ve ez Oo R Eskişehirde güreş Gençlerimiz her gün çalışıyor her gün ilerliyorlar Eskişehir mmtıkasının kıymetli güreşcileri mıntıka güreş heyeti reyisi Çelâl Beyle birlikte ESKİŞEHİR, — Mıntakamız spor klüplerinin amatör güreşçi - leri halkevlerinin himayesinde ve güreş heyeti reisi Celâl Beyin ne- zareti altımda muntazaman çalıştı- rılmaktadırlar. Çalışma yeri hal - kevlerinin spor salonudur. Çalış - © malar meraklı bir halk kitlesi ta - © vafından da büyük bir oalâkayla takip edilmektedir. Amatör genç - lerimizin bu yaz içinde İstanbul muıntakası güreşçilerile karşılaş - tırılmaları düşünülüyor. Dün de amatör güreşçiler ara - sında bir tecrübe ve teşvik müsa - bakası yapıldı. Bu müsabakalara Demirspor klübünün dört çift ve hava kuvvetlerinden bir çift işti - rak ettirildi. Güreşler çok ciddi ve zevkli ol- du. Amatör güreşçilerimizi ve mıntakanın kıymetli güreş heye - ti reisi Celâl Beyi hararetle tebrik ederim. Kendi aralarında çalışan genç - lerimiz cidden daha çok yardıma ve himayeye muhtaçtırlar. Her sa- hada durmadan çalışan Eskişehir gençliği büyük bir alâka ve kuv - vetli yardımlar beklemektedir. M. Şevket Bursadaki hadise Geçen hafta Bursadan © gelen © haberler Bursa stadında feci bir © hâdise cereyan ettiğini, bir hake - min döğüldüğünü ve seyircilerden bazılarının yaralandığını bildir - mişlerdi. Son gelen haberlere göre | Bursa halâ bu müessif hâdise et - © rafında heyecanmı muhafaza et - mekte, diğer taraftan adliyede tahkikatla meşgul olmaktadır. Ha- dise askeri lise ile san'atkârlar ta- — kımlarının karşılaşmaları esnasm- da olmuş ve son bir tahkikata gö- > re şu tarzda başlamıştır: Askeri — lise hâkim olarak oynuyor, bir sa ! yı da çıkarıyor. Bu esnada san'at- — kârlar takımına mensup bir oyun » “cu askeri lise oyuncularından bi - > yisine bir tekme atıyor. Hakem bu “nu görmüyor. Fakat tekme yiyen oyuncunun tekme atan oyuncuya erek, niçin tekme attığını sor - Sy unu görüyor. Soran efendi bu nada sorduğu efendinin fanilâ - amı tutmuş bir vaziyettedir. Bu -| “ un üzerine hakem askeri liseli o- oyuncuyu sahadan çıkarmak isti « “yor. Bazı münakaşalardan sonra iri min cezası tatbik (o ediliyor. Bir müddet sonra askeri liseliler hakemin değişmesini / istiyorlar. Hakem, ancak muallim Faik Be - ye yerini verebileceğini söylüyor. lallim Faik Bey diğer o klübe « mensup olduğu için askeri liseliler bunu kabul etmiyorlar. İşte bun - dan sonra iş çığırmdan O çıkıyor. © Hakem kendisine taş atıldığını id- “dia ederek vaziyeti alâkadarlara Gi tmak üzere oyunu bırakıp se - “ yircilere doğru (geliyor, gene bir rivayete göre bu anda talebeden irisi kendisine oyunun bitmediği- maçı niçin bıraktığını soruyor. ım Kadri Bey korkmuş ola - ki kaçıyor ve birkaç talebe kendisini kovalıyorlar. Diğer ta - — raftan san'atkârlar da hakemi da- yaktan kurtarmak için etrafını sa- a Bursada bir maç esnasında dayak yiyen hakem Kadri Bey rıyorlar. Bu esnada husule gelen hercümerçte birkaç genç yaralanı- yor. Bu müessif hâdise (etrafında dönen rivayetler çoktur. — Bittabi hâdisenin asıl hakiki şekli ve mü- sebbipleri adli tahkikatın sonunda | tamamile anlaşılmış olacaktır. Biz kendi hesabımıza küçük bir anlaşamamazlığın lüzumsuz ye « re büyümüş olmasından bir hayli müteessir olduk. Apollon mağlup Yunanistanın kuvvetli takımla” rından “Apollon,, bayram günle - ri, İzmire gelerek İzmir klüpleri- le yaptığı maçları bitirmiş ve mem leketine dönmüştür. Bu takım ge çen seneki bayramda da İzmire gelmiş ve karşılaştığı (o takımlı yenmişti. Fakat bu seferki gelisin- de eski neticeleri (o alamamıştır. Bayramın ilk günü Karşıyaka - Göztepe muhtelitile karşılaşmış ve berabere kalmıştır. e Yunanlılar bu neticenin (o yorgunluklarından doğduğunu söylemişlerdir. liknci oyun Altay - İzmirspor muhtelitile yapılmış ve Yunanlı - lar bu maçı 3 — 1 kazanmışlar * dır. Son maçta Apollon takımınmn İ lar, zararlı hareketleri için istifa- Zabıta ve adliye emr dl larla uğraşmıya hazırlıyan yerler Muhtelif sahalarda, insanlara zarar verici işler yapan adamlar, hangi va lardan ne şekilde istifade ederler ? Onları takip edecek adamlara, bunlar etraflı surette öğretilir .. Avrupanın bir çok yerlerinde bilhassa Almanyada (hususiyeti haiz bir takım enstitüler vardır ki, buralarda mücrimlerle mücadele » ye girişecek zabıta ve adliye men- suplarma, bu mücadelede kolay * ca muvaffak olmalarını temine yarıyacak şeyler öğretilir ve “cinai badiseler,, yahut “suç hareketleri, enstitüelri olarak (kaydedilen bu yerlerde, zabıta ve adliye men - suplarına öğretilen şeyler ,çok et raflı, çok şümullüdür. Bu enstitülerde yaptırdığı tet « kikleri neşreden bir alman gazete si, bu husustaki yazıya şöyle baş- İıyor: İlim ve fen İnsanlığa faydalı olmak için her gün bir yenilik gösteren ilim ve fenden, kötü yaradılışlı adam - de etmeyi düşünürler. Bunun bin bir misalini göstermek mümkün - dür. Muhakkak olan şudur, ki ilim ve fennin her sahasından, mücrim- ler, yapılması suç olan hareketle- rini yepyeni ve eskisinden daha kölay bir şekilde icra edebilmek hususunda, yardım görmeyi ister- ler. Ve bu yardımı elde ederek, i- lim ve fennin hakiki gayesinden çok uzak, aykırı işlerinde ona gü- venmek yolunu buldukları da şüp- hesizdir. Mihanik, kimya, fizik, tıp, psi- koloji... bütün bunlar, sırasına gö- re onların fena maksatlarını ko - laylaştırmıya da yaramıştır. Tabii! hiç'de böyle bir gayeleri olmadı - ğı halde... En çetin kasaları kırıcı âletler, en sert cisimleri eritici maddeler, yaktci şualar v. s. bunlarm müc - rimlerin elinde oynadığı tahrip e- dici rol, anlatmakla bitmez. Bu i- tibarla, bugünün zabıta ve adliye mensubu, eskisinden daha güç iş- leri başarmak, daha karışık mese- leleri halletmek vaziyetindedir. vaffak olmak için de, uğraşıcı ve| uğraştırıcı mücrimlerin, suç vası - taları, suç hareketleri (etrafında sadece umumi malümat sahibi ol- maları kifayet etmez. Bütün bu sa halarda derinden derine ihtisas €- karşısına Altay - e muh - teliti çıkmış, çok seri ve güzel o - lan bu maç 2 — 1 İzmirlilerin ga- lebesile bitmiştir. İlk golü Yunan- lılar atmış, buna biraz sonra Va - hap güzel bir sayıyla mukabele et- miştir. Muhtelit galibiyet sayısını ikinci devrenin sonuna doğru ve i Cemilin ayağı ile kazanmıştır. Gol On yaşına bastı Maruf sporcu Refik Osman Bey tarafından çıkarılmakta olan Gol spor mecmuası on yaşma gir- miştir, Memleket sporunun içinde dik- kate değer yazılarile ve (faydalı neşriyalile sevilen arkadaşımıza daha bir çok muvaffakiyetlei 8e- neler dileriz. iğ ! den bir resmin, en inatçı bir suç Başarma ve halletme işinde mu »; dinmiş bulunmalıdırlar. Dolayısi - le, zabıta ve adliye mensupları, daha faaliyetlerinin başında, e - saslı bilgi sahibi olarak mücadele: ye hazırlıyan enstitülerin ehemmi- yeti, çok büyüktür.,, Gazete, bundan sonra bu mües- seselerde öğretilen şeylerden uzun uzadıya bahsediyor: Neler öğretilir? “Bu müesssselerde, en tecrü - beli bir kasa hırsızının bir kasayı açmak, yahut kırmak için, hangi çarelere baş vurduğu, ne gibi â « letlere el attığı zabıta ve adliye mensuplarma birer birer izah e « dilir. Öyle, ki bunlardan biri, i - lerdeki mücadele (faaliyetinde, soyguna uğramış bir kasanm ya - nında şöyle bir durüvermekle, bu- nun ne şekilde açılmış olduğunu kestirir. Bu da tabii kendisine za- man kazandırdıktan başka, bu işi yapan kasa hırsızınm ne dereceye kadar tecrübeli olduğunu göstere- ceğinden, hemen sabıkalıların en kodamanlarının izine düşer, suçlu: yu, suç delillerini ortadan kaldır- ma fırsalını vermeden, Yakalar, Hatta, böylelikle çalınan O parayı tamamile tekrar ele geçirmek bi- ie, çok defa kabil olur. Bundan başka, bu müesseseler- de pratik olarak, izlerin takibi, gizli muhaberelerin: deşifre edi) - mesi, sahte paraların derhal sah'e olmıyanlarından ayırt edilmesi öğ retilir. Bir kalpazanın, gizli para imalâthanesinde nasıl çalıştığı an- atılır, Fotoğraftan istifade Sonra, ninayet Ohadiselerini meydana çıkarmakta © fotoğrafın oynadığı kolaylaştırıcı role dair i- zahat verilir. Meşhut cürüm hadi- selerinde, ilerde müstantiğin, ha - kimin işine yarıyacak fotoğrafla - rın nasıl alınınası lâzım geli'ji öğretilerek, ns lierle, “i ayet “0 rindeki vaziyeti gayet iyi tesbit e- luyu bile, itirafa icbar (edecek kuvvetli bir ispat teşkil © edeceği, göz önüne konulur. Kimyevi mü: rekkeple yazılan görünmez satır - ların, ne şekilde bir ışığa tutulun- ca, üzerlerine hangi mayi dökülün ce, bembeyaz kâğıt üzerinde be - lirdiğini göstermek, O baslıkaşına bir ders mevzuu olur. Uyuşturucu, uyutucu zehirlere, öldürücü zehir- | lere, sersemletici, boğucu gazlere ait izahatın, bütün teferrüatile ve- rilmesi, unutulmaz.,, Gazete, bu müesseselerin mü- zelerini şöyle tarif ediyor: Müze, nasıldır ? “Çok büyük, geniş, dört köşe bir salon.. Dört bir tarafta camekân- lar... Bunların içersinde ber türlü suç âletlerini görebilirsiniz. Basit, iptidai demir parçalarından itinalı işlenmiş, pek ince görünüşlü silâh- lara kadar, bütün suç âletleri.. Bunlardan ilk kısmı, mahdut dü - şünüşlü, kabasaba adamlar tara - fından yapılan şeylerdir. Sonun - cular, şeytani düşünüşlerin ifadesi birer silâh, ki çok kere hedefini şaşmaz. İlk kısımdakilerden daha tehlikeli silâhlar.. i “Suç hareketleri, ! bakan Meselâ, işte ancak 40 san” re uzunluğunda, kurşunkalem” dar ince bir maden parçası cu sivri ve içi boştur. Bir t8” da bir düğmeye benzer ufac! pak bulunur. Bir parmak kapak açılır ve bu incecik 9 parçası içindeki sipsivri, o K bir çiviye benzer. Vücudu deli çici altı milimetrelik çelik, 9) bi, yuvasından fırlamıya hai Başka suç aletleri Bunun yanında, bir sürü igi! i biçi” battal tabancalar, ucuna KW külçesi, yahut taş dikilmiş “ den, lâstikten yassı, kısa bakı” Bunlarla kafaya bir” li baston, şemsiye, eski baçlar... ruş, ölüme sebep olabilir. Başka bir camekânda, yüzükler, taşlar, saatler,... oyunlarda işe yarıyan iskamb ! gıtları.. Camekânlardan birinde ların suç vasıtaları bulunuyor» bir kitap kapağı, ki üzerinde makarışık bir yığın harf sır#” mış. Bunlar, kendilerince bili usullerle sırasına konulup, ” çıkabilen şeyler... Böyle isi kâğıtları da mevcut. Masa b da, oyuncu bir casus, ari duran arkadaşı casusa, bun çıp kapıyarak, talimat verebil i Üzcilertude bazı iyasctlerr. Sonra, bir camekânda şişe zehirler... Mavi, beyaz, süt b türlüsü.. Uyuşturucu maddeli eksik değil. Afyon, morfin, baş ve bunların okullanılm mahsus âletler...,, Gazete, “Cinai hadiseler,, enstitü müzesinde görülenlerden bir nı bu anlatışla gözönüne 4© şu mütalcayla yazısını bitiri$ Ibret verici manzar& “Bütün burada görülen insanın tüylerini ürp yor. Bu camekânlar arasındâ “İdi hareketsiz duran şeylerin i biri, evvelce hiç değilse bir mın hayatı, talii üzerinde | göstermiş, ya tam, ya da yaf” sir göstermiştir. Onları elle” tutanlardan çoğu, şimdi ya © parmaklıklar arasında çekiyorlar, ya öldürdükleri # | ler gibi ölmüş, kanun ve a€ liyle hayattan uzaklaştırılı luunyorlar. Müthiş fiillerin, akıtılan © rın, söndürülen ocakların ” rasını gözönüne getiren lardaki suç âletleri, vahşet tü ihtiras facialarını, sessiZ larile, kilit arkasındaki m lar gibi, fakat onlardan lı bir ifadeyle anlatıyorlar” retçi, onların bu ibret veril af ze salonunu kaplıyan kari çersindeki menhus parıl ürküyor, dehşetle irkiliyo”* ni dışarıya atınca, rahat yi görüp, ifade ettiği mi şünüp duyduktan sonra» işliyecek aJamlar var m* rayı görüş ve hatırlayı$» fıtri mücrimleri bile Li mekten meneder, gibi 8 Eer EE İl bir nefes alıyor. Acaba, bs a” FEz EEE FİREFE gr z F SEZER si