15 Haziran 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
“ Şerefin G Gömülüşü vi Baştarafı Birinci Sayı/ada İdman cemiyetleri İttifakı i, W gönderilmiş büyük çe - kı, Oak üzere Türk, Erme - tün iy tel klüplerin, & mekteplerin lif müesseselerin gönder- lerin sayısı kırkı geçi-! a sarılı tabut ile bera- 1 bini geçen kafile namaz ha, bekliyorlardı. lif kümelerin ve grupların iy, > Mevzuları Şeref ve onun ği ti sirada bir çok mendille - * kapattığı o görülüyor,| federasyonu reisi Bur - Wi Beyle, Güreş federasyonu | ilet Fetgeri * Bey hiçkıra| in *ölıyorlardı . Yarımda namaz kılındı ve Me şehir mızıkası cenaze kaşla çala bu hazin ve bü- i Çırağan sarayına doğ - iye başladı. İarafı aliş kordoniyle çev - | Y bütün caddeyi dolduru- | N öz alabildiğine uzanıyor- it tam bir belâgatti, Ağ - İerin ve ellerin üstünde * sallana ilerliyordu. m, son günerinde vasiyet , Mazesinin, uzun zaman - Sri kurmıya, yoktan var Beşiktaş stadından f istemişti, O, eski Çı- Tür avınn avlusunda kuru » ) mı son'defa görecek - —— en müessir, en yü - ve safhası bu oldu. Alay| İri ik kapısından girdi ve v, olasara sk ortaya ve bir| üzerine konulan tabutun toplandı . N Mit Beyin hitabesi i Wi ?€ Türkiye İdman cemi - Umumi merkezi nama, SİL Beyazıt meb” usu Halit! ' ladr ve şu hitabeyi söyle - | bu kara ceğimiz genç, kıy- *fin hayatı baştan başa en için destan olma * Fitraten çok narin ve yakla beraber iyi şen, ” demir azimliydi. YEKi saman "ardanberi sa- iz bir sebatla çalışir ve * işin mabadini gerdi. Ni bi a yegâne gayesi sade, sa- e içtimai hayat yaratmak- kü. “icin her devirde pek çok | a mücadele etti. bej GM tahakkukunun ge - “€ İşinin o sarpa sarması 'N asla cesaretini kırama- kolayca 1, ark, l Mar, daş! arma her zaman i-| pi bir> temiz kalpli sporcular aman kat'i ümitsizliğe mücadelelerine gözlerini izi, padığı ane kadar telâş devam etti, un hususi meziyetlerin- A uzun uzadıya bahset- *yecanımız ve hemde müsait değildir . A emeli kadar kalemi ve unun hamlesi kadar a- Miz, | ciydi. O bilhassa takip fikri İ mişti, | ticilerindendi. Bir meseleyi en doğ iler ve Türk futbol | dullah Beyin sözleri takip etti. itabeşi de vardı. Çok genç E an ayrıldığı için an pek çoklarını kuvveden i | kuvvedan file çıkarına çıkarmağa vakit bu- | lamıyan büyük sporcunun az ve fakat olgun ve dolgun hayatında yapabildiği hizmetlerle Türk spor tarihimizde ebediyyen unutulmaz bir mevkiin (ismi gibi) Seref sahi- bidir. Şeref, aziz Şeref; Gayeye durmadan varmak için çalışmağı vadeden arkadaşları - nın da senden tek bir dileği var - dır: O da kabrinde müsterih uyu- mandır!,, Hamdi Emin Beyin sözleri Bundan sonra Futbol federas - yonu reisi Hamdi Emin Bey şu hi- tabeyi söyledi: “Elimizle buraya gömdüğümüz | Beşiktaşlı Şeref, hayatının kıymet- li zamanlarını memleket sporuna | vakfetmiş bir gençti. (OŞeref bu| memlekette futbolu iyi bilen, dün- ya sporunu iyi anlıyan bir idare - ve çok çalışma ve iş başarma hassa - larına malikti, Şeref, mücadele - ciydi ve noktai nazarını kuvvetle müdafaa edebilen omünevver bir | vatan çocuğuydu. İttifak teşkilâ - | tında ve sporun memlekette yayıl- masında