Birkaç arkadaş dostlarımızdan 5 birinin evinde buluşmuştuk, Hepi-! | balkondan aşağıya doğru eğilerek miz evin geniş balkonunda pire yorduk. Ev sahibesi olan hanım| | dedi ki: —“Bakınız karşıki oparmak-. lığın önünden geçen (ihtiyar zat elindeki bastonla parmaklıkları birer birer sayıyor. Şimdi durdu. Galiba sayısında şaşırdığı için tek yar geriye gidiyor. İşte parmaklı- ğın sonuna vasıl oldu. Oradan gene sayarak yürümeğe başladı. Ben bu zatı daima tetkik ederim. ! her ne zaman buradan geçse de - hir parmaklıkları mutlaka birer birer sayar. Acaba bunu ne mak- satla yapıyor?.., “ İçimizden bir arkadaş verdi: — “Ne maksadı olacak! Galiba| biraz aklını oynatmış da onun için sayıyar!,, Bunun üzerine bir arkadaş da- ha atıldı: — “Zannedersem yanılıyorsu- nuz, Bu saymakilleti adeta umu- mi bir hastalıktır. Herhalde in - #anların hiç olmazsa yüzde ellisi dikkatlerini böyle lüzumsuz #ey- İeri saymakla gecirirler., | cevap Ev sahibesi olan hanım da bu sözü tasdik ederek dedi ki: İ — “Ben de ne zaman bir deni şandiz treni görsem, vagonlarını İ birer birer saymaa..n Oduramam.| Bir de apartmanların merdivenle- rini saymak adetimdir!,, Sayı saymak illeti! Düğme, merdiven basamağı, kitap sayanlar hasta sayılırlar mı ? | tahammül edemediğimiz için ci « sıl olup da bu sayma itiyadma a - lıştıklarını izah edebilir misiniz7?,, Doktor cevap vermişti: — “İzah etmeğe çalışayım, hanımefendi. Mevzuu bahsolan sayıcı insanlar asap hastalığına tutkun iseler, bunu izah etmek ko- laydır. Çünkü bu gibi (o hastalar bayatın kendilerine yüklettiği va- zifelerden mümkün olduğu kadar sıyrılmağa çalışırlar. Onun için vazifelerini yapmazlar da, onun yerine lüzumsuz şeylerle meşgul olurlar, Onlar bilhassa pek ağır buldukları mesuliyetlerden kurtül mağa çalışmlar. O mesuliyetleri hatırlarıma getirmek © istemezler. Kafalarını saymakla meşgul eder- ler. Belki biraz evel gösterdiği - niz zat da busmıf insanlardan- dır. Fakat asabı bozuk ol'nıyan| insanlarda kendilerine tevdi edi- len bir vazifeye tamamiyle hastı- vücut etmekte zorluk çekerler. Biz havatta diğer insanlara kendimizi uydurmağa, onların mükâleme - terini dinlemeğe o mecburuz. Bu vökâlemeler bizi bazan alâkadar eimez, hatta içimizi (o sıkar, Bu vözden kendimizde bir boşluk du- yarız. Bu boşluğa uzun müddet garamızın külü ve dumahı ile meş- gul oluruz, parmaklarımızı masa| nın üzerine vurarak vakit geçir « meğe çalışırız, cebimizdeki anah- tarları şıkırdatırız ve kütüphane | raflarına dizili olan kitapları say- mağa başlarız. Bu meşgüliyetler içinde en pratik olanı saymaktır. Sofraya oturduk yemek yeme- Çünkü başkalarma farkettirmeden ğe başladığımız zaman içimizde doktor olan arkadaş bu sâyma il- İetine nakli kelâm ederek dedi ki: — “İnsanların birçoğu, sayma! illetine © meptelâdirlar. Bazıları elbiselerinin düğmelerini sayarlar, bazıları da bir rafa dizilmiş olan kitapları! Yatakta hasta © yatan insanlar odanın tavanındaki ka « bartmaları ve yahut duvar küğıt - larının çizgilerini (o ve çiçeklerini sayarlar. Ruhiyat mütehassısları bu sayma illetine aritmotimi is - mini veriyorlar, Bu illete tutul - mus olanlara hasta nazariyle bak- mak doğru ( değildir. Onların; hepsi akılları yerinde olan insan- lardır. o Ben bazı kimseler tanı- rım, her gün evden yazıhanele - rine yaya giderler ve o gidinciye kadar adımlarını sayarlar. Bir gün saymayı unutsalar adeta rahatsız olurlar.,, — “Siz doktor olduğunuz için bu gibi şeyleri daha yakından tet- kik etmişsinizdir. Tabii bu say - ma illetine müptelâ olanlar mab- duttur, değil mi?,, — “Hayır, bilâkis pek çok kimseler aritmotimisttirler. Bu mesele ile profesörler de meşgul olmuşlardır. Yaptıkları tetkikat > neticesinde insanlardan yüzde el- lisinin sayma illetine (| tutulmuş! olduğunu meydana © çıkarmışlar»! “dır. Bu yüzde elinin ekseriyetini kadmlar teşkil etmektedir. Bun - dan otuz üç sene evel bir Fransız doktoru da bu mesele O hakkında tetkikat yapmıştı. Doktorun bu izahatini dikkatle; dinliyen ey sahibesi doktora sor - Muştu: — “Doktor Bey, insanların na- herhangi bir şeyi saymak kabildir. Ruhiyat mütehassıslarından bi- risi diyor ki: İçtimai icabata ken- dimizi feda ederken © ve hayatın şartlarına uyarken möveskiiyei | mizin parçasmı © olsun kendimiz için kurtarmak istiyoruz. Cigara dumaniyle ve külü ile meşgul o - lan, parmaklarını masaya vuran, anahtarlarını sıkırdatır ve sayan mevcudiyetimizin bu bir parçası kendisini kurtaran, adacığa iltica ediyor ve orada istiklâlini muha -; fazaya çalışıyor. Saymak bir cok kimseler için bir muvazene teşkil (o ediyor. Bu muvazeneye sağlam ve sıhbatte o- lan insanlar da muhtaçtırlar. Mer- diven basamaklarını, bir parmak- lığın çubuklarını ve yahut kendi adımlarını sayan bir insan o anda! yazmağa mecbur oldukları mek - tupları, ödiyeceği borcları, o gün birisiyle yaptığı siddetli münaka- şayı düşünmez. Bu kısa müddet zarfmda ipsan kuvvet — toplar ve kafasını dinlendirir.,, Hane sahibesi olan hanım dok- torun bu izahatından dolayı mem- nun olmuş ve demiştir ki: — "“Sözleriniz beni teskin etti,| doktor. Ben de sayma illetine tut kun olduğum için bunu merak e «| dip duruyordum. Mademki bu gayritabii bir şey değilmiş ve in 1 sanlarm yüzde ellisinde görülen bir itiyat imiş, o halde bende bundan sonra gene marşandiz trenlerinin vagonlarmı ve merdi- ven basamaklarını saymakta de - vam ederim.,, Dedikoducu dk, İğ dd | M manevra yapmakta idi ve ancak ii y (Baştâralı 1 İnen sayılsda) ları buna itiraz etmişler, protesto-! da bulunmuşlar ve sözlerini dir letmeğe muvaffak olmuşlardır. | Arnavutluk hükümeti İtalyan! Tirana sefiri M. Koch'tan bu bap- ta izahat talep etmiş ve sefir de, iki memleket arasında mevcut $ı- kı dostluk münasebatı dolayısiyle: İtalyan filosunun Arnavutluk su- larma geleceğini bildirmesi lâzım olmadığı cevabını vermistir. Sefir | filonun gelişini bir nezaket eseri! addetmek icap ettiğini ilâve eyle- miştir. Az sonra da sefir raç valisinin İtalyan kumandanmın ziyaretini iade etmemiş olmasın - dan şikâyet etmiş ve bu ziyaret İ- ade edilmedikne filonun Arnavut- luk sularından © ayrılmıyacağını söylemiştir. Herhalde bu ziyaret | oldukça garip bir nezaket eseridir. Birinci! İtalyan filosu Taranto havalisinde| 25 haziranda şimale gitmesi mu - karrerdi. Fakat cuma akşamı a - çık denizde iken alınan bir telgraf! filoya hangi istikamete © hareket etmesi lâzım olduğunu bildiriyor- du. M. Bartunun Belgrada vasıl ol - duğu günde İtalyan filosunun Ar