gag 25 Künunusani 1933 alamam dliye Skileim deli bir sual; (Selânikte Mumatada js Çmarda, Strimonosta lePresile vel Yorgi Şekeroğlu) ad- Deden İni yakma bi çi Ne Belen bir sik 3 mektup saretin- YZu? : şikâyet küğıdı aldik. da z 62.932 tarihinde bir müs- let ma e vcesi ya Beyağına serilen bir arzu seri İt yoğlu İkinci Noterliğinde ) pulmuşrihinde İmza tastiki ya- m alâkay vir taahhüt ve ibra senedi, de peel sahte sayılmış bir Forpi <ne kararı alınmıştır. m inin Efendiyi bu mahkeme ilâ “Snİ ola n etmemişse bundan me- fi Yalnız ye ilâmdır, ne mahkeme! mektebe Ori, Efendinin bu açık Sual va nda fikrimizce haklı bir kuk ef ,enedin sahteliği tahak cü tastikini e Sonra, noterin imza Mühu kar, da vaziyeti ne olmuş- in bununla kendili - Bi — Adliyen alâkalanması icap etmez i nd i mi len i Yeşeliletin buna vereceği cevap $ Efendiyi tenvir edecektir. — $ 80 bin liralık dava | Evkafla belediye arasında, Ev - 4, Sitare ve mukataa parasın - bi 80,000 lira istememesi üze - Sıkan ihtilâftan, bundan do- i*€vkafın mezbaha resmine ha- yi, oYdurduğundan ve belediye - diği haczin kaldırılmasını iste- inden bahsetmiştik. tanbul beşinci hukuk mahke » bigi dün bu husustaki kararımı recekti, Fakat, müzakere bit- *diğinden, karar bu güne kal- ister, e . 3 Muhadenet gazelesi 3) Kahirede çıkan Türkçe ve "abça “Muhadenet,, arkadaşı - iel MZ yedi yaşma girmiştir. Tebrik ,“ bi Mmuvaffakıyetli neşriyatta de - ç hı temenni Müren ÇFidurılığı Köy murllimleri üç ay burala bulusacaslar pi stanbul belediyesi tarafından mu derede tesis edilmiş olan “imung fidanlığı bütün hazırlıkla» Hey ikmal eder Miştir, ek faaliyete başla - İstanbul va N belediye reisi Muhittin B. öğ MİF vekâletine müracaai ede - Kimle anlıkta bütün köy mual- İ tör — mektep tatilinde © staj ri ni e bu esnada kendile- la pa fidanları hakında ma- orilmeyinzi mesi için müsaade ve - etmiştir. hususta bir de tali- ö rlamaktadır. Bu ta- <p, aZâran bütün köy i > vükderedeki fidan- büt “nacaklardır. Ken- By vie ekleri ve ya- İecekti,. Yet tarafından e kı “Sndiğimize ç* isi c Map NE göre İsti, Yetiştirilebil 0 fidanları bakimi; i > «k bele olacaklardır. Bi dediği imi dağılınca mm dir. Ylülere de Öğretecekler - Tali in bi Li imatamenin bir maddesine m A uhtarlay; ile köy mekteplerinin ae larındaki talebelerden bi. erdir P fidanlıkta staj yapacak - aç ri Vekâleti vilâyetin müra. ra kabul ettiği takdirde köy Kira, leri 932 senesi Mayıs, Ha- İş, VE Temmuz aylarmı fidan - #eçireceklerdir. Solya imzasile ve- Şi Yıkılan ve İlan evler var, rad- yo işlemedi İ tile devam etmiş dün nispeten ha- emin edenlerin ceza ka - £| ş re Selecek seneki tatilde de köy | | İki gün evvel başlıyan karayel fırtınası evvelki gece bütün şidde - fiflemiştir. Fırtma şehirde bir çok ziyanlar yapmış, bazı yerlerde telefon ve telgraf hatları bozulumuştur. Ev- velki gece Büyükdere ile telefon - la konuşmak kabil olamamış, rad- yo merkezi ile Osmaniye telsizini bağlıyan tellerde bozukluk olduğu için dün akşam radyo neşriyatı ya» pılamamıştır. Bir kaç gündenberi devam eden yağmurlar ve şiddetli rüzgâr yü - zünden bazı yerlerde harap evler yıkılmak tehlikesine maruz kal | mış, fırtına esnasında bazı semt İ lerde yıkılan evler olmuştur. Bu arada Balatta Süreyyapaşa fabrikası civarında Ramazan E * fendiye ait evin bir duvarı çök - müştür. Ev ahşap olduğu için derhal yı- kılmamış, bu fırsattan istifade e - derek, evde bulunan sekiz kişi dı- şarı fırlamışlar ve canlarını kur tarmışlardır. Fırtınanın Ya boşaltı-| purl kılmış, diğeri yıkılacak bir hale| geldiği için içinde oturanlar çıka- rılmıştır. Yedikule ve Samatya ci- varında da bir kaç duvar yıkılmış- tır. Nüfusça zayiat yoktur. Kazaların önüne geçmek için polis mahallelerde yıkılmak tehli- kesi gösteren evleri boşaltmakta - dır. Dün ve evvelki gün bu suretle yedi ev boşaltılmıştır. Bozulan telgraf hatları dün ta- mir edildiği için muhabere temin olunmuştur. Fırtmanın şiddetin - den, köprünün açılan kısımları bozulduğu için dün köprü açıla - mamış, gemiler Halice girip çıka” mamışlardır. Seyrisefainin Yalova postasını yapan Maltepe vapuru da fırtına - İ dan ancak Büyükadaya kadar gi- | debilmiş, orada fırtınanın dinme" sini beklemiş, fırtına kesilmeyince yolcuları Kartala çıkarmıştır. Yalovaya gidecek yolcular Kar- taldan Haydarpaşa yoluyla tekrar İstanbula dönmüşlerdir. Fırtına - nım şiddetinden Seyrisefain vapur» ları Büyükada iskelesine yanaş * Eyüp civarında da iki harap ku- lübe yıkılmıştır. | Karagümrükte biribirine bitişik iki evden biri yı- makta büyük müşkülât görmekte - dirler. Bir vapurun yanaşması ba İzan yarım saati geçmektedir. -200den fazla palto Br fabrikanın m gitmiş, paltosunu Zabıta İstanbulun en meşhur palto hırsızı Selâhattin dün ya - kalamış, adliyeye vermiştir. Şimdiye kadar 200 zü müteca - viz palto çalan bumahir hırsız son hırsızlığını pek garip bir şekil. de yapmıştır. Bundan iki gün evvel Ortaköy- de bir fabrikanın kapısı önünde bir otomobil durmuş, içinden u- zunca boylu, sarışm, geniş alınlı bir zat inmiştir. Fabrikanm kapıcı- sı derhal yerinden kalkmış, gelen zatı karşılamış: — Kimi istiyorsunuz efendim ?. Diye sormuştur. Otomobilden inen zatın göğsünün sol tarafmda İ bir İstiklâl madalyası nazara çarp- maktadır. Kapıcıya sert bir nazar» "la bakan madalyalı zat: — Ben polis müdüriyeti komi - serlerindenim.. Müdürü (mühim İ bir mesele için göreceğim! demiş, kapıcının hürmetkârane bir surette iğildiği bir sırada hemen içeri dal- mıştır. Otomobilden inen bu ma- dalayalı adam, meşhur palto hırsı- zı Salâhattindir. Salâhattin, büyük Iapıdan bu suretle içeri girdikten sonra doğ- ru üst kata çıkmış, müdüre haber/ ra da müdür tarafından kabul e- dilmiştir . Salâhettin gayet ciddi İ bir tavırla müdürün masasma ka- dar gitmiş ve kendisini şöyle tak - dim etmiştir. — Bendeniz polis ikinci şube cinayet masasi ser komiseri Ahsa « in göndermiş, ve bir kaç dakika son- çalan bir hırsız üdürünü ziyarete giyip savuşmuş .. Müdür, Salâhattinin İstiklâl ma- dalyasımı da görünce itimadı art- muş, ne istediğini sormuştur. Salâ- hattin fazla beklemeden şu teklifi yapmışlır: i — Halamm kızlarından birini | depoda çalıştırmak istiyorum. Ka- bilse himayenizi ve bu suretle bir kaç kuruş almasını ricaya geldim. Her halde bendenizi kırmazsınız zannederim.. Müdür, fabrikada iş olmadığını ve hattâ bir çok işçilere yol veril - diğini söylemiş, bunun üzerine de | Salâhattin fazla hiç bir şey söyle- meden odadan çıkmıştır. Salâhattin odadan çıkmca ha - demenin bulunmamasından istifa. de ederek müdürün dışarıda asılı bulunan paltosunu bemen sırtına | geçirmiş, merdivenleri bızlı hızlı! inerek kendisini sokak kapısından | dışarı atmıştır. Akşam olmu$, müdür evine gi- deceği zaman paltosunun çalındı: | ğını anlamış, şüpheler Selâhattinin üzerinde toplarmı$ ve Salâhattin dün sabah yakalanmıştır. Salâhat- tin cürmünü inkâr etmemiş, palto- yu çaldığını ve on beş liraya sattı- ğını, parasını bile çoktan yediğini söylemiştir. Müdür bu hırsızlık hakkında demiştir ki: “... Benden akrabasından bir kıza iş istedi. İş olmadığımı söyle - yince hiç kızmadı. Hattâ ben kız- mayışıma şaştım bile.. Meğer mak- sadı başkaymış»,. ay pak Limanda bazı va uğramıştır 7 72 ları ar kazaya Limanda bazı sandallar batmış, iskeleler bozulmuştur. Karadenize çıkacak vapurlar| Kavaklarda beklemektedirler. Fır. tıma Marmarada da tesrini göster- miştir. l Mudanya postasmı yapan va - pur İstanbuldan hareket ettikten sonra #aatlercs denizde çalkan - mış, nihayet geri dönmeğe mecbur olmuştur. 30 tonluk Derviş yelkenlisi de evvelki gün limanımızdan Tekir - dağma hareket etmiş, fakat fırtı- nadan yolunu şaşırmış ve Bandır- ma civarma gitmiştir. Burada dü - meni kırılmış, içinde bulunan 6 tayfası Bandırmadan limanımıza gelen İtalyan bandıralı Sançiçi va- puru tarafından kurtarılmıştır. Yelkenli, dümeni kırıldığı için denizde terkedilmiştir. Marmarada yolunu şaşıran ve imdat istiyen Kebek Siti adlı İngi- liz şilebi de limanımıza gelmiştir . Yeşilköy askeri rasat merkezin * den verilen malümata göre, bu - gün hava bulutlu olacaktır. Yağ - mur ihtimali azdır. Dünkü sıcaklık en fazla 1, en az sıfırdan aşağı 3tü, Bakaya Vergilerin tahsili için yeni şekil Bakaya vergilerin tahsili şekli için Maliye vekâleti tarafından bir lâyiha hazırlandığı yazılmıştı. Dün şehrimizde yaptığımız tahki- kata göre bu vergiler bütün mem- lekette mühim bir yekün tutmak- ta ve milyonlara baliğ olmaktadır. Tahsi lolunamadan kalmış vergi - ler, en çok arazi, arsa, emlâk, te- mettü, mükellefiyeti nakliye ve harp kazançları kısmındadır. Bun- ların bir kısmında da müruru za - man kabul edilmediği cihetle tah- sil edilemeden kalmış kısımlar i- çinde kırk - elli senelik olanlar da vardır. Bunların uzun zaman tahsil e - dilmemelerine muhtelif | sebepler vardır. Bir çoğu mükelleflerin yer: | lerini sık sık değistirmeden ileri gelmiştir. Bu bakaya vergilerin tahsili için lâyihada bazı kolaylıklar gösteri- | leceği tahmin edilmektedir. Bir kısmının taksite bağlanması bir kısmı için bono kabul olunması ve kısa bir zamanda tedyie edile - cek vergiler için de muayyen ten - zilât kabulü bu kolaylıklar için | müsait formüller şeklinde telâkki | olunmaktadır. Et kaçağı Edirnekapıda Neslişah Sultan mahallesi sakinlerinden Ali oğlu Hasan Karagümrükte sırtında bir | çuvalla gezerken çevrilmiş, içinde 20 okko et bulunmuştur. Hasan et- lerin kaçakçı Nuriye ait olduğunu iddia etmiştir. İ.. 18 Yıl evelki VAKIT | Safa 3 SOHBETLER Kim kimi irşat etsin ?.. Zaman zaman, İstanbulda irşat he yelleri toplanır. Bu heyetler, köyle « re giderler. Gittikleri köylerin yer » lileri ile görüşürler, onların ihtiyaç « larını sorarlar ve kendilerine hasta « lıktan korunmanın çarelerini anla « tırlar, onları her hususta İrşat eder. ler; buna çalışırlar... Dünyanın her yerinde bu böyledir. Her memleketin münevver şehirlerin de böyle irşat heyetleri toplanır ve köylülerle, kasabalılarla konuşurlar, onlara nasihat ederler, medeni insan olmanın yollarını gösterirler. Ankara, İzmir, Bursa, İstanbul ve bunlar gibi daha bazı büyük şehirleri. miz de, köylüyü, kasabalıyı irşat ve zifesile mükelleftirler, Fakat, dünkü gazetelerde okuduğu- muz bir haber, bizi hayrete düşürdü: Kizil aşısını ilk mektep talebelerin den pek çoğunun yaptırmadıkları, & şıdan kaçtıkları anlaşılmış. Bu haber bizi elli sene evvele irca etti... Bir zamanlar, çiçek aşısından ka çarlarmış. Bu musibetin önüne, ge - çilmek için, senelerce mücadele edil - miş. Haydi eski devirlerde cahil halkın aşıdan ürkmesini mazur görelim, fa - kat münevver ve medeni bir muhitte yetişen bu günün çocuklarının aşı « dan kaçmasına ne diyelim? Biz, hastalıktan korunma çareleri « ni anlatmak, yol göstermek, irşat ei mek için köylere gidiyoruz. Ya bizi kim irşat etsin?.. Bu asırda, bizi ölümden koruyacak çarelerden ürkmek, kaçmak ayıptır. Hele bize çok ayıptır. Selâmi İzzet Kahve aniaş- masında Yanlış tercüme edilmiş salâbiyetname meseesi Ankaradan gelen bir telgrafta İktısat Vekâletinin Berezilya ile yaptığı kahve anlaşmasında İstan» buldaki Oto Anderyadi Efendinin yanlış tercüme edilmiş bir selâhi « yetname ile vekâlete müracaat et- tiği ve anlaşmaya fesat karıştırdı- ğı iddia ediliyordu. Dün yaptığımız tahkikata göre Oto Anderyadi Efendi böyle bir tercüme yanlışı varsa bunun noter tarafından yapıldığı bilidrilmiştir, Oto Efendi de hiç bir makama mensup olduğu şirketin selâhiyet- namesini notere vermiş, tercüme etirmiş, Ticaret odası tercüme heyeti tasdik etmiştir. Oto Efendi de hiç bir mukama müracaat etmemiştir. Bu işle alâ » kadar olan bir zat da Oto Efendi- nir hiç bir makama müracaat et - mediğini söylemiştir. İsminden bu meselede sık sık bahsolunan noter iki gündenberi hasta olduğu için evinden işi ba - şma gelmemiştir. 26 Kânunusani 1917 — Dünkü Osmanişer Lolt gazetesi derülfünun felsefe milderrisliğine feylesof Rıza Tevfik Beyin tayin edil diğini yazmaktadır. — Kastamonide “Gömleksiz, de - nen bir dilenci kadın ölmüş, metelik, kuruş ve lira ile dolu 8 yoğurt tor « bası çıkmıştır. — Avrupa şsker ve şekerlemeleri « nin perakende suretile ikiyüz altmış kuruşa satılmasına müsaade olun « muştur,