30 Mart 1933 IŞARETLER ği “. Apokalips'in dört suvarısı Paris, Londra, Varşova radyoları muş bir halde. Hepsi antenrlerini bir sağır kulak gibi biribirlerine u- zatarak biribirlerini dinlemek isti- yorlar. Radyo antenleri odertli, dertli sağ gözü seyiren adam gibi bir kötü haber bekliyorlar, eş Berlin, Roma, avadise susa- “— Milletler Cemiyeti ne oldu? “—Zavallı Mançuri de gömüldü Romada fraklı bir Papa var. merhu mun “istirahati ruhu” için Roma katedralinde yapılan âyine riyaset etti, # Papa dedi ki: “— Dünyaya nizam vermek, an. cak dört rahibin hakkıdır. Romadan çıkan bu ses 1933 te » # harpten eveline, daha insaflı olur- | tak, en yakmı Lokarnoya dönüş- tür, Dörtler sözü, bana Apokalips İn dört süvirisini hatırlattr. *» Romadan çıkan (o Apokalips'in dört süvarisi Blasko İbanez'inkin den daha doludizgin ortalığı sar- mak istiyor. Devirler başlarken ve biterken hep doğum ve ölüm ağrıları çeki- Yor, Ağrısız doğum, normal bir do- ğum değildir. Çöken bir medeni- Yetin bir kalp sektesi ile yıkıldığı Zörülmemiştir. Onun için medeni» Yetlerin ölümü de büyük acılarla doludur. Dö: Bir ölümün ha Deri var. Bu ölümün seyrini kay- deden doktor şunları yazacaktır: , 1919 da Versay sarayında ih tiyar Klemanso Cermanyayı bir o- dalık gibi evinin bir köşesine ka Padı, ihtiyardan bir | çocuk oldu. 'U çocuğun adı Hitlerdir. Hitlerin politikada lemansodur. Bu çocuk bağırıyor: Bana mal satacak bir dükkân, Bana ham madde getirecek bir tarla, Bana Bir palabıyıklı, çizmeleri Tüğan İmparator lâzım. » # » özbabası Atlas kıyılarında işçi gömleği- Din üstüne sıramlı Lord Abası gi- Yen bir ihtiyar bu sözü işitti, Roma da göklere bakıp bu ne- den benim değil, denizlere bakıp neden benim olmuyor diye mı- İdanan; haritalara bakıp bakıp İçlenen sivil Napoleon, Hıristiyan pe Alpların ötesine baktı dedi “— Gel Klemansonun oğlu, gel xd Abalı dostum, O gel sen de pların ötesindeki övey kız kar- *ş.. Hepimiz bir olalım, şu köh- dünyaya nizam verelim.. İhtiyar dünyaya nizam... i Değil dünyada Avrupanın için- e ti, k k ikleri, ve kasasındaki altmla- kime emniyet edebilir? Fakat asıl gözlerini açması lâ- tin olanlar, dünya çıkmazları için hâlâ insanlıktan, o bâlâ aşk ve gi ile insanların mes'ut olabi- lerine inananlardır. akt dünya yürüyor, müstem- ler krmıldanıyor.Bu defa Apo- bile bir gürültü patırtı uyandır. ! Övey kız kardeş (o kanmıyor. İ saportla Atinaya gitmesi etrafın- İ | Liman şirketinde Kooperatif | Bir sene içinde neler yaptı? İstanbul Liman Kooperatifi u- mumi heyeti dün öğleden O sonra senelik toplantısını yapmıştır. jnesindeki çalışmasını gösteren ra por okunmüğtur. Bu rapora göre (o bir sene evel 5981 lira ile işe başlıyan koopera- tif, bir sene içinde (o sermayesini 13.972 liraya çıkarmıştır. Hissedar İ yekünu da 245 ten 262 ye çıkmış- tır. Kooperatifin bir sene içindeki kârı da safi olarak 1543 Jiradır. Rapor kabul © edildikten sonra yeni idare meclisi azalıklarına Re- şat, İrfan, Refik, Faruk, Kemal B. ler seçilmiştir. Mürakipliğe de Ziya ve Necip Beyler seçilmiştir. İdare meclisi a- i zalarma yardım etmek üzere bir de mübayaa komisyonu seçilmiş- tir. Beş zattan mürekkep bu komis- yan idare meclisinin emrinde çal şacaktır. Bundan sonra senelik adi top- lantıya nihayet verilmiş beş daki- | kalık istirahatten sonra fevkalâde bir toplantı yapılmıştır. Bu toplaptıda 8 madde değiş- miştir, Değişen maddelere göre şimdiye kadar yalnız Liman Şirketi. azalas rından olan ortaklar bundan sonra hariçten de olacaktır. Haliç Şirket zarar etttiği! için çalışamıyacak Haliç Şirketi hissedarları (odün toplanmışlar, şirketin bir senelik hesaplarını gözden geçirmişlerdir. Hesap tetkiki neticesinde (Haliç Şirketinin 932 senesinde 23.400 li- ra zarar ettiği anlaşılmıştır. Şirke- tin yolcusu 931 senesine nazaran 90.000 kişi azalmıştır. Bu vaziyet karşısında hissedarlara (o temettü dağıtılamadığı gibi yeniden bazı kısımlarda tasarruf yapılmasına | karar verilmiştir. Şirketin bu sene de belediyeye vermesi icap eden | hisse de verilemiyecektir. 931 se- j nesindeki hissesi de teciledilmiştir. Bu hâl karşısında şirketin çalışa- mıyacağı anlaşılmaktadır. e Şehir Meclisinin cumartesi günkü top lantısmda Haliç Şirketinin vaziye- ti de görüşülecek ve şirketin zara- rmın önüne geçilmesi için ne ya- pılmak lâzımgeleceği de düşünü: lecektir, ——— m Matmazel Şor tahkikatı Matmazel Tina Şor'un sahte pa- da açılan tahkikat ikinci şube ta- rafmdna bitirilmek üzeredir. Ev- | rak bugün, olamazas (o cumartesi günü adliyeye verilmiş bulunacak. tır. kalisin dört süvarisi bakalım nere- lerde şahlanacaklar ve hangi ka- yada alınlarını kayalara çarpacak- lar? Sadri Etem Evvelâ İdare Meclisinin 932 se- | Kâr yokmuş (Geçen sene içinde Havagazı şirketi de, hisse dağıtamıyacak ! İstanbul ve Kadıköy havagazı (Sat Gazel) şirketi hissedarları dün Beyoğlunda Metro hanımda | toplanmışlardır. İçtimada eski idare meclisine ilâveten seçilmiş olan Yusuf Mü - | nir Beyin intihabı tasdik edilmiş, senelik faaliyet raporu okunarak tasvip olunmuştur. Cevdet ve Saim Beyler de mürakipliklere seçilmiş- lerdir. Havagazı şirketinin geçen sene kârı olmadığından hissedar - larma temettü dağıtmamasına ka - rar verilmiştir. Eski Terkos hissedarları Tesisat ve şebekesi Belediyeye | devredilmiş olan eski terkos şir - ketinin alelâde senelik hissedarlar içtima dün yapılmıştır. İçtimada bilânço ve kâr ve zarar hesabı tet- kik ve kabul edilmiştir. Terkosun hissedarları 24 Nisan- da fevkalâde olarak toplanacak - lar ve şirketin tasfiyesi işini ko - uşacaklardır. Elektrik şirketi hissedar- larının toplantısı İsanbul elektrik şirketi hissedar- lar umumi heyeti dün saat on dört buçukta toplanmıştır. İdare mecli- sinin, şirketin senelik faaliyeti bul edilmiş ve Hasan Tahsin, İs - mail Hakkı, Tevfik Amir Beylerle M. Bârriat, M. Cüinet yöniden'ida re meclisi azalıklarına seçilmiş - lerdir. Reşit Saffet ve Sezai Beyler de mürakipliklere intihap edilmişler - dir. Elektrik şirketi bu hissedarla - rına hisse başrna 12 İsviçre fran - gı 50 santim kazanç dağıtacaktır. Alay köşkünde Halkevinin güzel san'atlar şu - besi merkezi olan Alay köşkünde bu akşam bir topluluk yapılacak - tır. Bu toplulukta Refik» Ah- met Bey tarafından “Bizim istediğimiz edebiyat,, mevzulu bir konferans verilecektir. Halkevinin temsil şubesi tarafından yetiştiril- miş olan amatörler “Talie sual, i- simli bir perdelik bir piyes oöynr yacaklar, Garp musikisinin güzel parçaları çalmacak, şiirler okuna" caktır. VAKIT Gündelik, Siyasi Gazete İstanbul Ankara Caddesi, VAKTT Yurdu Telefon Numaraları Yazı İşleri telefonu: 24379 idare telefonu O £ 24370 Telgrat nâresi; Istanbul — VAKII Posta kutusu No, 46 Abone bedeller Türki 140 ww . ©. Saneli*: ilân Ücretleri: Resat ilânlarn bir satım 10 Kuruş Ticar iânların bir satırı 19,5 Kuruş Ticari Wânların bir santimi 25 Kuruş Küçük İlânlar : Bir detası 20 iki defamı 80 9ç defam 68 dört defası T8 ve on dafam 100 kuruştur. Uç aylik Mn verenlerin bir dafâm mecca mendir. Dört satırı geçen Dünların fazla satırları bey kuruştan hesap edilir. hakkındaki, raporu okunarak ka-| iHapsini bitirdiğin- den gitmek istiyor! Avrupaya bin tane Türk altını kaçırmağa davrandığı sırada ya- kalanan Avrupa ekspresi şefi M. Marsel Pillo, İstanbul üçüncü ce- za mahkemesince, hakkında bir sene hapis ve bin Türk altınmn müsaderesi kararı verilerek ceza- | landırılmıştı. Karar, temyizden bozulmuş o- larak gelmiş, yeniden muhakeme sırasında, suçlu, 300 lira kefaletle serbest bırakılmış, bu sırada ceza» sı altı aya indirilerek yeniden mah | küm edilmiştir. M. Marsel Pillo, O bu altı aylık! | müddeti mevkuf olarak tekmille- İdiği kaydile alâkadar dün bir istida vermiş, Avrupaya gitmek üzere müsaade istemiştir. Hakkındaki son (o mahkümiyet kararının temyiz edilip edilmediği tahkik edilmektedir. Temyiz edil- memişse, muhakeme masraflarını makama vermek şartile, Avrupaya gidebi- lecektir. Temyiz edilmiş olursa, O karar, henüz kat'ileşmediğinden, temyiz | neticesine kadar, gitmesine imkân i yoktur. Diğer taraftan kaçırılmak iste- nilen bin Türk altını müsadere e- dilmiş bulunmaktadır. Bir tramvay Otobüsle çarpıştı, iki yaralı var Dün Ayasofyada bir kaza olmuş | bir tramvayla bir otobüs © çarpış- mışlardır. Çarpışan arabalar OE- dirnekapı » Sirkeci hattında işli. yen 52 numaralı araba ile Bakır- köy - Sirkeci arasında işliyen oto- büslerden birisidir. Çarpışma bir hayli şiddetli olmuş, (o tramvayın camları kırılmış ve (yolculardan Necile isminde bir hanımla bir bu- çuk yaşmdaki çocuğu Fikret yara- lanmışlardır. Mecruhlar hastaneye kaldırılmışlar, vatmanla şoför hak kında tahkikata başlanmıştır. Damgasız ekmek beledi- yece toplattırılacak Son günlerde bazı fırınların pi- şirdikleri ekmeklerin altına etiket koymadıkları görülmüştür. Beledi ye, francala ve ekmeklerin hangi fırını malı olduğunu bilmek için | | belediye mühürile fırmın adı, dai- renin ve fırının numarasını göste- | rir etiketlerin muhakkak ekmekle» re yapıştırılmasını, aksi halde eti- ketsiz ekmeklerin © toplanmasını dün bütün şube müdürlüklerine İ bildirmiştir. gra rr i 15 Yıl Evelki VAKIT : veee erer maruu saa se Besamtaaesera Nema SEY, 30 Mart 1918 — Hayraboludan bildirildiğine gö - re yirmi dört saallenberi kar yağmak tadır, Kar şimdiye kadar bir meire kalınlığına miştir — Kum bugün bir tüccar ta- rafından 16 ku: kömür tevzi edile. ceği matbaşmıza verilmektedir, | akn ğa SOHBETLER | Şair ve fikir Geçenlerde, kıymetli arkadaşım Sadri Ethem, “Şair ve Fikir,, baş- lıklı yazısında: “Şairle fikir, bizde gece ile gündüz, yazla kış gibi bi- ribirinin zıddıdır,, diyor ve yazı - smı şöyle bitiriyordu: “Sanat, in- san ruhunun daima boş olan tara- fını dolduran bir denizdir. Teşbih, istiare, aşk boşluğunu doldurduğu gibi, fikir, düşünce ihtiyacına da İ o cevap veriyor. Sanatın üstünlü - ğü buradadır. Aç ruhları doyur « mak, sanatın vazifesidir. Onun için, Türk şiirinde, fikire doğru bir akm var.,, Sadri Ethemin sözleri çok doğ- rudur,. Bizde, edebiyatla meşgul olanlar, bilhassa şiir vadisindeki fikir yoksuzluğunu pek iyi görmüş lerdir ve maalesef bu fikir yoksuz luğudur ki, bizde, edebiyatın kıy- metini düşürmüş, şairliği — açık söylemekten çekinmiyelim — ser « serilikle müsavi kılmıştır. Çek uzaklara gitmiyelim, otuz otuz beş sene evel, şair, uzun yağ h saçlı, üstü başı pejmürde, süne » pe, kafasız, boş bir adamdı. Şair, kaside yazıp, methiye karalayıp para toplıyan veya hicv edip intikam alan bir mesleksizdi, Şair, yavaş yavaş mehtabın, gü“ lün, denizin, sahilin hayranı ol - mıya başladı. Şair süslendi, saclarmı yıkadı, kestirdi, hattâ cebini de doldur - mıya başladı. Fakat kafasını dol » duramıyordu. Gözü halâ, gök yü- zünde ay, yer yüzünde maşuka, de nizde “Servi simin,, arıyordu. Yıllardır, “Gel bu akşam da ser beser güzelim, ihtizazatı leyli din- liyelim,, — “Bir kanlı gül ağzımda ve mey kâsesi elde...., — “Kena- rı aba dizilmiş, süküt ile bekler... Pür hayali leylekler...,, gibi sözler dinledik, okuduk. Fakat bütün bu sözler, boş olan larafımızı doldu - ramıyordu. Bu boş dimağların mahsulleri, düşünce ihtiyacımıza cevap veremiyordu. Halbuki sa - natın üstünlüğü bu ihtiyaca cevap vermesidir. İşte, sanattan bu cevabı, şimdi almıya (başladık. Yaşar Na- bi fikrini, şiirde bakınız ne güzel söylüyor: RÜYAMIZ Güneşten bol ışıkla aydınlanmiş geceler yor meydanlara. y geceler Bu belki bir rüyadı Yıllarımız asırla ölç Eu belki bir rüyadır, Rüyaları par ka Genç, ülkülü şairin rüyası ile, fi tarihinde: “Belki bir gün sen be- nim olursun, rüya bu ya!.,, diyen adamın arasında ne büyük bir fark var değil mi? Artık, Türk şiirinde fikire doğ- ru bir akın var, Bu akının başın - da Behçet Kemali görüyoruz. Ka- İemi kalem, göğsü kalkan, bu genç akıncı Nedimin: İşte Wp çifte kaş Yürü gel s diye, sevgilisi ile gittiği yerden Yahya Kemalin: Cetveli #imin kenarmdan bu âvazm Kemal, Kopdu sermestli tarap kirdenbire Mahârdan?, diye inleyip feryat ettiği bu de - re boyundan, bakınız nasıl geçi » yor: NÖ istedim elimi saçıma daldırmayı Ne gezdirdim Halli mermerde &dım adım., Ne andırdım yokluktan köpürmüş Patranayı Ne Yahya Kamal gibi vuruldum, afalladım... Sr VE ok ayrılık gayrıkş (Devamı 6 mer sayıfnda) Selâmi izzet g a â İşte mükl: istemem;