navutluk sularına sade bir tesadüf eseri olarak gelmiş olmamasından korkulabilir. Atina paktınm im- zası üzerine Balkanlar (ile arası kesilen ve karşılıklı yardım misak- ları projelerini kendi reviziyonist siyasete aleyhtar imiş gibi tefsir! eden İtalya bükümeti bir kuvvet nümayişinde bulunmağı muvafık | görmüştür... Bundan maada Tiras na hükümetinin son zamanlarda takip ettiği hareket tarzı İtalyayı memnun edecek mahiyette değil dir. Arnavutluktaki İtalyan aske- ri heyetinin, son zamanlarda tesir ve nüfuzu azaldığından geri çağır ve Arnavutluk arası fena halde açıldı : milerinin beklenilmiyen bir anda rıldığı unutulmamalıdır. İtalya maliyesinin vaziyeti iyi o değildir Gazetemiz - okuyucularına mahsus olmak üzere bir gezinti tertip etti. Bu gezintinin yapur- la denizde veya hususi bir tren - le İstanbuldan uzıkça, sık ağaç- li ve çok ferah bir yerde yapıl - ması, buna iştirak edeceklerin ekseriyetinin arzusuna bırakıl - mıştır, Bu gezintiye davetli olarak iştirak edecek olanlar hiç para vermiyecekler, on beş Haziran - dan itibaren gazetemizin başlı - ğınım yanımda neşrine başladı. ğımız kuponlar mukabilinde bi- ve İenlerin üzerlerine d- bir damga vu- rulmuştur. Abonelerimiz ârâsında bulunan. ların kuponda iptal edilmiş olsa bi- | le hakları mahfuzdur. Fakat taşra için besslan gazetelerden kesilen kuponlerla üzerlerinde idare dam - ve bundan dolayı, 1927 senesin- de aktolunan Arnavutluk — İtal- ya ittifakından beri kral Zoguya verilmekte olan tahsisat verileme- mektedir. Faşist diplomasisi kral Zoguya vazifesini anlatmak için, gittikçe eksilen para vasıtası ye - rine zırblıların (o kullanabileceği zehabına düştü. Bir iki o ay evel aktolunan Yugoslavya — Arna - vutluk ticaret muahedesi Romada| bazı heyecanları mucip olmuştur. Eu hadisnin bazı svakibi mucip, olmıyacağını ve her ne suretle ©-| lursa olsun Agadir hadisesine ben zemiyeceğini ümit edelim. Fakat İtalyanın, gittikçe sarsılan nüfu-! zunu kuvvyetlendirmeğe uğraştığı muhakkaktır. Habeşiştan havali sinde bazı şeyler hazırlanıyor. Es ki diplomasi faşist marşına ayak uydurarak yürüyor.,, Arnavutluk matbuat idaresinin! tekzip ettiği Roma tebliği şudur:| “Tiranadaki İtalya sefiri, filo-| nun geleceği ve Arnavut omaka matına heber verilmesi hakkında kendisine çekilen telgrafı filo İtal ya sularma geldiği vakit henüz! almamıştı. Bunun için İtalyan ge- görünmesi hayreti mucip olmuş - tur. Bundan birkaç saat o sonra, yanlışlık yüzünden geçiken telg - raf gelmiş, Arnavutluk makama- tı keyfiyetten haberdar ( edilmiş ve suitefehhüm izale olunmuştur. Malüm olduğu üzere 22 hazi « randa bütün İtalya filosu Tranto- da taşti edilmiş bulunuyordu. Birinci filo Pola, Tiriyeste ve Ve- nedikte bulunan harp gemilerine merasimi mahsusa ile bayrak tes -| lim etmek için Adriyatiğe çıkmış- b, Herhalde Tirana hükümeti tas rafından bu İlalyan tebliğinin res- men matbuat vasıtasiyle tekzip e dilmesi mühim bir hadisedir. Bu hadisenin inkişafları Balkanlar - hükümetlerinin. GR v zerinde mühim tesirleri olacaktır. Zira Arnavutluk matbuat idaresi- nin temliği Draç hadisesi üzerine cihan efkârı umumiyesini celbe- derek Balkanların bu © kısmında bir harp tehlikesi bulunduğuna i- şaret etmektedir, “Le Jour ,, da “M. Mussolini, şayanı © takdir bir gayretle İtalyanın milli parası olan lireti müdafaa etmektedir. Halbuki buna rağmen liret sarsıl. maktadır Nitekim dünkü ( (26 haziran) paritesi 1.294 frank idi. Faşist hükümetinin ittihaz etti- ği gayet vahim bir tedbirin sebe- bini de işte bunda, yani milli İtak yan parasının sarsılmasında ara- malıdır. On senedenberi İtalya hükümetinin, hariçte İngiliz lirası, dolar ve saire gibi kıymetli para- larla tediye edilmek üzereihraç et» tiği bonaları hamillerini, bu bo- noları İtalya hazinesine devretme ğe icbar etmek ve bunları dahili bonolarla tebdil etmektedir ki, bu dahili bonoların fiatları İtalya hükümeti tarafından tesbit olu nacak ve hakiki kıymetlerinin çok fevkinde bulunacaktır, Faşist hükümeti ya İiret fialınm fiatı yüksek paralara nisbeten düşmesinden korkmaktadır — ve yahut, elde kaynakların verimine nisbeten ağır bir yük halini alan İtalyan dövizleri tamamen müda- faa etmekten fariğ olmaktadır. Mussolini dahilde yaptıklarını cebri surette yapmakta ve bu su- retle hariçteki taahhütlerinin mik: tarını azaltmak istemektedir. Bu hal, ciddi bir vaziyeti ifade etme- sine rağmen iyi bir siyasettir. «Biz: İtalyan hükümetinin bu: faaliyete” plânı inkişaf ettirerek tatbik et- bir. sabırsızlıkla mesini meraklı bekliyoruz. Bu faaliyet plânı,, acaba Mus- solini ve Hitler Stra mülâkatında başbaşa neler konuştular?,, suali- daki beynelmilel siyasi vaziyet ü - VAKTT gezintisini unutmayınız . Sizin için zengin, cazip ve çok eğlenceli bir program hazırladık Kupon: | vakit mükemmel, vadimizin yal. ların neşri 31 Ağustosa (okadar| nız kelimeden ibaret olmadığı kadar | görülecektir. letlerini alacaklardır. sürecektir. o Şimdiye çıkan kuponların idarehanemiz- den tedariki mümkün lirsiniz, le doludur. Meselâ musiki kısmı herkesi tatmin edecek . şekilde tertip edilmiştir. Bundan başka musiki yalnız vapurda kalmıya- cak, gidilecek yerde de gezinti - bu işi ihmal etmemelerini ve ek» ye iştirak edenleri takip edecek. | siklerini şimdiden tamamlama lari lüzumunu işaret ederiz, tr. Proğramı © neşrettiğimiz sans vd adanan ar AA Bl gası bulunanlar kabul olurmuya caktır. ; Muhterem karilerimiz o lütlen topladıkları kuponlara birer defa baksınlar. . Üzerlerinde damga ve mavi noktalı çizgi bulunanların ge- zintiye iştirak için bu gibi küpon- ları tebdil eylemeleri ve bundan | sonra alacakları gazstelerin baş ta- rafındaki kuponların çaprast bir su- rerette basılan mavi noktalı çizgi - olduğu | kaçıran izdihama meydan ver « gibi müvezzilerden de istiyebi - | memek üzere yerler mahdut o - lacağı için bilâhara toptan ku- Gezintimiz için hazırladığı -| pon tedarik etmek istiyenler a- i mız proğram bir çok sürprizler: | rasında belki müşkülât çekecek- lerdir. Bu itibarla henüz kupon biriktirmiye başlamıyan okuyu- cularımız varsa kendilerinden Din cevabını teşkil etmektedir.,, Bir çok gezintilerin (tadını b v8 4 bae bana siz ve damgatız olmasına dikkat buyurmalarımı tica ederiz. ) — 15 numaraya kadar olan çizgili ve damgalı kuponların İstan. bula sitolen çizgisiz ve dam » gasızlaris tebdili için Temmuzun birinci Pazar günü akşamına ka - dar müracaatta bulunulması huisur suna alâkadarların nazarı dikkatini <elbederiz.