—— i— VAKİT Uç, dört fırka YE” Baş makaleden devam istipdat yapmasını birleşmiş dev - letler residinden istiyor! Bununla beraber, müellif, Jibe - ral memleketlerdeki fırkaları hoş görmekte, hattâ takdir etmektedir. Asıl hırpaladığı istipdat ve mut - lakıyet fırkalarıdır. Bunların istibdadı, meşruti ol- mıyan (Çarizm gibi) o yerlerdeki meşru ve hukuki, kanuni istibda - dı bile fersah fersah geçiyor, iddi- sında! Uzun bir mütalea: Almanyada Hitler partisi nasıl çalışıyor? Na- ziler Kurunuvüstayı aştılar, daha eski zamanlara gidiyorlar, Almanyadan yahudilerin sürül- mesini Babil esirliğinden daha be- ter görüyor. Tuhafıma gitti: den bahsetmiyor. o Cümhuriyet Halk fırkası ise, fikrimce, onlarla güzel bir mukayese zemini teşkil edebilir. İkinci Büyük Millet Mec - lisinden biri, fırka, itidal dairesin- de, bir çok vaitlerde bulundu. Bu vaitler milletin oObünyesini kuvvetlendirici tedbirlerin alm - masma dairdi. Bütün vaitler tu - tuldu. (Umde) ler hep yerine gel- di. Liberal partilrein taşkınlığı yok. Yani Fransada olanlar biz de ol- mıyor. Fırka ve hükümet buhran - larını bilmiyoruz. Buna mukabil, Almanyada ve İtalyada olduğu gi- bi beşeri hukukları tahdit edici gerileme hareketleri hiç yok. Bilâ- kis! Fırka edep dairesinde aza - larını münakaşaya muhakemeye davet etmekte. Öyle bir (amel) ki (aksülâmeli) yok. Terbiyevi bir “ fırka.; Ancak 11 yıl evvel en key « İ fi idarelerden kurtulan bir millet heyetini yola sevkediyor. Bu itibarla, kaviyen hükmede- biliriz ki Halk Fırkası Faşizm'den ve Hitlerizmden ziyade muvaffak olmuştur. Unutmayalım ki atılan her bir adım, terbiyevi bir adım - dır. Helk faaliyetleri, başka di- yararda olduğu gibi, ferdin ben - liğini yok edecek mahiyette de- ğildir. Fertleri sürü addetmiyor . Halk Fırkası her türlü anarşi « ye mâni oldu. İspanya fırkalarına bakınız, Fırkaların tefrikası müz - min bir anarşi doğurdü ki, büyük sözüme tövbe, İspanya ancak yüz yılda bu belâlardan kurtulabilir . Lehistandaki fırkalar (Oo derece berbattır ki o memleketin hâkimi mareşal Pildzuteki meb'uslara: — Beyeh fahişeler! diye hitap et- miştir. Yugoslavyadaki sabık partiler kral Aleksandr tarafmdan mu- vakkat bir müddet için meşruti - yelin geri alınmasını icap ettir- mişti, Bulgaristanın, © Yunanistanın düzünelerle partisinden bahse Tü- zum görmiyorum. İşte su cihan buhranr içinde, bi- zim Sırkamız, memlekette inzibatı idame ettirmekle tahayyüz ediyor. İntizam, milleti yeniliğe ( alıştır- mak... On küsur senedenberi edilen bu hizmetler inkâr edilemez. Biz bugün ve bugünün hâdise - lerinden uzaklaştıkça Cümhuriyet Halk fırkasının bu meziyetini da- ha bariz bir şekilde göreceğiz. İn- zibat ile terbiyevi (o gayeleri telif eden, istibdada, her türlü mutla - kıyete sed çeken, © anarşiye karşı gelen hemen yegâne (yeni fırka, bizimkidir. - İspanyada, Portugal'dan tâ uzak i Dİ MK 1) Teşrinisani 1934 Müellif, bir | hayli doğru olan tetkikatında biz- | RR Çıkan kavgayı ayırmak isterken Poli Habüzleti ix TE i lili Terziler cemiyeti dün Üsküdarda oturmakta olan | güzel modeller gösterdi Halit ve Sadık isminde iki kişi arasında kavga çıkmış bunu gö- dan Tokatliyan ren Ahmet Efendi namında biri kavgacıları ayırmak istediği bir sırada Sadık tarafından bıçak - la elinden yaralanmıştır. Kavga- cılar yakalanmıştır. Bir ceset bulundu Dün Terziler cemiyeti tarafım - salonlarında ta « mamen Türk işçiliği eseri olan mo- deller gösterilmiş ve çok takdir e- dilmiştir. İstanbul vali ve belediye reisi Muhittin Beyin de hazır bulundu - ğu bu merasime İstiklâl marşı ile Evvelki gece sabaha karşı Fe- başlanmıştır. Sonra terzileri ce - nerde Mesnevihane sokağı yoku - miyeti umumi kâtibi, Türk giyim şunda bir ceset bulunmuştur. 70 inkılâbına dair birnutuk söyle- yaşlarında ve Rum olması ihtimali kuvvetli olan bir kadına aittir, Ka- dınm kafa tası, arkasından parça- lanmıştır. Boğulmadan kurtarıldı miş ve ezcümle demiştir ki: “— Türk inkdâbının yarattığı en büyük yeniliklerden birisi, gi - yim hususunda, bilhassa Türk ka» dınının kıyafeti üzerinde yaptığı inkılâptır. İçtimai zekâ ve kabili « Dün sabah Boğaziçinde Ertug:| vet itibarile bütün medeni hem - rul ahalisinden Rifat adında bi- ri başı dönerek denize düşmüş i- se de boğulmadan kurtarılmış - tır. Bir dolandırıcı yakalandı Sirkeci İstasyonundan Çorlu- ya gitmek üzere kamyon bekle - mekte olan Römanya muhacir - lerinden Lâtifin, Mehmet namın- da bir sabıkalı on lirasını dolan- dırmış ise de hemen yakalan- mıştır. Umumi nufus sayımına hazırlık , 1935 umumi nüfus sayımı ha - zırlıklarına başlanması için, ista - tistik umum müdürlüğü tarafın - dan İstanbul vilâyetine emir veril- | miştir. Belediye, nüfus tahririnden ev- vel numarataj yapmak için şehir metlisinden 934 bütçesile 30 bin liralık munzam tahsisat istemiştir. Bu tahsisat kabul edildikten son - ra hemen numarataj faaliyetine geçilecektir. Ancak bir sokakta yeniden yapılan binalar yüzünden çıkan değişiklikler üzerine her bi- | sewevseresasrsasansesusessensasasnuyansrususasasunsans sezaryan sare sansar yaran Yunan ekalliyetleri Arnavutluk matbuat kaleminin tebliği rinin numarasını yeniden değiş - tirmemek ve bu suretle yeniden numara plâkası kullanmamak için yeniden inşa edilen binaya verile- cek numara, bir evvelki binanın numarasına küsur ilâvesile kona - caktır. Gazinoların kapanma saatları Gazino, bar ve meyhane gibi yerlerin > kapanma saatlerini hazırlıyan komisyon kış saatle - tinin tesbiti için o toplanmış ve görüşmüştür. Yapılan görüşme neticesinde şimdilik mevcut bar ve saire gibi yerler için yeniden kış saati tas - bitine lüzum görülmemiştir. Bu gibi yerler kışın da yaz saatlerin- de kapatılacaklardır. Finlandiya elçisi Sofyaya gitti Finlandiya elçisi M. Anni Ta - las aynı zamanda Finlandiyanın Sofya elçisi olduğundan, Bulgar kıralı Boris Hazretlerine, itimat « namesini vermek üzere dün Bul - garistana geçmiştir. ves esasman ee va v şarka kadar siyasi bir cevelân ya - pınız; söylediklerimi tasdik &de - ceksiniz. : Celâl Nur; iL şirelerinden geri kalmayan ka - dınlarımızın çarşaftan kurtularak medeni bir (o kisveye girişi bütün dünyanın takdirini mucip olmuş - tur. Hanımlarımız kendilerine pek yaraşan bu medeni kıyafete ka - vuştukları gibi, erkeklerimiz de resmi ve hususi toplantılarda bü - tün dünyaca kabul olunmuş mera- sime mahsus elbiseleri giymeğe başlamışlardır. Moda ve tuvalet cemiyet hayatında medeni bir ih « tiyaçtır, Türk gençliği her şeyde olduğu gibi, bu hususta da cihan gençliğine (o benzemiştir. Çünkü Türk sanati, Türk zevki selimi el işleri hususunda © hiç bir zaman Avrupadan geri “kalmamıştır. Bu da cumhuriyet hükümetinin diğer yenilikler kadar sanat işlerine de verdiği ehemmiyeti gösterir. “Terziler o cemiyeti bugünkü ekspozisyonla hususi davetlilerine Türk malı, Türk işçiliği ile yapıl - mış, Parisin en yüksek modelle - rinden birkaç nümune göstere - Yaşasın Türk bilgisi.. Yaşasın Türk sanatı!,, Şimali Epirdeki Yunan akalli- yetlerine ait mektepler meselesi- nin Yunanistanda mühim müna- kaşalara mevzu teşkil ettiği ma- lümdur. Dün bu hususta Arna - vutluk matbuat kaleminden gön- derilmiş Fransızça bir mektup aldık. Bu mektupta Yunan me - busan meclisinde beyanatta bu - lanmuş olan bir Yunan mebusu- nun sözleri tashih edilerek şöyle deniliyor: “ Yunan memuslarmdan M. Dalipis Yunan mebusan mecli - sinde ilk Teşrinin yirmi üçüncü günü söylediği nutukta Arnavut. luktaki (O Yunan ekalliyetlerini tehlikede ( göstermiştir. Fakat muhterem mebusun sözleri hu - kukuki noktai nazardan hatalı. dır. Yunanlı mebus bizzat ekal- Jiyetlerin kendi kendilerini mü - dafaa etmedikleri surette Millet- ler Cemiyetinin himayesinden bir fayda olmadığı fikrini ileriye sürüyor. Bu suretle milletler ce- miyeti tarafından menedilmiş o- lan prentisiplerine bugünkü usul ingiliz tayyareciler 1KTIBASLAR Amerikaf seçim Cümhur Reisi M. P* nun kendini ne kadar 5” 4 ralarda öğrenmiş alasliğ Eskişehire gittiler Şehrimize geldiklerini yazdığı- mız üç İngiliz tayyareci, dün şeh « rimizden ayrılmış, Eskişehire doğ- ru uçmuşlardır. Ayrılmalarmdan yarım saat ev- vel kendilerine görüşen bir muhar- | *. iy i e ririmiz, tayyarecilerin seyahatle « ran age m rine ait malümat almıştır. rini ve gürültülerin Tayyarecilerden Mister" Payk | mıştır. Böylece, topreF “İM demiştir ki: fiatlarını arttırarak : “ — Göçen perşembe günü Dra- | borçlu çiftçinin durum”. $ gon markalı tayaremizle Londra. | düzeltmek (elden gelse dan kalkarak Kolonya, Nurenberş | Mik yığınları derken, A) N Belgrat, . Sofya yolu ile İstanbula | bU”. İ4$İYİ de sani ( geldik. Bütün bu seyahatimiz es - nasında İstanbulun manzarası ka» dar güzel bir manzara görmediği - mizi mübalegasız olarak söyliye - bilirim. Avrupa şehirleri aşağı yu- karı hep biribirine benziyor, Fa - kat İstanbulun tayyareden görün - mesi, başka hiç bir şehirde görül - mesi imkânsız olan müstesna bir manzara teşkil etmektedir. “Tayyaremiz de Hawilland fab- rikasınm yaptırdığı ve Fransa ile İngiltere arasında yolcu taşıyan tayayrelerdendir. Yüz otuz bey - gir kuvvetinde iki tane Gypsy mo- ötür vardır. Bu motörlerin başlıca hususiyeti, alelâde motör benzini kullanmasındadır. Son defa Mel- burn — Londra tayyare yarışında birinci gelen Scot ve Black'ın bin- diği tayyare de bu fabrikanın ma- lındandır ve aynı motörle çalış - maktadır. Angiliz tayyarecilerin . Mister Hegger de şunları söylemiştir: ” “ — İstanbulda bize karşı sami- mi hüsnü kabul ve her nevi kolay- lık gösteren Yeşilköy tayyare müf- reze kumandanı Şerafettin Beyle arkadaşlarına bilhassa müteşekki- riz, Sekiz on gün sonra geldiğimiz yolla Londraya döneceğiz... Tayyareciler persembe günü İs- tanbula dönecekler (o ve buradan doğru Londraya gideceklerdir. lemiş bulunuyor! Parayı, alacaklılar# ? merkezi) olan Wal gil de çalışan © zenit i nominal yahut reel A duy nar, İstihsal ettiği pl ğildir ki, malın değeri a kazancı da artsın. için, derhal iş saatlerin” ları indirmiştir. at kolunun gerçekle, menfaatleri, işte M. mı, şimdiye kadar bu yolda, bir çok güçli ibarettir, Ulas, reyini © New DeaPin İehine yahsi cidir. Geçenlerde, sıra Pİ manya, Sovyet Rusya ulus davası için ulusun muşlardı. Ama j tün durumu el altınd” . * için, © seçimleri a karşılaştırmak doğru 0 Amerikan ulusunu? “gif di 2 yerine iKamesini söz ile ikna vası- talarına ilâveten 1913 - 1914 se- nesinde olduğu gibi Arnavutluk- ta pek elim hatıralar birakmış olan çetelerin yeniden ihyasını arzu ediyor. Bundan sonra Yu - nan mebusu Yunanistanın çekil- mesinden evvel (Şimali Epirde bulunduğunu iddia ediyor, Bu iddia ise hakikat ile aslâ tefavuk etmez. Çünkü bu iddiaya göre Şimali Epirde bulunan ve her bi- ri 100 - 150 den fazla nüfusu bu- lunmıyan köylerin her birinde en aşağı beş mektep bulunması icap der. | Diğer taraftan Şimali Epirde yüz elli bin nüfusun Arnavutla - rın mezalimi neticesinde Yuna - nistana iltica etmesi ihtimali hak- kındaki iddia gene varit değil - dir. Muhterem mebusu temin e - deriz ki, yirmi bin kişiden ibaret olan Yunan ekalliyetleri (o rahat rahat yerlerinde oturmaktadır - lar, Geri kalan yüz elli bin Or - todoks Arnavut dahi tamamen ayni vaziyettedir.” YEN, A v1 Kğ da bulursa, hem Ne ii götürüleceği, hem de Ruzveltin ikinci def? © sevgi ile, istiyerek. “yaf. caktır. New Denli ** ÜM vi purh? İN İki hırsız kad!” 3 verildi V Topkapı ve / yapan A iki kadın yakalan verilmiştir. Ay?© halle mahalle de” çık kapı özetin yapmaktadırlar: bir çok gerici ii