5 Eylül 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

5 Eylül 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yenler mi? Dr. Vensan Kaspan Beyden aldığı- mız bir yazıdır; bazı kısımlarını alıyo- ruz: Bir kaç gün evvel gazetelerde, Ermeni cemaatine mensup sekiz ön müteberanım millete bir yar - dım etmek arzusu ile Tayyare Ce- miyetine müracaatle, bir tayyare hediye etmek istediklerini seve seve okuduk ve alkışladık. Fakat gönül arzu ederdi ki, 'bu teşebbüse girişenlere, Ermeni va- tandaşlar denilmeyip; “şayet bir ayrılık lüzumsa; Türk İsevi Gre - goriyenler tarafından denilsin. Basit hakikattir ki, Türkiyede doğmuş bir ferdin, doğduğu top- raktan ilk edindiği - tabif hak ve servet Türk vatandaşlığıdır. Bu hakkın kimseden gasp o- lunmasıma imkân yoktur. Bu hakkı biz. Ermeniler, neden be - nimsemekte, <gecikiyoruz, : Ye diğer vatandaşlarımızsa, neden bu hakkı bizden kıskanıyorlar-gi- bi görünüyorlar?. - İşte bu husu- sun sebebini arayıp bülmük ve Ermeni imi ? Türk isevi gregor- Biriktirme vE İ yardım. sandığı da — Istanbul gümrük memur- ları bir sandık. kuruyorlar “Yakında İstanbul gümrükleri memurları tarafından bir “birik « tirme sandığı,, teşkil edilecektir. Bu sandığın nizamnamesi şudur: Bu sandığa dahil olan bütün İstnbul gümrükleri memyrları her ay taahhütleri nisbetinde muay.» yen bir para; vereceklerdir. Bu para, maaş zamanlarında memur- ların maaşlarından kesilecektir. amini 2 İş bankası sergisinde alâkâ uyandıran bir köşe iş Bankasının onuncu yıl dönü- mü vesilesile Galatasarayda açıl- mış olan serginin dün onuncu gü- nü idi. Sergi, dün de on binler- <e ziyaretçi tarafından gezilmiş - tir... Sergi dün öğle üzeri pek ka- labalık olmuş, on dörtten on al- tıya kadar ziyaretçiler kesafetini kaybetmiş ise de, akşam üzeri müthiş bir akın başlamıştır. On dokuz buçukta en kesif derecesine varan tehacüm sergi - nin kapanmasına kadar devam etmiştir. Dünkü ziyaretçilerin en fazla tasarruf pavyonunda kaldıkları Sandık, memurları tasarrufa alıştırmak ve bir arkıntıları oldu- ğu vakit kendilerine yardım olu- nabilmesi için teşkil edilmiştir. Bir memur, saridıktaki parası- nin üçte birinden fazlasını borç olarak alamaz. Sandığa para yatıran memur - lara birer çüzdan verilecek ve her ay verilen para bu cüzdana yazılacaktır, her vatandaşın bankaya günde beş kuruş verdiği takdirde on s€- | çaresine bakmak, bizim için müs- tacel bir vazifedir. Türkiye Cumhuriyeti dabhilin - de yaşayanlar'yekpare bir kütle olarak bir gaye, bir mefküre ta'- kip etmelidirler. Vatana nice tâyyare hediye etmiş olmak için bizi sinesinde besliyen, her türlü düşmana kar - şı manen. ve maddeten, hattâ lü» zumunda hayatiyle bile müdafaa edecek millete, samimiyetle, kal - ben ve ruhen dört elle sarılmamız lâzımdır. Türk Ermenileri, çalışkan işgü- Zar ve kanaatkârdırlar. Kabili - Yetleri nisbetinde çalışmakta, do- ğup büyüdükleri yerleri güzelleş- tirme ve şenlendirme vazifesini Yapmağa çalışmaktadırlar. Ne yazık ki, mazide tufeyli Yaşayan bir grup, memleket hari- sindeki bazı gizli maksatlara hiz- met edenlere vasıta olarak mille - tin dahilinde ise, küflü zihniyetli dini, milli ve ekalliyet hukuk Perdesi altında gizlenen ve sırf menfaati ( şahsiyelerini (gözeten başka bir grupla“ el ele milletin başına felâketler yağdırdılar. Ancak, zaman hayatın en bü- yük müderrisidir. Acı tetrübele- rimiz bize artik takip &dilecek Yolun hangisi olduğünu göster miştir. Bizler, hakiki bir Tüfk'vatan * dâşr olmak için her te 'lâzımsa, arzumuzla, seve seve yapmalıyız. Peder ve valideler çocuklarına #üzel bir