28 Şubat 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

28 Şubat 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- a — e er ; Balkan Devletleri ne halde ? —2- Yazan: Edouard Helsey Bu bir his meselesi olduğu ka- | miş değildir. Bilâkis, her gün bir dar, bir nüfuz ve bir mevcüdiyet |takımi hadiseler, birçok havadisler meselesi de idi. Dar bir arazid:| meseleyi bararetlendirmektedir. fazla nüfusile sıkışmış olan İtal « Bir gün, bir havadis çıkıyor ve ya, bu araziyi, tabii birer müstem- | küçük itilâf devletlerinin yeniden leke telâkki ediyordu. Onün için, | bir anlaşma yaparak daimi bir ko- bu yeni nizamı kabul etmedi, ve | misyon tesis edeceklerinden bahse AZ VAKIT Iktısat Haberleri oO| ihraç ettiğimiz ' üzüm miktarı İzmir Ticaret Odasından gelen İrem (Baş tarafı T inci saydada) raflarını almış ve bunlar Athina - ika Nea'da intişar etmiştir. Bin - bir rapora göre mevsirı başlangı * dikleri stomobili Mabmizel Şer £ cından iğibaren 15 Şubata kadar dare Meesiayi Fazla süz gel e Ş muhtelif memleketlere 48, 8l6,992 | giden dolayı kondisme bası ii kilo üzüm ihraç edilmiştir. taratta bulunan polis memuru kızım, zabıtaca aranmakta olan genç kız olduğunun farkma var - marnıştır. M. Papas, Matmazel Simiriotis En fazla ihracat yapan memle- ketler, Almanyaya 23 milyon, İn -! gilisreye 19 milyon. İtalyaya 3,5! milyon kilodur. birçok anlaşma teşebbüslerine rağ | diliyor. (*) Bir başka gün, bu tç| men, İtalya ile Yugoslavya arasın- da şiddetli ihtilâflar baş göster. di ve muntazaman da tekerrür et- ti. Musolini, birçok defalar, mua- hedelerin yeniden yapılmasını tek. lif etti, tatmin edilmemiş bir galip olduğu halde, merarelini, mağlâp larınkilerle mağlübiyet eserlerini silmiye uğraşan Almanlar, Macar- | lar ve Bulgarlarla birleştirdi. Ve zaman zaman, havada büyük elek. trik cereyanlarile dolu bülutlar gözüktü. » 5 ş Geçen teşrinisani aymda - M.| Vickham Steed isimli meşhur bir| ingiliz gazetecisi, çok e mkaale neşrediyordu. M. Stesd bir gocuk değildir. Kendisi, hiç te bir mizah gazetesi telâkki edilmiyen, “Times,, gaze - tesinin başında Bulunmuştur. Bü - tün Avrupa payitahilarında uzun müddet kalmıştır. Simdiye kadar, hafif meşrep hiçbir yazısına tesa düf edilmemiş olen bu muharri - rin #6n yâzısına da ehömmiyet vermek mecburiyeti vardı. Binse- nalevh ona inanmak icap «d m bir du. Bakımız, ne yazıyot. M. Steed'e yöre Italya, Ak manların delâletils, Macaristan Bulgaristanla bir misak yapınıştı Bu misaka göre de, harplerden,| herhangi bir vasıta ile olursa ol - sun, Dalmaçya, Hırvatistan, $l4 - ven memleketi ile Bosna, Mardek alınacak, Römanyadan Trensil » vanya, Bokovina ve belki de Ba sarabya alttacaktı. Bütün bu pir çalarla bir Tuna fedetasyonu ya“ pilgeak, bu federayon Italyan kontrolu altinda bulunarak, gsr' kalan Avtupa #mitletleri aleyhine, Avusturya ve Almanya ile bera | ber, geniş bir gürmrüle itikadı ya pılacaktı. E İtalyanın tkzibine rüğmel, Steed,, in makalesi, iktisadi buh: ran dolayısile daimi bir kaynaş « ma halindö bulunan sarki ve orti Avrupada büyük Bir akis uyandır. di. Bilhassa Yugoslavlar kaşlarını çattılar, Sırplarla pek iyi anlaşa « miyan Hırvatlarla Slovenlerle he- men dabili ihtilâflarını unutarak İtalyaya karşı pençelerini göster. diler. İşte Troğuir aslanları hadisesi bühün Üzerine patladı, ve Kemes akabinde Stinj'de ayni hâdise tek. yarlandr. Venedik aslanlarını tah- kir, Römüya karşi meydan oku - mak demekti, Mötbüat möseleyi alevlendirdi. Faşist hatiplerinden en calâhiyet- tarları nutuklar s5ylediler ve hizi zat Musolini bünu © proteslo etti, Buna, Yuğotlav harisiye nazırı Mösyö Yeftiç cevap verdi ve dedi ki: - Biz Italya ile dostane müna- sebat idame etmiye karar vermi « şizdir. Yalnız, anlaşalim. Biz, iki büklüm olmüş bir tarzda, Veya kollarımızı kavuşturmuş bir hal- de bir siyaset takip etmek istemi yorus. o * s Bütün bu şayinlar teskin edil - | likeli zamanlat geğiriyor aze eye devlet erkânhartiyelerinin tep- | landıkları, bunlara Polonya erkü- | nıharbiyesinin de iştirak ettiği bil- | diriliyordu. Ve yahut İtalyan Ma -| sar ve Bulgar asköri mümessilleri Budapeştede toplandı haberi ve - riliyor, Bresciadaki İtalyan silâh fabrikalarının müstakbel #üt - tefikleri için silâh yapmıya başla: dığı bildiriliyordu. Müddeti bitmiş olan İtalya - Romanya dostluk muahedesi, bir kaç gün içinde yeniden yapılacak tı. İmza günü, tehir edilmişti.! “elya, bu yeni muahedeye kati bir bitaraflık maddesi koymak is:| tiyormus, Bu esnada, Italyanlar tarâfin- dân müphem bir surette tekzip edilen İtalya - Arnavutluk güm - vük ittihat meselesi çikiyordu.! Bu ittihada hazavan İtalyanlar, Muzakyada bir İtalyan müstemle kesi yapacaklardı. Bü hâdise, a8: keri noktadan Yugoslavyaya döğ * radan doğruya bir tehdit teşkil & diyordu. Bir taraftan da, Bulgar vüke - lâ buhranı, komiteci hareketlerile birlikte, birçok dedikodulara sev- kediyor, her tarafta siyasi ufukta karışıklıklar görünüyor, sulh teh - | hissitii yetiyordu. Pek tabit bütün bunların için! de doğrusu ve yanlışı vardır. Yal: nız muhakkak olan bir şey varsâ, o da işlerin pek yolunda olmadı- ğidir. ss Bin bütün çocukulğumu ve gnçliğimin bir kısmını, ağırbaşlı efendilerin “Balkanlar bir gün Av rüpaya ateş verecek,, sözlerini din lsmekle geçirdim. Bazıları bu adamları tiraşçılık: la itham ediyor, bazıları da onları dinledikten sonra: -— Ya, öyle mi?, Deyip geçiyorlardı. Halbuki bü- tün dünyada, dört sene mütemadi: yen kan aktı. Buna da sebep Saray Bosnada, bir yâz günü patlıyan bir tabancadır. Ve bütün bu hâdiseler pek es- ki bir şey değildir. O zamanım kü- çük çocukları, daha henüz adam olmuşlardır. İşte bunun için, 80 - ğukkanlılığımızı da kaybetmemek şartile, Troguir aslanları metele - sile fazla alay etmiye gelmez. Fakat, diyeceksiniz, makaleni- zi Atinadan yazdığınızı gördük. Oraya ne diye gittiniz?. Yunanis- tanın bu meselelerle slâkası bile| yek, Size cevaben derim ki, Balkan- lara daha girmeden, bu emseleleri daha yakından tetkik etmeden, mumi manzarayı görebilecek bir rasat mevkii seçmek hiç de fena olmaz. * ; Akdenizde bulunan Yunanis « tan, Balkan meselelerini dikkatle takip edecek kadar bu işlerle alâ“ kadardır, ve iyi ile fonujı seşebi iseek kadar da akıliıdır. Kendisi: tişler yoktur. İzmir piyasasındaki alış, eski sparişlerin ikmali ve ih- timale karşı elde bir miktar mal bulundurulmacıdır. Son hafta Hatları evvelki haf- taya nispetle düşkündür. Fiatlar 20 kuruşla 14 kuruş arasındadır. İncir piyasası da son hafta Zar- fında çok dürgundur. Maamafih, mevsim başlangıcından 15 Şubata kadar ihraç miktarı 24,447,825 kilodur. Fiatlar da 15 ile 6 “kürüş arasında değişmektedir. Amerikaya pamuk ihracatı Gelen haberlere nazaran Amie- rikamın 1932 senesindeki pamuk ihracatı 8,916;000 balyayı bulmuş tur. 1931 senesindeki ihracat isö 6,859,000 balya idi. Amerikanın 1927 senesine ka - dar pamuk müşterisi birinci dere- dede İngiltereydi. Fakat iki sene - denberi Amerikadan en çok pa - muk alan Japonya gelmektedir. İstatistiklere göre 1932 senesin- teki Japonyanın satın aldığı pa - muk 2,240,000 balyayı bulmuş - tur. iplikçiler içtimaı Sanavi Birliğinde yarın iplik imali ile uğraşan iplikçiler büyük bir içtima yapacaklardır. Bu içtimada yerli sanayii alâ- kadar eden mühim meseleler. gö- rüşülesektir. Daülünen sporculâri Darülfünün spor. klühü » kâtibi | umuiliğinden * Yüksek mekteplör ve fakülteler arasında Darülfünün spor klübü” nün tertip edeceği liğ maçlarına 2—3—933 perşembe günü devam edilecektir. Saat üçte, Selimiye sahasında : Baytar — Mühendis (H. Hıfzı B.) Saat üçte, Çarağan sahasında: Örman — Dişçi, (H. Nuri B.) Voleybol: Satt 4,30 da, Gnlatataröy loka - linde: Hukuk — Ticaret, (H. Mü- ft B.). Yükarıda yazılı muayyen Za - manda hazır bulunmaları. dostluk muahedeleri var. Bundan başka, filen ve o sammü olarak sulhperverdir. Yakın çarktan harp tehlikesini uzaklaştırmak için bit gok gayret ve fedakârliklarda bu- İundu ve tablâter her 4871 iyi se- çer, vaziyeti itibarile de bitaraf - tır. Burasının “Minerva,, nım bu akıl ve zekâ ilâhesinin memlekes ti olduğunu da unutmamalıdır. Hem madem ki Yunanistanda: yıs, her şâyden evvel biraz da bu radan bahöodelim. fDebamı rar) isminde bir kızın pasaportunu ça- çin kullanmış olduğunu söyle Matmazel Şor pederi tarafından affedilmesini beklediğini söyle * miştir. Her iki gencin şimdiki hal- de paraya ihtiyaçları yoktur. Zira Papas tiyatroda çalıştığı sırade kâfi miktarda para kazanmıştır. ATİNA, 27 (Hususi) —- M. Pa- pâs genç kızın pederi ister izdi - vaçlârma muvafakat ötsin, ister etmesin tiyatro hayatına avdet et- mek ve maisstini &lnmın teriyle temin ötmek niyetindedir. Atina zabıtası, İstanbul zabıtasma bir cemile göstermek için iki firariyi bulmak üzere dün zabıta, Papasm annesinin oturduğu evi basmış, fa- katkat firarileri orada bulama - mıştı. Artistin annesi İstanbuldan burya (o geldiğinden beri, oğlunu hiç görmediğini, hattâ oğlu İstan- bulda iken bile oğlundan hiç bir mektüp almadığını söylemiş ve bu hâdisenin izdivaç ile kapanması temennisinde bulunarak (demiş « tir ki: “ Oğlumun tiyatroda büyük bir istikbali vardı. Korkarım ki bu aşk macerası oğlumu tiyatrodan uzaklaştırmasm. Maamafih, eğer biribirlerini hakikaten seviyorlarsa evlensinler ve bahtiyar o olsunlar, zannetmem ki M. Şor böyle bir iz- divaca muvafakatini esirgesin . Çünkü oğlum da aile çocuğudur.,, Bir fıkra Yunan Mein muvaffakiyet san- dığı şey Yukarıya dercettiğimiz bit Atina grafi Matmazel Şorla M. Papatın bir gaz tel tarafmdan evinde ziyaret. edildiğini bildiriyor ve bu bir muvatiakiyet mdeld » nuyor. Bu Alina telgrafın bir mmavaffakis yet olarak gösterdiği hâdiseyi, bir, tabil buluyoruz. Çünkü, telgrâfin bahsedilen te» muharririn, bu gazetede Portunlö | İmzasile cok seviled fıkralar yazan Mi. #piros Diclas olduğuna şüphe yoktur. Bu zat, M. Papasm üselu ve kendisinin tiyateoyn intiaabına de. ilet eden bir zattır, Pesen Hatmazel Şarla M. Papas hakkmda bir fıkra Ön yazmeştir, Spir. Melâs, Yunanistan en nüfuzla edebi sidir, BI. Spiro Metasın 31 Şubat tarihli fıle rasmı teteline ediyerim: YORGOS 4) Bugün İstanbuldan gelen tel - graflar, genç artist Mösyö Papa « sın yeni bir âşk macerasını bildiri. yer: Mösyü Papas Matmazel Şor i- simli bir musevi kızını kaçırmış « | tar, Bu kızın babasr, bütün muse vilerin yaptığı işi yapmaktadır : Para kazanmak. “Yeni bir aşk macerası, diye - ram, sira Yotgösün küçük ve bü- i yük bir çok maceralari vardir ve bunların yekünu bir roman, bir çok âşıkane Fasılları olan bir ro - maa teş'til edebilir. Meşhur şaire Milt'adisa'ım oğlu olan Yorgos, annssinin şiirlerile ifade ettiği şeyleri, hayatta bizzat tatbik et - (*) Bü makale kânunüzsâninin miştir. Fakat bilhassa Yorgoö, ta- bitalın babasina Vermiş olduğu nin Sırplarla olduğu kodar Bul.) 19 unda yazılmıştı. Bu havadisin | bedeni kusurları şahsen ödemeğe garlarla da hududu var, İtalyan :| bugün bir. hakikat olduğu ma-| karar vermiştir. Babası ne kadar larla olduğu gibi Yugoslavlarla da lümdür. (VARIT) Gi Nihayet ortaya çıktılar i kısa boylu ise, oğlu o nispette ser- | tir. i mıştır. Hariç piyasalardan yeni spa - larak Mat | Şoninseyabaki ie | nuşturmak istemiştim, ve sordı vi gibi bir boya sahiptir. Bab kadınlara karşı ne kadar mah ise, oğlu o derece de girişkindi! Bundan dolayı sevimli ve bir meslektaş olan Yorgosun bi bası -müftehir ( değlidr, bundan dolayı Yargos, gene aşk macsrarı neticesinde, Fi sefarothanesindeki o vazifesin istifa etmek mecburiyetinde kal Bir gün Yorgosu bu hususta -— Babarm senden istediği dir?. — Benden ne mi istiyor?. D da söyliyeyim, dedi, babam gion d'honneur'ü var.. Benim bir Fransız kadınım var. (2) B bam bü iki şey arasında imtiza€ sızlık görüyor, ve kendisinin $€ reflendirdiği Fransayı beni sizlendirdiğimi zannediyor. Yorgos, benim vazır sahnesi duğum ve Kivilli ile Kotopuli” oynadıkları “Serbest sahne,, tr punda çalışıyordu. Annesi bana — Dikkat et, demişti, bir yapmasin.. Hayata girerken açtığı aşk s4 risinin, tiyatro en tabit bir mü hasıydı. Bu kadar sinemakâri hâyttan sonra, bu hayatım en sek noktasma sahnede vasıl ol sı kadar tabii ne olabilir? disini ilk görüşte sevimli bul tum.,. Terbiye, görünüş, itibarile de pek sevimli ve çeki bir hali vardı. Tiyatroda ve Yu nan tiyatrosunda da “Jetne pre mier,, az olduğu için, hayattı “Jönne premier, lerin (o sahn muvaffak olamadıklarmı uzun acı tecrübelerle (o görmüştüm » Yorgos için de bu endişeyi besli yordum. Faket kendisi, şimdij kadar oynadığı piyeslerde bu çok iyi yapmış ve aldandığımı bana göstermiştir. A (iğ Yörgen VE Fan li tesir (2) Bu Fransiz kadını, Papdam ki değildir. Fransa sefarethamesilde | alaxaasi olduğu kadındır. Gönende iki cinayet Günenin Dere köyünden Sülüt oğlu Mahmet Ağanın kızı Hati& Hanım köye on dakika mesefadf bulunan bir mağrada ölü olara bulunmuşutr. Dokuz on ay evvel ayni dans” Bekir oğlu Hakı isminde biri tars” || fından kaçırılmış olan Hatice h# | nımın feci bir cinayetine kurbef olduğu anlaşılıyor. i Zabıta tahkikata başlamıştı” Faillerini bir kaç gün içinde mej” dana çıkarılacağı ümit ediliyor. | lal Pina Kömür çarpmasındaf || bir adamin ölmesi Şahinpaşa medresesinde otura” 30 yaşında Hasan dün sabah oder sında ölü olarak bulunmuştur. Hasanın cesedi zabıta doktor” tarafından muiyene edilmiş, kö” mür çarpmasından öldüğü anla” srİmiştir, ğ ———— Seyyah akını | Martın ilk haftasından itibar” İstanbula seyyah vapuru gelmiğ İl başlıyacaktır. İlk İtalyan bandi” ralı Ügüstos vaptırı 1000 Amer” kalı seyyah getirecektir. N Bundan sonra Empres Of Â* vusturalya, Stadendam, Roma, neral Von Steuhen,'Monte ii Viceroy of Indiya, Arandora Sis” Atlantis, Orford seyyah çemilefi | de geleceli:ir. “mi Bundan başka bazı büyük y9” cu gemileri de seyyah geti : ri

Bu sayıdan diğer sayfalar: