” rİyetin onuncu yılı yeni , eskr dünyada, büyük san ketlerinde, ziraat ülkele- arı ekelerde ve ölümde -| ae baş kaldırılarak zevk bandı, en bir tablo gibi karşı - | Köerika Türkiyeden bahsetti, F Ed Türkiyeden bahsetti. x sa Türkiyeden bahsetti. Bağ Diri Türkiyeden bahsetti. Bizden Türkiyeden bahsetti. | hseden memleketle - x bi mn dökmek isterseniz açı - - “oğrafya kitabını okuyu -| i,, Mseldiğmiz bir memleket! tereddütsüzce İn orada bir eği bizden bahsetmiştir. İ YO vardır, Miştar, alınır. | gazele bize dair söz söy en bizem rejimi dünya - İha yaşta köşesinde sıkişıp ka - Binek sultanlar bile duydu? kimse diyemez ki, İ ünyanın radyolarını, dün. kağ grlin satın aldınız, diz, * boyuna reklâm ettirdi- ma #mızı, hesabımızı, kitabı - | tay len insanlar bu alım ve sa- Keti? mal olacağını derhal Ti re 2 Ve susarlar. kir inkrlâbının bütün dünya- Yranlıkla, ve sevgiyle karşı - ama, “e Yük ne basit bir polıtıka ne inkılâbının dünyada aç- i AN imbulile yorgun dünyaya | iri, den geçeni ,hakikatleştir - Li Yebyeni bir âlem oldu, Bunun an, soldan sevgi ve sami- Kang topluyor. Ve bir ılıklıkla ci. | Yayılıyor. LE ii liberal demokrasilerin enin dan dolayı hastadır. Yor - “nak mitsizdir. Artık Tiberal İigi ij çin XIX ıncı asırda oldu | İk anları inandırma, insan Le) kabılıyeti kalma - vir bera) demokrasinin siya. m hukuk bünyesinden itü günkü rstıraplar, iktisadi dim siyasi anlaşmamazlık- AYI ve muasır medeniyeti | Kii Zmaya tutulmuş alil bir vü- koymuştur, Bütün dik . iy, » ihi timamlara rağmen gemi EN işbir tedbir kâr etmi - İlm le ve ihtiyarlaması, re - kii, kmesi artık bir emriva- ei ika, irenpa kâh şu kon- bu müzakereyle, kâh Sadri Etem (Devam 8 inci sayıfada) — Dehri Bindi, ilk kadın G0 Mahnı görüyor mn? İ sahit Yahut | m bir malıye ışıdır. Bu sem ger » Ve içinde kıvrandığı | Süzan Hanımın öldürülmesi av Şahit silâhçı, suçlunun kendisinden bir tabanca aldığını ve ismini , Hayri olarak yazdırdığını sö İstanbul ağır ceza mahkemesi, ! bir müddet evel köprü üstünde A- nadolu ajansı daktilolarından Sü- zan hanımı öldürmekten suçlu a - jans telsiz memuru Ali Fedai Ef, nin muhakemesine dün o öğleden sonra devam etmiştir, Dünkü muhakemede, birkaç dinlenilmiştir. Bunlardan silâhçı Osman Ef., suçlunun vaka i larihinden on beş gün kadar evel Ni / kendisinden bir “Hoçkins,, taban- #ay, e dünya bizden böyle bah-| cası aldığını, on beş lira verdiği - ni ve müşleri sıfatıyle adını defte » re “Samsun icra memuru Hayri, olarak kaydettirdiğini söylemiştir. Fedai EF., bu ifadeye itiraz yol- Ju “ Hayır, ben bu adamın dükkâ- nmdan tabanca almadım,, demiş- tir. Tramvay biletçisi Niyazi bildiklerini şöyle an'almıştır: — Akşam üzeri, saaton yedi sularmda, tramvay arabası, Gala- tadan Eminönü tarafıma doğru köp rüden geçiyordu. Köprünün Hay - darpaşa iskelesi tarafında iken, bir ses işittim. Bir silâh patlamıştı. Tramvay durdu. EF,, Umumi harp mütarekesi-| nin yıl dönümü Dün, umumi harp mütarekesi - | pin on beşinci yıl dönümüne tesa - düf ediyordu. şehrimizdeki Fransız ve İngilizler İ tarafından merasim yapılmıştır. Fransızlar sabahleyin, | yündeki Lâtin