istikbal temin etmek ü » , “> Dehri Efendi, bü seneye ge- lihcive kadar kendimi: ğ Al ir. Boylara. uobiiadilzen © ( Devams 8 inci sayfanm 3 net situmunda ) Sandık, umumi heyet ve ida- re heyeti tarafından idare olunâ- caktır. İdare heyeti, umumi heyete kürşr mesul vaziyettedir. Tediye sistemi faiz üzerinden yapılır. Aidat peşin alınır. Her hangi bir sebeple gümrük- ten ayrılan memura parası faizi ile beraber verilir. Sandıkta bulnan paralar ban- azameti, sade alâkayi değil hay - reti de celp etmiştir. Faizi mürekkeple yapılan bu hesap, on milyon vatandaşm gün- de beş kuruş gibi ehemmiyetsiz görünen bir parayı, on sene bir bankaya vermesi neticesinde ha - sıl olacak yekunu iki milyar üç yüz altmış üç milyon dokuz yüz altı lira olarak göstermektedir. e ele ker i zatinde çok ehemmiyet- Iki ay aidatını yermiyen me » | siz, hiçten görünen küçük murun sandıkla alâkası kesilir ve | tasarrufların bir araya gelmesiyle toplanmış olan paraları faizsiz olarak iade edilir. Dün, bu hususta gümrük baş- müdürü Seyfi Bey, bir muharriri- mize şu izahatı vermiştir: — İstanbul gümrüklerinde ça- lişanlar için böyle bir yardım san- dığı teşkil etmek istedik ve bir nizamname yaptık. Bütün me - mürtlara gönderilerek kendilerine sandığa girip girmiyecekleri 80 - ruldu. Şimdiye kadar 250 memur iştirak edeceğini bildirdi. Ni - zamname tasdik edildikten sonra sandık resmen teşekkül etmiş bu- İunacaktır. Sandığa iştirak et - mek istiyen memürların her ây bir lira vermesi şarttır... a Türk ofisi müdürü Ankaraya gitti Türk Ofisi reisi Kurt oğlu Faik Bey dün akşamki trenle An- karaya hareket etmiştir. Faik bey dün öğleden sonra İş hasıl olan büyük kudret bu pav » yonda cidden güzel tebarüz etti - rilmiştir. Küçük tasarrufların bir milleti mali satvetini yaratmak- taki büyük rolünü, ziyaretçilere telkin eden tablolar da büyük bir alâka uyandırmıştır. Bu tablolar beynelmilel tasar - ruf hareketlerini canlı mukayese- li bir şekilde göstermektedir. Belediye seçimi için faaliyet İntihap encümenleri her mın- takada defterleri tetkik etmekte- dir. Bu tetkikler yarın akşama ka- dar bitirilmiş olacaktır. Cumar - tesi günü bütün intihap encümen- leri tetkiklerinin bittiğini vilâye « te bildirecek ve bunun © üzerine vilâyetçe defterlerin asılacağı ta - rih ilân olunacaktır. İki mahallede yanlışlıkla def - ter asılmaya teşebbüs edilmiş ise de sonradan vaziyet izah edilince bundan vazgeçilmiştir. » s. Dünyada yapayalnız... . . , Yerden bitme bir mantara vısiğ A sil t | benzetiyordum.. aog) li İ VEL "nyal. a viii im kumaş kaçırmaktan ne”dölühde” "Birikecek” iseblâğın fadan İsatnbula gelirken yatak ve | Iktısat Vekili Edirneye gitti mama Celâl Bey Edirnede iş ban-' kasının şubesini açacak İktisat Vekili Celâl Bey dün akşamki trenile Edirneye gitmiş- tir. Celâl Bey Edirnede İş Ban - kasının şubesini açacaktır. İktisat Vekilimizle berâber İş Bankasi umum müdür muavini | Muammer, İktisat Vekâleti iç ti- caret umum müdürü İsmail Hak- kı, Edirne Mebusu Şakir, “Yüniş müdürü Mahmut Beyler de Edir- neye gitmişlerdir. İ Celâl Bey İş Bankası Edirne $u- besini açtıktan sonra İstanbula | dönerken Alpulluya da uğrıyacak ve tetkikat yapacak, cuma günü şehrimize dönecektir. suçlu Hanım Bundan bir müddet evvel Hay- yastıkların arasında 35 kilo ipek- li kumaş kaçırmak istiyen Şayes- te hanımın muhakemesine dün se- kizinci ihtisas mahkemesinde de- vam edilmiştir. Dünkü muhakemede müddei- umumi, Şayeste hanımın 1918 nu- maral: kanunun 25 inci maddesi mucibince altı aydan © üç seneye kadar hepsi ve kaçırmak istediği eşyaların gümrük