büyük emekleri sebket - Bilhassa teşiklâtın istinat etti - tamlarından, Beşiktaş klübünün kurucularından, ği cüz'ü ilerle * ru yoldan mütalea eder ve işin kö- küne nüfuz ederdi. Hususi hayatında ve sohbetle - rinde pek neş'eliydi. Fıkraları, hi- kâyeleri ve bunları anlatışlarında- ki tatlılığı ile arkadaşlarını cezbe: | derdi, Şeref, memleketi için en fazla müfit olacağı ve spor teşki- lâtmız için en fazla hizmeti do- kunacağı bir yaşa olgunluk yaşı- na gelmişti. O, bütün gayretlere bütün itina- ara rağmen muannit hastalığın - dan kurtulamadı. o Onun ziyar a- ramızda daima bir boşluk olarak kalacaktır. Kendisine Allahtan rahmet di - federasyonu kadar | sevdiği klübünü taziye eylerim., Bu hilabeyi İstanbul mıntakası atletizm federasyonu reisi Burha- | nettin B.in, Beşiktaş klübündenAb | namına ai'esini, aile ocağı Burhanettin Bey hıçkıra hıçkıra ağlıyarak şunları söylemişti: Söndürülmez ateş “Bize her bakışta, neş'e ve ha - yat getiren Şeref için bugün bura- | da bu merasimi yapacağımızı kim aklına getirirdi?., Kader bize bunuda göster - di. Anladım ki Çırağan, ona bu - gün için yanmış. Biz de onun için bugün Çırağan gibi yanıyoruz. Bu ateşi döktüğümüz göz yaşları sön- düremez.,, » “»$ Artık sevgili Şeref, stadını son defa görmüştü, Stadından çıkıldı, Ve cenaze biraz daha ilerde bulu- nan Yahya Efendi mezarlığına çi karılarak hazırlanan metfene tev« di edildi. Teessüf artık son haddi- ni bulmuştu. Burada da evvelâ umumi şehir | meclisi âzasından ve Beşiktaş k'ü | bünün erkânından Abdulkadir B., | şehir meclisinden Avni Bey, Be - şiktaş klübünden Gol mecmuası sahibi Refik Osman Bey birer hi- tabe söylediler. İlarına Gazi Türk mukavemeti Avni Bey Şerefin Viyanaya gönderilmesini mütea » kip, vaziyetini Viyanadaki sıhhat müessesesinden sordukları vakit, Viyananın en meşhur profesörle - tedavi için İrinin bu sualine verdikleri cevap- tan bahsederken bütün gözler ye - niden yaşarmıştı. Viyana doktorları o hülâsaten i şöyle cevap vermişlerdi: — Burada hastanız üzerinde, insan mukavemetini kıran, en şid- detli tedbirleri yaptık. < Fakat o, buna nadir insanların gösterebile- ceği mukavemeti gösterdi ve gös - İ teriyor. Şimdi, Türk mukavemetinin ne demek olduğunu biz daha iyi an- lamış bulunuyoruz, Viyana profesörleri bu mektup- Türkiyesi hakkında duydukları hayranlığı bu suretle tekrara vesile bulduklarını etmişlerdi. Avni Bey, Şerefin son günlerini de şöyle anlatıyordu: “— Şeref bu hastalıkla tam on iki aydır mücadele ediyordu ve ilâve İ mücadele rökorunu da kırmış, has- | talığa son dakikaya kadar teslim | olmamıştı. Kendisini ölümünden beş gün evvel tekrar gördüm. Ar - tık Şeref morali ile yaşıyordu. Bana dört gün sonra öleceğini söyledi, ağlıyamadım bile... Çün - kü şimdi Şeref teslim olmuştu. Ona bugün evlerin bütün pencerelerin - den bakan gözler bile nisan yağ - murları gibi ağladı.,, Acı Şeyler Dün yakınlarından öğrendiğimize i göre zavallı Şeref son on beş gü - nünü pek halsiz geçirmişti. Artık | öleceğini biliyor ve bu ölümün a - cılığını, ailesine karşı ölmeden ey- vel gene bizzat kendisi hafifletmi- ye çalışıyordu. Karısmı, iki çocu- ğunu, annesi ve son sekiz günün - de yanından gece gündüz hiz ay- rılmıyan babasını bu ölüme karşı aazr azar alıştırmıya Uğraşıyordu. Li Şerefe rahmet diliyoruz, ailesi - nin, klübünün elemlerine iştirak | | ediyoruz. Cuma günü ihtifal var Yarın Şerefin hatıralarını yad için Halkevinde büyük bir ihtifal tertip edilmiştir. Beşiktaş klübünün minnet ve teşekkürleri Beşiktaş Jirinnetik KI0DU riyasetinden: Klübümüzlün kıymetli Yapessı ve umumi kaptanı Şerefin ornase Merasiminn © candan ve gönülden bir alâkayla İştirak ederek bu kara günümüzde tesiiyetimize koşan bütün arcadaşlara ve çelenk Göndermek suretiyle İştiralc eden Cünhuriyet Halk Fırkası teş » kilâtma ve muhterem Cevdet Kerim Beye'- fendiye, İstanhal O belediyesine ve merhuma | karşı büyük bir saygı Ve #9V&İ İrhar ederek enik ie iştirek €den muhterem mat cemiyet Ye girketlere ve kıymetli a ve her birine karşı min- hetir bağlandığınız federasyonlarımızm mınlakunn mert ve Âllernap Pets ve âzala - rma sevgili spor klöplerimize gerek Klübi lerimizi ar: ve gerek niteni iz ayrı, YP! Şülerüm ve minnet- ba matemli gününüzde imkân bulamadığınından yüksek gazetemizin key - İ metli tavassntenu istirkam ederiz efendim. Ihtifale davet T.A, Cİ İstanbul mimtakasmdan? Merhum Şeref Beyin halırasını yad ve tazizetmek üzere 19—Haziran—199$ pazar- tesi günü aksam sant İ7 buçukta Estanbul Halkevinde bir ihtifal tertip edilmiştir. Bü ba #bilfnide hazır bulunmalarını rica ederiz » #mum sporcu arkadaşların 9 — VAKIT 15 Haziran 1933 m Iki gazete | Matbuat kanununa) muhalif hareketten l Dün muhakeme edildiler İstanbul ikinci ceza mahkeniesi | £ İdün öğleden sonra “Akm,, ve “Son ! Posta,, gazeteleri aleyhindeki mat | buat kanununa muhalif olarak ha- reket davasma ait muhakemeye başlamıştır. “Akın,, gazetesi sahibi ve umu - mi neşriyat müdürü Yusuf Ziya, “Son Posta,, gazetesi sahibi Ali Ekrem ve Neşriyat müdürü Halil Lütfi Beyler mahkemeye gelmiş -| lerdi. “Son Posta,, gazetesinin ve- (esli sıfatile eski Adliye müsteşarı Ferit Bey hazır bulunuyordu. Dava edilenlerden “Akm,, gaze- tesi baş muharriri Ağaoğlu Ahmet Bey, mahkemede yoktu. Mahke -| meye, müderris olarak çalıştığı Da | rülfünunda imtihanı bulunduğu dirmiş, muhakemenin mümkünse imtihanların biteceği gün olan yir | mi iki hazirandan sonraya bırakıl- masını rica etmişti. İstidasile be- raber, Darülfununca verlmiş imti han müddetini tesbit ve tasdik e - dici bir tezkerede göndermişti. | Reis Hamit Bey. hazır bulunan- ların hüviyetlerine dair sorguyu yaptı. Sonra, dava talepnamesi o- kundu. Bunda, açılan matbuat ka- nununa muhalif hareket davasmın kanunun otuzuncu maddesine uy » gun olarak açıldığı, Ağaoğlu Ah - met Beyin “Akın,ın 31 mayıs ta - rihli ve3 numaralı “vazife,, serlavhalı baş makalesi - | nin, isim ve hüviyeti tasrih edilmek murlarının cümlesi hakkında sui zan tevlit eder mahiyette görüldü- ğü yazılıyor, bu noktadan muhake me isteniliyordu. Reis Hamit Bey, önce “Akın, sahibi ve Neşriyat müdürü Yusuf Ziya Beye, ne diyeceğini sordu. Yu suf Ziya Bey, şu cevabı verdi: — Bu yazı, heyeti umum zete ld yer verdim. Sonra, Ali Ekrem Beye ne diye- | ceği soruldu. O da, şöyle söyledi: — Ben de yazıda cürüm ma- çin gelemediğini bir istida ile bil *) ten sizin, müphem tarzda, devlet me - İ | tedavi edilmek Halil Lütfi Bey, “ayni fikirde - yim!,, dedi. Reis Hamit Bey, müddei umu” | mi Übeyt Beyin, Ağaoğlu Ahmet Bey tarafından mazeret beyan e - dilmesi hususunda mütaleaşını al- dı. Ubeyt Bey, “kabule şayandır,, i dedi. Reis Hamit, aza Haydar Naki ve Hikmet Beyler, muhakemeyi 24 ha ziran cumartesi günü saat on dör - de bıraktılar. | Rüşvet almak .. Ortaköyde Cemal Efendi ismin- | de bir mükelleften 15 lira rüşvet / aldığı iddia olunan maliye tahsil - darı Hakkı Efendinin muhakeme- sine, dün İstanbul ikinci ceza mah | kemesinde devam olunmuştur. Dünkü muhakemede tahkikatı | yapan bazı zabıta memurları şahit | İ olarak dinlenilmişler, Hakkı Efen- .İdi, bu paranın mükelleften vergi | taksitine mahsup olarak alındığı ef | bir mektupla bir İn», listede kayıtlı bulunduğunu söy M. Troçki Harp tehlikesinden bahsediyor Bir müddettenberi memleketi - mizde bulunan Fransız gazeteci ve romancısı M. George Simenon bu- gün Rusyaya gidecek, orada bazı şehirleri gördükten sonra tekrar İstanbula gelerek biray kadar ka - lacaktır. Pariste çıkan “Paris-Soir,, gaze- tesinin muharrirlerinden bulunan M. Simenon iki gün evvel Sovyet sabik Harbiye komiseri M. Leon Troçkiyi ziyaret etmiş, ona gazete si namına bazı sualler sormuştur. M. Troçki bu suallere yazı ile u - zun bir cevap vermiştir. Fransız meslektaşımızdan öğren diğimize göre sabık Sovyet Harbi ye komiseri bu cevabında hulâse - ten şunları bildirmektedir: hatt a değ iş için benimle 5 g ylenilen memurlardan da haberim yok. Ma. mafih şun yeyim ki, Rus- kül kend em ulundurmak benim için M. Troçki Fransız gazeteciye dünya ahvalinden de uzun uzadıya bahsederek M. Hitler ve M. Muso- liniyi tenkit etmiş ve: sayısındaki | içinde bi sebep « Demiştir. Yaman bir dolandırıcı (Baş tarafı 1 inci sayfada) bir tegleilât r mektup yazarak ( Muhterem efendim, (Ankaradan henüz geldim, Fakat sez bir haberle karşılaştım. Refikam sizlere ömür u hastahanede vefat 5 dim. Mümkünse elemli anımda bana 40—56 Lira kadar bir yardımda bulunmanızı rica eğer ve hürmet - etmiştir. Ziyaretini İ lerimi sanarım. Parayı hâmlli varıkaya ver- meniz merendur -. Kemal bu mektubu kendisi gö « türmüş ve hiç şüpheyi davet etme- den parayı almıştır. Kemal, mu - harrir arkadaşlarımızdan birinin imzasını taklit ederek gene böyle lokantadan on böğitire slnsiştir. Bu cür'etkâr dolandırıcı yakın « | da İzmirden şehrimize getirilecek- tir. Güreş birincilikleri Ankara güreş heyetinden: Ankara mntakası güreş birinci- likleri 16 — 6 — 933 cuma günü Ankara Evkaf apartımanındaki mıntaka idman salonunda yapıla - caktır. Tartıya saat 13.30 da, müsaba - ! kalara da 14 te başlanacaktır. To- larans yoktur. Hâkem heyeti: Baş hâkem Mu- zafefr, hâkemler: Buhran, Sedat, Hayri, Halil, Suphi, Vahit, Nuri, Genç Mehmet Beyerdir, Müsabakalar duhuliyesizdir . e her kesin içinde alındığını bilen mü - dafaa şahitlerinin dinlenilmesini is temiştir. Mahkeme, bu şahitlerin dinlenil melerine karar vermiştir. iolmıyarak, kahv.