mezarlığında top - İ | lanmışlardır. Fransız maslahatgüzarı Mösyö Barbier ile sefaret ve konsolosluk erkânının ve Fransız kolonisinin bulunduk - ları merasime saat onda başlan - mış, mösyö Barbier bir nutuk söyle miştir. Bundan sonra Kırım o harbinde ölen Fransız askerleriyle İtalyan askerlerinin mezarları basında bi - rer dakika susulmuştur. Bu mera- sonra da Saint - simden Louis kilisesinde bir ayin yapılmıştır. İngiliz kolonisi de Beyoğlunda- | ki İngiliz kılısesinde toplanarak umumi harpte ölen İngiliz asker - leri için yapılan ayinde bulunmuş- ag İ lardır, DEHRİ Bak, nasıl gülüyor, âdeta ağrı kulakla - Ta YATIYOR. ie M4 SENi elçiliği Bu münasebetle || Ferikö - | l anlattı. İnun rengiyle beraber, El rde gördüm zü mediğim paltolu bira - dam, kaçıyordu. Aynı tramvay arabasında vat- man Osman Ef, vakaya dair bil- diklerini aşağı yukarı biletçi gibi Ve kaçan adamın paltosu başındaki şapkanın rengini de bildirerek o a- damın, suçlu mevkiinde oturan adam olduğunu söyledi. Ali Fedai Ef., oBu ifadeye de şiddetle itiraz etti, “Hayır, ben değildim!,, dedi. Motörcü İlyas kaptan, Galata “Seyrüsefer,, idaresine giderken, sivil bir adamın kendisine hızla çarptığını anlattr. O da, kendisi- ne çarpan adamı, suçluya benzeti- yordu. Ali Fedai Ef., gene itiraz etti, Sonra ajans (o memurlarından Ahmet Mitat ve Muzaffer Beyler, | dinlenildiler, Bu iki şahit, saat on yedide balkonda bulunduklarını, | Ali Fedai Ef, nin sokağa çıkıp git- tiğini, kendilerinden sakin bir tavırla cı- Sonra öldürülen | gara istediğini anlattılar. VAKIT Gündelik, Siyasi Gazete latanbul Ankara Cuddesi, VAKTI yurdu Telefon Numarala Yazı işleri telefonu: 243' idare telefonu 4 24370 Telgraf mdresi; İstanbul — YAKTI Posta İm No Abone Bedelleri: Türkiye 400 Er, 7. Beneli'> $ aylık 3 aylık “0 3 aylık w . ilân ücretleri: Ticari Ufnların Uân aahifelerinde santi- ml 39 kuruştan başlar, Uk sahifede 350 kuruşa kadar çıkar. Büyük, fazla, devamlı İlân verenlere ait ayn tenzilAt vardır. Remi Wünların bir satırı 16 kuruştur. —— «Küçük ilânlar: Bir defnm 30 iki defssi S0 Oç defan (5 dört catam 75 ve on defa 100 kuruştur. Uç aylık Wân verenlerin bir defam mecca- hendir. Dört satırı çeçen Wüinların fazla satırları beş kuruştan hesap edilir. Lİ Günün Haberlerinin devamı 4 üncü sayıfada Efendi 1 Dehri Btendi — Bırak Zaro & kadın biraz da gülsün, vü-l altıya doğru döndüğünü, | öyledi Diğer şahitler gelmemişti. Müd detumumi oOAhmet Muhlis Bey, gelmiyen şahitlerin tekrar çağırıl- masını, suçlunun sabıkası olup ol- madığının sorulmasını getirilmesini istedi. Öldürülen Süzan Hanımın varis | lerinin vekili, açıkça ve (o katiyetle itiraf etmiş olmakla beraber, şahitlerin ifade- lerine göre suçun sübutu noktasın- dan az, çok ehemmiyeti olan pal- tonunda (değiştirilmemesi için, müddeiumumilikçe hemen polise telefon edilmesi ve bir polis memu ru tarafından paltonun evinden hemen aldırılması lüzü - munu ileri sürdü. Müddeiumumi Ahmet Muhlis Bey, bunun fer'i bir delil mahiyetinde bulunduğu « nu, bununla beraber alınma şekli nin tayinini mahkemenin takdirine bıraktığını söyledi. Reis Aziz, aza Kemal