resmine muadil para cezasiyle teçziyesini ve gene ayni kanunun 58 inci maddesi mu- cibince hemen tevkifini: istemiş- tir, Şayeste hanımin avukatı İrfan Emin bey duruşmada bulunma - dığından, müdafaanın yapılma - sı için muhakeme cumartesi gü - nüne bırakılmıştır. Vali Muhiddin Bey Belediye Bankasının senelik toplantısına iştirak etmek üzere Ankaraya gitmiş olan Vali ve Be- lediye Reisi Muhiddin Beyin bu- gün şehrimize dönmesi . muhte- meldir. özek em Pâzar yerlerinde çalışan esnaftan harç alınacak Pazar yerlerinde satış yapan | esnaftan işgal ettikleri yer nisbe- tinde belediyeye bir harç verme- 3 — VAKIT SOHBETLER $ EYLUL 1934 mem Bir cevap Ve Bir tavsiye Yaşar Nabi Bey “Hâkimiyeti Mil. İ diye arkadaşımızda “Küçük bir müka- | yese” adlı bir makale yazdı. Bu maka- | aden ben şu manayı çıkardım: Leb - lebici Horhor Ağa operetini filme çe könler, aşağı yukarı bunu kasten yap: mışlar ve bu filmi Avrupaya bizi gü. lünç etmek için göndermişler.” Bu. fikre bücum ettim, “Biraz insaf!” de- dim. Yaşar Nabi Bey; “İnsaf kimde?” başlığı altında bana cevap veriyor, Diyor ki: Ben böyle şey söylemedim. “Vakit” muharriri yanlış anlamış... Buna verilecek çevap yoktu. Niha- yet, bir anlaşamamazlık olmuş, mâdem ki, Yaşar Nabi Bey'böyle'bir şey söylememiş, biz de hücumümüzü geri alıyor, derdik. v Fakat Yaşar Nabi Bey — kendisi hesabına yazık deyip acıdığı huyu i- le — eski devir gazetecilerinin ağzını | kullanıyor. Beni, kendisine iftira et « okumadan kücume geçen bir yazici yerine koyuyor ve insafı benden isti- yor. İnsaf kimde? Diye soruyor. 5 İşte bunun için bu genç arkadaşı İ cevapsız bırakmamağa mecbur oluyo rum. Dün, Leblebici filmini Avrupaya gönderenlere karşı © ünsafsızlık eden Yaşar Nabi Bey, bugün de bana karşı insafsız davranmıştır. ; “Biraz insaf” başlıklı sohbetimiz- de şöyle dedik: j “Yaşar Nabi Bey, hatırimda kal . dığına göre şöyle diyori.. Böyle ma- nasız filmler yapıyorlar ve üstelik bi- zi gülünç etmek-için de . Avrupaya gönderiyorlar...” Yaşar Nabi Bey feryat ediyor! o“ Selâmi İzzet, benim hiç te söyle « © meğiğim sözleri söyliyor... Yazıyı tah» tif etmemek 'bir muharrir ciddiyetin- den beklenecek ilk şart değil midir). VÖ yanımı tekfar okuyunuz. Bunun apaçık 'bir iftira olduğunu tasdik ede- ceksiniz, Biz, o Yaşar Nabi Beyin yazısını tahrif etmedik. Biz Yaşar Nabi Beye iftirak etmedik. Biz, haddizatında, Yaşar © Nabi Beyin #öylemitdiklerini söylemedik. Eğer o yazımızda — ak- mızda kaldığına göre — deyip, © genç arkadaşın satırlarını aynen aj - madıksa, insafsızlığın derecesini bir » az örtbas etmek içindi. Çünkü Yaşar Nabi Beyin satırları arasına gizlediği itham daha ağırdır. Fakat madem ki, istiyor, aynen eümlelerini yazıyorum. “Yaşar Nabi Bey diyor ki: i “... İstanbul ve Kâğıthane haya tw tasvir ettiği için inkılâpçı Türkiye ti prensiplerine uymıyan bir çeşniye de maliktir... İtalyan münekkidi üzerin - de bugünkü Türk Büyüt: tavir et. tiği intibamı bırakmıştır! Türk mil eti aleyhinde bilerek veya bilmiyerek yapılan menfi propagandalarla şid - detle mücadele etmek mecburiyet va- ziyetinde bulunurker bir Türk mües- sesesinin kim bilir 'ne gibi maksatlar - la neticesi Türklük aleyhirie - çıkacak bir harekete girişmiş. olmasını nasl leri itap etmektedir. Halbuki bir çok esnafın bu harcı © vermediği anlaşılmıştır. Belediye, (metre başına or kuruş işgal harcı alin - » . . Meğerse bir sürü akrabam, ,#eyomi #op'dnn varmış ta benim ba, ri ii Görüvor! tavsif etmeliyiz? z i İşte Yaşar Nabi Beyin söyledikle- Bir Türk müessesesi, inklâpçi Selâmi izzet ri;

Bu sayıdan diğer sayfalar: