— a — VAKIT 15 Haziran 1933 Küreiarz, Bir Zavallı adam... Sanki bedenini küfese döndüren verem kifayet et miyor muş gibi, bir'de böbreğin - ! deki taştan musttarip. İşte beşeri - yet te öyle. Mülki, siyasi buhran az geliyormuş gibi bir de, ondan beter bir iktisadi buhrana tutul - mis. Biliyor musunuz? dem ve Hazreti Havva zamanın - dan beri nakit vazifesini gören, a- lış verişe âlet ve vasıta olan altın ve gümüş ilga edildi. Bu kadar bü- yük bir inkrâbı insanlar hiç kay - detmemişlerdi. Ticaret, şimdi, büs bütün itibaridir. Altmm yerine kredi geçti. Kredi de era gibi. Hiç rahat durmuyor. İstihsal ile istihlik denk değil. İnsan çek, iş az. Her devlet ve millet, nakil ve muhabere vasrtalarının burca te - rakkisine rağmen, beynelmilel ti - careti bırakmış, unutmuş; kendi başına yaşamak istiyor. Lâkin ta - biatemündfi olan bu tecerrüt hali «de'hiç bir fayda temin edemedi. Yaraya merhem kabilinden kon - feranslar akdine başlandı. Geri git mek için kararlar ittihaz olunu - yor, olunacak. İşin tuhafı şu: Buhran pek en - gin. Hiç bir kimsenin kat'i bir mü- talcası yok. Hiç bir heyet maksadı nı bilmiyor, Karanlıkta bir kör dö wüşü. Bir Babil kulesi ki orada ça- lışan 3,000 amele birbirinin dilini anlamaz olmuş, Bununla beraber meseleleri hal için gene konferans lar kuruluyor. Gene sabah, akşam © Oziyafetler çekiliyor. Gene barsak - “İar've hususile mideler bozuluyor. Gene gazetelerde beyanat neşrolu- | nuyor. Fakat istim gelmemiş, Ka - tar kalkamıyor. Bütün Fransanın nüfusu kadar, yalnız medeni âlemde, işsiz amele | mevcut ki bunlara bütçeler para veriyor. Gemiler, fabrikalar bozu- Juyor, sökülüyor-Alât ve edevatı beşetiyete fazla geldi, İstisnasız, yer yüzündeki her bankanın vazi- yeti fenadır. Bütün mali müesse - ler bir hayaltemeli üzerine daya »iyor. Sermayedarlık o (Kapita - dizen) usulü topu attı, Sosyalizm o- nun halefi olmak istidadını haiz değil, Kapitalizm de tecrübe edil- di, sosyalizm de. İkiside. kötü Kürei arza nüfusu çok geliyor. Ma || kineler nüfusa ihtiyaç bırakmıyor. Her memleketin vereceği alacağın dan kat kat fazla, : Müvazeneyi bulmak hususunda edilen tecrübe-.| ler hep boş çıktı. Bünum içindir ki mali, içtimai ve #hlâki kıymetler de düştü. Bu keş? mekeş hali artabilir. Yakın bir is- tikbalde beşeriyet, umumi harple olduğundan ziyade, birbirini ye - mek ihtimali mevcuttur, Hem şid- detle. Husumetler eksilmiyor, artıyor. | İnsanlar vifaka doğru gitmiyorlar. Demekki bu güne kadar tutulan yol,çıkar yol değilmiş. Beynelmilel ittihaz edilen siyasi ve iktisadi tedbirlerin hiç bir der - de deva olmadığınm anlaşılması dünya rejiminin kötülüğüne delil- dir. 1918 de, koca Kürei Arz Vil - son, Lloyd George, Clemenceau gi bi üç fevkalâde yaratılmış budala- nanelinde bir oyun topu gibi kal- muştı. Hiç bir firavun, hiç bir nem rut, mazide insanların bu kadar nrakadderatı ile böyle oynamamış. Tardı, Iki milyar insan bu üç ya- manapizlın mahkümu oldu. Siya» en an Hazreti  - | | set şirazeden çıktı. İktisadiyatı ida me eden ancak bu siyasi müvaze - ne idi. Hiç bir nevi emniyet kal İ madı. Bubün neticesinde Kürei ar Arz iktisadi mihiverinden çıktı. Bü tün çarklar bozuldu. Beşeri taa - İwün mefhumu unutuldu, Artık mil- İletler birbirine fena gözle bakıyor lar, Vaktile ticaret muhtelif millet lere mensup insanları birbirine yaklaştırıyordu. Şu kıyamet günün de ise her mil'et diğerinin lokması nı ağzından kapmıya bakıyor. Hayat, beynelmilel hayat için i- tilâf usulleri, dünya medeniyetine doğurmuşlu. Medeniyet, tekrar e- | deyim, ilmen hayat için itilâfın bir semeresidir. İ Bu ortadan ka'kınca, Ch. Dar - vin'in pek güzel tasvir ettiği (ha » | | yat için mübareze) nin karşısında bulunuyoruz. İ Bu mübareze aftabilir. Çünkü görüyoruz ki Garp ve Amerika $i- yasileri, hâlâ, eski tedbirlerle dün- ya iş'eri düzelteceklerini sanıyor - lar. Vahi hayal! Bu diplomatik ve bu iktisadi rejim beşeriyeti kurta- İ ramaz. Bu rejimlerin iflâsım garp devlet xe milletleri de, Amerika devlet we railleti de, her şeyden ev | vel, tasdik etmelidirler. Fakat göz ler bağlı, kulaklar tıkalıdır. Kürei arz bir girdaba'doğru sürükleni - yor. 2 milyar insana yazık oluyor. Bugüne degin iWilvaz edilen usul - Ter hiç bir fayda vermedi. İstatis- tkler gizli değildir. Buhran artı - yor.. Düne değin isterlin lirası demir kak addediyorduk. O da gümbürü- * Ondan sonra bilede- iları sarsr 2 sanıyorduk. O da is- terlimi tak'p etti. Bunlar gayet kö- tü alâmetlerdir. İşsizik inmedi, art tı, Beşeriyetin zararı günden güne çoğalıyor. — Bunun neticesi ne olabilir? Vahşi, behimi bir mücadele, — Böyle bir ihtimalde biz ve ya | parız?. Bu ciheti yarın tetkik edeceğiz. <elal Nuri BORSA (Hizalarında "yıldız işereti olanlar Üzer. terinde Milaziramda'muamele olatılardır) Rakkamiar kapanış fiyatlarını “gösterir Nukut i (Satış) Kuruş e Won 1 Fransiz Tİ İ 95,80 lü m | Bn > E çervoneç a İ #1 Altın 5 | mi Mecidiye İkt aron Çek 120— | ti Bankne Çek fiatları. (kap. sa, 16) Gemiz 1 #Viyans s | Madde, -» İ #Reriin Varşova SPeşte siükreş #icikrar İaMeskora 15 9275 “ e emsterdam ug Iş Rankas Arado'u Reji Şir: Haysiye N Yetkor Çimento Ar Ünyasi Dey Sark Değ Palya 29 Sürk en, ctda O2AŞ İ Teleton (3— istikrazlar Ist. dalri wi, . Satk M.yolları e D.Muvahhade 54. Gitmrilkler 5 1938 Mümes. A Bağdar 400 100 Tabviller S6 | Elekteik Tramvav Ergâsi Rıhtım *Analntu Anadolu 1) » A. Mümessil yz. 1825 #420 44,40 40.20 Istanbul balıkçılarının bir isteği İstanbul balıkçıları ticaret oda- sına müracaat ederek balık nakli- yatı için kullanılacak fiçıdardan! fazla orman resmi alınmamasını | bu hususta alâkadarlar nezdinde teşebbüsatta bulunulmasını iste - mişlerdir. Bir tarak dubası İngilterenin büyük bir limanında bulunan büyük bir tarak dubası sa tılmak üzere belediyeye teklif e - dilmiştir. Dubanın Halici ve dere ağızlarını temizlemek işin de kul- lanılabileceği ve ucuz fiatle verile- ceği bildirilmiştir. Bu teklif beledi ye fen heyetince tetkik edilmekte - dir. Nurullah Esat Bey Sanayi ve Kredi bankası müdür lüğüne tayinedilmiş olan Nurullah Esat Bey dün Ankaraya gitmiştir. Müddelumumiliğe davet istanbul müddei umumiliğin - den: İstanbulda bulunduğu anlaşı- lan Kocali C. müddei umumi mu- avini Tevfik Beyin âcilen memu - rüyülimize -nİğracamiz. Yerli mallar sergisi Beşinci yerli mallar sergisi 1 ağustos tarihinde Galatasaray li - sesinde açılacaktır. Milli birliği yarından itibaren istihzara- ta başlıyacak ve ayın 27 sine ka - dar bütün hazırlıkları ikmal ede- cektir. Sergi ağustosun birinci gü- nü mutat merasimle açılacak ve on beş gün müddetle açık buluna- caktır. Müesseselerimiz tarafından ser- giye karşı büyük bir alâka ve rağ - bel gösterilmiştir. Birçok fabrika- lar, atölyeler ve sanayi müessese- leri milli sanayi birliğine müraca- at ederek şimdiden sergide kendi- lerine yer temin etmişlerdir. Ser - gi yirmiyi mütecaviz kısımdan iba ret bulunacak ve hersene olduğu gibi bu sene de sergide teşhir edi- len mallar halk tarafından alma- bilecektir. Bu sene de sergide bir çok yeniliklere tesadüf edileceği de ayrıca kaydedilmektedir. Be- şinci yerli mallar sergisi her saha- da her yün bir adım daha ilerli- yen mil sanayiimizin yeni 'mâh- sulletile dolacaktır. Bugünden itibaren sergi mahal- linde'istihzarata we sergide teshir edilecek eşyanm. yerleştirilmesine başlanacaktır. Kaçak şaraplar Bakırköyünde Zeytinlikte Orta sokakta 68'numarada Yani Ne- votminin hanesinde yapılan araş - tırmada kaçak 10 şişe şarap ve emsali içkiler zuhür ettiğinden mu sadere edilmiş Yani yakalanmış - tır. sanayi Mektep gezintisi Kuleli mektebi talebesi dün Şirketi Hayriyenin 67 61 numara - lı vapurlarile Beykoz parkına git- mişlerdir. Gençlerin vapurlarnda bando muzika vardı. Talebe muhtelif sporlar yaparak öğle ve akşam ten sonra Boğazda bir gezinti yap mışlar, oradan Çengel köyüne av * det etmişlerdir. İki meşhur yankesici Zabıta meşhur yankesecilerden | Murat ile Şakiri dün yakalamıştır. Son günlerde bir kaç kişinin canı- nr yakan bu sabıkalılar Adliyeye verileceklerdir. Bunlardan başka diğer sabikalilar da'sikı bir'surette takip edilmektedir. bu kavgada Bakırköy ilerisindeki oŞamlılar ve Aya Yorgi köyleri ahalisi ile Resneli Osman Bey arasında, o ci- vardaki bir kısım arazinin aidiyeti etrafında, senelerdenberi süren bir ihtilâf vardır. Bu ibtilâf, za - man zaman iki tarafım birbirlerini mubtelif mahkemelerde dava el - melerine sebep olmuştur. Bir müddet-evvel, İstanbul hu- kuk mahkemelerinden ikisinde gö rülen bu davalardan etraflı suret - te bahsetmiştik, Bu meselelede bir taraftan da hazine, arazinin ve bu bazı binaların ve malzemenin ta- sarrufu noktasından davacı mev- kiindedir. dan meni davalarına ait muhake - meler devam etmektedir. Son günlerde, Resneli Osman B,. hukuk mahkemesinden köylülerin arazi üzerindeki faaliyetini tahdit eden ihtiyatı tedbir kararı almış ve bu kararın infazı sırasında bir hâdise çıkmıştır. Haber aldığımıza göre, ihtiyatı tedbir kararı, bu arazideki otların biçilmesini tehir yollu bir karar ol- duğu halde, infaz sırasında yanlış anlaşılmış, o araziyi köylülerin tah liye etmeleri şeklinde tefsir edil - miş, münakaşa büyümüş, kavga ve mücadele şeklini almıştır. Bunun üzerine, jandarma müda E fgan murahhası den ümitvardır Silâhların tahdidi konferansın - da Efgan muralihası heyetinin re- jisi olan Efgan elçisi Ahmet Han dün Cenevreden İstanbula gelmiş- dür Ankaraya gidecektir. Sefir dün bir muharririmize şun öylemiştir: “— Silâhların tahdidi konferan sınin tatil müddetinden istifade e- derek Ankaraya gidiyorum. Bir Cenevreye gideceğim. “Silâhların tahdidi konferansın- dan iyi neticeler alınacağını zan - nediyorum. Bu hususta nikbinim. Biliyorsunuz ki, İngiliz projesinin birinci kıraeti ikmal edilmiştir.. Üç temmuzda tekrar toplanılarak projenin ikinci kıraâtına başlanı - Tacaktır. “Karadeniz ve Çanakkale boğaz larmın silâhtan tecridine dair ka- yıtların kaldırılması hakkındaki Türkiye teklifi komisyona havale edilmiş bülünmüktadır. Biz, Tür - kiyenin noktai nazarına müzahe - | ret ettik, Zaten Türkiye, Rusya, EF ganistan ve İran bir çok meseleler de ayni noktai nazara sahip bülu - nuyorlardı. “Nadir Şah Hazretlerinin bira - deri olan Berlin sefirmizin katli hâdisesine gelin ir masum kanı akıtılmış bulunmaktadır. Bu katil arazi üzerindeki eskiden kalma! Köylülerle Resneli Osman Bey | arasındaki müdahele ve muaraza- Ahmet! Han | .silâhların tahdidin- tr. Ahmet Han 'bir Kaçgüne ka -İ&. kaç gün kaldıktan “sonra tekrar Iki köy ahalisi birbirin€ geçtiler... Bir toprak meselesinden ve bir m keme kararının tatbikinden çıka” ak yaralılar var ! hele etmiş, kargaşalık a İ zı kadınlar derece derece * | mışlardır. Bunlardan Hasan” İ di zevcesi Hacer Hanım, hi £ neye kaldırılmış, diğer ; nin de yaralarının kaç gün | tiğine dair rapor 2 ni zum görülmüştür. ( Bir taraftan jandarma 19. dan tahkikat yapıldığı gibi ; raftan da hâdise müddei vw” 7 ğe bildirilmiş, muayinlerde” (| hat Bey hâdise yerine gideri velki gece geç zamana kad” ii kikatla meşgul olmuş, eli Di nin ifadesini almış, gerek ri, gerek jandarmaları biref © dinlemiştir. ğj Hâdiseden dolayı tevkif © | miş kimse yoktur. Tahkikat? p kı ve etraflı surette devam İ mektedir. / Vali muavinine göf” Bu hâdise hakkında dün te müracaat ettik. Vali mus” Yi Rıza Bey şunları söyledi" | “— Selâhiyettar isdar edip icrasını vazif. ” murlara tevdi ettiği kararı? ve icrasına karşı fili m mukavemet gösterilmesi zabıtanın muavenetine vuku bulmuş ve zabıta mukavemetler bertaraf ed var tatbik edilmiştir. Hâdise bundan ibarettir“ , / , 4 / Perşembe 15 Haziran 21 Sefer Gün doluşu Gün batışı Sabah namazı Oğle'namazı İkindi gamazı Ağşam aman Yatsı samanı tense Yılın geçen günleri kalan 428 042 420 LAK 1645 10,42 Sad 20 160 "2 HAVA — Yeşilköy askeri ği aklen. verilen amullümasa güre : açık ve sakin olacaktır » yy” Dünkü sıcaklık en fazla 23, ie vere, hava tazyik 160 miliinet* RAN,YO ? Bugün ISTANBUL — gr 1830 Gremetem, 10 Frans r lemiş olanlara mdiisus) ay Bey ve arkanilağları — 20,80: if mall Hakkı bey, 2180 — rma ağ ve atkadanları — 22: Granikle”” itibaren ağame, borun, manti) Yarın ISTANBUL: 10'üra 19 n hanar. rsi / 20 ye iüntlar Saz, Möyerref * 2040 a kadar Osman enn (21 e kadar Hanınıkur heyeti j küdsr Gramofon den haberleri, f bâdisesi, vatana dönüp ©. sap vermekten korkan Vi bazı hainlerin tahrikile İ. tir. Bu cihet katilin kendi : den de anlaşılıyor. pi meti icap eden şeyleri le? 'Bu hâdise etrafında f* söylemeği doğru bülme”