ve kıp Beyler, müddeiumuminin bü- tün isteklerini isabetli görerek, karar şeklinde tesbit ettiler. Muha keme, 25 teşrinisani (o cumartesi günü saat on dörde bırakıldı. Gazeteciler arasında İl Matbuat Cemiyeti, gazeteciler arasında, bir teavün sandığı teisi - | si için çalışmağa başlamıştır. Bu maksatla seçilen komisyon muhte- | lif memleketlerde teşkil edilen bu İ gibi cemiyetlerin teavün sandıkla- rı nizamnamelerini tetkik edeck - tir. Bilhassa Yunanistanda ya- | km zamanda kurulan ve gazeteci- lere mahsus olan teavün ( sandığı mişlir, Bu nizamname tetkik edilerek esas fikirleri alınacak ve Türk ga- zetecileri teavün sandığı nizam - namesi bu suretle hazırlanacaktır. lynn; Italyan kralının doğum yıl dönümü münasebetile İtalya kralı hazretlerinin doğum yıl dönümü münasebetiyle dün sa- bah Beyoğlundaki Saint - Antoin kilisesinde dini bir âyin yapılmış | tır. solosluğu erkâniyle mensup zevat Mili mücadele zamanında sırtında gülle İ taşıdığı zaman. » ve bir de| İ suçlunun paltosunun mahkemeye | suçlu evelce suçunu | suçlunun ! Sa. | nizamnamesi Atinadan getirtil - Ayinde İtalya sefareti ve kon- | şehrimizdeki | SOHBE ILER Timsali tediye Amerika reisi cümhurunun ba - şındaki binbir gaile içinde bir de harp borçları vardır. Alacaklıla - i rından birisi de, dünyanm en zen- İzin memleketlerinden biridir: İn- giltere.. Amerika, hiç değilse İngiltere ile olsun, bu meseleyi tatlıya bağ- lamağa uğraşıyordu. iki devlet arasında konuşmalar o- luyordu. Son günlerde o bu müzakerat Taymis nehrine düştü, yani suya i düştü demek isterim. Sebep mi?. İngilterenin teklifini, Amerika kati surette reddetti, İngiltere Bu hususta borcunu, o sembolik, | timsali bir surette vermek istiyor. Timsali tediye! Bu tabirin mânası, mali maha - filde her ne olursa olsun; bize es- ki bir fıkrayı hatırlattı. Adamın biri ahçı dükkânma girmiş, yemeklere bakmış. Çıka » | cağı esnada ahçı yakasına yapış » miş? | —Ver paraları! . — Yahu yemek yemedim ki pa « İ kasını vereyim, — Kokusunu aldın ya.. İş Kadıya aksetmiş. Kadı vacıyı dinledikten sonra, dönmüş: — Ver bana para keseni... — Buyurun efendim!., da- suçluya Kadı paraları davacıya sormuş: şıngırdatimış ve — İşittin mi?, | — İşittim. — Eh, al paranın sesini git. Amerikanın kat'iyyen reddetti - ği bu tismali tediye de sey olacak.. böyle bir Selâmi izzet NOT — Son münakaşa üzerine birkaç okuyanımdan ve dostlarım. dan mektuplar aldım, Musolini nin söylediği sözlerin aslını yaz « İ mamı istiyorlar. Münakaşa netice- sinin tamamiyle tavazzuh etmesine İ yarayacağı için, avdet etmek iste - mediğim bu bahse son bir kere da- ha dokunuyorum. | Mösyö Musolini diyor ki: İ “Le plâisir, dest un souci, Gost une reçherche de vicil homme..,, Tercümesi şudur: “Zevk eski adam kaygusudur, onun aradığı şeydir.,, Peyami Safa Bey, harfi harfine yanlış olarak şöyle tercüme etmiş- tir: “Zevk yaşlı adamların endişesi- ağ yaşlı adamların aradığı şey - ır Muzolini gene diyor kiş > . Pour preparer ocettelei des corporations, je sollicite moi —möme tous İes avis, (Lâtten sayıfayı çeviriniz) ..ssa Çok ter, Çuk göz yaşı düktü., j'accueille. a