öndermek millmiş- Niyazi Ahmet KORKU GECESİ raya geldiğim sırada bir ta başlağr. Bu baysn bana mukabele ettim. Fakat bü h rimizi tanrmamaklığımızdan Bütün bu €sn bakıyordu. Bir aralık: — Sen yaman bir adanısın, dedi. Fakat birinde... Ben de zin de biribi iyordu. ada, Key Parris kıskanan gözlerle günün Jermi derhal onun sözünü keserek; ki yerleştirerek bana seni... Key Parrisi nız kendisine tahsil; kayı, şimdi rakibi daha çok... Kıza dönerek gramiş bir genç ki koşmaz. Fakat, genin yaptıkların da, doğrusu yâ kışık alır şeyler de bir kova « Seni müuzi; yediği belliydi. Çünkü yal s etmek istediği esrarengi de ö Hem kendisinden bir va. sordu: — Nasılsın An?., Bir yerine sarar gelmedi ya? — Teşekkür ederim, Key. Gayet iyiyim, Jetmi yine söze atıldı. Bu sefer, polis memuru Blavnt'a hitap ediyordu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: