7 / ma AİR ae MR... m — e NM . ER n , 30 Mart1933 Büyüklere Masal: 3 amman 1 ba Bu işte perinin, cinin işi ne? Maa- lesef size hiç bir yardımım dokun- namıyacak. Bu sözleri duyunca, Âdem öy - le bir ümitsizliğe kapılıs kapıldı ki, olduğu yere düşüverdi. Peri, gitmedi. Oğlana acıdı. Periler, bir şey söylediler mi bir daha geri dön mezler. Onları kararlarından hiç bir kuvvet caydıramaz. Gündönerin O metaneti, Halicin dibinde ıslanmış ve yumuşamıştı. | Esmer gence yardım etmek istiyor» du. Elini tuttu, en tatlı sesile: — Güzel Âdem dedi, senin bed- baht olmanı istemiyorum. Ne olur: ! sa olsun, seni sıkıntıda bırakmıya- cağım. Yalnız sana nasıl yardım edeceğim? Tenayi yedi biçime s0- | kayım mı? Onu evvelâ ateşe, son- ra suya atayım, hapis edeyim, saç- larını dökeyim, çirkinleştireyim. fakir düşüreyim, çıldırtayım mı? Ama bütün bu zahmet değmez. Başka ne yapacağımı da bilmiyo- Tum, — Bütün bunlara lüzum yok. Mesütun, messut yazılmıyacağın: söyleyin. Fakat öyle inatçıdır ki, bunu ona inandıramıyacaksınız, — Kolay... Ona derhal imlâ öğ- retirim.. Perilerin bir hasletleri da ha vardır. Kendi bilmediklerini beşkalarına öğretebilirler. Tenaya imlâ öğretmeğe karar verdim. Adem, Peri kızımın elini hara - retle sıktı. Gündöner'dedi ki: — İstediğini yapacağım, yalnız bir kadını sevmek için, onun mu hakkak imla bilmesi lâzım olduğu- nu bilmiyordum... Bu pek mi lü - zumlu seydir.. 5 | .. Peri, tereddüt eder gibi görünü- yordu. Sonra, cevap almaktan kor- kuyormuş &*bi sordu: —Adem, Tenayı sevdiğine e - min nsisin?. Onu uzun, çok uzun zaman sevecek misin?, Alem, bu suale evvelâ şaştı. Sonrâ Tenayın çok genç, siyah saçlı, güzel kara gözlü olduğunu düşündü. Bir erkeği teshir için ne lâzımsa, her şeyi vardı. Fakat bu- na rağmen, birdenbire cevap ver- medi, ihtiyatlı davrandı: — Vallahi bilmem, dedi, bu - nu hiç düşünmemiştim. Düşün - mek için de hayli zaman ister, — Peki ama, bu zamanı ne va- kit bulacaksınız; eğer Tenayla ev- lenecekseniz, o zaman çoktan ge- lip geçti, — Hakkınız var.. Fakat benim de akıl danışmıya ihtiyacım var,. Her halde siz bana bu hususta a- kıl öğretebilirsiniz. İ j öpçatan Peri Yeni 15 kelimenin karşı- lıkları ve kullanılışları 1 — ÖZÜR: Anlatan : Selâmi izzet — Tamam.. İmlâ öğrendiğimi lanlıyorum. “Mesüt, de değil, / “Messut,, da değil. Sadece Mesut! İ Hanımefendi, tılsımınız beni ihya etti, Bugüne kadar udeba karışamıyordum. Buhdan ben de edip ve muharrir olaca - i gım.. Hem de öylesine olacağım, Kastamonide kullanılır) Kıranda bir kişi göründü. 3 — UHDE: Üste almak Kişi yapacağı işi üslüne almalıdır, Yapamıyacağı işe giren adam sonun - da gülüne olur, 4 — UKDE: Düğüm, dokunmak Geçenlerde çıtlattığın söz içimde düğüm oldu. Zavallının hali içime do- kundu . 5 — ULVİ: Yüksek Ziya Gök Alp'ın Türk milleti için yüksek dilekleri vardı. Şimdi sağ ol - saydı bu yüksek dileklerin hakikatleş- tiğini görürdü. 6 — UMDE: Ana C. H. Pırkasının ana fikirleri; Cümhuriyetçilik, milliyetçilik, halk- çılık, derletçilik ve lâyıklıktır. 7 — UMUM: Hep, bütün, to - pu Hep birden geldik. Bülün alacaklı. lar geldiler, Artık çok oluyorsunuz topunuzu kapı dışarı ederim ha! 8— UNSUR: Asıl Beki zamanın bilginleri dünyayı dört asildân kurulmuş sanırlardı. 9 — UNVAN: At, san, unvan arasına | böyle lil ki onlara doğru telâffuzu ve im -| lâyı öğreteceğim. Genç adam öyle coşmuş, öyle! sevinmişti, ki aşkını bile unutmuş- tu. Gündöner: — Daha işim tamam olmadı, dedi, daha yapacağım var. Şimdi sıra nişanimızın. Bana Tenayı takdim ediniz, — Görmeden olmaz mı?. — Hayır, muhakkak görmeliyim ve tılsımlı değneğim ona da değ-| meli. Adem başını salladı: , — Şimdi hele Tenayı bir tara- fa bırakalım. — Nasıl olur?. — Bırakalım. Siz bana öyle bir büyük iyilik ettiniz ki, size karşı medyunu şükran olduğumu gös - termeliyim. satmak (caka) — Evet ama, nişanlmıza da Adsiz, sansız bir adamım, Caka yap- muhakkak imlâyı öğretmeliyim. | ya bana, Haksızlık etmiş olurum. — Hayır hayır; müsaade edi- niz de size medyunu şükran ol « duğumu tekrar edeyim ve size böyle teşekkür edeyim... Adem, sıkı sıkı o Gündönerin boynuna sarıldı. Uzun müddet sarmaş dolaş kaldılar... —, Evvel zamanda, Gündöner pe- ri, böyle bir şeyi imkânı yok ka - bul edemez, mâni olurdu. Bir za- man, böyle bir muameleye maruz kalınca, karşısındaki erkeği Ofin- cancı katırr sekline soktuğunu ha- tırladı. Fakat bu ılık ilkbahar gecesi.. Gencin sıcak kolları onu hayrete düşürmüştü., 10 — UZUV: Parça, el ayak, Deniz ticareti Türk iktisadının bir parçasıdır, Lâvrens Entellicens ser - visin eli ayağıdır, Doların düşeceğini daha evelden haber aldı çünki onun bankalarda e- di vardır. 1 — ÜCRET: Gündelik, ay- hik, yallık, iş'geliri; kira, Gündeliğim bir Ilradır. Ben aylığı- mı memurlar gibi ay başında almığo- rum, Hem onlardan daha çok vergi veriyorum hem de param bir ay son - ra cebime giriyor. Butarlanın yıllığı sandığınızdan daha azdır. İşin para ile ödenen gelirine ücret denir , Bu evin kirası 25 liradır. 12 — ÜLFET: Tanışmak, alı- mak, dostluk, iyi konuşma, Adını Söylediğiniz adamla tanış - mam ki, isteğinizi yerine getirmek için kendisine bir şey söyliyeyim. Bir türlü eve erken gitmiye alışama dım Dostluğumuz yok. Tatlı konuşur bir adamdır. 13 — ÖRFİ; Örfi (Istılah) 14 — USTAT: Usta Ömer Seyfettin edebiyatın büyük bir ustası idi, 15 — UZLET: Yalnızlık Gönül çekenler yalnızlıktan hoşla - nırlar, Onun için kuytu köşelere çeki- | Başını Ademin omuzuna daya- mış, bir peri gibi değil, 16 yaşın- da bir genç kız gibi titriyerek mr- rıldandı: — Adem, Adem.. Doğru bir $ey yapmıyoruz... Söyle, yaptığı -| mız fena bir şey değil mi?, Ve, biçare peri, dokuz yüz se- nedenberi, yer yüzünde neler olup bittiğini düşünüyordu. Birdenbire, evin, bahçeye ba - kan pencerelerinden biri açıldı., Gündöner kulaklarına kadar kızardı. Periler Peri olalı, hiçbir peri böyle kızarmamıştı. Utandı. ğın belli etmemek için, bir iç ge- girip dedi ki: — Haydi, şimdi size imlâ öğre- teyim, Değneğini genç adamın alnma dokundurdu. Fakat o kadar heye- canlıyadı ki, tılsımı şaşırdı. Ademin çenesinde bir boynuz çıktı, kulak. ları, fil kulağı gibi yelpazelendi. Peri özür diledi: — Affedersiniz, yanıldım. A - ma merak etmeyin, bir saniyede düzeltirim. Üfledi, tılsımı ters kullandı, A- Tenay, pijamasını giymiş, balkona | dirler. çıkmıştı. Öğütlerimin sende iz bıraktığına Endişeli görünüyordu. Fera ..s Peri: | IT.D.T. Cemiyeti mer- — Eyvah, dedi, Tenayın ağa »| kezinde faaliyet beysini uyandırdık. Oldu mu bu ANKARA,29 (A.â.)—T.D. ya?. T. Cemiyetinden: T. D. T. Cemi- Perinin başı halâ Ademin omu- | yeti umumi merkez heyeti bugün zundaydı. Yerlere kadar sarkan | Maarif Vekili Dr. Reşit Galip B. saçları, ay ışığında, pırıltılı bir a- | in reisliği altında Rusyadan gel- kan suydu tıpkı... İ miş olan dil bilginleri Pr. Marr ve Tenay: i Samoiloviç or olduğuhalde top: : ” lanarak her iki Profesörün dil ça- — Olur değil, dedi, AHN Serel BA te ay ira lışmalarına iştirak tarzları hakkın : e da konuşulmuştur. buna tahammül edemem işte,. Bu müzakereye yarın da saat 17 Balkondan içeri girdi. de devam edilecektir. Bundan son İçerde, çat, pat açılıp kapanan | ra umumi merkez heyeti umumi kapılarım sesi duyuldu. dem, adam şekline girdi.. Sonra lâzimgelen tılsımı okudu. Adem bir müddet sersem gibi duraladı. Sonra heyecanla haykır- dı; kâtip Ruşen Eşref Beyin reisliği Peri, Ademe daha sıkı sarılı «| altında müzakereye devam ederek yor, Ademin korkusu artıyordu. . | dışarıdan ve kollardan gelen kâğıt — Adem, acaba Tenay bize da. | ları gözden geçirmiş, bunlar hak- rılacak mı?. kında icap eden kararları vermis” (Devamı var) İtir, t i iz 2 —UFUK: Kıran (Kütahya, eği dılar, Senin cezanı bu defalık geri ki dum. TEDİP — Uslandırma Türesiz iş görenleri yasalar ı dirir. TEEMMÜL —Düşünüp İşin sonunu düşünüp ta yapma aldanırsın TEENNİ — Yavaşlık, ağır da ranma, yapyalı (Lehçe) İşinde ağırdavran ki, başa: TEESSÜF — Acıma Sana acırım beni aldatmağa ça yorsun! il TEESSÜR — Tasalanma Mehmet Nurettin Beyin bulduğu karşılıklar TABİ — Bağlı, uyuntu (Lehçe- tüllügat) TABUT — Tabut TALİ — Orta, ikinci TARİH — Tarih TECİL — Geri koyma TEDİP — Bastırma, uslandırma TEEMMÜL — Düşünme TEENNİ — Ağır alma, yavaş - ma TEESSÜF — Yazıklama TEESSÜR — Gücenme, acinsın- <a ma Kardeşimin — tasalanması TEESSÜS — Kuruluş üzüyor. TA TEHİR — Geciktirme, koma, TEESSÜS — Yerleşme, Geri bırakma ma V TEKİT — Kuntlama, pekiştir./ 7.0.7. 6; 47932 de kuruldu, me TEHİR — Geri birakma, Viko; TELİF — Bitiştirme (Türkçede | ma, geciktirme Beni işimden gücümden alıkoj Sakın bu işi geri brakma. Yi karşılığını geciktirme, t TEKİT — Sağlamlaştırma, ye nilenme ; Buyrultu tel yazısı ile de yenil Sözünü işi ile sağlamlaştırdı. kitap manasına gelen bitik te bu köke bağlanabilir) TEMİN — Sağlam bindirme (Lehçei Osmani) TESİR — İzetmek, yeretmek Kadıköy lisesi hocalarının | buldukları karşılıklar o! Tejir.. Uzlaştırma, barışt TABİ — Uyar, bağlı ma, yazma vi ş Ben bu işle sana uyarım Anlamak | o Aranızı uzlaştırmağa geldim siz hi anlı iledir. tâ kavga ediyorsunuz. m Tür Sal Bu kitap çevirme değil yazmadır , Ölüyü salından çıkarmadan göm « TEMİN —Korku giderme, in düler . dırma, sağlama bağlama Korkusunu gidermek için çok TARİH — Tarih . tam bir türlü inandı di TECİL — Gerikoyma, sontaya | gu işi sağlamabağla sana he ister - j atma sen veririm. ç | 2 doğumlular bir yü sonraya atl-| O TESİR — İz bırakma | Mimar Sinan günü Mezarı başında yarın yapılacak ihtif Bugün mekteplerde anılacak Yarın büyük Türk sanatkâr: mi- | 2. — Halkevi, Güzel mar Sinanım © yıldönümüdür. Bu kademisi, Türk Mimarlar münasebetle her yıl olduğu © gibi| Milli Türk Talebe Birliği ve yarm da büyük mimari dâhisinin istiyenler tarafından çelenkler hâtırası anılacak, merasim yapıla- | nacaktır. Halkevi namına caktır. Yarın yapılacak olan bu me | Nami Bey söz söyliyecektir. rasimin programı hazırlanmıştır; 3. — Ayni gün saat 16 da program şudur; : kevi merkezinde Mimar Ken in vi a .İ tarafından bir konferans “istanbul Halkevi Beisliğinden: çek: ve bü kofarana giz Büyük « Türk mimarı Sinanım | ekrar edilecektir 345 inci yıldönümü bu sene de a- 4, — Bugün (perşembe) şağıdaki program dairesinde ya orta ve ilkmekteplerde mi pılacaktır. Bütün yurtdaşların gel- tarafından talebeye Mimar $ meleri rica olunur. hatırlatacak ve tanıtacak 1. — İhtifale iştirak edecekler söylenecektir.,, aş tam saat 14 te Miamr Sinanın me-| o Yarın Edirnede ve Trakyada e zarı başında bulunacaklardır. a ihtifaller yapılacaktır. | Üsküdar tramvayları ) hissedarları Üsküdar Tramvayları hissed ları bu sabah Usküdarda şi binasında senelik © toplantıları yapacaklardır. Toplantıda şirki bir senelik hesapları tetkik o caktır. Baroda bugünkü mühim toplantı İstanbul Barosunda bugün öğle- den sonra umumi toplanti yapıla- cak, istifa eden birinci ve ikinci reislerle inzibat meclisi azaları ye- rine yenileri seçilecek, ruzname ve yeni başka işler de görüşülecektir. | —— İ Bir idman yurdunun e ye elm Reisicümhur M. Ruzvelt devlet) 7 Hisan cuma günü memurlarınm maaşlarında yüzde | alp şenfoatina bir saylı on beş nispetinde tenzilât yapıl - verecektir. Çaya biz çek ması hakkında emirnameyi imza. | davet edilmişlerdir. İ lamıştır. Bu emirname bütün dev- emme | let memurları, Ordu, Deniz, Hava | Bir amele elini kaptı kuvvetlerine de şamildir. Karaköyde Ergenekon sin» Reisicümhur beyanatmda 1928 | de matra fabrikasında çalışan Ze: denberi Amerikada hayat pahalılı- | ki Efendi çalışırken elini m a ğımın yüzde 21,7 derecesinde düş- | ya kaptırmış ve parmağı tüğünü söylemi - WE) , dn ik 5 ğ Amerikada memurların maaşları kesiliyor